asynchronous computer eşzamansız bilgisayar
asynchronous multiplexing eşzamansız çoğullama
asynergy uygunsuzluk
asystolism dolaşım yetmezliği, asistolizm
at (@) salyangoz
at first önce
at no charge bedelsiz, ücretsiz
at once derhal
at right angle dik istikamette, dik açıda
atelier atölye
ATF bkz. automatic transmission fluid
at‐grade eşdüzey, hemzemin
at‐grade interchange eşdüzey kavşak (aynı düzeydeki yolların bağlantısı)
athermancy ısı geçirmeme özelliği
athermanous ısı geçirmeyen
athermour barrier athermour‐kapağı
athwart çapraz, aykırı, karşı
ATIS bkz.Advanced traveller information systems
atilt eğilmiş, yan yatmış
ATM otomatik vezne, bankamatik
atmometer buhar miktarını ölçen alet, atmometre
atmosphere hava, atmosfer
atmosphere for testing geotextile jeotekstiller için deney atmosferi
atmosphere of reference referans atmosferi
atmospheric atmosferik
atmospheric burner atmosferik yakıcı
atmospheric condencer atmosferik kondenser
atmospheric conditions atmosfer koşulları
atmospheric corrosion atmosferik korozyon
atmospheric dust atmosferik toz
atmospheric electricity atmosferik elektrik
atmospheric engine (a) aşırı doldurmasız pistonlu makine. (b) ilk buhar makinası
atmospheric freeze drying atmosferik donma kuruması
atmospheric greenhouse effect atmosferik sera etkisi
atmospheric line indicatör pistonuna atmosferik bir basınç uygulanarak indicatör diyagramına
çizilen ve üstteki buharr alanı ile alttaki vakum alanını birbirinden ayıran çizgi, atmosfer çizgisi
atmospheric pollution atmosfer kirliliği (insan
faaliyetlerinin sonucu olarak atmosfere atılan yada kimyasal tepkimeler sonucu oluşan gaz ve
partikül maddelerin yol açtığı kirlilik)
atmospheric pressure hava basıncı, atmosferik basınç
atmospheric pump atmosfer pompası, emme pompası
atmospheric refraction atmosferik kırılma
atmospheric scrubbing atmosferik temizlenme
atmospheric spectroscopy atmosferik spektroskopi
atmospheric turbidity atmosferdeki bulanıklık (belli bir yerin havasındaki yoğunlaşmış toz
parçacıkları)
atmospheric wash out atmosferik temizlenme
ATMS bkz.Advanced trAffic manAgement systems
atom zerre, cevher, atom
atomic zerrevi, atomik, atomal
atomic clock atom saati
atomic energy commission atom enerjisi komisyonu
atomic mass atom kütlesi
atomic mass number atom kütle sayısı
atomic mass unit atomik kütle birimi
atomic nucleus atom çekirdeği
atomic number atom numarası
atomic spectrum atom spektrumu
atomic structure atomik yapı
atomic theory atom teorisi
atomic volume atom hacmi
atomic weight atom ağırlığı
atomization bir sıvının çok küçük partiküllerle
bölünme işlemi
atomize püskürtmek, sıvıyı incecik gaz haline
getirerek fışkırtmak, atomize
atomize (vb) püskürterek toz haline getirmek
atomizer karbüratör fışkırtma memesi, püskürtme memesi, atomizer
atomizing humidifier pülverize nemlendirici
atomizing humidifier atomize nemlendirici
atomy atom, zerre
ATS bkz. automatic tire stabilizer
attach iliştirmek, bağlamak, eklemek
attach (hardware), bind, link, connect, mount bağlamak
attach (software) iliştirmek
attach, to bağlamak, iliştirmek
attached ekli, ilişikte
attachment 1. ek; 2. ilişkilendirme; 3. bir makinenin ilave parçaları 4. ataşman (yardımcı
teçhizat)
attachment bağlantı parçası
attachment (hardware), link, linkAge, connection bağlantı
attapulgite atapulgit (süreksiz ince tabakalı bir yapı gösteren kristalli kil minerali)
attemper sıcaklığı ayarlamak, sıcaklığı düşürmek
attemperator atemperatör
attend bakmak, katılmak
attend katılmak, iştirak etmek
attendance servis, bakım
attendant katılımcı
attended operation gözetimli işletim
attention dikkat
attention of dikkatine
attenuate azaltmak, zayıflatmak
attenuation azalma
attenuation azaltma, zayıflatma
attenuation coefficient zayıflama katsayısı
attenuation compensation zayıflama dengelemesi
attenuation constant zayıflatma sabiti
attenuation relationship azalım ilişkisi
attenuator cılızlatıcı, zayıflatıcı
attenuotors çarpma yastığı
atterberg consistency limits atterberg kıvam limitleri
atterberg limit tests atterberg limit deneyleri
atterberg limits atterberg kıvam sınırları (büzülme limiti, plastik limit, likit limit olarak
adlandırılan, No 40 elek altı zemin/toprak malzemenin plastiklik
özelliklerini tanımlayan su içerikleri)
atterberg, consistency values of bkz. consistency
values of atterberg
attitude tutum, davranış, vaziyet, hal
attorney vekil, mümessil, temsilci
attract çekmek
attraction cazibe, çekme kuvveti, çekim atraksiyon
attraction, force of bkz. force of attraction
attrActiveness çekicilik
attributable isnat olunabilir, atfolunabilir
attribute 1. isnat etmek, atfetmek; 2. hassa, özellik, öz
nitelik; 3. öznitelik (noktalara, çizgilere, alanlara veya nesnelere bağlanabilen grafik olmayan
veriler)
attribute sampling plan bazı özelliklerin varlığı veya yokluğu saptanarak kaydedilmesi ve kaç
birimin bu özelliği taşıyıp taşımadığının sayılması yöntemi ile kalite ölçen bir plan
attrite sürtünme ile aşındırma
attriter atritör
attrition aşınma, sürtünme
atwood machine yerçekime ivmesini ölçmeye yarayan alet, bir kasnak etrafına geçirilmiş
uzamasız bir ip ve iki ağırlıktan oluşur
atypical tipik olmayan, alışılmışın dışında, düzensiz
atypical tipik olmayan
auction açık arttırma
audibility duyulabilirlik
audible duyulabilen, işitilebilen
audible sesli; işitilir
audible ringing signal işitilir zil sesi
audibly duyulabilir şekilde
audience seyirci
audio işitsel
audio ses
audio frequency işitme bandı sıklığı, audio sıklığı
audio level meter desibelölçer
audio monitoring dinleme kontrolü
audio range işitilebilir sıklık erimi
audio spectrum ses spektrumu, ses izgesi
Dostları ilə paylaş: |