Arap bahari sonrasi



Yüklə 314,08 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə3/10
tarix22.11.2017
ölçüsü314,08 Kb.
#11685
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10

11

s e t a v . o r g

ARAP BAHARI SONRASI KÖRFEZ GÜVENLİĞİ VE SAVUNMACI AKTİVİZM

ması muhtemeldir.

9

 IMF, KİK üyelerinin 2015 



yılında yüzde 13’lük bir bütçe açığı göreceğini, 

Suudi Arabistan’da ise bu oranın yüzde 21,6 ola-

cağını açıkladı. Petrol fiyatlarının 110 dolardan 

ortalama 30 doların altına düşmesi ile bu yıl 

KİK üyelerinin petrol gelirlerinin yaklaşık 300 

milyar dolar azalması beklenmektedir.

10

Katar’ın başkenti Doha’da Körfez eko-



nomilerine uyarılarda bulunan IMF Başkanı 

Christine Lagarde, küresel enerji fiyatlarının 

düşük seyrinin gelecek yıllarda da devam etme 

ihtimaline işaret ederek Körfez ekonomilerinin 

bütçelerinde ciddi düzenlemeler yapmaları ge-

rektiğini vurguladı.

11

 Suudi Arabistan’ın 229 



milyar dolar olarak hesapladığı bu yılki bütçesi-

ni dengeleyebilmesi için petrolün varil fiyatının 

yaklaşık 90 dolar olması gerekmektedir ancak 

halihazırda petrolün varil fiyatı 30 doların al-

tındadır. Bir varil petrolün maliyeti ise Suudi 

Arabistan’da 25, BAE’de 30 ve Kuveyt’te 35 do-

lardır.

12

 Bununla birlikte 2015 yılında yaklaşık 



olarak 98 milyar dolar bütçe açığı veren Suudi 

Arabistan’a IMF, finansal varlıklarının sadece 

beş yıl dayanabileceği uyarısında bulundu.

13

 Bu 



bağlamda Riyad yönetiminin uygulamaya geçir-

diği ilk ekonomik tedbirlerden bir tanesi ülkede 

benzin fiyatlarına yüzde 40 zam yapmak oldu.

14

Körfez ülkelerinin önemli petrol tedarikçi-



si aktörler olmaları aynı zamanda petro-politik 

üzerinden kendilerini konumlandırmalarına fır-

sat tanımaktadır. Petrol, Körfez ülkelerinin eko-

nomileri için de hayati konumunu korumak-

tadır. Zira ortalama olarak gelirlerinin yüzde 

9. Dania Saadi, “IMF Calls on Arabian Gulf States to Speed up 

Spending Cuts”, The National, 25 Kasım 2015.

10. Cleofe Maceda, “Oil Slump to Cost GCC $240 Billion in As-

sets”, Gulf News, 16 Haziran 2015.

11. “IMF Chief Warns Gulf About Oil Prices”, Sky News, 9 Kasım 2015.

12. “İşte Petroldeki Düşüşün Körfez’e Etkisi!”, Milliyet Finans, 5 

Ekim 2015.

13. “IMF Predicts Saudi Arabia Will Become Bankrupt Shortly”, 

World Finance, 27 Ekim 2015.

14. Hazel Sheffield, “Saudi Arabia to Raise Domestic Petrol Pri-

cesby ‘Upto 40%’ as Low Oil Price Hits Home”, The Guardian

28 Aralık 2015.

80’den fazlasını petrolden elde etmektedirler.

15

 



Dolayısıyla her ne kadar Suudi Arabistan’ın pet-

rol fiyatlarının hızla aşağıya çekilmesini sağlaya-

rak özellikle Rusya ve İran gibi ülkelerin ekono-

milerine zarar verilmesi ve böylelikle onların dış 

politikalarında makul sınırlarına çekilmesi he-

deflense de, bu politikanın Körfez ülkelerine ge-

tirdiği olumsuz sonuçları da belirtmek gerekir. 

2013 yılında Kuveyt petrol ihracından net 

92 milyar dolar elde ederken, bu rakam 2015 

yılında 54 milyar dolara geriledi. Benzer şekil-

de Suudi Arabistan’ın petrol gelirleri aynı dö-

nemde 274 milyar dolardan 208 milyar dolara 

düştü. Bahreyn haricindeki beş KİK ülkesinin 

2013 yılında petrol ihracı gelirleri net 488 

milyar dolar ve 2014 yılında 378 milyar dolar 

olarak gerçekleşirken, 2015 yılında bu rakamın 

–petrolün varil fiyatının ortalama 50 dolar ol-

ması koşuluyla– yaklaşık olarak 285 milyar do-

lar olması beklenmekteydi.

16

 



Düşük petrol fiyatı zengin Körfez ülkeleri-

nin bölgesel güvenlik ve iç istikrar uğruna rahat-

lıkla göze alabilecekleri bir strateji olabilir ancak 

Suudi Arabistan ile Umman ekonomilerinin 

aynı kapasiteye ve dirence sahip olduklarını söy-

15. Doğal kaynakların ülke gelirlerine yüzdelik oranları: Bahreyn 

%69, Kuveyt %90, Umman %65, Katar %91, Suudi Arabistan 

%85, BAE %69. Detaylı bilgi için bkz. http://www.lse.ac.uk/

middleEastCentre/kuwait/documents/Economic-diversification-

in-the-GCC-countries.pdf. 

16. Mamdouh G. Salameh, “Factors Behind the Steep Decline 

in Crude Oil Prices”, Arab Center for Research and Policy Studies

(Aralık 2015), s. 9.

Askeri personel açısından yetersiz, 

savunma sektörü noktasında tam bağımlı 

ve güvenlik yapılanması hususunda ise 

birçok boşluğa sahip olan Körfez ülkeleri 

açısından ABD’nin Obama döneminde 

benimsemiş olduğu yeni Ortadoğu 

stratejisinin kaygı verici olması doğaldır.




12

ANALİZ 


s e t a v . o r g

lemek zordur. Petrol fiyatlarının düşmesi, Rusya 

ve İran gibi enerji temelli ekonomiler üzerinde 

de sarsıcı etkiler oluşturmaktadır. Bununla bir-

likte bu fiyat politikasıyla DAİŞ’in de petrol 

gelirlerinin dizginlendiğini belirtmekte fayda 

vardır. Petrol fiyatlarının hızlı bir düşüş seyri-

ne devam ediyor olması, küresel siyasetin de 

temel gündem maddelerinden biridir ve petrol 

üzerinden bölgesel ve küresel hesapların çatışma 

şeklinde görülmesine neden olmaktadır. Suudi 

Arabistan petrol bakanı Naimi’nin de belirttiği 

gibi, Suudi Arabistan’ın petrol arzında kesin-

tiye yanaşmaması bu seyrin devam edeceğini 

göstermektedir.

17

 Tabii olarak Tahran yönetimi 



petrol fiyatlarında yaşanan bu düşüşün müseb-

bibi olarak Suudi Arabistan’ı görmektedir. İran 

Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin en başından 

itibaren Suudi Arabistan’ı hedef alması ve düşük 

petrol fiyatlarında “siyasi hesaplar” olduğunu 

belirtmesi şaşırtıcı değildir.

18

Mısır’ın bütün yükünü üstlenen Suudi Ara-



bistan, BAE ve Kuveyt’in hem kendi iç ekonomik 

dengesi hem de bölge içi finansörlük hüviyetinin 

getirdiği şartlar, yakın dönemde bu ülkelerin 

istisnasız hepsini zorlayacaktır. Yüksek tutarda 

silah alımı da göz önünde bulundurulduğunda 

petrol fiyatları politikasının kaçınılmaz olarak 

Körfez ülkelerine doğrudan olumsuz sonuçları 

olacaktır. Bu açıdan değerlendirildiğinde petrol 

fiyatlarında yaşanan düşüş karşısında Körfez ül-

kelerinin etkilenme derecelerine göre göstereceği 

tepkinin boyutu da kısa zamanda farklılık göste-

recektir. Zira Bahreyn ve Umman gibi ülkelerde 

halkın ekonomik açıdan nasıl bir tablo ile kar-

şılaşacakları bu sürecin seyrinde etkili olacaktır. 

Burada diğer Körfez ülkelerinin finansal desteği 

de söz konusu olabilir ancak özellikle Bahreyn 

gibi iç istikrarsızlığın olduğu bir ülkede bunun 

halka nasıl yansıyacağı büyük bir belirsizlik ola-

rak karşımızda durmaktadır. 

17. Wael Mahdi, “Saudi Oil Minister Says OPEC with Others to 

Stabilize Market”, Gulf News, 19 Kasım 2015.

18. “Tahran’dan Riyad’a ‘İhanet’ Suçlaması”, Al Jazeera Turk, 10 

Aralık 2014. 

ARAP BAHARI VE 

KÖRFEZ ÜLKELERİNİN 

ULUSAL GÜVENLİK 

SORUNU

Arap Baharı sürecinde yaşanan gelişmeler sonu-

cunda geleneksel güvenlik ve dış politikalarında 

mevcut paradigmaların tasfiyesine yönelen Kör-

fez ülkelerinin, bu raddeden itibaren daha aktif 

ve iddialı bir profil sergilediklerini söyleyebiliriz. 

Bu değişikliğin asıl sebebini ise Arap Baharı sü-

recinde ortaya çıkan bölgesel konjonktürdeki fır-

satlardan azami düzeyde yararlanma arzusundan 

ziyade, güvenlik önceliğine yönelik savunmacı bir 

aktivizmin tezahürü olarak okumak daha doğru 

olacaktır. Tabii burada ABD’nin Irak’tan çekilme-

si sonrası oluşan güç boşluğunu da vurgulamamız 

gerekmektedir. Bununla birlikte Mısır’da devrim 

sürecinin başladığı andan itibaren Körfez ülkele-

rinin korkulu rüyası olan “devrim ihracı” endişesi 

ortaya çıktı. Öncelikli olarak kendi meşruiyetle-

rinin sorunsallaşmasına yol açacak hareketlerin 

ülkelerine yayılması tehlikesini önlemeye çalışan 

Suudi Arabistan, BAE ve Kuveyt, daha sonra yakın 

çevrelerinden başlayarak sürece doğrudan müdahil 

olmaya çalıştılar. Özellikle Suudi Arabistan’ın ken-

di ideolojik öncülüğüne karşı çıkacak bir oluşumu 

engellemeye çalışması ve bu konuda hiçbir iradeye 

müsamaha etmeyeceğini çok açık belirtmesi Kör-

fez ülkelerinin tutumunda etkili olmuştur. 

Suudi Arabistan’ın Arap Baharı sürecinde 

özellikle Mısır’a yönelik tutumunda İhvan önemli 

bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Bölgede 

liderlik iddiası bulunan ve kendi kontrolü dışın-

daki gelişmelere güvenmeyen Riyad yönetimi, 

İhvan’ın Mısır’da olası bir başarı sağlamasının 

bölgede yaratacağı dalgalanmanın yanı sıra Mı-

sır’ın Arap dünyasındaki liderlik pozisyonunu 

geri alması gibi endişeleri taşımaktaydı. Bununla 

birlikte uzun yıllar İhvan’a ev sahipliği yapan ve 

yaşam alanı bulmasına imkan sağlayan Körfez ül-

keleri, hiçbir zaman egemenliklerini zedeleyecek 

bir fırsatı da İhvan’a tanımamaya dikkat etti. Arap 



Yüklə 314,08 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə