147
IV. 4728 SAYILI AMK’DEKİ “UYUŞMAZLIKLARIN SULH YOLUYLA
ÇÖZÜMLENMESİ” SORUNU
A. Genel Olarak
4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine
Dair Kanun(AMK) ile kurulmuş olan aile mahkemeleri aile hukukundan kaynaklanan
dava ve işleri görmek üzere kurulmuştur.
AMK’nin “Usul Hükümleri” başlıklı 7. maddesi ile aile mahkemelerinde
görülecek dava ve işlerin çözümünde geçerli olacak usul kuralları düzenlenmiştir.
AMK’nin 7. maddesine göre: “Aile mahkemeleri, önlerine gelen dava ve
işlerin özelliklerine göre, esasa girmeden önce, aile içindeki karşılıklı sevgi, saygı ve
hoşgörünün korunması bakımından eşlerin ve çocukların karşı karşıya oldukları
sorunları tespit ederek bunların sulh yoluyla çözümünü, gerektiğinde uzmanlardan da
yararlanarak teşvik eder. Sulh sağlanamadığı takdirde yargılamaya devam olunarak
esas hakkında karar verilir.
Özel kanunlardaki hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunda hüküm
bulunmayan konularda Türk Medenî Kanununun aile hukukuna ilişkin usul
hükümleri ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır.”
Buna göre, aile mahkemelerinde görülecek anlaşmazlıklarda haklı ve haksızın
belirlenmesinde uygulanacak usul hükümleri sıralaması şöyle olmalıdır
585
:
1- Özel
kanunlardaki hükümler
2- AMK ile düzenlenmiş olan usul kuralları
3- Medeni Kanun’un Aile Hukukuna ilişkin usul hükümleri (MK m. 138,
146, 160, 168, 177, 182, 184, 201, 207, 214, 222, 241, 243, 245, 261, 283,
284, 285, 286, 287, 288, 289, 290, 291, 294, 297, 298, 299, 301, 302, 326,
585
Baktır, Selma: Aile Mahkemeleri, Ankara 2003, s. 66.
148
329, 365, 388, 400, 411, 419, 420, 421, 422, 430, 433, 436, 437, 446, 461,
464, 469, 484)
4- Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)
hükümleri
B. Uyuşmazlıkların Sulh Yoluyla Çözümlenmesi
4787 sayılı AMK’deki bu usul kuralı ile bu mahkemenin kuruluş amacına
uygun olarak aile birliğinin öncelikle devamını sağlamaya yönelik yöntemlerin
gerektiğinde uzmanlardan da yararlanılmak suretiyle kullanılması ve bunların başında
sulh yolunun aranması zorunluluğu getirilmiştir.
Sulh yoluna başvurulmasının zorunlu olup olmadığı konusunda farklı görüşler
bulunmaktadır. Bir görüşe göre; “ Sulh yoluyla çözüme teşvikle ilgili usul kuralı
(AMK, md.7/1) aile mahkemelerinin görevine giren tüm dava ve islerde geçerli
olduğundan bu usul kuralına uyulmadan karar verilmiş olması yasaya aykırıdır ve bu
nedenle yasa yolu denetiminde bozma nedenidir “denilmektedir.
586
Yine, bu görüşe
göre kanunun lafzından, bu usul kuralına uymamanın, yani aile mahkemesinde
cereyan eden yargılamada uyuşmazlığın “sulh yoluyla çözümü” için girişimde
bulunulmadan hüküm verilmesinin yaptırımının, mutlak bozma sebebi olarak kabul
etmek gerektiği anlaşılmaktadır.
587
Başka bir görüşe göre ise, kanun burada bir zorunluluk getirmemiş olup,
mahkemeye gelen dava işlerin niteliğine göre hakime tanınmış bir takdir yetkisi söz
konusudur. Aile mahkemesi hakimi, bu kanundaki takdir yetkisini kullanırken önce
araştırma ve incelemede bulunarak, tarafların sulh olma konusunda kesin olarak
586
Baktır, s. 77; Ayan, Serkan: Evlilik Birliğinin Korunması, TBB, Ankara 2004, s. 132.
587
Karagülmez, Ali/ Ural, Sezai: Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usulleri,
Ankara 2003, s. 177.