15
nedeni zayıflık değil, daha çok insanlar arasındaki doğal birlikteliktir” (Cicero, 2014, s.
137). Görüldüğü üzere Cicero’nun devletinin temelinde ortak doğalarının birleştirdiği bir
halk ve bunların ortak menfaatlerini ortaya koyan bir yasa vardır. Buradaki iki temel öğe
olarak,
halk ve yasa, her ikisi de bireyin
Oikeiōsis
’e uygun
eylemlerinin sonucu oluşmuş
yapılardır. Birey, zorunluluktan değil, ancak doğasına uygunluktan dolayı çevresindeki
halkalarla içten dışa doğru iletişim kurarak ilerler. Zira insan soyunun iyi ve kötü yanları
ortaktır, benzer şeylerden korkar, benzer şeylerden mutluluk duyarlar.
Bu nedenle
insanları bir bütün olarak düşünmek ve onlar için ortak, tek bir koruyucuyu yapı ortaya
koymak gerekir. İnsanları koruyan bu ortak yapı yasadır. “Bu yasa ne yürürlükten
kaldırılabilir ne de iptal edilebilir” (Cicero, 2017, s. 39).
Çünkü bu yasa ortak akla
dayanır. “Zira nesnelerin doğasından kaynaklanan ve insanları doğru davranmaya
zorlayan, yanlıştan alıkoyan bir akıl vardı. Nitekim, bu akıl kaleme alındığında değil,
doğduğu anda yasa oldu ve tanrısal zihinle aynı anda doğdu” (Cicero, 2017, s. 38). İşte
Cicero’nun bahsettiği, tanrısal zihinle aynı anda ortaya çıkan ve çıktığı anda değişmez bir
yasa olan bu akıl, tanrılarla insanlar arasında ortak olan ve ondan daha iyi hiçbir şeyin
olmadığı bir akıldır. Bu
ortak akla sahip olan insanlar, adalette birleşerek bir araya
gelirler. Böylece tüm insanlar için ortak bir yasa
ve ortak bir devletten yani
kozmopolitizmden bahsedilebilir.
Dostları ilə paylaş: