MTD
www.mtddergisi.com
ULUSLARARASI HAKEMLİ TASARIM VE MİMARLIK DERGİSİ
Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Sayı: 10 Kış - İlkbahar
INTERNATIONALREFEREEDJOURNAL OF DESIGNANDARCHITECTURE
January / February / March / April 2017 Issue: 10 Winter – Spring
ID:161 K:269
ISSN Print: 2148-8142 Online: 2148-4880
(ISO 18001-OH-0090-13001706 / ISO 14001-EM-0090-13001706 / ISO 9001-QM-0090-13001706 / ISO 10002-CM-0090-13001706)
(Marka Patent No / Trademark
(2015/04018 – 2015/GE/17595)
260
ULUSLARARASI HAKEMLİ
TASARIM MİMARLIK DERGİSİ
INTERNATIONAL
REFEREED
JOURNAL
OF DESIGN AND ARCHITECTURE
PRINT ISSN: 2148-8142 - ONLINE ISSN: 2148-4880
İlk planlama faaliyetleri 1924 Lörcher planı
ve ardından 1928 Jansen planları ile başlar.
Kent bu dönemde eski merkez olan Ulus’tan
Kızılay ve Bakanlıklar aksına doğru bir ge-
lişim gösterir. Bu aks çeperlerinde yer alan
mahallelerde dar parseller üzerinde konum-
lanan küçük apartman daireleri, küçük konut
tipolojisinin kentteki ilk örneklerini oluştur-
maktadır (Dikeç, 2013: 12). Bu konutların
günümüzde az sayıda kalan eski örneklerine
Kavaklıdere, Devlet mahallesi, Bahçelievler,
Cebeci gibi pek çok bölgede halen rastlamak
mümkündür. Parselizasyon ve rant arayışının
bir neticesi olarak bu tipolojideki konutlar,
sadece Cumhuriyet dönemi apartmanları ile
sınırlı kalmamış, günümüzde de kısmen uy-
gulanmaktadırlar. Küçük apartman daireleri,
genellikle günümüz konutlarının dükkan ola-
rak kullanılan giriş katlarındaki, artık alanları
değerlendirmek amacıyla uygulanmaktadır.
Erken Cumhuriyet döneminde konut sorunu
çözümünün asıl gelişmelerini, Lörcher ve
Jansen planına bağlı olarak uygulanan toplu
konut projelerinde görmek mümkündür. Bu
konutlar içerisinde küçük daireli toplu konut-
lar, küçük konut tipolojisinin apartman daire-
leri ile birlikte kentteki bir diğer uygulaması-
dır. Batı benzerinde uygulanan bu toplu ko-
nutlar; ya işçiler için fabrika bölgelerinin ya-
kınlarında devlet tarafından yaptırılmış olan
lojmanlar ya da sosyal konut olarak üretilen
ve hizmet sektöründe çalışanların faydalandı-
ğı kooperatifler olarak üretilmiştir (Uçar ve
Özsoy, 2006: 11-24). Ankara’nın ülkenin ida-
ri merkezi de olmasıyla endüstri kenti nite-
liğinden ziyade hizmet sektörüne hitap eden
bir kent olarak gelişmesi, eski kent çeperinde
sosyal konut olarak adlandırılan konut olu-
şumlarına daha çok yer verilmesine neden ol-
muştur. 1936 yılında devlet eliyle yapılan ilk
kooperatif olan Bahçelievler Kooperatifi ve
1943 yılındaki ilk toplu konut olan Saraçoğ-
lu mahallesi ile toplu konut üretimleri kentte
başlamıştır (Şumnu, 2014: 51-73). Aynı za-
manda, çeşitli bankaların yaptırmış olduğu
ikramiye evleri de 1940’lı yıllarda Ankara’da
konut kültürünün gelişmesinde önemli katkı
sağlarlar. Bu konutların hemen hemen ço-
ğunda, tek odalı veya iki odalı küçük yaşam
alanları; tek katlı ya da iki katlı olarak müsta-
kil konutlarda veya apartman dairelerinde tek
kat içerisinde uygulanmıştır.
1950’lere gelindiğinde, devlet tarafından ya-
pılan toplu konut üretimleri artan hızlı nü-
fusun konut ihtiyacını karşılamakta yetersiz
kalmış ve dar gelirlilerin konut ihtiyacına ce-
vap veremez hale gelmiştir. Ülkede yaşanan
yapısal değişimler de, aynı zamanda kentin
yapısını etkilemiştir. 1950’de çok partili dö-
neme geçilmiş ve Demokrat Parti iktidarıyla
başlayan demokratikleşme süreci, Ankara’da-
ki konut üretimlerine farklı bir boyut katmış-
tır (Şumnu, 2014: 51-73). Erken Cumhuriyet
döneminde kentin başkent olması ile gerçek-