3
Evliya Çelebi, gerek padişahlar ve gerekse diğer ileri gelen devlet erkânıyla,
yakın ahbaplıklar kurmuş olmasına rağmen, hiçbir makam-mevki hırsına kapılmadığı
görülüyor. O, ömrünü, gezip-görmeye, yeni insanlar ve beldeler tanımaya, onlar
hakkında bilgiler edinmeye adamıştır. Seyahat hâtırı için pek çok kimseyle,
maiyetinde bulunduğu kişilerle hoş geçinmek gibi zor bir isin üstesinden gelen
Çelebi, uysal yaradılışlı, zekâsı, nüktedânlığı ve kültürü sâyesinde meclislerin nesesi
olan, her yerde aranan pek sevimli bir zâttı. Bütün samimîliğine ve hoşgörüsüne
rağmen, gördüğü uygunsuzlukları, açık veya kapalı bir dille tenkit etmekten
çekinmemiştir.
Evliya Çelebi’nin kendinden sonrakilere, bilhassa tarih ve coğrafya alanında
büyük hazîne olarak bıraktığı Seyâhatnâme’nin aslı on cilttir. İstanbul
kütüphânelerinde beş ayrı yazma nüshası vardır. Dil bakımından dikkat çeken eserin
imlâsında tutarsızlık görülür. Bu tutarsızlık, her memleketin ağzına göre kaleme
alınmasından ileri gelmektedir. Eser bu açıdan ele alınınca büyük bir diyalektik
malzeme olarak ortaya çıkar.
5
Eserin Birinci cildinde İstanbul’un târihi, kuşatmaları ve fethi, İstanbul’daki
mübârek makamlar, câmiler, Sultan Süleymân Kânunnâmesi, Anadolu ve Rumeli’nin
mülkî taksimâtı, çeşitli kimselerin yaptırdığı câmi, medrese, mescit, türbe, tekke,
imâret, hastane, konak, kervansaray, sebilhâne, hamamlar... Fâtih Sultan Mehmed
zamânından îtibâren yetişen vezirler, âlimler, nisancılar, İstanbul esnâfı ve
sanatkârları yer almaktadır. İkinci ciltte Mudanya ve Bursa, Osmanlı Devletinin
kurulusu, İstanbul’un fethinden önceki Osmanlı sultanları, Bursa’nın âlimleri,
vezirleri ve sâirleri, Trabzon ve havâlisi, Gürcistan dolayları anlatılır. üçüncü ciltte
Üsküdar’dan Sam’a kadar yol boyunca bütün şehir ve kasabalar, Nigbolu, Silistre,
Filibe, Edirne, Sofya ve Şumnu şehirleri hakkında geniş bilgiler verilir. Dördüncü
ciltte İstanbul’dan Van’a kadar yol üzerindeki bütün şehir ve kasabalar, Evliyâ
Çelebi’nin elçi olarak İran’a gidisi, İran ve Irak hakkında bilgiler anlatılmaktadır.
Bes inci ciltte Tokat sonra Rumeli, Sarıkamış’tan Avrupa’ya kadar çeşitli ülke ve
eyâletler yer alır. Altıncı ciltte Macaristan ve Almanya; yedinci ciltte Avusturya,
Kırım, Dagıstan, Çerkezistan, Kıpçak diyârı; Ejderhan havâlisi; sekizinci ciltte Kırım
5
Baysun, a.g.m, s.399-413; İlgürel, a.g.m, s.529-532
4
ve Girit olayları, Selânik ve Rumeli’deki hâdiseler; Dokuzuncu ciltte İstanbul’dan
Mekke ve Medîne’ye kadar yol üzerindeki bütün şehir ve kasabalar, Evliyâ
menkıbeleri ile Mekke ve Medîne hakkında geniş bilgiler yer almaktadır. Onuncu
ciltte ise Mısır ve havâlisi yer almaktadır. Evliya Çelebi’nin Seyahatnâmesi, Osmanlı
sosyal tarih çalışmaları için oldukça önemli bir bilgi envanterini bizlere sunar.
Osmanlı sınırları içerisinde konuşulan diller ve lehçeler bunun en önemlilerindedir.
Robert Dankoff’un deyimiyle Türkçe ve onun dışında, Arapça’dan Macarca’ya, otuz
dile ilişkin bilgiye Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde rahatça ulaşabilmekteyiz
6
.
Evliya Çelebi’nin eseri sadece gözlemlere dayalı aktarmaları, anlatıları
içermez araştırıcılar için önemli inceleme ve yorumlara da imkân sağlar. O, gezdiği
yerlerde gördüklerini, duyduklarını yalnız aktarmakla kalmamış, onlara kendi
yorumunu, düşüncesini de katarak seyahatname türü yazıma yeni bir içerik
kazandırmıştır. Burada yazarın anlatım bakımından gösterdiği basarı uyguladığı
yazma yönteminden kaynaklanır. Anlatım belli bir zaman süresiyle sınırlanmaz,
geçmişle gelecek, şimdiki zamanla geçmiş iç içedir. Bu özellik anlatılan
hikâyelerden, söylentilerden dolayı yazarın zamanla istediği gibi oynamasının
sonucudur. Evliya Çelebi Seyahatnâme’de, gezdiği, gördüğü yerlerle ilgili izlenimler
sergilenirken, baslı basına birer araştırma konusu olabilecek bilgiler, belgeler ortaya
konur. Bunlar arasında yerel hikayeler, türküler, halk şiirleri, masal, mani, ağız
ayrılıkları, halk oyunları, giyim-kuşam, düğün, dernek, eğlence, inançlar, karşılıklı
insan ilişkileri, komşuluk bağlantıları, toplumsal davranışlar, sanat ve zanaat
varlıkları önemli bir yer tutar.
7
Evliya Çelebi insanlarla ilgili bilgiler yanında, anlattığı yörenin evlerinden,
cami, mescid, çeşme, han, saray, konak, hamam, kilise, manastır, kule, kale, sur, yol,
havra gibi değişik yapılarından da söz eder. Bunların yapılış yıllarını, onarımlarını,
6
Robert Dankoff’un Evliya Çelebi Seyahatnâmesi üzerinde yaptığı dil çalışmaları için bkz. - An
Evliya Çelebi Glossary: Unusual Dialectical and Foreing Words in the Seyahat-name. Cambridge
1991. Bu eserin Türkçe çevrisi: Evliya Çelebi Seyahatnamesi Okuma Sözlüğü, çeviren Semih Tezcan,
İstanbul 2004
7
Zeki Arıkan, “Evliya Çelebi’nin Elmalı-Alanya Yolculuğu”, Türklük Araştırmaları Dergisi, S. 4,
TTK, 1988 Ankra, s. 186-187; Ercüment Kuran, “XVII. Asırda Anadolu Tarihi Kaynağı Olarak
Evliya Çelebi”, Türklük Araştırmaları Dergisi, S. 4, TTK, 1988 Ankra, s.247;
5
yapanı, yaptıranı, onaranı anlatır. Yapının çevresinden, çevrenin havasından,
suyundan söz eder. Böylece konuya bir canlılık getirerek çevreyle bütünlük
kazandırır.
8
Seyahatnâme ilk olarak 1848’de Kahire Bulak Matbaasında Müntehâbât-ı
Evliyâ Çelebi adıyla yayınlanmıştır. İkdam Gazetesi sahibi Ahmed Cevdet Bey ile
Necib Âsım Bey, Pertev Pasa Kütüphânesi’ndeki nüshayı esas alarak 1896 senesinde
İstanbul’da basmaya başladılar. 1902 senesine kadar ancak ilk altı cildi
yayınlanabilmiştir. Yedinci ve sekizinci ciltleri 1928’de Türk Tarih Encümeni, dokuz
ve onuncu ciltleri ise 1938’de Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanmıştır. Daha
sonraları ise eser ya kısaltılarak veya seçmeler yapılarak çeşitli araştırmacılar
tarafından yayınlanmıştır
9
. Evliya Çelebi Seyahatnâmesi son yıllarda Yapı Kredi
Yayınları arasında yeniden yayınlanmaya başlanmıştır.
Bizim çalışmamız Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nin Dokuzuncu Cildi
içerisinde yer alan Güneybatı Anadolu’nun önemli şehirleri olan Aydın, Denizli ve
Muğla
yöresine dair bilgileri ihtiva etmektedir.
Çalışmada esas olarak
yararlandığımız asıl kaynak Yapı Kredi Yayınlarından çıkan Yücel DAĞLI, Seyit
Ali KAHRAMAN ve Robert DANKOFF tarafından hazırlanmış olan Evliya Çelebi
Seyahatnamesi’nin Topkapı Sarayı Kütüphanesindeki 306 numaralı Bağdat,
8
Meşkure Eren, Evliya Çelebi Seyahatnamesi Birinci Cildinin Kaynakları Üzerinde Bir Araştırma,
İstanbul 1960, s.5-7
9
Bu yayınlardan bazıları sunlardır: Joseph v. Hammer (Yay.), Narrative of Travels in Europe, Asia,
and Africa in the Seventeenth Century by Evliya Efendi, Ia-b, II, London 1834-1850; Alexander Pallis,
In the Days of the Janissaries, London, New York v.b.y. 1951 (buradaki alıntıların, ufak tefek sözcük
değiştirmeleri ve düzeltmeleriyle Hammer'in Evliyá Efendi, Narrative of Travels in Europe, Asia and
Africa, London: William H. Allen and Co. 1846-50 çevirisinden alındıgını söylüyor, s. V); Vasfi
Mahir Kocatürk, Türk Edebiyatı Antolojisi, Başlangıçtan Bugüne Kadar, Ankara 1961, 162-173;
Richard F. Kreutel (Çev.,yay,.açıkl.) Im Reiche des Goldenen Apfels, Des türkischen Weltenbummlers
Evliyâ Çelebi denkwürdige Reise in das Giaurenland und in die Stadt und Festung Wien anno 1665,
Graz, Wien, Köln 1963 (bundan böyle: Evliya Çelebi-Kreutel); Bernard Lewis, Istanbul and the
Civilization of the Ottoman Empire, Norman 1963, 107-126; Helena Turková, Die Reisen und
Streifzüge Evliya Çelebis in Dalmatien und Bosnien in den Jahren 1659/61, Prag 1965; Alessio
Bombaci, Histoire de la Littérature Turque, çev. I[rène] Mélikoff, Paris 1968, 341-346; Mehmed Zıllî
oglu Evliya Çelebi, Evliyâ Çelebi Seyâhatnâmesi, Türkçeleştiren: Zuhuri Danı
ş
man, I-XIII, İstanbul,
Zuhuri Danışman Yayınevi 1969-1971.
Dostları ilə paylaş: |