112
Y
akın
D
oğu
Ü
nİversİtesİ
İ
lahİYat
F
akÜltesİ
D
ergİsİ
26.
Lahici Abdulrezzak Feyyaz, Gevher-i Murad, Vezaret-i Ferheng ve İrşad, Tahran
1372
27.
Meclisi Muhammed Bakır b. Muhammed Taki b. Maksud Ali, Bihar’ul-Envar’l-
Câmia li-Düreri Ahbari’l-Eimmeti’l-Ethar, Kitab Furuşiye İslamiye, Tahran 1354
28.
Mutahari Murteza, Usul-i Felsefe ve Revış-i Realizim, Sadra, Tahran 1375
29.
Muhammed Bakır Mir Damad, Müsnefat-ı Mir Damar (el-Eykazat), Encumen-i
Asar ve Mefakhır-ı Ferhengi, Tahran 1381
30.
Sadra Molla Sadrüddîn Muhammed b. İbrâhîm eş-Şîrâzî, el-Hikmetü’l-Müte’âliye
fî Esfâri’l-Akliyyeti’l-Erba’a, Mustefevi, Kum 1404
31.
Sadra Molla Sadrüddîn Muhammed b. İbrâhîm eş-Şîrâzî, Mecmua-i Resail-i Fel-
sefi (Risaletun fi Halk’il-Amal), Bünyad-ı Hikmet-i İslami Sadra, Tahran 1389
32.
Sadra Molla Sadrüddîn Muhammed b. İbrâhîm eş-Şîrâzî, eş-Şevâhidü’r-Rubû-
biyye fi’l-Menâhici’s-Sülûkiyye, Metbuatı Dini, Kum 1388
33.
Sadra Molla Sadrüddîn Muhammed b. İbrâhîm eş-Şîrâzî, Kitâbü’l-Meşâ’ir, Bün-
yad-ı Hikmet-i İslami Sadra, Tahran 1381
34.
Sebzevari Hâc Molla Hâdî b. Mehdî b. Hâc Mirzâ Hadi, Şerh’ul-Esma, Tsh: Necef-
kuli Habibi, Daneşgah-ı Tahran, Tahran 1372
35.
Sebzevari Muhammed Bakır Şeriati, Tahrir-i ber Usul-i Felsefe ve Revış-i Rea-
lizm, Bustane Kitab, Kum 1387
36.
Subhani Cafer, Ferhenge Akaid ve Mezahibe İslami, Tevhid, Kum 1373
37.
Şehristani Ebü’l-Feth Taceddin Muhammed b. Abdülkerim, el-Milel ve’n-Nihal,
Dar’ul-Marifet, Beyrut 1975
38.
Tabatabai Muhammed Hüseyin, Tefsir’ul-Mizan, Farsça çev. Seyyid Muhammed
Bakır Musevi, Muhammedi, Tahran 1349
39.
Tabatabai Muhammed Hüseyin, Usul-i Felsefe ve Revış-i Realizim, Dar’ul-İlm,
Tahran 1350
40.
Tabatabai Muhammed Hüseyin, Nihayet’ul-Hikme, Farsça çev. Ali Şirvani, Def-
ter-i Tebliğat-ı İslami, Kum 1378
41.
Tabatabai Muhammed Hüseyin, Bidayet’ul-Hikme, Farsça çev. Ali Şirvani,
Dar’ul-Ulum, Kum 1377
42.
Taftazani Mesud bin Ömer, Şerh’ul-Akaid il-Nesefiye, Mektebet’ul-Ezheriye lil-
Teras, Kahire 1421
43.
Yezdi Muhammed Taki Misbah, Amuzeş-i Felsefe, Sazman-ı Tebliğat-ı İslami,
Tahran 1313
Y
akın
D
oğu
Ü
nİversİtesİ
İ
lahİYat
F
akÜltesİ
D
ergİsİ
,
Yıl 2, Cilt 2, Sayı 2, Güz 2016 (113-139)
k
lasİk
t
eFsİr
m
ukaDDİmelerİnDe
Y
eDİ
h
arF
m
eselesİ
ve
Y
orumları
Kerim BULADI*
ÖZET
Hz. Peygamber, kendisine indirilen âyetleri ashabına okuyor ve
ayrıca vahiy kâtiplerine yazdırıyordu. Sahabe, bir ibadet anlayı-
şı ile kabiliyetleri ölçüsünde bunları ezberliyor ve ayrıca okuma
yazma bilenler kendi imkânlarına göre yazıya geçiriyorlardı. Bu
durum, Kur’ân’ın iki yöntemle; hem yazı ile hem de ezber yoluyla
bize ulaştığını göstermektedir. Gerek Hz. Peygamber tarafından
yazdırılan, gerek Hz Ebu Bekir tarafından cem edilen ve gerekse
Hz. Osman’ın inisiyatifi ile çoğaltılan Kur’an yazısında, nokta ve
hareke bulunmuyordu. Bu durum, bazı kelimelerin ve harflerin
birkaç türlü kıraatine zemin hazırlıyordu. Kıraat farklılıkları da
bundan neşet ediyordu. Kur’ân’ın Yedi Harf üzerine indirildiğini
belirten hadiste geçen “yedi” kelimesinin neye delalet ettiğine dair
açık bir nassın veya herhangi bir rivâyetin olmayışı bu mesele-
nin giriftliğini ortaya koymaktadır. Şüphesiz “yedi harf” konusu,
Kur’an’ın kıraatinde ona inananlara verilen genişlik ve ruhsattır.
Bu mesele, İslam dinine yeni giren unsurlara kolaylık sağladığı
gibi İslam’ın yayılmasına da zemin hazırlıyordu. Yedi Harf me-
selesini bu doğrultuda anlamak ve değerlendirmek gerekir. Ma-
kalemizde bu doğrultuda değerlendirmeler yapılacak ve özellikle
klasik tefsir mukaddimelerinde bu konuya yaklaşımlar ve tahliller
ele alınacaktır.
Anahtar kelimeler: Kıraat, Yedi Harf, Sahabe, Nass
THE PROBLEM OF SEVEN LETTERS AND RELATED İNTER-
PRETATIONS IN THE INTRODUCTIONS OF CLASICAL TAF-
SIRS
ABSTRACT
The Prophet (s) used to recite the revealed verses to his compani-
ons an get them scribed, as vwell. The companions used to memo-
rize them according to their abilities and write them down. This
shows us that the Quran reached us these to ways. The were no
scribal markings in the Quran that has been scribed by the Prop-
het, nor in thi Quran combined by Abu Bakr and in the Quran
copied by Uthman. This enabled different ways of certain letters
and words.
The fact that there is no clear indication in religious soureces or
any narration fort he meaning of “seven” in the famous report
saying that “the Quran is revealed in seven letters” complicates
the issue. There is no doubt that the issue of “seven letters” is a
license and ease for those who believe in it. This did not only make
*
Doç. Dr. Kerim Buladı, İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi
114
Y
akın
D
oğu
Ü
nİversİtesİ
İ
lahİYat
F
akÜltesİ
D
ergİsİ
it easier for those who become Muslims, also provided the ground
fort he dissemination of Islam. This issue should be understood
and evaluated in this manner. This article evaluates this issue
in this direction especially by looking at the approaches and the
analyses existing in the introductions of the classical Tafsirs.
Keywords: Qiraat (Recitation), Seven letters, Companions, Nass.
A. GİRİŞ
Birçok müfessir, yazdıkları tefsir kitaplarının mukaddimelerinde
kıraatın ana meselelerine değinmiş ve bu çerçevede çeşitli yorumlar
yapmışlardır. Söz konusu mukaddimelerde “Yedi Harf” konusuna ve
buna dair hadislere hemen hemen yer vermeyen yoktur. Ayrıca sözlü
olarak vahyedilen Kur’ân’ın yazıya geçirilmesine ve Hz. Peygamber’den
sonra onun cemine ve mushaf haline getirilmesine de değinilmiş ve
bu husustaki mütalaalar ön sıralarda zikredilmiştir. Bunların dışın-
da kıraat mevzuunu içeren diğer temalar da ihmal edilmemiştir. Kimi
müfessirler ise mukaddimelerde değil de yaptıkları tefsir metinlerinin
satır aralarında kıraattaki maharetlerini göstermişlerdir. Zemahşeri
ve Beydâvî’yi bunlara örnek gösterebiliriz.
Bu makalemizde çeşitli tefsir mukaddimelerindeki Kur’an’ın Yedi
Harf’le indirildiğine dair yapılan açıklama ve yorumları bir araya getir-
meye ve imkân nispetinde analiz etmeye çalışacağız. Tefsirlerin sayıla-
rının çokluğunu da göz önüne alarak belli başlı tefsirlerden hareketle
konuyu ele alacağız. Öncelikle kıraat ve Kur’an kelimelerinin ne an-
lamlara geldiğini açıklamakta yarar olduğunu düşünmekteyiz.
1. Kıraat ve Kur’an Kelimelerinin Lugat Manaları
a. Kıraatın Tarifi: Burada
أَرَق
(karee) kökünden türeyen kıraat söz-
cüğünün birkaç anlamından söz edilecektir. Bir kadın, regl dönemine
girdiğinde
َأَرَق ِت ُةَءْرَمْلا
: Kadın (hayız kanı gördü),
ُةَأ ْرَمْلا ِتأَرْقَا
: Kadın kur’
sahibi oldu denilir.
ٌء ْرُق
sözcüğü temizlik döneminden hayız dönemine
girmenin adıdır. Hem temizliği hem de hayız halini cem eden bir isim
olduğu için, bu iki anlamdan her biri için de kullanılmıştır. Dilcilerin,
ٌء ْرُق
sözcüğünü “topladı, cem etti” anlamına gelen
َأرَق
fiilinden geldiğini
söylemeleri de kanın rahimde, “temizlik dönemiyle hayız döneminin
bir araya toplaması sebebiyledir.
ُةَأَرِقْلَا
: Tertil esnasında, harfleri ve keli-
meleri birbirine eklemek, katmak anlamındadır. Bu sözcük, her türlü
toplanma için kullanılmaz. Bir kavmi topladım anlamında “Kara’tü’l-
kavme” denilmez. Nitekim tek bir harfi söylemeye kıraat denmemesi
de buna delalet eder.
1
1
Cevherî, İsmail b. Hammâd, es-Sıhâh Tâcu’l-Luğa ve Sıhâhu’l-Arabiyy, Düzenleyen, Halil
Memun; Dâru’l-Marife, Beyrut, 2208, s. 845; Ezherî, Ebu Mansur Muhammed b. Ah-
med el-Ezherî, Tehzîbü’l-Luğa, tahkik, Riyad Zeki Kasım, Daru’l-Marife, Beyrut, 2001,
III, 2912-2913; İbn Düreyd, Ebu Bekir b. Muhammed b. Hasan b. Düreyd el-Ezdî,
Dostları ilə paylaş: |