İLÂHÎ NİZAM
VE
KÂİNAT
Bedri Ruhselman
tarafından düzenlenmiştir.
7
Madde, bütün tesirlere zemin teşkil eden ve muhtelif nisbetlerde
bu tesirlere cevap veren bir unsurdur. Bu bilginin içinde saklı
olan bir mânâ da şudur: Madde, kendi kendine hiçbir harekete
geçmek veya en iptidaî bir faaliyet göstermek kudretinde değil-
dir. Onda kendi kendine bir oluş veya yapış imkânı yoktur. Yâni
madde ancak kendisine gelen tesirleri bekler ve bu tesirlerin isti-
kametlerine göre hâller, şekiller, durumlar alır. Şu hâlde herhan-
gi bir maddenin her türlü tesirden azade bir hâlini -farzı muhal
olarak- düşünürsek bu maddenin hiçbir şekle, hiçbir hâle sahip
olmayacağını kabul etmemiz lâzım gelir. İşte insan idraki ve ta-
savvuru dışında kalan, böyle bütün hâl ve şekillerinden tecerrüt
etmiş bir maddeye amorf madde veya aslî madde deriz. Demek
ki amorf maddede:
a - Hiçbir hareket eseri yoktur. O, maddenin mutlak ve tam
bir hareketsizlik hâlidir.
b - Maddelerde görünen bütün hususiyetler ve vasıflar ancak
onlardaki hareketlerin tezahürlerinden ibaret olduğuna göre,
mutlak hareketsizlik hâli demek olan amorf maddenin ne şekli,
ne hususiyeti, ne de vasıfları bahis mevzuu olamaz.
c - Bu durumda olan bir hâlin idraki mümkün olamayacağın-
dan, amorf madde mevcut olmakla beraber, insanlar için yok de-
mekle müsavi olur.
d - Amorf veya aslî madde -mutlak hareketsizlik olan mahi-
yetinden dolayı- kendi kendine hiçbir hareket, hiçbir kıpırdanış
yapamayacağı için dışarıdan hiçbir tesir gelmeden, onun kendi-
liğinden harekete geçmesi ve maddedeki hareketlerin birer neti-
cesi
olan şekilleri, hâlleri ve tezahürleri arz etmesi imkânsız olur.