13.04.2018
KUSURLARDAN ARINMA: İSTİĞFAR
71.10*************فَقُلْتُ اسْتَغْفِرُوا رَبَّكُمْ اِنَّهُ كَانَ غَفَّارًا
(Nuh, 10)
Muhterem Cemaat!
Okumuş olduğum Nuh Suresi 10. ayetinde Rabbimiz şöyle ferman buyuruyor: “Rabbinizden bağışlanma dileyin, doğrusu O, çok bağışlayandır.” 1
Peygamber Efendimiz (s.a.s)’de bir hadis-i şeriflerinde: “Bir kimse istiğfarı dilinden düşürmezse, Allah Teâla ona her darlıktan bir çıkış, her üzüntüden bir kurtuluş yolu gösterir ve ona ummadığı yerden rızık verir.” buyurmuştur.
İstiğfar; kulun Allah’tan bağışlanma istemesi, tövbe ise; günahtan vazgeçmesidir. Tövbe kişisel, istiğfar geneldir. İnsan kendisi için mağfiret dilediği gibi, diğer Müminler için de mağfiret diler. Rabbimiz Nisâ Suresi 106. ayetinde mealen şöyle buyuruyor: “Allah’tan bağışlanma dile, şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” 2
Cenab-ı Hak Hz. Muhammed’in şahsında Müminlerin Allah’tan bağışlanma dilemelerini emretmiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bu emir doğrultusunda istiğfara devam etmiş, ümmetini de teşvik etmiştir. Ebu Hureyre (r.a.)’den rivayet edildiğine göre Efendimiz (s.a.s.) : “Vallahi ben Allah’a günde yetmiş defadan çok istiğfar ediyorum” buyurmuştur.
Aziz Mü’minler!
Müslüman; insan olması dolayısıyla yanılıp hata edebilir, günaha düşebilir. Önemli olan günahta ısrar etmemek ve Allah’a istiğfar etmektir. Böyle yapmak imanın gereğidir.
Müslüman, kendisi için bağışlanma dileğinde bulunabileceği gibi, ana babası, ölmüş olsalar bile diğer Müslümanlar için de istiğfar edebilir, bağışlanmalarını Allah’tan isteyebilir. Allah’ın isimlerinden biri gafurdur. İstiğfar edenleri, bağışlanma isteyenleri çokça bağışlayandır. İstiğfar; kulu Allah’ın mağfiretine eriştirir ve günahların bağışlanmasını sağlar. Çokça hayır ve bereket getirip Allah’ın maddi ve manevi sıkıntıları kaldırmasını sağlar. İstiğfar; Allah’ın rıza, sevgi ve rahmetini kazandırır.
Peygamberimiz (s.a.s.) kıyamet gününde amel defterlerinde çokça istiğfar olan kulları müjdelemiş ve şöyle buyurmuştur: “Kıyamet gününde amel defterlerinde çokça istiğfar bulunanlara müjdeler olsun. İstiğfar inanılarak yapıldığında sahibini cennete götürür. Kısaca istiğfar, Estağfurullah: Allah’tan bağış diliyorum demektir.” İstiğfarda bulunmak, sadece günahkârların yapması gereken bir iş değil, günahı olsun olmasın herkesin yapması gereken bir yakarıştır. Hz. Adem ile Hz. Havva, cennette kendileri için yasaklanan meyveden yedikten sonra pişman olup Allah’tan bağışlanma dilemişlerdir.
Kur’an-ı Kerim’deki ifadesiyle: “Ey Rabbimiz biz kendimize zulmettik, eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.” diye yalvarmışlardır. Cennet nimetlerine kavuşacakların nitelikleri sayılırken seher vaktinde Allah’tan bağışlanma dileyenlere dikkat çekilmiştir. Seher vakitlerinde istiğfarda (Zariyat,18) bulunmak, Allah’ın hoşnutluğunu kazanmaya vesiledir. Yine istiğfar ve tövbe, yağmura ve güç kazanmaya sebep olur.
Hud Suresi 52. ayette mealen Yüce Allah Nuh (a.s.)’ın dilinden şöyle buyuruyor: “Ey kavmim! Rabbinizden bağış dileyin, sonra da O’na tövbe edin ki, üzerinize yağmuru bol bol göndersin ve kuvvetinize kuvvet katsın. Günah işleyerek (Allah’tan) yüz çevirmeyin.” 3
Değerli Mü’minler!
Hutbemizi, Allah’tan af ve bağış dilemenin en başta gelen ve seyyidül’ istiğfar diye bilinen dua ile tamamlayalım: Her kim sabah akşam “Allah’ım Sen benim Rabbimsin, senden başka ilâh yoktur, ancak sen varsın. Beni sen yarattın, ben senin kulunum ve gücümün yettiği kadar sana verdiğim söz üzerindeyim. Yaptıklarımın şerrinden sana sığınıyorum. Bana verdiğin nimeti itiraf ediyorum. Günahlarımı da itiraf ediyorum. Beni bağışla, çünkü günahları ancak sen bağışlarsın derse o gün veya o gece ölürse cennete girer.” Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bu duanın, duaların efendisi ve en üstünü olduğunu haber vermiştir.
Pek Muhterem Cemmat!
İstiğfar, insanı Allah’a yaklaştırır, günahlardan uzaklaştırır. Peygamber yolunda gitme ve melekler gibi dua etme alışkanlığını kazandırır. Dilimizi boş, anlamsız sözden, dedikodudan ve gıybetten alıkoyar. Günahlardan arındırır. Manevi temizliğe tabi tutmaya vesile olur. Ne mutlu iman, ibadet, ihlâs, istiğfar ve istikamette daim olanlara… Ne yazık ki istiğfardan mahrum kalanlara…
Hazırlayan: Hasan MEHMET
Vaiz-Kur’an Kursu Öğreticisi
Kaynaklar:
1.Nuh, 10
2.Nisa, 106
3.Hud, 52
GÜMÜLCİNE S. MÜFTÜLÜĞÜ
Dostları ilə paylaş: | 
