Kur’an-i keriM’İn cihad ve teröre bakişI



Yüklə 1,07 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə36/42
tarix19.10.2018
ölçüsü1,07 Mb.
#75124
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   42

  
 
 
96
ellerinizin altında bulunanlar (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; 
Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez.”
399
 
İşte Kur’an böyle bir ahlakı insanlara sunmaktadır, insanların hep birlikte barış 
ve güven içerisİnde yaşayabileceği üstün bir yaşam tarzı. Bu yaşam tarzına tabi ki 
sadece ibadet etmekle ulaşılmaz. Kur’an’ı iyi anlamak, onun emirlerine itaat etmek 
ve nehyettiklerinden uzak durmakla böyle bir yaşam tarzı ve insan profili 
oluşturulabilir. Mü’min kimse münasebette olduğu bütün insanlara ( dini ve cemaati 
ne olursa olsun ) iyilik ve güzellikle muamele etmekle sorumludur. Kur’an’ın hedefi 
de bu şekilde ideal bir toplum oluşturmaktır.
400
 
  َﺮِﺋﺂَﻌَﺷ  ْاﻮﱡﻠِﺤُﺗ  َﻻ  ْاﻮُﻨَﻣﺁ  َﻦﻳِﺬﱠﻟا  ﺎَﻬﱡﻳَأ  ﺎَﻳ
ِﻪّﻠﻟا
 
 َﻻَو  َيْﺪَﻬْﻟا  َﻻَو  َماَﺮَﺤْﻟا  َﺮْﻬﱠﺸﻟا  َﻻَو
َﻘْﻟا
َﺖْﻴَﺒْﻟا َﻦﻴﱢﻣﺁ ﻻَو َﺪِﺋﻶ
 
 ْﻢُﺘْﻠَﻠَﺣ اَذِإَو ًﺎﻧاَﻮْﺿِرَو ْﻢِﻬﱢﺑﱠر ﻦﱢﻣ ًﻼْﻀَﻓ َنﻮُﻐَﺘْﺒَﻳ َماَﺮَﺤْﻟا
ْاوُدﺎَﻄْﺻﺎَﻓ
 
نَأ  ٍمْﻮَﻗ  ُنﺂَﻨَﺷ  ْﻢُﻜﱠﻨَﻣِﺮْﺠَﻳ  َﻻَو
 
ِﺪِﺠْﺴَﻤْﻟا  ِﻦَﻋ  ْﻢُآوﱡﺪَﺻ
 
 نَأ  ِماَﺮَﺤْﻟا
ْﻘﱠﺘﻟاَو ﱢﺮﺒْﻟا ﻰَﻠَﻋ ْاﻮُﻧَوﺎَﻌَﺗَو ْاوُﺪَﺘْﻌَﺗ
ْاﻮُﻧَوﺎَﻌَﺗ َﻻَو ىَﻮ
 
 ْاﻮُﻘﱠﺗاَو ِناَوْﺪُﻌْﻟاَو ِﻢْﺛِﻹا ﻰَﻠَﻋ
َﻪّﻠﻟا
 
 ﱠنِإ
َﻪّﻠﻟا
 
ِبﺎَﻘِﻌْﻟا ُﺪﻳِﺪَﺷ
{}
 
 
“ … Mescid-i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz 
kin sizi tecavüze sevketmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde 
yardımlaşın, günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü 
Allah'ın cezası çetindir.”
401
 
İşte bütün insanlığın günümüzde özlem duyduğu bir üstün ahlak ilkesi daha, nefsi 
duygularını  aşan, sadece Rabbine itaat eden ve iyilik yolunda yarışan, düşmanlık 
beslemeyen bir insan modeli. Mü’min kimse bir insana veya bir topluluğa karşı 
duyacağı kin ve öfke sebebiyle Rabbi’nin sınırlarını çiğnemez, zulme kalkışmaz ve 
hiçbir şekilde düşmanca tavır sergilemez. Tam aksine bütün her şeye rağmen, iyilik 
ve güzellik yolunda mücadele eder, insanlara yardımlaşmada gayret sarf eder. 
Sınırları aşan kimseler için ise şiddetli bir azap vardır.
402
 
İslam’ın barış ve güven içerisinde mutlu ve huzurlu bir yaşam oluşturabilmesi 
için, Allah (c.c.)’ın Kelam’ından birkaç ayet-i kerimeyi ifade ettik.  Bu husustaki 
                                                 
399
 Nisa Suresi, 4/36. 
400
 Derveze, a.g.e. , VI/129; Esed, a.g.e. , s. 144. 
401
 Maide Suresi, 5/2. 
402
 Derveze, a.g.e. , VII/6. 


  
 
 
97
ayetler bunlarla sınırlı değildir ancak Kur’an’ın genel olarak insanlara tavsiye ettiği 
üstün ve evrensel ahlak ilkeleri bu şekildedir. Yine Peygamber (s.a.v.)’in yaşamında 
ve Müslüman devletlerin varlığında bu ahlak ilkelerinden pek çok örnekler görmek 
mümkündür.  
Muhammed Hamidullah’ın,  İslam Peygamberi isimli eserinden, aleyhissalatü 
vesselam’ın, Necranlı Hristiyanlarla yaptığı anlaşma metninden birkaç satırı, 
kıyamete kadar arkadan gelecek Müslümanlara nebevi bir örnek olması bakımından 
burada zikretmek faydalı olacaktır: 
“onların mallarına, canlarına dini hayat ve tatbikatlarına, hazır bulunanlarına, 
hazır bulunmayanlarına, ailelerine, mabetlerine ve az olsun çok olsun onların 
mülkiyetlerinde bulunan her şeye şamil olmak üzere Allah’ın himayesi ve Rasulüllah 
Muhammed (s.a.v.)’in zimmeti (koruması) Necranlılar ve onlara bağlı etraftakiler 
üzerine bir haktır. Hiçbir psikopos kendi dini vazife mahalli dışına, hiçbir papaz 
kendi papazlık vazifesini gördüğü kilisenin dışına, hiçbir rahip, içinde yaşadığı 
manastırın dışında bir yere alınıp gönderilmeyecektir… Onlar ne zulmedecekler ve 
ne kendileri zulme uğrayacaklardır. Onlar arasında hiç kimse, bir başkasının işlediği 
suç ve yaptığı haksızlıktan mes’ul tutulmayacaktır.”
403
 
İfade edilen ayet-i kerimeler ve de Peygamber (s.a.v.)’in anlaşma metninde 
belirtilen hususlar zaman ve mevzu bakımından hususi olmasına rağmen, sonsuza 
kadar kalıcı yüce bir telkin içermektedir. Müslümanların herhangi bir insana veya 
topluluğa olan kinlerinden dolayı nefsi duygularla hareket ederek onlara karşı haksız 
davranmasını, öfkelerini düşmanlık için bir araç kılmalarını yasaklamaktadır. İnanan 
kimselerin iyilikte ve güzellikte yarışmasını, takva ve onun gerektirdiği  şekilde bir 
yaşam tarzı oluşturmalarını, düşmanlıkta ve günah olan şeylerde yardımlaşmamayı 
ise mü’min kimselere şiddetle tavsiye etmektedir.
404
 
Bu hususların dikkate alındığı, belirtilen üstün ahlaki ilkelerin hayata tatbik 
edildiği bir toplumda her zaman barış ve güven hâkim olur, düşmanlığa yer kalmaz. 
Böyle evrensel ilkelere sahip bir dinin ise kin ve nefret sözleri ile vasıflandırılması, 
düşmanlık ve saldırganlığın sebebi olarak gösterilmesi cahillikten başka bir şey 
                                                 
403
 Hamidullah, Muhammed, İslam Peygamberi, (çev. : Salih Tuğ), İst. 1990, I/622. 
404
 Derveze, a.g.e. , VII/12-13. 


  
 
 
98
değildir. Bu noktada Müslümanlara düşen insanlara, İslam dinini güzel bir şekilde 
anlatmak ve İslam’ı yanlış anlayan kimselerin yaptığı davranışlardan  İslam dininin 
ve onun bütün müntesiplerinin sorumlu tutulamayacağını ifade etmektir.  
 
C. Kur’an Terörü Lanetler 
 
Kur’an, yeryüzünde insanların barış ve güven içerisinde yaşamlarını 
sürdürebilmeleri için gerçek anlamda evrensel ilkeler beyan etmekte, bu şekilde bir 
toplum oluşturmayı hedeflemekte, inananlara barış ve güven ortamını sarsacak her 
türlü davranıştan uzak durmalarını emretmektedir. Yeryüzünde bozgunculuk 
çıkaracak, insanların arasına kin ve nefret sokacak her türlü davranışın, bu 
davranışları sergileyenlerin her zaman karşısında durmaktadır. 
Yeryüzünde bozgunculuğun en açık şekli ise bir insanı (haksız) yere öldürmektir. 
Allah (c.c.) bu durumu ayet-i kerimesinde şu şekilde beyan etmiştir: 
َﻞَﺘَﻗ ﻦَﻣ ُﻪﱠﻧَأ َﻞﻴِﺋاَﺮْﺳِإ ﻲِﻨَﺑ ﻰَﻠَﻋ ﺎَﻨْﺒَﺘَآ َﻚِﻟَذ ِﻞْﺟَأ ْﻦِﻣ
 
 ﻲِﻓ ٍدﺎَﺴَﻓ ْوَأ ٍﺲْﻔَﻧ ِﺮْﻴَﻐِﺑ ًﺎﺴْﻔَﻧ
َﻞَﺘَﻗ ﺎَﻤﱠﻧَﺄَﻜَﻓ ِضْرَﻷا
 
َسﺎﱠﻨﻟا ﺎَﻴْﺣَأ ﺎَﻤﱠﻧَﺄَﻜَﻓ ﺎَهﺎَﻴْﺣَأ ْﻦَﻣَو ًﺎﻌﻴِﻤَﺟ َسﺎﱠﻨﻟا
 
ِﻤَﺟ
 ْﺪَﻘَﻟَو ًﺎﻌﻴ
ًاﺮﻴِﺜَآ ﱠنِإ ﱠﻢُﺛ ِتﺎَﻨﱢﻴَﺒﻟﺎِﺑ ﺎَﻨُﻠُﺳُر ْﻢُﻬْﺗءﺎَﺟ
 
 َنﻮُﻓِﺮْﺴُﻤَﻟ ِضْرَﻷا ﻲِﻓ َﻚِﻟَذ َﺪْﻌَﺑ ﻢُﻬْﻨﱢﻣ
{}
 
 
“ …Kim bir kimseyi bir kimseye veya yeryüzünde bozgunculuğa karşılık 
olmadan öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu diriltirse 
(ölümden kurtarırsa) bütün insanları diriltmiş gibi olur"
405
 
İlk olarak İsrail oğullarına bildirilen bu ahlak ilkesi, evrensel bir ilkedir ve bugün 
de Müslümanlar ve tüm insanlar için geçerlidir.
406
 Kur’an, bir insanın öldürülmesini 
tüm insanların öldürülmesine eş tutmakta, bir insanın yaşatılmasını ise tüm insanların 
yaşatılmasına eş tutmaktadır. Hele ki bir insanın -terör gibi bir eylemle- başkalarının 
canına kastederken kendi canını da hiçe sayması daha da acı bir tablodur. 
                                                 
405
 Maide Suresi, 5/32. 
406
 Esed, a.g.e. , s.194. 


Yüklə 1,07 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   42




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə