baflar›l› de¤iliz” diye. “Normalde hedefe ulaflma
oran›m›z›n yüzde 10 olmas› gerekiyor. Demek
ki yeteri kadar risk almam›fl›z” dedi. Ben bu
anlamda asl›nda bu soruyu size sormak
istiyorum. Yurtd›fl›na da bakt›¤›m›zda, risk
sermayesiyle u¤rafl›ld›¤›nda baz› fonlar›n
yönetiminin tamamen ba¤›ms›z oldu¤unu ve
bir yat›r›m komitesi rahatl›¤›yla kararlar›n
verildi¤ini, ve bütün düflüncelerin her pazartesi
masaya yat›r›ld›¤›n› ve tamamen özgür
düflünceli insanlardan olufltu¤unu görüyoruz.
Bu noktada Türkiye’de neredeyiz ve ne
yapmam›z gerekiyor?
M. R
Rauf A
Atefl Buradan Murat Bey’e sözü
tekrar verelim, tamamlas›n, yan›t versin
sorulara.
Murat Ö
Özgen fiimdi ufak bir fley daha
söyleyeyim. Bu 450 çok yüksek gelebilir ama
hay›r. Biz sektörleri en ince detay›na kadar
araflt›r›yoruz. Mesela bir teknoloji ya da
perakende ifline yat›r›m yapacaksak teknoloji
taraf›ndaki de¤er zincirini tümüyle bafltan sona
kadar analiz edip, oradaki bütün flirketlerle
konufluyoruz. Ondan sonra de¤er zincirinde
önemli bir katma de¤er katacak olan flirketi
tespit edinceye kadar epey bir zaman ve
streamlining dedi¤imiz bir flirketleri inceleme
süreci geçiyor. Onun için dünyada da bu
ayn›d›r diye tahmin ediyoruz, çünkü onlar da
ayn› fleyi yap›yordur. Çünkü A flirketi yerine B
flirketine niye yat›r›m yapt›¤›n›z› bir flekilde
tespit etmeniz gerekiyor. Birisinin di¤erine göre
bir avantaj› olmas› laz›m ki o flirkete yat›r›m
yapt›¤›n›zda sektörde daha h›zl› büyüyebilsin.
‹kincisi Murat Kural Bey’in de söyledi¤i gibi,
biz de kendi içimizde bu d›flardan consulting
dedi¤imiz dan›flmanlar› bir flekilde temin
etmeye çal›fl›yoruz. Çünkü biz sonuçta finans
kökenli kiflileriz. Yat›r›m yapt›¤›m›z sektörler
farkl›. Farkl› sektörler oldu¤u için, sektörü
analiz etmeye çal›fl›rken d›flar›dan da, hem
yurtiçi hem yurtd›fl›nda biz bunu yapt›k,
dan›flman al›yoruz. Kendi içimizde bir yat›r›m
komitemiz var. Bu yat›r›m komitesinin
içerisinde yine bizim içimizde olmayan,
d›flar›dan tedarik etti¤imiz baz› dan›flmanlar var.
Bu kifliler bize o sektörle ilgili ya da bizim
göremedi¤imiz baz› fleyleri bize gösteriyor. Biz
sonuçta giriflim flirketlerini riske al›rken, bütün
risklerini hesaplayarak öyle yat›r›m yap›yoruz.
‹brahim D
Dönmez Asl›nda herhangi biri her
hangi bir yasal mevzuat olmaks›z›n ben riskli
bir tak›m alanlara para yat›raca¤›m. Kaybetme
riskim de vard›r, kazanma flans›m da deyip
girebilir. Ama bu giriflim sermayesi, yat›r›m
ortakl›¤› üzerinde bir düzenlemesi olan bir
model. 1990’l› y›llar›n bafl›nda ilk düzenlemesi
yap›lm›fl olmakla beraber flu anda borsada
ifllem gören bir tane flirket var. Daha büyük bir
flirket, belki aktive olarak ‹fl Giriflim Sermayesi
Yat›r›m Ortakl›¤›, yak›n bir zamanda borsaya
girecek. Ama gene de bu geçen süre zarf›nda
bir arz taraf›nda, yani giriflim sermayeleri
taraf›nda çok büyük bir geliflme olmad›¤›n›
görüyoruz. Geçen sene tebli¤de birtak›m
esneklikler yapt›k biz, o kapsamda da son
zamanda çok fazla talep var. Ama dünyada da
giriflim sermayeleri, risk sermayeleri kimdir diye
bakt›¤›n›zda, genellikle bunlar›n büyük
kurumsal yat›r›mc›lar oldu¤unu görüyoruz.
ABD’de bütün risk sermayesi yat›r›mlar›n›n
yüzde 50’sini emeklilik fonlar› yap›yor.
Türkiye’de bizim emeklilik fonlar› dedi¤imiz
fonlar daha 5,5 ayl›k bir geçmifle sahip. Bir
yeterli büyüklü¤e filan ulaflmad› bu kapsamda.
‹flte Avrupa’da da sigorta flirketleri ve bankalar
filan yap›yor. Bu farkl› bir alg›. Yani yat›r›m
yapaca¤›n›z alan kendi aktiflerinizin belirli bir
16 /
2004
ç›k›yorsa kamu ka¤›tlar›na rakip olacak flekilde,
buna benzer olarak da ipotekli menkul k›ymet
de ç›kam›yor. Ama iflte son zamanlarda da
olumlu geliflmeler var. Bazen tak›nt›lara
u¤rasak da faizler düflmeye bafll›yor. Belki
devletin ödedi¤i risk primi zaman içinde
önümüzdeki dönemlerde düflecek. Buna
mukabil, özel sektör kamuya karfl›l›k belki
daha cazip oranlarla enstrüman ç›karmaya
bafllayacak. fiimdi tabii bu enstrümanlar› kim
talep edecek noktas›nda da bir tart›flmay›
açmam›z gerekiyor. Sonuçta toplam banka
aktiflerinin neredeyse yüzde 35-40’› kamu
ka¤›tlar›ndan olufluyor. Kamu ka¤›d› ald›¤›
zaman repoyla fonlayabiliyor, bir sürü teminat
içinde kullanabiliyor. Sermaye yeterlili¤i
aç›s›ndan bankalar herhangi bir fley getirmiyor.
Piyasalar bu tip fonlayabiliyor. Bankalar›n bunu
almas›, dedi¤im faktörlerden dolay› müflkülat
arz ediyor. Baflka kim al›r, kurumsal yat›r›mc›lar
al›r. Kurumsal yat›r›mc›lar›n yeterince
geliflmedi¤ini, geliflmekte oldu¤unu, bu
kapsamda emeklilik yat›r›m fonlar›n›n
önümüzdeki y›llarda çok iyi performans
gösterece¤ini söyleyebiliriz. Sigorta sistemine
bakt›¤›m›zda, toplam hayat sigortalar›n›n
büyüklü¤ü 1,5 milyar dolar filan ki çok düflük
boyutlarda. Dolay›s›yla asl›nda birbirine
ölçüsünde olmal› ki siz bütünüyle riske
girmeyesiniz. Bu böyle bir yap›lanma ve
Türkiye’de de kurumsal yat›r›mc› eksikli¤i çok
aflikar durumda. Bunu art›rmadan emeklilik
fonlar› ya da uzun dönemli yat›r›m yapan
yat›r›m fonlar› veya ne bileyim hayat
sigortalar›n›n aktifinin daha büyümesi, bu alana
yat›r›m› daha gelifltirecektir diye düflünüyorum.
M. R
Rauf A
Atefl ‹lk turun sonunda
konuflmac›lar›m›z›n yapt›¤› konuflmalar
sonunda, bu konuda bir bilinçlenmenin yavafl
yavafl oluflmaya bafllad›¤› görülüyor. Ama
‹brahim Bey’in ilk konuflmas›nda dikkat çekti¤i
gibi, Türkiye’de iç borçlanma piyasas›nda özel
sektörün pay› gerçekten çok düflük. Yasal
aç›dan çok say›da enstrüman oldu¤unu da
söylediniz. Peki burada ne yap›lmas› gerekiyor?
Özendirici faaliyetler mi, yoksa ekonominin
düzelmesini mi beklemek laz›m? Özel sektörün
yat›r›m, finansman enstrümanlar›ndan
faydalanmas› için ne yapmak gerekiyor?
Gelecekte neler olacak?
‹lhami K
Koç Türkiye’de önce uygulamalar
geliflir, mevzuat arkas›ndan gelir. Sermaye
Piyasas› Kurulu önce uygulamay› yap›yor, daha
sonra piyasa uygun hale geldi¤i zaman
hakikaten o alan, mevzuat büyüyor. Yat›r›m
fonlar›nda, asl›nda bir çok alanda böyle tek tek
saymaya gerek yok. Burada benim özellikle
belirtmek istedi¤im bir alan var. Bu
yabanc›lar›n mortgage dedi¤i, konut
finansman›n›n sermaye piyasalar›ndan
sa¤lanmas› yönünde. K›smi bir düzenleme var
ama ipotekli borç senediyle, fakat acaba baflka
yap›lmas› gereken fleyler yok mu?
‹brahim D
Dönmez Ama genelde bir flekilde
kredi veren birincil piyasa dedi¤imiz bankalar›n
kredi vermesinden sonra o banka ipote¤e
dayal› olarak menkul k›ymet ç›kar›yor. Bunlara
göre bir ipotek merkezi gelifltirildi ABD’de. Ya
ona devrediyor, merkez ipote¤e dayal› menkul
k›ymetler ç›kar›yor. Bir flekilde sistem kendi
içinde, tamamen piyasa mekanizmas› içinde
dönüyor. Bir taraftan menkul k›ymet
ç›kar›yorsunuz, fon sat›yorsunuz, o fonla yeni
kredi veriyorsunuz. O yeni kredilerden yeni
ipotekler geliyor ve yeni menkul k›ymet
ç›kart›yorsunuz. Ama olay› analiz etti¤inizde bu
kadar yüksek reel faiz varken, riskler bu kadar
yüksekken uzun dönemli, katlan›labilir, 10 y›l
20 y›l vadeli sistemi kurman›n flu aflamada
henüz daha pek mümkün olmad›¤›
noktas›nday›z. Niye bir-iki y›l vadeli özel sektör
tahvili ç›k›yorsa, 1 y›l vadeli finansman bonosu
2004
/ 17
“KONUT F‹NANSMAN
KÜLTÜRÜMÜZ
YOK”
Dünyada asl›nda geliflmifl ülkelerin ço¤unda
hatta az geliflmifl ülkelerde bile çok ciddi kurum-
sal bir konut finansman kültürü var Türkiye hariç.
Türkiye’de kurumsal bir konut finansman› sa¤la-
yamam›fl›z. Araflt›rmalar var çeflitli dönemlerde;
konut finansman›n› kim sa¤l›yor diye. Büyük öl-
çüde ya miras kalm›fl, ya da ailesinden borç al-
m›fl. Biriktirmifl falan filan gibi. Yani kendi kendi-
ni besleyen bir finansman sistemimiz olmam›fl.
Bunu kurmak laz›m. ‹nsanlar›n iki tane beklentisi
olabilir hayatta. Biri, emekli olduklar›nda ellerine
hayatlar›n› iyi bir flekilde idame ettirebilecekleri
bir gelir. Bireysel emeklilik sistemi belki bunu bir
flekilde sa¤layacak. Bir di¤eri de herkesin yafla-
nabilir, az çok nitelikli bir konuta sahip olmas›.
Ve bunu da uzun dönemde kira öder gibi temin
edebilmesi. fiimdi bunun kendi içinde kendini
besler bir yap›da olmas› laz›m. Nas›l oluyor ge-
nelde bu? ‹flte dünyada pek çok yerde pek çok
model var. Neredeyse ülke say›s› kadar konut fi-
nansman modeli var.
BRAH M DÖNMEZ