61
TÜRKĠYE’NĠN ORTADOĞU’DAKĠ “BÖLGESEL GÜÇ”
POTANSĠYELĠNE ĠLĠġKĠN AMPĠRĠK BĠR ĠNCELEME
Mustafa KUTLAY
Osman Bahadır DĠNÇER
Özet
Son dönem Türk dış politikası aktivizminin mahiyeti ve sonuçları üzerine yoğun tartış-
malar yapılmaktadır. Özellikle Türkiye’nin Ortadoğu’ya yönelik gücünün potansiyeli
ve limitleri dış politikaya ilişkin akademik literatürün merkezi konularından biri haline
gelmiştir. Bu çalışmada Türkiye’nin “bölgesel güç” potansiyeli, ilgili kavramsal çerçe-
ve ekseninde incelenmiş, bu kapsamda Türkiye’nin Ortadoğu’ya yönelik diplomatik,
ekonomik ve yumuşak gücü ampirik bir incelemenin konusu yapılmıştır. Çalışmanın
temel bulgusu, Türkiye’nin potansiyel bir bölgesel güç olduğu ancak “düzen kurucu
aktör” ya da “merkez ülke” gibi kavramların Ortadoğu bölgesinin politik ekonomi
zemininde karşılığının henüz bulunmadığı yönündedir. Bu kapsamda çalışmanın temel
argümanı, Türkiye’nin “bölgesel güç” arzusunu temellendirmek yönünde kapasite
artırımına ağırlık vermek zorunda olduğudur.
Anahtar Kelimeler: Türkiye‟nin Ortadoğu Politikası, Bölgesel Güç, Düzen Kurucu
Aktör, Merkez Ülke, Bölgesel Güç Ġllüzyonu, Kapasite Artırımı
AN EMPIRICAL ANALYSIS ON TURKEY’S “REGIONAL POWER”
POTENTIAL IN THE MIDDLE EAST
Abstract
Intense discussions are being held over the character and consequences of the recent
proactivism in Turkish foreign policy. Especially the potential and limits of Turkey’s
regional power towards Middle East has become one of the central topics of academic
literature. In this study, Turkey’s “regional power” potential is analyzed in related
conceptual axis and Turkey’s diplomatic, economic and soft power capabilities to-
wards Middle East had been made the subject of an empirical analysis within this con-
text. Main finding of the study indicates that Turkey is a potential regional power.
However, concepts like “order establishing actor” or “central state” have not had a
political economy ground in the Middle East region yet. In this context, the main ar-
gument of the study is that Turkey has to concentrate on increasing its capacity in the
direction of grounding its desire of “regional power.”
Keywords: Turkey‟s Policy towards Middle East, Regional Power, Order Establishing
Actor, Central State, Illusion of Regional Power, Capacity Enhancement
Koç Üniversitesi, Uluslararası ĠliĢkiler Bölümü ve Uluslararası Stratejik AraĢtırmalar Kurumu
Bilkent Üniversitesi, Siyaset Bilimi Bölümü ve Uluslararası Stratejik AraĢtırmalar Kurumu.
Akademik ORTA DOĞU, Cilt 6, Sayı 2, 2012
62
GiriĢ
Son on yılda Türkiye‟nin geçirmiĢ olduğu politik ekonomi dönüĢümü
pek çok uzmanın ilgisini çekmektedir. Söz konusu kapsamlı dönüĢüme paralel
biçimde Türk dıĢ politikasındaki aktivizm de konunun uzmanları açısından
yeni araĢtırma konularını, soru(n)ları ve meydan okumaları beraberinde getir-
miĢtir. Türkiye‟nin komĢularıyla iliĢkilerinde statükocu ve müdahaleden uzak
tutumunun yerine ikame edilen aktif ve ön-alıcı dıĢ politika felsefesi, kimi aka-
demisyenlerin tabiriyle “yeni bir statü talebine” tekabül etmektedir.
1
BaĢta
Ahmet Davutoğlu olmak üzere, dıĢ politika yapıcıları açık biçimde, Türki-
ye‟nin komĢularıyla olan iliĢkilerinde ve Doğu-Batı diyalektiğinde on yıl önce-
sine kadar icra etmekte olduğu rolden memnuniyetsizliklerini dile getirmekte,
merkezinde Ankara‟nın yer aldığı alternatif jeopolitik ve jeokültürel bir imge-
lem ekseninde politika üretmeye çalıĢmaktadırlar.
2
Bu imgelemin merkezinde
Ortadoğu coğrafyası bulunurken, son dönem dıĢ politika aktivizminin nasıl
yorumlanması gerektiğine iliĢkin tartıĢmaların odak noktasında ise Türkiye‟nin
kapasitesi sorunsalı yer almaktadır. Bu bağlamda son on yılda Türkiye‟nin
bölgesel güç kapasitesini ve küresel etkinliğini arttırma adına gayret sarf ettiği
fark edilen bir vakadır ancak özellikle son bir yılda, Türk dıĢ politikasında belli
noktalarda “beklenti-kabiliyet açığının” oluĢtuğu da görülmektedir.
Türkiye‟nin Ortadoğu politikasına iliĢkin süregelen tartıĢmaların özün-
de yatan, talep ettiği yeni statüyü elde edebilecek gücünün olup olmadığıdır.
Bu tartıĢmada, kesin hatlarla birbirinden ayrılmamakla birlikte, iki kutbu belir-
lememize imkân tanıyacak derecede akademik literatürün oluĢtuğunu söylemek
mümkündür. Bu kutuplardan birini Türkiye‟nin “merkez ülke” olduğu ya da
“düzen kurucu aktör” konumuna yükseldiği yönündeki tezler oluĢturmaktadır
ki bu tezler mevcut iktidarın ilgili dıĢ politika kadroları tarafından resmi düz-
lemde savunulmaktadır.
3
Buna göre Türkiye, bölgesel bir barıĢ, istikrar ve refa-
hın artıĢına katkı sağlamak adına aktif tutum takınmakta, “yeni bir dünyanın
kurulduğu” kriz-temelli geçiĢ döneminde, “tarihin akıĢında düzen kurucu rolü
ile kendini doğru bir pozisyonda konumlandır[maktadır].”
4
Diğer kutupta ise
Türkiye‟nin “bölgesel güç illüzyonu” içinde olduğu yönünde görüĢler üretil-
1
Ersel Aydınlı, “Bölgesel Güç Olmak ve Türk DıĢ Politikasında Yön ArayıĢları”, içinde Bahadır
Dinçer ve diğerleri (ed.),
Yeni Dönemde Türk Dış Politikası, USAK Yayınları, Ankara, 2010, s.
58.
2
ġaban KardaĢ, “Türk DıĢ Politikasında Eksen Kayması mı?”, Akademik Orta Doğu, Cilt 5, Sayı
2, 2011, ss. 19-42. Ayrıca bkz: ErĢad Hürmüzlü, “Türkiye Batı ile Doğu Arasında Bir Köprü
Değil Bizatihi Bir Merkezdir”, içinde Habibe Özdal ve diğerleri (ed.), Mülakatlarla Türk Dış
Politikası 4, USAK Yayınları, Ankara, 2011, ss. 157-171.
3
Suat Kınıklıoğlu, “DıĢ Politika Yapımında da Ġcraatında da DönüĢüm Var”, içinde Özdal ve
diğerleri,
Mülakatlarla Türk Dış Politikası 4, ss. 243-4; Ġdris Bal, “Türkiye Kabuğuna Çekilerek
Çevresindeki Sorunlardan Uzak Duramaz”, içinde Özdal ve diğerleri, Mülakatlarla Türk Dış
Politikası 3, USAK Yayınları, Ankara, 2010, s. 50.
4
Bülent Aras, “Düzen Kurucu Aktör”, Sabah, 30 Eylül 2009.