122
değerlendirildiğini bilmemektedir. Ölçümleri elde etmek için baz
periyot ve her periodun sonuçlanması öncesine, bir test haftası
koyulmuştur. Bu hafta boyunca, BMS’e ek olarak, bir araştırmacı
(hareket bilimci) tarafından Bayley Bebek Gelişim Ölçeği’nin
zihinsel ölçeği uygulanmıştır (BOS2-30; van der
Meulen&Smrkovsky, 1983). Skorlar “test yaşı” olarak
görüntülenmiştir. İntake sırasında; çocuğun yaş, cinsiyet ve sağlık
durumu ile ailesinin boyutu, ebeveynlerin evin dışında kaç saat
bulundukları, ebeveynlerin eğitimsel seviyeleri (sosyo-ekonomik
çevre), bakım fasiliteleri ve çocuğun günlük rutini kaydedilmiştir.
Bu araştırma periyodu boyunca, periyot başına fark yaratacak ve
söz konusu periyotta (canlılık, gelişim stimülasyonu, günlük rutin
ve ebeveynlerin çocuklarına uyguladıkları motor stimülasyonun
derecesi) çocuğun motor ve zihinsel gelişimini etkileyebilecek
değişkenler; önceki periyotla ilişkili olarak test anları T2 ve T6’ya
kaydedilmiştir. Bununla birlikte, iki tedavi periyodu boyunca,
ebevyenler her iki haftada bir, evdeki motor stimülasyonun
yoğunluğuyla ilgili bir soru listesini yanıtlamışlardır.
Her bir oturumdan sonra, çocukları tedavi eden pediatrik
fizyoterapist, tedavi üzerine verileri, özel olarak geliştirilmiş bir
forma kaydetmiştir. Ebevyenler için soru listesinin ve
tedavinin değerlendirilmesi ile ilgili formların kullanımı
protokolde tanımlanmıştır. Tedavi, genel ve uzmanlaşmış
fizyoterapistler tarafından sürdürülmüştür. Yer alan
fizyoterapistler tedavi programının uygulaması ve T1’den önceki
araştırma metotları konusunda eğitim görmüşler ama ölçüm
aracını kendi tasarruflarında kullanmamışlardır. 3 aylık iki tedavi
periyodundan önce, onlara çocuğun 15 temel motor becerisinin
gerçek gelişim seviyesinin BMS bazında oluşturulmuş tanımlaması
verilmiştir. Bu BMS raporu aynı zamanda BMS şartları bazında
bireysel motor gelişim amaçlarını da içermektedir. İki müdahale
periyodu sırasında, çocuklar haftada bir kez tedavi edilmiştir (2X13
hafta). Bir tedavi 30 ila 45 dakika arasında sürmüştür. Her hafta,
pediatrik fizyoterapist tedavinin performansını madde madde
belirtmiş ve tedavinin durumunu ebeveynlere aktarmıştır. Bu test
sonuçları ve tedavi tavsiyeleri, tedavi programı ve fizyoterapistin
uzmanlığı bazında yapılmıştır.
123
Fizyoterapi terapisi, yukarıda bahsedilen teorik sisteme dayanarak
özellikle hedef grup için geliştirilmiş terapi konseptini baz almıştır
(Ek 1 Lauteslager, 1996). Konsept, DS’lu çocukların motor
problemlerini, uygun fizyoterapi tedavisinin amaçlarını ve temel
motor beceri gelişimi periyodu sırasında ebevyenlere verilen
talimatları tanımlamıştır. Bu tedavi konseptindeki majör kaygı; bu
periyodun, postüral kontrol sistemindeki spesifik motor davranış
gelişimine yol açan bozukluklardan etkilenmesidir. Genel olarak,
DS’lu çocuklar simetrik postür ve hareketleri tercih etmektedirler.
Bu çocukların motor davranışları; hareket ayrışması eksikliği,
denge reaksiyonu ve hareket çeşitliliği eksikliği şeklinde
karakterize olmuştur. Hem fonksiyon hem de uygunluk bakımından
yetersizdir. DS’lu çocuğun azalmış postüral tonusu zaman içinde
artar ve bununla birlikte postüral kontrol seviyesinde de artış
gözlenir. Ancak, temel motor becerilerin gelişimi, göreceli azalmış
postüral kontrolün etkisi altında oluşur. Genel anlamda fizyoterapi
tedavisi, motor davranışı daha fonksiyonel bir duruma çevirmek
için; postüral kontrol alanındaki yetersiz, şarta bağlı öğeleri stimüle
ederek temel motor becerilerin spesifik gelişimine hakim olmayı
amaçlamaktadır. Daha belirli şekilde ifade etmek gerekirse, bu
tedavi; emekleme, oturma ve ayakta durma postürü gibi her motor
evresindeki postür gelişimini geliştirmeyi hedefler. Burada önemli
olan, yeterli ko-kontraksiyonun üretimini stimüle ederek uygun
stabilitenin sağlanmasıdır (bir eklemin etrafındaki kas grubunun
miyojenik kontraksiyonlarını stabilize etmek).
Genelde motor gelişimde olduğu gibi, bu ilk olarak (gerekirse)
destekli olan simetrik postürlerde meydana gelir. Bunu takiben
motor davranış, çocuğun desteksiz olduğu her motor evresinde
ve yukarıda bahsi geçen simetrik postürlerden uzaklaşmaya
başladığında stimüle edilir. Çocuk, örneğin otururken veya ayakta
dururken vücut ağırlığını yanlara transfer etmesi için stimüle edilir;
böylece gövde motor kabiliyetini (gövde rotasyonu ve gövde lateral
fleksiyonu), postüral reaksiyonları (denge), hareket ayrışmasını ve
harekette çeşitliliği egzersiz eder. Motor becerilerin gelişimsel bir
tutarlığı olması önemlidir. Mevcut olan beceriler ileride oluşacak
becerileri etkiler ve bunlar daha önceki becerilerin etkisinde
gelişirler. Mümkünse, çocuğun tecrübe dünyasıyla ilişkili olan
anlamlı durumlar sağlanmalı, böylelikle istenen motor davranış
fonksiyonel bağlamda stimüle edilmelidir. Her çocuk değişik bir
6.1.4 Fizyoterapi Tedavisi
124
şekilde gelişir; bu çok açıktır. Fizyoterapi tedavisi bireysel
amaçlara bağlı olarak uygulanır. Bu yüzden tedavi programı,
terapinin talimatlarını değil, sistemini oluşturur.
Ebeveynlere ait görevlerin yerine getirilmesi ve ebeveynlerin
katılımı tedavinin asli unsurlarıdır. Ebeveynlerin, motor davranış
stimülasyonunu bir oyunun parçasıymış gibi günlük yaşama ve
bakım periyoduna entegre etmeleri; çocuğun motor davranış
paterninin yerleştirilmesini etkilemektedir. Çocuğu tedavi eden
fizyoterapist, tedavinin belli durumlarını ebevyenlere gösterir.
Prosedürün açıkça anlaşılması için, “ebeveynlere talimatlar”
protokolü oluşturulmuştur. Ebeveynlere delege edilen her beceri,
tedavi sırasında anlatılmış ve gösterilmiştir. Daha sonra
ebeveynlere seans sırasında pratik yapma imkanı verilmiştir. Evde
kullanılmak üzere becerinin bir tanımı verilmiştir. Ebeveynler,
becerileri günlük rutinlerine eklemeleri için teşvik edilmiştir (oyun
ve çocuk bakımı).
Veriler SPSS kullanılarak analiz edilmiş ve .05’ten küçük
p-değerleri istatiksel açıdan anlamlı bulunmuştur. Kaydedilen
değişkenler 3 gruba bölünebilir. İlk grup: T2’den T6’ya kadar
ölçümlenen BMS ve BOS 2-30 skorları bağımsız değişkenlerdir.
Bu periyot başına motor ve zihinsel gelişim periyodunu
(T2-T1, T3-T2, T4-T3, T5-T4, T6-T5) ve araştırma periyodunun
tamamındaki motor ve zihinsel gelişimi (T6-T1) gösterir.
Grup 2: T1’deki intake’de kaydedilen kontrol değişkenleridir.
Çalışmanın gidişatında, çocukların motor ve zihinsel gelişimi
üzerinde olası etkisi olduğu varsayılan değişmez faktörleri
oluştururlar (BMS intake skoru, BOS 2-30 intake skoru; yaş,
cinsiyet, aile boyutu, ailelerin evin dışında geçirdikleri zaman,
ebevyenlerin eğitimsel seviyesi, intake sağlık durumları ve
ebeveyn tavsiyelerinin derecesine göre; ilk tedavi periyodu-
nun başlangıcından önce düzeltilmiştir). Ölçümün beş anındaki
üçüncü grup değişkenler (T2, T3, T4, T5, ve T6), bundan önceki
periyotların kontrol değişkenleri üzerinde değerlendirilmiştir
(herhangi bir periyotta çocuğun canlılığında azalma- örn: hastalık
sebebiyle- bir periyotta ebeveynlerin verdiği stimülasyonun
derecesi, bir periyottaki gelişim stimülasyonunun derecesi “SPD ve
konuşma terapisi”, bir periyottaki günlük rutinin derecesi “gündüz
bakımı, ebeveyn/çocuk grubu, yüzme”). Bu değişkenler araştırma
6.1.5 İstatiksel analiz
Dostları ilə paylaş: |