anti‐oxidants pl. oksidasyon işlemini geciktiren maddeler
antiparallel antiparalel
antipathetic tabiatça zıt olan
antiphase antifaz, faz açısının 180 farklı olduğu durum
anti‐pivot pin belden kirma emniyet kilit pimi
antiplugging protection ters moment koruması
antipodal yer yüzünün aksi tarafında
antipode çap üzerinde aksi tarafta
antipode antipot
antipollution kirlilik önleyici
antique antik (Klasik Yunan ve Roma sanat eserleri için kullanılan sözcük)
antique Age antik çağ
anti‐rasonance frequency anti‐rezonansın vukua geldiği frekans
anti‐rattle kaporta parçaları arasında madeni sesi önleyen kauçuk izolasyon, lastik şeritten
tampon
anti‐rattler madeni takırtıyı önleyen lastik şerit
anti‐resonance dışarıdan uygulanan bir uyarı frekansındaki küçük bir değişikliğin mekanik
sistem cevabında meydana getirdiği genlik artışı
antirust pas önleyici
anti‐rust cover pas önleyici kaplama
antiscale kazan taşı oluşumunu engelleyen malzeme
antiseize sıkışma önleyici
antishock valve ters basınç valfi
antisideric 1. demir gecimsiz; 2. demirle geçimsizlik gösteren madde
anti‐siphon valve geri tepme vanası
antiskid kayma önleyici
anti‐skid braking system bkz. anti‐lock braking system
anti‐skid retarder (ASR) tahrikli tekerleklerin çamur, kar ve buzda patinaj yapmasını önleyen
sistem
anti‐squeak gıcırtıyı önleyen
antistatic durağan olmayan
antistatic statik elektrik birikimini önleyebilen madde
antistatic duruk akımönler
antistatic belt antistatik kayış
anti‐statik belting üzerinde tüy tutmayan yüksek
kontaktif çekme yüzeyli çok yüksek mertebeli
sürtünme katsayısına sahip kayış sistemi
antisymmetric ters bakışımlı
antithermic bkz. antiypretic
anti‐torque rotor ters burulma rotoru
antivibration titreşim önleyici
anti‐vibration bakınız vibration ve mounting
anti‐vibration mounting titreşim azaltıcı montaj
anti‐viral program virüs‐önler program
anti‐viral utility virüs‐önler program
anti‐virus software virüs‐önler yazılım
anti‐virus; antiviral virüs‐önler
antiwear aşınma önleyici
antixenic yabancı maddeye karşı koyan, antiksenik
antonym zıt anlamlı sözcük
antonyms karşıt anlamlılar
antrorse öne ve yukarıya dönük, bükülmüş
anuclear çekirdeksiz, nüvesiz
anulus, annulus halka, yüzük
anvil (anvil block) (a) örs kütüğü, şahmerdan örsü
(b) mikrometre çeneler
apart az uzağında
apart ayrı
apartment flat apartman dAiresi
apartment heating kat ısıtması
apartment house apartman
apeak dik, apik
aperiodic doğal frekansı olmayan, hiçbir frekansta rezonansa gelmeyen
aperiodic circuit salınımsız devre
aperture açıklık
aperture delik, gedik, çatlak
aperture area açma yüzeyi
aperture area giriş yüzeyi
aperture distortion açıklık bozunumu
aperture of objective objektif açıklığı
aperture of the beam demet açıklığı
apex tepe, doruk, uç, sivriyer. (a) iki mahrut dişli eksenlerinin kesişme noktası. (b) vida dişi
geometrisindeki ana üçgenin taban karşı köşesi
aphalt, sand bkz. sand asphalt
aphetic ışıksız
API bkz. American Petroleum Institute
API bkz. application programing interface
API (American Petrol Institute) degree (Amerikan Petrol Enstitüsü) API standardı
apiece parça başına
aplomb düşeylik
apostrophe kesme işareti
apothecary eczacı
apothem iç yarı çap
apparatus aparat, aygıt, cihaz
apparatus takım, alet, aygıt
apparatus dew point cihaz çiğ noktası
apparatus, blain Air permeability bkz. blaine Air
permeability apparatus
apparatus, device aygıt
apparatus, vicat bkz. vicat apparatus
apparent açık, görünür, kolay anlaşılır
apparent angle of friction görünür sürtünme açısı
apparent cohesion görünür kohezyon
apparent density görünür yoğunluk
apparent dip görünür eğim
apparent elastic limit görünür elastik limit
apparent motion göreli devinim
apparent porosity görünür porozite, görünür gözeneklilik
apparent power görünür güç
apparent specific gravity görünür özgül ağırlık
apparent temperature görünür (zahiri) sıcaklık
apparent time yerel saat
appear görünmek
appearance görünüş
append eklemek, ilave etmek, sona eklemek
append, to sona eklemek
appendAge ek
appendix ek
appendix, attachment ek
appertain ait olmak
appliance alet, cihaz
appliance düzenek, alet
applicable uygulanabilir
applicable law uygulanacak yasalar
applicant aday
application aplikasyon, uygulama
application enabling uygulama altyapısı sağlama
application layer uygulama katmanı
application of a load yük uygulama
application of loading yükleme uygulaması
application program uygulama programı
application program uygulama programı
application program interface uygulama programı
arabirimi
application programing interface (API) uygulama
programlama arayüzü
application rate uygulama hızı
application rate switch uygulama hızı anahtarı
application rating uygulama oranı
application requester uygulama istemcisi
application requestor uygulama istemcisi
application server uygulama sunucusu
application software uygulama yazılımı
application specific integrated circuit uygulamaya özgül tümdevre
application study uygulama etüdü
application(s) tatbik(at)
application‐oriented languAge uygulamaya
yönelik dil
applied uygulamalı
Dostları ilə paylaş: |