10
2. İkincil ışınların ve çemberlerin etkileşimi.
3. İkincil elemanların açılarındaki farklılıktan dolayı ortaya çıkan teğetsel hareketler.
Bu teğetsel hareketlerde, kuvvet çizgileri sürekli birbirlerinin yolunu keserler. Her kesişmede, zıt
kuvvetler nedeniyle, bir girdap noktası oluşur. Böylece, belli belirsiz bir eğiklikle hareket ederek
muazzam büyüklükte çemberler oluşturmak yerine, yeni bir harekete kayarlar. Birbirlerinin etrafında
helezonlar çizerek dönerken, nispeten statikleşirler ve birleşik bir birim oluştururlar: Daha büyük güçlerin
çekiminden ayrı ayrı değil, beraberce etkilenen iki kuvvet. Böylece atomlar meydana gelir bir girdap
yaratan ve Kozmos'un sınırlarını zorlamak yerine birbirinin etrafında dönüp duran, birbirine kilitlenmiş
kuvvet giftleri..
Burada meydana geliş şekli açıklanan 'asal atom'lar, birimler halinde etraflarındaki hareketlerin çekimine
karşılık vererek, dönmelerine devam ederler. Birleşik atomlar, çepere
doğru hareket ederlerken, basit
atomlar merkeze yakın kalmayı tercih ederler. Böylece, Kozmik madde planları gelişmeye başlar.
Özetle, şu hareketler mevcuttur:
1. Halkaların hareketi.
2. Işınların ve çemberlerin hareketi.
3. Tesir bölgeleri içinde 'teğetsellerin hareketi.
4. Girdap noktalarının hareketi.
5. Birleşik atomların hareketi.
Buradaki beş hareketin karşılıkları şunlardır:
1. 'Mutlak'
2. 'Tezahür'
3. 'Tekâmül'
4. 'Form'
5. 'Yaşam'
Şimdi, asal halkalarla ikincil ışınlar ve çemberler, Kozmos'un temelini oluştururlar.
Onların döngüsü,
tezahürün 'Gündüz' ve 'Gece' olarak nitelendirdiğimiz büyük devrelerini yaratır. Kozmos'un bir safhası,
dönen halkaların ürettiği manyetik alanın pozitif kabul edilen bölgesine dâhil olduğunda, 'gündüz' denilen
zaman dilimi ortaya çıkar; negatif bölgede ise 'gece' oluşur.
11
Bu tür Kozmik 'med-cezir'lerin bilgisine sahip olan aydınlanmış kişi, onların güçlerinden faydalanmayı
başarabilir. İşte, gizli takvimdeki rakamların bilgisine sahip olmanın gücü...
Burada açıklanan asal tesirler Kozmos'un çatısını teşkil ederler.
Karşılıklı etkileşimleri sırasında, teğetsel kuvvetler, girdaplar yaratırlar; bunlar 'Asal Atomlardır.
Bir
atomun meydana gelişinde geçerli olan kanunlarla, 'Kozmos Halkası' ile 'Kaos Halkası'nın Kozmos'u
yaratmasında etken olan kanunların aynı olduğunu düşünebilirsiniz.
Oluşumlarda dengeyi sağlayan, 'Zıt
Kuvvetler Kanunu' dur. Zıt kuvvetler atomları yaratır ve atomların kendileri de birer kuvvet olurlar.
Çünkü atomların hareketleri sonucunda çeşitli teğetsel reaksiyonlar ortaya çıkar.
Sonuçta, zıt bir kuvvetin
neden olduğu dik açılı bir hareketten, çok boyutlu bir yapıda olan girdap bölgeleri oluşur.
Bu tür
reaksiyonların sebep olduğu maddesel formları, sizin planınızda çeşitli kristallerde görebilirsiniz.
O halde, atomların hareketiyle ortaya çıkan teğetsel kuvvetler, üç boyutludan çok boyutluya kadar, çeşitli
formasyonlara sebep olabilirler.
4. ATOMUN YARADILIŞI
Asal atom, birbirinin etrafında dönen iki zıt hareketten oluşur.
Bunlar basit girdaplardır ve bir su sütunu
nasıl okyanus üzerinde hareket ederse, onlar da uzayda yer değiştirirler. Bu girdaplara, dış bir tesirle,
'açısal hareket' denilen ikinci bir hareket kazandırılabilir.
Bunun sonucu olarak bir asal atomdan, pek çok farklı atom çeşidi ortaya çıkar: bir üçgen, kare, beş
kenarlı, altı kenarlı, v.s. figürler çizerek dönen atomlar oluşur.
Bu atomlar birbirini çekerler ve sembolik bir anlatımla, yörüngelerinin yüzeyleri ile birbirlerine
bağlanırlar. Böylece aralarında gruplaşmalar meydana gelir.
Kısaca, Kozmos'da farklı atomlar ortaya çıkıyor ve bir araya gelerek birleşik yapılar teşkil etmeye
başlıyorlar.
Bir birleşik yapının hacmi büyüdükçe çekim gücü de artar. Bundan anlaşılacağı üzere, Kozmos'un eğilimi
toplanmaya yöneliktir.
Oluşan kümeler, aralarında düzenlemelere girişirler; bunun sonucu olarak da,
periyodik olarak yeni kuvvetler açığa çıkar.
O halde Kozmos'da, büyük halkaların tesirlerinin yanı sıra, sonsuz sayıda ve çeşitte minik denge
merkezlerinden ve bunlar arasındaki reaksiyonların sürekli organizasyonundan bahsetmek mümkündür.
Bu gelişme sürecinde büyük devrelerin söz konusu olduğunu anlamanız gerek;
çünkü her yeni kuvvet,
önce bütün Kozmos'u boydan boya kat eder.
'Geçilmez Halka'ya rastladığında, zıt yönde geri gönderilir.
Ancak başladığı noktaya döndükten sonra devresini tamamlamış olur ve
Kozmos'ta sabit bir tesir olarak
yerini alır.
Bu yeni atomlar, aralarında belli bir koordinasyon oluşuncaya kadar, iyonlarca yıl, ışınların ve
çemberlerin sınırları arasında yansıyıp dururlar. Eğer, rastlantısal olarak, iki veya daha fazla atom
birbirine paralel olarak hareket etmeye başlarsa, kuvvetleri toplanır ve başka atomları yörüngeleri içine
çekerler.
Böylece, rastgele yansımalar yerine, düzenli tesir alanları oluşmaya başlar.
Kozmos'da yer alan
büyük kuvvet hatları ('ışınlar'), yansıyan atomlardan oluşan grupları etkileri altına alarak, kendi yönlerini
takip etmeye zorlarlar. Sonuçta düzensiz kuvvetler, kendi teğetsel hareketlerini sürdürmekle birlikte,
Kozmos'da büyük akımlar oluşturacak şekilde organize olmaya yönlendirilirler.