îşte bu nedenle, bedenin dirilişi inancının yaygın
olduğu
yerlerde bu dirilişin yılın başlangıcnıda, yani yeni bir çağın
açılışında gerçekleşeceğine inanılır. Lehmann ve Pedersen,
Sami halklarda böyle olduğunu göstermişlerdir, Wensick15 ise
Hıristiyan gelenekte bu inanışın varlığına dair çok sayıda
kanıt toplamıştır. Örneğin: "Kadir-i Mutlak (Epifani'de) be
denleri ve ruhları uyandırır."16 Darmesteter tarafından ak
tarılan bir Pehlevi metninde şöyle denmektedir: "Fravardin
ayında, Xurdath gününde Tanrı Hürmüz dirilişi ve "ikinci be
deni" başlatacak ve dünya ifritler, ilaçlar, vb. karşısında
çaresizlikten kurtulacak. Ve her yerde bolluk olacak, yiyece
ğe
ihtiyaç kalmayacak; dünya saf olacak, insan [kötülüğün]
husumet[in]den kurtulacak ve ilelebet ölümsüz olacak."17 Gaz-
wini ise Newroz'da Tanrı’nın ölülerini dirilttiğini söylemekte
ve "onlara ruhlarını geri verdi, ve göğe emir verip yağmur
yağdırdı, böylece insanlar o gün toprağı
sulama adetini
başlattılar."18 demektedir. Sudan Yaratılış (aquatik kozmo
goni, tarihsel yaşamı periyodik olarak yeniden doğuran tu
fan, yağmur), doğum ve diriliş düşünceleri arasındaki çok
yakın bağlantı Talmud'daki şu deyişle de onaylanmaktadır:
"Tanrı'nın üç anahtarı vardır, yağmur anahtarı, doğum anah
tarı ve ölüleri ayağa kaldıran anahtar."19
Yeni Yıl bayramında Yaratılış’m simgesel tekrarlanışı
Irak ve İran'da yaşayan Mandaelar arasında günümüze dek
sürmüştür. Bugün bile İran Tatarları yılın başında toprak dolu
bir kaba tohum dikerler; bunu Yaratılış'ı anmak için yap
tıklarını söylemektedirler. İlkyaz dönümünde (Mart ayının
bir çok medeniyette yılın başlangıcını belirtiğini hatırla
yalım) toprağa tohum atma adeti çok geniş bir alanda
görülm ek-tedir ve daima tarım sal törenlerle bağlantılı
olmuştur.20 Ama, bitkilerin yeşermesi draması doğa ve insanın
periyodik yeniden doğuşu simgeciliğine de girmektedir.
Tarım, periyodik yeniden doğuş simgeciliğinin uygulandığı bir
çok düzlemden yalnızca biridir. ,Ve bu simgeciliğin "tarımsal
versiyonu" popüler ve emperyal karakteri sayesinde aşırı bir
71
yaygınlık kazanabilmişse de bu versiyon periyodik yeniden
doğuşun karmaşık simgeciliğinin ilke ve amacı olarak görü
lemez. Bu sim geciliğin
temeli ay gizem ciliğindedir; do
layısıyla, etnografik bakış açısından bunu tarım-öncesi top-
lumlarda bile görebiliyoruz. İlk ve esas olan yenidendoğuş
düşüncesi, yani Yaratılış'ın tekerrürüdür.
Öyleyse, İran -tatarlarının adeti, onun önkoşulu olan ve onu
açıklayan İran kozmo-eskatolojik sistemi içine oturtulmalı
dır. Nevvroz, İran Yeni Yılı hem Ahuramazda bayramı (ilk
ayın "Hürmüz" günü kutlanırdı) hem de dünyanın ve insanın
Yaratılışı’nın gerçekleştiği gündür.21 "Yaratılışın yenilenme»
si" Nevvroz günü olmuştur.22 Dimasqi23 tarafından aktarılan
geleneğe göre kral şöyle demekteydi: "îşte yeni* yılın yeni ayı
nın yeni günü; harcanmış zaman yenilenmelidir." İnsanın bütün
bir yıllık yazgısı da bu gün belirlenir.24 Nevvroz gecesi sayısız
ateş ve ışık görülür25 ve gelecek yıl yağmurun bolluğunu sağ
lama bağlamak için suyla arındırma ve toprağı sulama tören
leri yapılır.26 Dahası, "Büyük Nevvroz" zamanı herkesin bir
kaba yedi çeşit tohum dikmesi adet olmuştur, "bunların büyü
mesinden o yılın hasadına ilişkin sonuçlar çıkarılır."27 Bu
adet Babil Yeni Yılı'ndaki "yazgıların belirlenmesi" adetine,
Mandea ve Yezidilerin Yeni Yıl törenlerinde günümüze dek
süren bir adete benzerlik göstermektedir.28 Yeni Yıl’ın koz
mogonik eylemi tekrarlamasından
ötürü de Noel ve Epifani
arasındaki oniki gün hala yılın oniki ayının ön-biçimlenişi
olarak görülmektedir. Avrupalı köylülerin evrensel olarak
uyguladıkları, bu oniki günün meteorolojik işaretlerine göre
her bir ayın hava durumunu ve yağış miktarını belirleme ge
leneğinin de kaynağı budur.29 Her aya düşen yağış miktarının
Tapınaklar Bayramı’nda belirlendiğini hatırlamamız yeter
li. Veda çağı Hintlileri de kış ortasının oniki gününü yılın bir
imgesi ve benzeri olarak görürler
(Rg-Veda, IV, 33, 7).
Ancak,
belli yer ve dönemlerde, özellikle Darius takvi
minde Iranlılar bir başka Yeni Yıl Günü daha belirlemiş-ler-
dir: yaz ortasına denk gelen Mihragan, Mithra bayramı. Al-
72
Biruni'nin. dediğine göre İran teolojisi "Mihragan'ı diriliş ve
dünyanın sonunun bir işareti olarak görür, çünkü Mihragan’da
büyüme tamamlanır, daha fazla büyüme imkanı kalmaz ve
hayvanlar artık cinsel birleşmede bulunmazlar. Aynı şekilde,
Newroz'u da dünyanın başlangıcının
işareti olarak görürler,
çünkü Nevvroz’da bunların tersi olmaktadır."30 Geçmiş yılın
sonu ve yeni yılın başlangıcı, el-Biruni'nin naklettiği gele
nekte tüm kozmik düzlemlerde biyolojik kaynakların tüke
nişi, dünyanın kesin sonu olarak yorumlanmaktadır. ("Dün
yanın sonu", yani belirli bir tarihsel devrenin sonu her zaman
bir tufanla olmaz, ateş, sıcak, vb. nedeniyle de olabilir. Yaz
mevsimini ve yakıcı sıcağı kaosa dönüş olarak görün görkemli
bir mahşer görüşü îşaya'da bulunabilir (34:4, 9-11). Benzer im
geler için bkz.
Bahm an-Yaşt, n , 41; ve Lactantius,
Divinae In-
Dostları ilə paylaş: