Aylýk Kültürel ve
Siyasi Dergi
Cilt: 48 Sayý: 568 Nisan 2016
Disiplin ve Düzenin
Hayatýmýzdaki Önemi .......................... 2
Dr. Refet Kayserilioðlu
Kuþbakýþý Ýsrailoðullarý ve
Peygamber Ýþaya ................................ 7
Ahmet Kayserilioðlu
Filozof, Psikolog
Sufî Muhasibî .................................... 13
Güngör Özyiðit
Hermetizm ve
Temel Ýlkeleri .................................... 21
Nihal Gürsoy
Kuantum Fiziði ve Düþünce
Dünyamýzýn Kontrolü ........................ 27
Prof. Dr. Mustafa Erol
Türk Mitolojisinden Sayfalar
Kuþlara verilenDeðer ........................ 32
Nelda Ýnan
Kuantum Modelleri Oluþturma .......... 37
(Canlý Kryon Celsesi)
Dergimizin internet sitesini
www.sevgidunyasidergisi.com, www.dostluk.org
adreslerinden ziyaret edebilirsiniz
ÝÇÝNDEKÝLER
Onur Baþkaný:
Dr. Refet Kayserilioðlu
Sahibi ve Genel Yayýn Müdürü:
Ayþegül Kayserilioðlu
Yazý Ýþleri Müdürü:
Güngör Özyiðit
Yayýn Kurulu:
Güngör Özyiðit
Nelda Bayraktar
Hale Ürkmezgil
Haberleþme
ve Okur/Abone Ýliþkileri:
0535 4554223 - 0549 7220248
Yönetim Yeri:
Hayri Eðmezoðlu Sk. Ýkizler Ap.
No: 8 D: 32 Erenköy/Ýst.
Baský:
Hedef Dijital Baský
Taksim Cad. No: 19/A
Taksim
/Ýstanbul
Fiyatý: 8
TL
Yýllýk Abone:
90TL
Yurt Dýþý:
110 TL
3
SEVGÝ DÜNYASI
ÖRNEKLER
Bu yazýmýzda çok önemli
bir konuyu incelemek isti-
yorum. Konunun iyice
aydýnlýða çýkmasý için önce
bazý örnekler üzerinde dur-
mak faydalý olacaktýr.
Büyük bir orkestrayý ele
alalým. Soprano kemanlar,
alto kemanlar, viyolonseller
ve kontrbaslar, flütler,
trompetler ve trombonlar ve
diðer nefesli sazlar, davul
ve bateriler ve diðer vur-
malý sazlar hepsi tam bir
düzenle yerlerine otururlar.
Onlarýn oturuþlarý ses-
lerinden birbirine destek
olmalarýný saðlayacak ve
gölgelemelerini önleyecek
tarzda düzenlenir. Ayni
zamanda öyle otururlar ki
hepsi orkestra þefini kolay-
ca görebilirler. Herkes
kendi çalacaðý kýsmý (par-
tisyonunu) iyice öðrenir ve
þefin vereceði iþarete uygun
olarak tam zamanýnda çalar.
Bir saniye önce çalmasý
veya bir saniye sonra çal-
masý bütün eseri bozar,
berbat eder. Orkestra bu
düzenli çalmayý saðlaya-
bilmek için bir eseri tekrar
tekrar prova eder. Birçok
provalardan sonra her saz
nerede baþlayacaðýný,
nerede bitireceðini, hangi
tempo ile çalacaðýný bilir.
Yine de devamlý göz ucuyla
orkestra þefini1n iþaretlerini
izler. Ýþte ancak böyle
düzenli bir çalma ile o eser
en mükemmel bir þekilde
uygulanmýþ ve o orkestra da
baþarýya ulaþmýþ olur.
Ünlü orkestralarýn hepsi
çalýþma disiplini ve düzeni
mükemmel olan, þefin
direktiflerini iyi anlayan ve
onlara tam uyan elemanlar-
dan oluþur. Verilen vazi-
feleri en iyi yapmak için
çýrpýnan, vazifesini, iþini
ve birlikte çalýþtýðý
arkadaþlarýný seven, bilhas-
sa orkestra þefini sayan ve
ona mutlak olarak itaat
eden elemanlardan kurulu
orkestra, þüphesiz en
baþarýlý orkestra olur.
BEDEN ÖRNEÐÝ
Ýnsan bedeni düzenli
çalýþmanýn ve disiplinin en
güzel örneðini verir.
Bedende birçok organlar ve
her organda binlerce hücre
var. O hücreler sinir lifleri,
besleyici ve artýklarý
toplayýcý damarlarla devam-
lý kontrol altýnda tutulur.
Her organdaki hücre, o
organýn görevlerini yapacak
bir yapýya sahiptir. Ve
organýn topyekûn görevleri-
ni aksatmayacak bir tempo-
da çalýþmak zorundadýr.
Yani organýn idareci ruhun-
dan (organizatörü) gelen
emirlere aykýrý olarak (ne
yavaþ ne de istenenden
hýzlý) çalýþmamalýdýr. Tam
istenen tempoda ve dozda
çalýþacaktýr. Bunu o organa
gelen sinir impulslarý ve
önüne kadar gelen gýda
ürünleri veya kanýn terkibi
yoluyla düzenler. Meselâ
karaciðeri ele alalým.
Karaciðere gelen sinir
uyaranlarý önce karaciðerin
tümüne birden gelir.
Karaciðer saðlýk durumuna
göre bu uyaranlara tam
veya eksik uyar. Tam
uyduðunu varsayalým, o
zaman ikinci faktör kanýn
birleþimindeki maddeler,
meselâ, yaðlar, karbon-
hidratlar, aminoasitler ve
kanýn asitlik, alkalenlik
dereceleri yine hücre çalýþ-
malarýný kamçýlar veya
yavaþlatýr.
Ýþte bütün bu karýþýk
iþlerin tam bir düzende
iþlemesi, o organýn görevini
en iyi bir þekilde yapmasýný
saðlar. Aksi halde görevde
bir takým noksanlýklar olur-
sa, o noksanlýklar baþka
organlarý ve bütün bedeni
hasta etmeye baþlar.
Görüyoruz ki bir tek
organýn vazifesini iyi yap-
mamakta devam etmesi