|
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)
|
tarix | 20.09.2017 | ölçüsü | 445 b. | | #1033 |
|
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), sağlığı şöyle tanımlar: “Sağlık bedensel, ruhsal ve toplumsal olarak iyilik durumudur.”
Freud’a göre Freud’a göre ruhsal sağlığın temel özellikleri: Çalışmak ve sevmektir.
Özellikleri: Özellikleri: Duygu, düşünce ve davranışlarda, değişik düzeylerde, tutarsızlık, yetersizlik, aşırılık ya da uygunsuzluk.
“Bir miktar delilik karışımının bulunmadığı mükemmel bir ruh yoktur.” Aristo
Bu özellikler; sürekli ya da yineleyici olup, bireyin uyum ve işlev düzeyinin bozulmasına yol açar.
Ruhsal bozuklukları dizgesel (sistematik) olarak ilk kez sınıflandıran E. Kraepelin olmuştur (1896).
Kraepelin’in yaptığı tanımlamaların çoğu Kraepelin’in yaptığı tanımlamaların çoğu bugün için de geçerlidir; bu nedenle Kraepelin, psikiyatrinin temeli olan, tanımlayıcı (deskriptif) psikiyatri’nin öncüsü sayılır.
Tanımlayıcı(Deskriptif) Psikiyatri: Hastalığın klinik belirtileri incelenir, tanımlanır, klinik bir tanıya varılır ve sınıflandırılır. Etiyolojik yönden ipuçları araştırılır, sağaltım planı çizilir. Tanımlayıcı(Deskriptif) Psikiyatri: Hastalığın klinik belirtileri incelenir, tanımlanır, klinik bir tanıya varılır ve sınıflandırılır. Etiyolojik yönden ipuçları araştırılır, sağaltım planı çizilir. Dinamik Psikiyatri: Normal ve anormal davranışların altında yatan güçlerin, anlamların ve nedensel etkenlerin incelenmesi.
Türkiye’de çağdaş eğitim görmüş ilk ruh Türkiye’de çağdaş eğitim görmüş ilk ruh hekimi, 1898’de GATA’da psikiyatri derslerini başlatan Raşit Tahsin’dir. Onu izleyen Mazhar Osman çağdaş Türk psikiyatrisinin kurucusu sayılır.
1927’de Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları 1927’de Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesini kuran Mazhar Osman ve onun ardından gelen İhsan Şükrü Aksel, Fahrettin Kerim Gökay gibi hocalar Kraepelin’in tanımlayıcı psikiyatri okulunu izlediler.
Yirminci yüzyılın ortalarına doğru öncelikle Yirminci yüzyılın ortalarına doğru öncelikle A.B.D.’de tanımlayıcı psikiyatrinin ağırlığı giderek azaldı. Bu yönelimde psikanalizin getirdiği dinamik ilkeler ve A.Meyer’in psikobiyoloji okulu önemli rol oynamıştır.
Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) Tanı ve İstatistik Elkitabı (DSM-I)’nı Mental Disorders) ilk kez 1952’de yayımladı.
DSM-I’de DSM-I’de ruhsal bozukluklar birer tepki (reaction) olarak sınıflandırılmıştır. Örneğin bunaltı tepkisi, şizofrenik tepkiler gibi.
Bu dönemde A.B.D. ile Avrupa ülkeleri Bu dönemde A.B.D. ile Avrupa ülkeleri arasında tanımlama ve tanı ölçütleri yönünden önemli ayrılıklar ortaya çıkmıştır.
DSM-I’in yöntemsel eksikliklerini fark eden DSM-I’in yöntemsel eksikliklerini fark eden Amerikan Psikiyatri Birliği (APA), 1968’de yayımladığı DSM-II’de dinamik psikiyatriye ağırlık veren tutumundan uzaklaşarak tepki (reaction) teriminden vazgeçmiştir.
DSM-II’nin yayımlanmasını izleyerek DSM-II’nin yayımlanmasını izleyerek A.B.D. ile Avrupa psikiyatri okulları arasındaki yaklaşım farklılıkları giderek azaldı.
1980’de yayımlanan DSM-III ile 1980’de yayımlanan DSM-III ile ilk kez, ruhsal bozuklukların tanı ve sınıflandırılmasında, araştırmalara dayanan tanı ölçütleri (diagnotic criteria) getirildi.
DSM-III 1987’de gözden geçirilerek DSM-III-R adıyla yeniden yayımlandı. DSM-III ve ardından DSM-III-R ile psikiyatrik tanıların standartlaşması yönünde önemli adımlar atılmış oldu.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ, WHO) ise bütün tıbbi hastalıkları içeren, bir sınıflama geliştirmiştir: Uluslararası Hastalıklar Sınıflaması (International Classification of Diseases, ICD).
ICD’nin, ruhsal bozuklukları tanımlayıp ICD’nin, ruhsal bozuklukları tanımlayıp sınıflandıran bölümleri, daha çok Avrupa psikiyatrisinin etkisiyle hazırlanmıştır.
Günümüzde kullanılan ICD-10 (1992) Günümüzde kullanılan ICD-10 (1992) ve DSM-IV (1994) sınıflandırmaları birbirine oldukça yakınlaşmış, böylece dünya ölçeğinde, ortak bir sınıflamaya doğru yol alınmıştır.
DSM-IV sınıflamasına göre her hastaya 5 DSM-IV sınıflamasına göre her hastaya 5 eksen üzerinden tanı konmaktaydı: 1. Eksen: Klinik sendromun tanısı 2. Eksen: Kişilik Bozukluğu tanısı 3. Eksen: Bedensel hastalık tanısı 4. Eksen: Psikososyal stres etmenleri 5. Eksen: Uyum ve işlev düzeyi DSM-V’de kaldırılmıştır
DSM-IV DSM-IV 17 ana kategoride 200’ün üzerinde ruhsal bozukluğu sınıflandırıyordu. DSM-V 20 ana kategoride 200’ün üzerinde ruhsal bozukluğu sınıflandırıyor
NÖROGELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR Mental retardasyon (zeka geriliği) Öğrenme bozuklukları Otizim Dikkat eksikliği ve yıkıcı dav bzk İletişim bozuklukları Motor bozukluklar ve Tik bozukları Diğer nörogelişimsel bozukluklar
NÖROBİLİŞSEL BOZUKLUKLAR NÖROBİLİŞSEL BOZUKLUKLAR Deliryum Demans Amnestik Bozukluklar Diğer Kognitif Bozukluklar
MADDE KULLANIMI İLE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR MADDE KULLANIMI İLE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR Alkol, Kafein, Hallüsinojen, Uçucu, Sedatif, hipnotik ve anksiyolitik, Uyarıcı, Kanabis, opiyat Nikotin ile ilişkili bozukluklar
ŞİZOFRENİ ve DİĞER PSİKOTİK BOZUKLUKLAR ŞİZOFRENİ ve DİĞER PSİKOTİK BOZUKLUKLAR Şizofreni Şizoaffektif bozukluk Sanrısal bozukluk Kısa psikotik bozukluk Paylaşılmış psikotik bozukluk
İKİ UÇLU (BİPOLAR) VE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR İKİ UÇLU (BİPOLAR) VE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR Bipolar bozukluk I Bipolar bozukluk II - Siklotimik bozukluk
- Tanımlanmamış iki uçlu bozukluk
DEPRESYON BOZUKLUKLARI DEPRESYON BOZUKLUKLARI Distimi Premenstrüel disfori Madde ve ilaca bağlı depresyon Başka bir sağlık durumuna bağlı depresyon Tanımlanmamış depresyon
ANKSİYETE BOZUKLUKLARI ANKSİYETE BOZUKLUKLARI Panik bozukluk Sosyal fobi Özgül fobi Ayrılma anksiyetesi Seçici konuşmazlık(Mutizm) Madde ve ilacın yol açtığı anksiyete boz.
OBSESİF KOMPULSİF VE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR OBSESİF KOMPULSİF VE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR OKB Beden Algı Bozukluğu İstifçilik Bozukluğu Trikotillomani Deri yolma bozukluğu Madde ve ilaca bağlı OKB
TRAVMA VE STRESÖRLE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR TRAVMA VE STRESÖRLE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR Sınırsız Toplumsal Katılım Bozukluğu Post-travmatik stres bozukluğu Akut stres Bozukluğu
SOMATOFORM BOZUKLUKLAR SOMATOFORM BOZUKLUKLAR Somatizasyon bozukluğu Konversiyon bozukluğu Hipokondriyazis Yapay bozukluk
DİSOSİYATİF BOZUKLUKLAR DİSOSİYATİF BOZUKLUKLAR Disosiyatif amnezi Disosiyatif kimlik bozukluğu Depersonalizasyon bozukluğu Derealizasyon bozukluğu
DİĞERLERİ DİĞERLERİ Beslenme ve yeme bozukluları Dışa atım bozuklukları Uyku uyanıklık bozuklukları Cinsel işlev bozuklukları Cinsel sapkınlık(parafili) bozuklukları Cinsel kimliğinden yakınma bozukluğu Yıkıcı bozukluklar, dürtü denetim ve davranım bozuklukları Kişilik bozuklukları
Epidemiyoloji insan topluluklarında Epidemiyoloji insan topluluklarında sağlık/hastalık süreçlerinin; zamana ve yere göre dağılımını (betimleyici) nedenlerini ve belirleyicilerini (çözümleyici) ve hastalıkların tanısı, sağaltımı ve önlenmesi için uygun araştırma yöntemlerini inceleyen bir bilim dalıdır (deneysel epidemiyoloji)
Psikiyatrik epidemiyoloji Psikiyatrik epidemiyoloji ruhsal bozuklukların yaygınlığının ve sıklığının belirlenmesinin yanı sıra; bu bozuklukların nedenlerini yere ve kişiye göre değişimlerini, gidiş ve sonlanışlarını araştırır.
Epidemiyolojik araştırmalar, aynı zamanda, Epidemiyolojik araştırmalar, aynı zamanda, ruhsal bozuklukların denetimi ve önlenmesi için yerel ve ulusal ölçeklerde stratejiler geliştirilmesine olanak verir.
Ruhsal bozuklukların sıklığı ve yaygınlığı Ruhsal bozuklukların sıklığı ve yaygınlığı Risk gruplarının belirlenmesi Ruh sağlığı hizmetlerinin planlanmasına ve örgütlenmesine katkı Ruhsal bozuklukların klinik ve laboratuvar bulgularını bütünlemek Tarihsel çalışmalara veri sunmak
Hastalanma Riski (Morbidity Risk): Hastalanma Riski (Morbidity Risk): Bir kişinin, yaşamının herhangi bir döneminde belli bir hastalığa yakalanma olasılığıdır.
Risk etkeni: Risk etkeni: Belirli bir bozukluğun ortaya çıkma olasılığını artırdığı düşünülen özgül etkenlerdir. Örn: Sosyodemografik özellikler, kalıtım, cinsiyet, yaşam olayları gibi.
Sıklık (insidans hızı) Sıklık (insidans hızı) Bir toplumda belirli bir zaman diliminde ortaya çıkan yeni olguların sayısının, o toplumda bu hastalığa yakalanma riski olan popülasyona oranıdır. En sık kullanılan zaman dilimi 1 yıldır. Örneğin Şizofreni sıklığı: %0,1- %0,7
Yaygınlık (prevalans hızı) Yaygınlık (prevalans hızı) Bir toplumda belirli bir anda (nokta prevalansı) yada belirli bir zaman diliminde (süre prevalansı) saptanan eski ve yeni hasta sayısının; o toplumun aynı an ya da zaman dilimindeki toplam nüfusuna oranıdır.
Yaygınlık (prevalans hızı) Yaygınlık (prevalans hızı) Psikiyatrik epidemiyoloji araştırmalarında genellikle süre prevalansı kullanılır. En sık kullanılan zaman dilimi bir yıldır. Örneğin Şizofreni yaygınlığı: % 1
Dünya genelinde birinci basamak sağlık kurumlarına başvuranların yaklaşık 1/4’inde ruhsal bir bozukluk , yaklaşık 1/3’inde ise ruhsal belirti bulunmaktadır.
Türkiye’de yapılan alan çalışmalarında; psikiyatrik yardım gerektiren ruhsal bozuklukların yaygınlığı yaklaşık %20 bulunmuştur.
Dostları ilə paylaş: |
|
|