geciktirmiştir. Sonuçta Soğuk Savaş’ın sona ermesine kadar Latin
Amerika bölgesi ideolojik ayrılıklar ile oldukça istikrarsız bir tablo
sergilemiştir. ABD ve aşırı sol grupların içişlerine karışması ve silahlı
çatışmalar nedeniyle de bölgesel işbirliği ve entegrasyon çabaları sek-
teye uğramıştır.
II. LATİN AMERİKA’DA ENTEGRASYON ÇABALARI: TARİHSEL
GELİŞME VE ÖNEMLİ ÖRNEKLER
II. A. LATİN AMERİKA
II. A.1. İlk Denemeler ve ECLA
Daha önce de belirtildiği üzere serbest ticaretin yararları ve işbirliği
fikri 19. yüzyıldan itibaren Latin Amerika’da çok popüler bir konu
olmuştur. 1830larda Orta Amerika’nın beş ülkesi kısa süreli bir
‘eyaletler federasyonu’ oluşturmuştur (Orta Amerika Cumhuriyeti).
1918 yılında ise El Salvador ve Honduras ikili ticaret antlaşması imza-
layarak ticaretin önündeki engelleri kaldırma denemesine girmişlerdir.
Her ne kadar bölgesel entegrasyon çabaları arasında değerlendirile-
mezse de ilk olarak ECLA’dan (
The Economic Commission for Latin
America
- Latin Amerika Ülkeleri
Ekonomik Komisyonu) bahset-
mekte yarar vardır. ECLA
Birleşmiş Milletler (BM) bünyesin-
de 25 Şubat 1948 yılında kurul-
muştur. İspanyolca kısaltılmış
ismi CEPAL’dir. Çalışma sahasına
daha sonraki yıllarda Karayip
ülkeleri de dahil edilmiş, bu
nedenle ismi 1984 yılında ECLAC
(
The Economic Commission for
Latin America and Caribbean
)
olarak değiştirilmiştir. BM’in beş bölgesel komisyonundan biri olan
ECLAC’ın idari merkezi Şili’nin Santiago şehrindedir. ECLAC’ın temel
amacı resmi belgelerde ‘Latin Amerika ülkelerinin ekonomik
gelişmelerine katkıda bulunmak, ekonomik politikaları arasında uyum
sağlamak’ olarak belirtilmiştir. Komisyon 1951’de Mexico City’de Orta
Amerika ülkeleri için, 1966’da da Port-of-Spain’de (Trinidad ve Tobago)
Karayip ülkeleri için alt bölgesel merkezlerini oluşturmuştur. Ayrıca
Buenos Aires’de, Brasil’de, Montevideo’da ve Bogoto’da ofisleri bulun-
maktadır. ECLA her ne kadar önemli hedefler ortaya koymuş ve ülkeler
arasında işbirliğini arttırmaya çalışmışsa da etkisi sınırlı kalmıştır. Bu
noktada ECLA’nın daha çok ülkeler arası işbirliği için bir tür platform
305
AVRASYA DOSYASI
Latin Amerika ülkelerinin
ekonomileri oldukça
istikrarsız bir yapıya
sahiptir ve çoğu zaman
alınan kararlar ekonomik
kriterlerden çok siyasî ya
da sosyal güdülerle
alınmaktadır.
oluşturduğunu söylemek mümkündür. Daha sonraları ortaya çıkacak
olan entegrasyon kuruluşlarının ECLA toplantılarında şekillenmiş
olması da bu savı doğrular niteliktedir.
İlk denemelere karşın Latin Amerika’da modern anlamda hiçbir
serbest ticaret ve entegrasyon antlaşmasının 1958 yılına kadar imza-
lanamadığını söylemek mümkündür.
9
1950’li yıllarda Avrupa’nın
başarısı diğer bölgeleri, dolayısıyla Latin Amerika ülkelerini de etkile-
miştir. Bu dönemde ilk çalışmalar 1951 yılında ECLA çerçevesinde
başlamıştır ve aynı yıl bakanlar düzeyinde Orta Amerika Ekonomik
İşbirliği Komitesi oluşturulmuştur. Komite’nin amacı olası bir gümrük
birliği için hazırlıklarda bulunmak ve ekonomik entegrasyon antlaşması
için çalışmalar yürütmekti. 1958 yılının Haziran ayında bir taslak
antlaşma da imzalandı. Antlaşmanın hedefleri çok iddialıydı, neredeyse
tüm sektörleri kapsıyordu ve aşırı iyimser ifadeler içeriyordu. Ancak
pratikte uygulanacak maddelerde ciddi bir çekingenlik ve dikkat ken-
disini belli ediyordu. Ayrıca bir çok hedefin gerçekleşmesi iç sorunlar
ve dış gelişmeler nedeniyle zor görünüyordu. Bu çerçevede
antlaşmanın gerçekçi olmadığı da iddia edilebilir. 1960 yılında ikinci bir
antlaşma daha imzalanmıştır. Bu kez hedef ‘ortak pazar’ anlayışı
çerçevesinde ticaretin serbestleştirilmesiydi. Belli mallar bir dönem için
düzenleme dışı bırakılıyordu. Böylece aşamalı bir geçiş süreci
izlenecekti. Bu antlaşmalara GATT da onay vermiştir ve olumlu bir
gelişme olarak kaydetmiştir. Orta Amerika ülkeleri arasındaki bu
antlaşma bölge ülkeleri arasında ticarî faaliyetlerin artmasına da katkı
sağlamıştır. Bu olumlu etki 1968 Honduras – El Salvador Savaşı’na
kadar devam etmiş, bu tarihten sonra ise ciddi bir düşüş yaşanmıştır.
ECLA çerçevesinde başlayan ve geniş bir coğrafyaya yayılan LAFTA
ise Latin Amerika’daki entegrasyon çabalarının en kapsamlılarındandır.
II. A. 2. LAFTA (Latin Amerika Serbest Ticaret Bölgesi)
LAFTA 18 Şubat 1960’da Montevideo Antlaşması ile kurulmuştur.
Antlaşma GATT tarafından da onaylanmış ve ticarî serbestleşme
açısından olumlu bir adım olarak değerlendirilmiştir. Uruguay’ın
başkentinde imzalanan antlaşmanın imzacıları Arjantin, Brezilya, Şili,
Uruguay, Meksika, Paraguay ve Peru’dur. Antlaşma 2 Haziran 1962’de
yürürlüğe girmiştir. LAFTA’ya 1961’de Kolombiya ve Ekvator, 1966’da
Venezüella ve 1967 yılında ise Bolivya da katılmıştır.1962 yılında üye-
306
SEDAT LAÇ‹NER/LAT‹N AMER‹KA’DA ...
9
Victor L. Urquidi, ‘The Role of Sub-Regional Agreements in Latin American Economic Integration’,
International Economic Assosiation 20. Dünya Kongresi, 23-27 A¤ustos 1999.
307
AVRASYA DOSYASI
10
Marta, Haines-Ferrari, ‘MERCOSUR: A New Model of Latin American Economic Integration?’, Case Western
Reserve Journal of International Law, Cilt 25, Say› 3, (Yaz 1993).
11
R›dvan S. Karluk, Uluslararas› Ekonomik, Mali ve Siyasal Kurulufllar, (Ankara: Turhan Kitabevi, 1998), s. 466.
lik için başvuran Küba’nın isteği ise reddedilmiştir. Avrupa Ekonomi
Topluluğu (AET) ile yakın bir zamanda kurulan LAFTA’nın, AET’ye göre
kuruluş aşamasındaki en büyük handikabı üye ülkelerin hukuki, siyasi
ve iktisadî açılardan birbirlerine yakın olmamalarıdır.
10
Ayrıca üyeler her
ne kadar böylesine iddialı bir projeye katılmışlarsa da, bölgesel bir bi-
lince sahip olduklarını söyleyebilmek zordur.
LAFTA’nın temel amacı, adından da anlaşılacağı üzere üye ülkeler
arasında bir serbest ticaret bölgesi oluşturmaktır. Bu doğrultuda en
fazla 12 yıllık bir süre zarfında üyeler arasındaki ticarete uygulanan
engellerin kaldırılması öngörülmüştür. Belirlenen süre 1973 yılında
dolacak olmasına karşın 1969’da ülkelerin yükümlülüklerini yerine
getiremeyeceği anlaşılarak son tarih 1980 olarak revize edilmiştir.
LAFTA’yı Avrupa deneyiminden ayıran en önemli özelliği ise daha
önce yürürlükte bulunan ikili antlaşmaları bir anlamda çok taraflı hale
getirmesi olmuştur. Diğer bir deyişle LAFTA ilk etapta ülkelerin
ticaretinde ani ve radikal bir değişimden çok halihazırda mevcut bulu-
nan antlaşmaların bölgesel hale getirilmesi anlamına gelmiştir. Bu
nedenle LAFTA’nın çok güçlü bir entegrasyon girişimi olarak
başlamadığını söylemek mümkündür. Zamanla LAFTA bir tür tercihli
ticaret bölgesi haline gelmiş ve ilk başta ortaya konan hedeflerden
uzaklaşılmıştır. Özellikle 1970’li yıllarda LAFTA’nın etkisinin azaldığı
görülmüştür. Bunda düzenlemelerin bazı üye ülkelere diğer üyeler aley-
hinde daha fazla rekabet gücü sağlayacağı korkusu da etkili olmuştur.
Örneğin 1967 yılında et ve petroldeki gümrük indiriminin Arjantin ve
Venezüella’ya daha fazla yarar sağlayacağı düşünülerek bu ürünlerdeki
indirim durdurulmuştur. Tüm bu gelişmelerde LAFTA’yı ‘sırtlayacak’
‘lokomotif bir ekonomi’nin bulunmaması da etkili olmuştur. Paraguay
ve Ekvator ekonomik açıdan zayıf olmaları nedeniyle muafiyetler iste-
miş, gelişmekte olan Şili, Kolombiya gibi ekonomiler ise Arjantin,
Brezilya ve Meksika üçlüsünün rekabetinden çekinmişlerdir.
11
Tüm bu
etkenlerin bir sonucu olarak LAFTA pratikte sona ermiş bir yapı haline
dönüşmüştür. Bu nedenle serbest ticaret bölgesinin yeniden şekil-
lendirilmesi için çalışmalar başlamış ve bu çalışmalar 12 Ağustos
1980’de LAIA’nın (
Latin American Integration Association, Association
Latino Americana de Integration,
ALADI – İspanyolca orijinal adı-, Latin
Amerika Entegrasyon Topluluğu) kurulmasıyla sonuçlanmıştır. Böylece
birazdan detaylandırılacak olan LAIA, LAFTA’nın yerini almıştır.
Dostları ilə paylaş: |