25
W
ik
imedia
Henry Bessemer –
modern çelik
yapımının mucidi.
Yaklaşık 250 yıl önce Avrupa’da, “sanayi” dünyasında başka bir tür “devrim”
baş gösterdi. Her şey bir enerji kriziyle başladı. Binlerce yıldır insanlar odun
ve odun kömürü yakmıştı. Oysa artık Avrupa’nın bazı bölgelerinde ormanlar
tükeniyordu. Peki, yakıt olarak başka ne kullanılabilirdi?
Cevap kömürdü. Avrupa’da hayli fazla miktarda kömür vardı ve madenciler
bunları çıkarmaya giriştiler. Kömür, yeni icat edilen buhar makinelerinin
yakıtı haline geldi. Ayrıca, kömür fırınlanarak çok daha temiz bir yakıt olan
“kok kömürü”ne de dönüştürülebiliyordu. Kok kömürü, demir ve çelik yapımı
için idealdi.
150 yıl kadar önce, Henry Bessemer adlı bir İngiliz, çok miktarda çeliği
hayli ucuza üretebilen bir “maden eritme ocağı” geliştirdi. Çok geçmeden,
Avrupa’da büyük miktarlarda çelik üretilmeye başlandı ve bu durum tüm
dünyayı değiştirdi! Ucuz çelik sayesinde gökdelenler, devasa köprüler,
okyanusları aşan yolcu gemileri, otomobiller, buzdolapları… ve aynı
zamanda güçlü silahlar ve bombalar yapmak mümkün oldu.
Sanayi Devrimi
yaklaşık MS 1750 – 1880
26
© E
.Benjamin A
ndr
ews
© Gr
egorio L
opes
© C
atherine L
usurier
W
ik
imedia
Kristof Kolomb’un gemilerinin
sonradan yapılmış benzerleri.
Vasco da G
ama – A
vrupa’dan
Hindistan
’a deniz y
oluyla giden ilk k
işi.
Voltaire, Aydınlanma Çağı’nın
en önemli yazarlarındandır.
Dodo kuşu, bir zamanlar Hint
Okyanusu’ndaki bir adada
yaşayan uçamayan bir kuş
türüdür. Avrupalı koloniciler
neslinin tükenmesine yol açmıştır.
Büyük buluşlar ve yeni fikirler
yaklaşık MS 1500 – 1900
Rönesans döneminde, uzak ülkelerle yapılan ticaret Avrupalı tüccarlar için
çok önem kazanmıştı. Avrupalı tacirler, örneğin, mallarını Hindistan’da
satıyor ve dönerken değerli baharatlar ve kıymetli taşlar getiriyorlardı.
Ancak karadan seyahat etmek zordu ve çok zaman alıyordu. Bu nedenle
tüccarlar Hindistan’a denizden ulaşmak istiyorlardı. Sorun, yollarının
üzerinde Afrika kıtası gibi aşmaları gereken büyük bir engel olmasıydı!
Ancak, (insanların artık inanmaya başladığı gibi) dünya gerçekten
yuvarlaksa, Avrupalı gemiciler daima batıya yelken açarak Hindistan’a
ulaşabilmeliydiler. Bu inanışla, 1492 yılında, Kristof Kolomb ve mürettebatı
İspanya’dan yola çıkıp Atlas Okyanusu’nu aştı. Ancak Hindistan’a
varacaklarını beklerken, (Amerika sahilinin yakınında, Karayip Denizi’ndeki
adalar olan) Bahama Adaları’nı keşfettiler.
Diğer kâşifl er de vakit geçirmeden onların açtığı yolu takip etti. 1497–
1498’de, Portekizli bir donanma subayı olan Vasco da Gama, Afrika
kıyılarından dolaşarak Hindistan’a ulaşan ilk Avrupalı oldu. 1519’da, bir
başka Portekizli kâşif olan ve İspanya Kralı için çalışan Ferdinand Macellan
ise, dünyanın çevresini dolaşacak ilk Avrupa seyahatine öncülük etti!
Çok geçmeden, Avrupalılar Karayip Adalarını ve (“yeni dünya” diye
adlandırdıkları) Amerika’yı keşfedip buralarda sömürgeler kurdular.
Diğer bir deyişle, bu yeni toprakların artık Avrupa’daki anavatanlarına ait
olduğunu iddia ederek buraları ele geçirdiler. İnançlarını, geleneklerini ve
dillerini de beraberlerinde götürdüler. Böylece, İngilizce ve Fransızca Kuzey
Amerika’da; İspanyolca ve Portekizce ise Orta ve Güney Amerika’da en çok
konuşulan diller haline geldi.
Zamanla, Avrupalılar daha da uzaklara, Çin’e,
Japonya’ya, Güneydoğu Asya’ya, Avustralya’ya ve
Okyanusya’ya yelken açtılar. Bu uzak ülkelerden
dönen denizciler Avrupa’dakilerden çok farklı,
garip yaratıklar gördüklerini söylüyorlardı.
Bu anlatılanlar bilim adamlarında bu yeni
yerleri keşfetme ve Avrupa’daki müzeler
için buralardan hayvan ve bitki örnekleri
getirme arzusu uyandırdı. 1800’lerde,
Avrupalı kâşifl er ve gezginler Afrika’nın
iç kesimlerine kadar ulaştılar. 1910’a
gelindiğinde ise Afrika’nın büyük bir kısmı
Avrupalılarca sömürgeleştirilmişti.
27
© Julia Mar
gar
et C
amer
on
©Zubr
o/W
ik
imedia
Charles Darwin, evrim kur
amını
1959’da yayımladı.
İlk telefon, İskoçya doğumlu
Alexander Graham Bell
tarafından icat edildi.
Günümüzde Avrupa, en son
model cep telefonlarını
üretmektedir.
1886
Benzinli motor
1901
İlk telsiz mesajları
1909
Bakalit, ilk plastik
1912
Neon ışıklar
1920’ler Televizyon ve otoyollar
1935
Radar ve tükenmez kalem
1937
Hazır kahve
1939
İlk jet motorlu uçak
1940’lar İlk bilgisayar
Bu arada, Avrupa’da bilim adamları evrenin nasıl işlediğiyle ilgili her
geçen gün daha çok bilgi sahibi oluyordu. Kayaları ve fosilleri inceleyen
jeologlar (yerbilimciler) Dünyanın nasıl oluştuğu ve kaç yaşında olduğuyla
ilgilenmeye başladılar. İki büyük bilim insanı, Jean-Baptiste Lamarck
(Fransa’da) ve Charles Darwin (İngiltere’de), çalışmaları sonucunda hayvan
ve bitkilerin “evrimleştiği”, yani milyonlarca yıl içinde bir türden diğer bir
türe dönüştükleri sonucuna vardı.
1700’lerde insanlar, örneğin ülkelerin nasıl yönetilmesi gerektiği ve
insanların hangi hak ve özgürlüklere sahip olması gerektiği gibi başka
önemli sorular da soruyordu. Yazar Jean-Jacques Rousseau, herkesin eşit
olması gerektiğini öne sürüyordu. Bir başka yazar olan Voltaire ise cehalet
ve batıl inancın yerini mantık ve bilgi alırsa dünyanın daha iyi bir yer
olacağı savını geliştirdi.
“Aydınlanma” olarak adlandırılan bu yeni fikirler çağı bazı ülkelerde
büyük değişimlere ön ayak oldu. Bu değişimlere; 1789’da Fransız halkı,
kral ve kraliçelerin yönetimini artık istemediklerine karar verdiklerinde
gerçekleşen Fransız Devrimi örnek verilebilir. Bu devrimin başlıca sloganı
“özgürlük, eşitlik ve kardeşlik”ti ve bu sözler daha sonra Fransa’nın ulusal
sloganı haline geldi.
Modern dünya
yaklaşık 1880’den bugüne
19. ve 20. yüzyılda gerçekleşen diğer Avrupa buluşları, bugün bildiğimiz dünyanın
oluşmasına katkıda bulundu. Örneğin:
Günümüzde, Avrupa’da çalışan nüfusun yaklaşık dörtte biri, modern
dünyada ihtiyaç duyulan ürünleri üretiyor. Bunlar arasında yiyecek ve
içecekler; cep telefonları ve bilgisayarlar; giysi ve mobilya; çamaşır/bulaşık
makineleri, televizyonlar; otomobiller, otobüsler, kamyonlar ve daha
birçok farklı ürün sayılabilir.
Avrupa’daki her 10 işçiden yaklaşık 7’si “hizmet” sektöründe çalışmaktadır.
Diğer bir deyişle, bu işçiler; mağaza, postane, banka, sigorta şirketi,
otel, lokanta, hastane ve okul vb. işyerlerinde çalışarak insanlara ya satış
yapıyor ya da ihtiyaç duydukları hizmetleri sağlıyorlar.