yetlerin ortaya ç›kma olas›l›¤›) x T
(medeniyetin haberleflme istemli ya-
flam süresi) / S (Samanyolu ömrü) ya
da sembolik olarak:
Nm = N x f x M x g x h x i x T / S
Bu hesab›n farkl› flekillerde, benze-
ri baflka faktörlerle yap›lmas› da olas›.
(Örne¤in, Carl Sagan, 1974’te böyle
bir alternatif hesaplama vermiflti). Fa-
kat, faktörleri belirleme çal›flmalar›n-
da ulafl›lan sonuç (burada ayr›nt›lar›
üzerinde duram›yoruz) flu ifadeyle
özetlenebilir:
Halen Samanyolu içinde yaflayan
uygarl›klar›n say›s›, ortalama olarak,
bir uygarl›¤›n haberleflme yetenek ve
arzusunda oldu¤u yaflam süresine
eflittir.
Nm ~ T
Bu durumda, insanl›k olarak kendi-
mizi uzunca bir süre yok etmemenin
yolunu bulabilirsek, bu say› milyonla-
r› bulabilir. Bu durumda, bize en ya-
k›n uygarl›¤›n uzakl›¤› 100 ›fl›k y›l› (1
›fl›k y›l›=9.5 trilyon km) mertebesinde
demektir. E¤er insanl›k olarak yaflam›-
m›z› sürdürmeyi beceremezsek (ki bu,
ulaflt›¤›m›z sosyal ve çevresel sorunla-
r›n boyutlar› düflünüldü¤ünde olduk-
ça yüksek bir olas›l›k), bu say›, en faz-
la, 100 civar›nda ya da daha az demek-
tir. Bu durumda, uygarl›klararas›
uzakl›k, binlerce ›fl›k y›l›n› bulacakt›r;
yani, haberleflme ve temas kurma ola-
s›l›¤›m›z s›f›ra yak›n demektir. Ancak,
her iki durumda da, bildi¤imiz fizik
yasalar› ve mesafeler gözönüne al›nd›-
¤›nda, do¤rudan temas hemen hemen
imkans›z say›l›yor. Bunun yerine, y›l-
d›z uygarl›klar› aras›nda haberleflme
çabalar› üzerinde yo¤unlaflmak daha
ak›lc› bir yöntem olarak ortaya ç›k-
›yor.
Haberleflme Çabalar›
Dünya d›fl› canl›lar› radyo gökbilim
temelinde ve mevcut radyo teknolojisi-
nin sa¤lad›¤› birikim ve olanaklarla
araman›n ad›, yayg›n olarak Dünya d›-
fl› Ak›ll› Canl›lar› Arama anlam›na ge-
len, ‹ngilizce ‘Search for Extra Ter-
restrial Intelligence’ kelimelerinin bafl-
harfleri SET‹ ile an›l›r oldu (burada,
k›saltman›n Türkçe söylenifli esas al›-
narak, SETI yerine SET‹ fleklindeki
yaz›m› kullan›lacakt›r). Dünya d›fl›
canl›lar›n da genelde bilim, özelde ast-
ronomi ve haberleflme/gözlem tekno-
lojileri konusunda bizlerin benzeri ya
da daha ileri düzeylere ulaflm›fl ola-
caklar› varsay›ld›¤›nda, haberleflmede
‘elektromanyetik ayr›fl›m’›n (spekt-
rum) radyo bölgesini tercih edecekleri
öngörülebilir. Gerçekten de, elektro-
manyetik dalgalar›n tümü göz önüne
al›nd›¤›nda, haberleflme için önemli
bir faktör olan ‘gürültü’ (parazit) aç›-
s›ndan, Samanyolu-içi en düflük dü-
zeyler, 1-10 milyar Hertz (1-10 GHz)
frekanslarda (~3-30 cm radyo dalga-
boylar›nda) ortaya ç›k›yor. Ayr›ca,
uzun süre, haberleflmenin en ekono-
mik ve güvenilir olarak yürütülebile-
ce¤i uygun yolun, yeryüzündeki geli-
16
Ocak 2003
B‹L‹M
ve
TEKN‹K
2000’li y›llara gelindi¤inde, SET‹ çal›flmalar›-
na damgas›n› vuran en önemli geliflmeler olarak
flunlar say›labilir:
1. 1995’lerden bafllayarak, Günefl-benzeri ve
di¤er y›ld›zlar çevresinde bulunan gezegenler.
Say›s› 100’leri bulan y›ld›z çevresinde, ço¤u Jü-
piter mertebesinde kütlelere sahip gezegenle
keflfedildi. Ancak, bunlar›n yörüngeleri Günefl
Sistemi örne¤ine uymuyor. Çünkü dev Jüpiterler,
beklenmedik flekilde, kendi y›ld›zlar›na Merkür
kadar, ya da daha yak›n yörüngelerde! Gezegen
oluflumuyla ilgili kuramsal ve gözlemsel çal›fl-
malar, yeni geliflmeler göstererek SET‹ ile ilgili
çal›flmalara da yeni bir itki sa¤lam›fl bulunuyor.
2. Yine 1995’te, Mars’tan düfltü¤ü hesapla-
nan ve Antarktika’da bulunan bir göktafl›nda,
mikrobik düzeyde yaflam izlerinin bulunmufl
olabilece¤i iddias›, bilim dünyas›nda genifl yan-
k› uyand›rd›. Mars koflullar›nda da yaflam›n or-
taya ç›km›fl olabilece¤i iddias›, yaflam›n Günefl
Sistemi’ndeki kökeni, gezegenler aras›ndaki
kütle transferi olanaklar›n›n ve yaflam›n bir gök
cisminden di¤erine tafl›nmas› olas›l›¤›n›n çok
daha dikkatle incelenmesi gere¤ini do¤urdu.
3. Hiç bir günefl ›fl›¤›n›n ulaflamad›¤› derin
deniz diplerinde, topra¤›n kilometrelerce alt›n-
da ve kutuplarda, çok elveriflsiz, uç koflullarda,
yaflam izlerine rastlanmas›; ayr›ca, Merkür ve
Ay kutuplar›nda, (Günefl ›fl›klar›n›n hiç ulaflama-
d›¤› noktalarda, gezegene düflen kuyruklu y›l-
d›zlarca tafl›nm›fl olabilecek) buz y›¤›nlar›na
rastlanmas› ve Mars’›n topra¤› alt›nda donmufl
ya da s›v› halde su tutma olas›l›¤›, Günefl Siste-
mi’nde yaflam› arama çal›flmalar›na yeni bir he-
yecan katm›fl durumda. Bu durumda, Mars’a ve
Jupiter aylar› Europa ve Ganymede’ye
gönderilecek robot araçlar için yeni hedefler ve
görevler düflünme gere¤i do¤du.
4. NASA, daha önce kapatmak zorunda kal-
d›¤›, fakat halen özel bir kurulufl statüsünde Ca-
lifonia Üniversitesi bünyesinde çal›flmalar›n› sür-
düren SET‹ Enstitüsü yerine yeni bir ‘Astrobiyo-
loji Program›’ gelifltirme karar› ald›.
Son Dönemdeki Geliflmeler
.
Mars yüzeyinde akan sellerin açt›¤› san›lan derin
yar›klar.
fiimdiye kadar Günefl Sistemi d›fl›nda
belirlenen 100’ü aflk›n gezegenin çok
büyük ço¤unlu¤u, y›ld›zlar›na ya çok
yak›n, ya da çok uzak yörüngelerde
dolanan 1/2 ile 17 Jüpiter kütlesinde
gaz devleri.