Orijinal Adı: Muhtasar Oruç İlmihâli Yayına Hazırlık



Yüklə 292,13 Kb.
Pdf görüntüsü
tarix27.10.2018
ölçüsü292,13 Kb.
#75789


muhtasar

oruç ilmihâli

Emrah Orhan Kurugöllü




Orijinal Adı:

Muhtasar Oruç İlmihâli

Yayına Hazırlık:

Tevhîd ve Sünnet

Kapak:

Adamakıllı Ad Works & Prepress

Yayın No:

2

Baskı-Cilt:



Mavera

Birinci Baskı

Temmuz 2012/Şaban 1433

Bütün Hakları Mahfûzdur.

TEVHİD VE SÜNNET YAYINEVİ

BURSA: Anadolu mah. Petrol sk. Pehlivan Apt. No: 11/3

Yıldırım/BURSA Tlf: (0224) 363 24 06

İSTANBUL: Kayışdağı mah. Akyazılı cad. 48/B Kat: 3

Ataşehir/İSTANBUL (0216) 314 95 81

www.tevhidvesunnet.com



SUNUŞ

Allah'a hamd, Rasûlü Muhammed'e, âilesine ve ashâbı-

na salât ve selâm ettikten sonra...

Hicretin  1433.  senesi  Ramazan  ayına  yaklaşırken, 

Nebî  sallallahu  aleyhi  ve  sellem'in  mîrâsından  pay  alma-

ya gayretli bazı kardeşlerimizle, Hâfız İbn Hacer'in ahkâm 

hadîslerini derlediği  kitabı 

Bulûğu'l-Merâm'ın oruç ile ilgili 

kısmını okuyup şerh etmeye başlamıştık. Bu esnâda, fâide 

tamam olsun diye, oruç ile ilgili hükümleri özet olarak dü-

zenli ve tertîbli bir şekilde bir araya getirme fikri doğdu.

Böylelikle, hem hadîsler okunurken zikredilen hüküm 

ve fâideler tekrarlanmış olur, hem de bu hüküm ve fâide-

lerin tertîbli olması; bunları öğrenmek, ezberlemek ve ders 

halkalarında  başkalarına  öğretmek  isteyenler  için  bir  ko-

laylık olur diye düşündük.

Muhtasar Oruç İlmihâli, bu hâl ve düşüncelerle; bu işe 

liyâkâtsizliğimize ve taksîrimize rağmen, yardım ve tevfîki 

Allah'tan isteyerek hazırlanmıştır.

Muhtasar  Oruç  İlmihâli'ni  hazırlarken,  âlimlerimizin 

fıkıh ve hadîs şerhi türünde yazdıkları bir çok eserden çok-

ça istifâde ettik.

Asrımızdaki Ehl-i Sünnet imâmlarının fetvâ ve tercîh-

lerini gözümüzün önünden ayırmadan, fukahânın ve mu-

haddislerin  metodlarını  cem'  etmeye  çalıştık.  Zikredilen 

hükümleri, ekserisi Buhârî ve Müslim'den seçilmiş hadîsler 

ile delîllendirdik.




muhtasar oruç ilmihâli

4

Muhtasar  Oruç  İlmihâli'ni  hazırlarken  basılması  yö-

nünde bir niyyet ve beklentimiz yoktu. Bu kitapçık; istek 

ve  teklîfini  geri  çeviremeyeceğimiz,  kardeşimiz  Hüseyin 

Cinisli'nin ısrar, teşvîk ve himmeti ile elinize ulaşmıştır.

Bu kitapçıktaki taksîr ve hatalar bizden, tevfîk ve isâbet  

Rabbimizdendir.

Emrah Orhan Kurugöllü

24 Şaban 1433

MUHTASAR ORUÇ İLMİHÂLİ

1- Orucun Tanımı:

Dilimizde oruç kelimesi ile ifade edilen ibâdetin Arap-

ça'daki asıl adı 

موصلا / savm veya مايصلا / sıyâmdır.

Arap dilinde savm/sıyâm; imsâk, yani terk etmek, bir 

şeyden imtinâ etmek ve el çekmek anlamındadır.

İslâm Şerîatında ise; fecrin doğuşundan güneşin batı-

şına kadar, yeme içme ve orucu bozan sâir işlerden imtinâ 

ederek yapılan bir ibâdettir.

2- Orucun Rükunları:

Orucun rükunları üçtür:



1- Niyyet:

Oruç tutan kişinin belirli vakitler arasında, belirli bazı 

şeyleri terk ederek bununla Allah'a kulluk etmeyi kasdet-



muhtasar oruç ilmihâli

5

mesidir. Zira, 



“ameller niyyetlere göredir ve herkes için ancak 

niyyet ettiği vardır.” (Buhârî ve Müslim)

2- İmsâk:

Oruç  tutan  kişinin,  niyyet  ile  beraber  belirli  vakitler 

arasında, şerîatın orucu bozacağını beyân ettiği şeylerden 

imtinâ etmesidir.



3- Vakit:

Oruç tutan kişinin, niyyet ile beraber orucu bozan şey-

lerden imtinâ etmesinin, fecrin doğuşundan güneşin batı-

şına kadar olmasıdır.



3- Ramazan Orucunun Hükmü:

Ramazan  orucu;  Kitâb,  Sünnet  ve  icmâ'  ile  vâcibtir. 

Vâcib olduğunu inkâr eden İslâm Milleti'nden çıkar, kâfir 

ve mürted olur.

Yüce Allah şöyle buyurmuştur:

“Ey  îmân  edenler!  Sizden  öncekilere  farz  kılındığı  gibi, 

takvâlı olasınız diye, oruç size de farz kılındı.” (Bakara, 183)

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem de şöyle buyurmuştur:



“İslâm beş temel üzerine binâ edilmiştir:

Allah'tan başka ibâdet edilmeye lâyık hak ma'bûd olmadı-

ğına ve Muhammed'in, Allah'ın Rasûlü olduğuna şâhidlik etmek.

Namaz kılmak.

Zekât vermek.

Ramazan orucu tutmak.

Gücü yeten için Beytullah'ı haccetmek.” (Buhârî ve Müs-

lim)



muhtasar oruç ilmihâli

6

4- Ramazan Orucunun Fazîleti:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Kim îmân edip ecrini Allah'tan bekleyerek Ramazan oru-

cunu tutarsa, o kişinin geçmiş günahları affolunur.” (Buhârî ve 

Müslim)


5- Ramazan Orucuna Başlama:

Ramazan orucuna başlama şu iki şey ile olur:



1-

 Ramazan hilâlinin görülmesi.

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: 

“Hilâlin görünmesi ile 

oruca başlayın.” buyurmuştur. (Buhârî ve Müslim)

2-

 Şaban ayının 29. günü akşamı hilâl görünmez veya 

hava  şartları  nedeniyle  gözetlenmesi  mümkün  olmazsa, 

Şaban ayının 30 güne tamamlanmasıyla olur.

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: 

“Hilâli göremezseniz Şa-

ban ayını otuz güne tamamlayın.”  buyurmuştur.  (Buhârî  ve 

Müslim)


Ramazan  hilâlinin  bilimsel  yollarla  hesaplanmasına 

icmâ' ile i'tibâr ve i'timâd edilmez.



6- Orucun Şartları:

1- İslâm:

Oruç  kâfire  farz  değildir.  Tutması  hâlinde  geçerli  de 

olmaz.

2- Akıl:

Oruç  deliye  farz  değildir.  Niyyeti  geçerli  olmayacağı 

için sahîh de olmaz. Zira 

“Üç kişiden kalem kaldırılmıştır .... 

ve  akıllanıncaya  veya  kendine  gelinceye  kadar  deliden.”  (Ebû 

Dâvûd)



muhtasar oruç ilmihâli

7

3- Bulûğ:

Oruç  bulûğ  çağına  gelmemiş  çocuğa  farz  değildir. 

İhtilâm oluncaya kadar küçük çocuk, üzerinden kalem kal-

dırılmış üç kişiden birisidir.

Mümeyyiz olan çocuğun tuttuğu oruç, niyyetinin ge-

çerli olmasından ötürü sahîhtir.

Bulûğ şu yollarla sâbit olur:

a- İhtilâm veya başka bir yolla meninin gelmesi.

b- Avret yerinde kılların çıkması.

c- On beş yaşını doldurulması.

d- Kızlar için adet kanamasının başlaması.

Söylenen  sözü  anlayıp  cevap  verebilen  ortalama  yedi 

yaşındaki çocuk mümeyyiz sayılır.

4- Sıhhat.

5- İkâmet.

6- Kudret.

7- Hayız ve Nifastan Tehâret.

Hayızlı  ve  nifaslı  kadının  oruç  tutması  farz  değildir. 

Tutması hâlinde geçerli de olmaz. Bu günlerde tutamadığı 

oruçları temizlenince kaza eder.



8- Niyyet.

Niyyet, oruç tutmayı kasdetmek, oruca karar vermek 

demektir. Bu kasdetme kalp ile olur. 

Sesli  veya  sessiz  olarak  niyyeti  telaffuz  etmek  meşrû' 

ve câiz değildir.

Farz  olan  oruçlar  için  fecirden  önce  niyyet  edilmesi 

şarttır.

Nafile oruçlarda, fecirden sonra birşey yememiş olmak 

şartı ile gün içerisinde yapılan niyyet geçerli olur.



muhtasar oruç ilmihâli

8

7- Orucun Mustehabları ve Edebleri:



1- Sahûr Yemeği Yemek:

Nebî  sallallahu  aleyhi  ve  sellem  şöyle  buyurmuştur: 



“Sahûr yapın! Zira sahûr yemeğinde bereket vardır.” (Buhârî ve 

Müslim)


2- Sahûru Geciktirmek:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'in sahûru ile namaza 

başlaması arasında, bir kişinin elli âyet okuyabileceği kadar 

bir zaman vardı. (Buhârî)



3- İftarda Acele Etmek:

Nebî  sallallahu  aleyhi  ve  sellem  şöyle  buyurmuştur: 



“İnsanlar  iftar  etmede  acele  ettikleri  müddetçe  hayır  üzerinde 

olmaya devam edeceklerdir.” (Buhârî ve Müslim)

4- İftarı Rutab (Yaş Hurma) ile, Yoksa Hurma ile, O da 

Yoksa Su ile Açmak:

“Nebî sallallahu aleyhi ve sellem namazı kılmadan önce bir-

kaç rutab ile orucunu açardı. Rutab yoksa hurma ile açar, hur-

ma da yoksa birkaç yudum su içerdi.” (Ebû Dâvûd ve Tirmizî)

5- İftarda Şöyle Dua Etmek:

 َءا َش ْنِإ ُرْجَ ْلا  َتَبَثَو  ُقوُرُعْلا  ِتَّلَتْباَو ُأَمَّظلا  َبَهَذ«

.» ُهَّللا

“Susuzluk  gitti,  damarlar  ıslandı  ve  ecir  hâsıl  oldu  inşâ-

allah.” (Ebû Dâvûd)

6- Kötü Sözden, Kötü Amelden ve Câhilce Davranışlar-

dan Kaçınmak:

“Kötü  söz  ve  amel  ile  câhillik  yapmayı  bırakmayan  kişi-

nin, yemesini ve içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur.” 

(Buhârî)



muhtasar oruç ilmihâli

9

7-  Kendisine  Söven  veya  Sataşana  “Ben  Oruçluyum” 



Diye Cevap Vermek:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Birisi kendisine söver veya sataşırsa ‘Ben Oruçluyum!’ de-

sin.” (Buhârî ve Müslim)

8- Cömert Olmak:

“Nebî sallallahu aleyhi ve sellem hayırda insanların en cö-

merdi idi. En cömert olduğu zaman da, Ramazan'da Cibrîl ile 

görüştüğü zamanlardı.” (Buhârî ve Müslim)

9- Kur'ân Okumak ve Mudârese Etmek:

“Cibrîl Ramazan'ın her gecesi onunla (Rasûlullah sallallahu 

aleyhi ve sellem ile) buluşurdu ve aralarında Kur'ân'ı mudârese 

ederlerdi.” (Buhârî ve Müslim)

10- Ramazan'ın Son On Gününde İbâdete Daha Gayret-

li Olmak:

“Ramazan'ın son on günü girince, Nebî sallallahu aleyhi ve 

sellem uçkurunu bağlar, gecesini ihyâ eder ve âilesini de uyandı-

rırdı.” (Buhârî ve Müslim)

8- Orucu Bozan Şeyler:

1- Cimâ Etmek (Cinsel İlişkiye Girmek):

Ramazan günü oruçlu iken cimâ eden kimsenin tevbe 

ve istiğfâr edip o günü kaza etmesi, bununla beraber kef-

fâret cezâsını yerine getirmesi gerekir.

Keffâret;

a-

 Köle azâd etme ile,



b-

 Eğer bulamaz ise iki ay ara vermeden peşpeşe oruç 

tutma ile,

c-

  Buna  da  gücü  yetmezse  altmış  fakiri  doyurma  ile 

olur.



muhtasar oruç ilmihâli

10

Keffâret cezâsı sadece, orucun cimâ ile bozulması hâ-



linde gereklidir.

Oruç, cimâ dışındaki şeylerle bozulunca yalnızca kazâ 

gerekir.

2- Kişinin Kendi İrâde ve Fiiliyle Menisini Getirmesi:

Oruç  tutan  kimse  kendi  irâdesi  ve  bakmak,  öpmek, 

dokunmak  ve  sevişmek  gibi  eylemleri  ile  menisini  inzâl 

ederse orucu bozulur.

İhtilâm  olarak  veya  birşey  yapmadan  ve  söylemeden 

mücerred düşünme ve hayal etme ile meni gelirse oruç bo-

zulmaz.

3- Kasden Yemek İçmek.

4-  Yeme  İçme  Hükmünde  Olan  İğne  ve  Serumlar  Kul-

lanmak.

5- Bilerek Kusmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“İstem  dışı  kusan  kimseye  kaza  gerekmez.  Kasıtlı  olarak 

kusan kimse ise orucunu kaza etsin.” (Ebû Dâvûd ve Tirmizî)

6- Hayız ve Nifas Kanının Çıkması:

9- Orucu Bozmayan Şeyler:

1- Unutarak Yemek, İçmek, Cimâ Etmek:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Kim oruçlu iken unutur da yer ve içerse, orucuna devam et-

sin. Hakikatte onu yedirip içiren Allah'tır.” (Buhârî ve Müslim)

2- Cünüb Olarak Sabahlamak:

“Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem âilesiyle girdiği ilişki 

sebebiyle cünüb olarak fecri eder, sonra gusledip orucunu tutar-

dı.” (Buhârî ve Müslim)


muhtasar oruç ilmihâli

11

3- Mezi Gelse Bile Öpmek ve Sevişmek:

“Nebî  sallallahu  aleyhi  ve  sellem  oruçlu  iken  eşlerini 

öper ve onlarla sevişirdi.” (Buhârî Müslim)



4- Hacamat Yaptırmak veya Kan Vermek:

“Nebî sallallahu aleyhi ve sellem oruçlu iken hacamat yap-

tırmıştır.” (Buhârî) ve “Oruçlu kimsenin hacamat yaptırmasına 

ruhsat vermiştir.” (Nesâî, Sunenu'l-Kubrâ)

5- Kan Almak.

6-  Serinlemek  Kasdı  ile  Dahi  Olsa  Yıkanmak  ve  Yüz-

mek:

“Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem oruçlu iken susuzluk 

veya sıcak nedeniyle başından aşağı su dökündü.” (Ebû Dâvûd)

7- Misvak veya Diş Fırçası ve Macunu Kullanmak.

8- Koku veya Buhur Kullanmak ve Koklamak.

9- Sürme Çekmek.

10- Göz, Kulak ve Burun Damlası Kullanmak:

Tatları boğazda hissedilse bile, ne şerîat, ne lugat ne de 

âdet açısından yeme ve içme kapsamına girmedikleri için 

orucu bozmazlar.



11-  Gıda  Yerine  Geçmeyen  İğne,  Serum  ve  Fitil  Kul-

lanmak.

12- Astım ve Benzeri Hastaların Kullandığı Fısfıs, Dil 

Altı Hapları ve Gargara Yapılan İlaçlar Kullanmak.

13- Ağız Dolusu Bile Olsa İstem Dışı Kusmak.

14- Kasıtsız Olarak Boğaza Toz, Yağmur, Kar ve Benzeri 

Şeylerin Kaçması.

15- Kasıtsız Olarak Su, Diş Macunu, Gargara İlacı ve 

Benzeri Şeyleri Yutmak.


muhtasar oruç ilmihâli

12

16- Tükrük ve Balgam Yutmak.



17- Diş Arasında Kalmış Yemek Artıklarını Yutmak.

10- Oruç Tutmamaları İçin Ruhsat Verilmiş Kimse-

ler:

1- Hasta Olanlar:

Oruç tutmaya gücü yetmeyen veya oruçtan dolayı me-

şakkat çekecek olan hastaların oruç tutmamalarına ruhsat 

verilmiştir.

Hastalık  nedeniyle  oruç  tutmayanlar  tutmadıkları 

günleri iyileşince kaza ederler.

Hastanın;

a-

 Oruç tutması kendisine bir zarar veya meşakkat ver-

miyorsa oruç tutması farzdır.

b-

  Oruç  tutması  kendisine  bir  zarar  vermiyor  ancak 

meşakkat veriyorsa oruç tutmaması daha evlâdır.

c-

 Oruç tutması kendisine bir zarar verecekse tutması 

câiz değildir.

2- Yolcu Olanlar:

Mübah bir yolculuk ile ikâmet hâlinde olmayan kimse-

lerin, yolculuk hâlleri sona erinceye kadar oruç tutmama-

larına ruhsat verilmiştir.

Yolculuk nedeniyle oruç tutmayanlar, yolculuk bitince 

tutmadıkları günleri kaza ederler.

Yolcunun;

a-

 Oruç tutması kendisine bir meşakkat veriyorsa tut-

maması,

b-

  Oruç  tutması  kendisine  bir  meşakkat  vermiyorsa 

tutması daha efdaldir.



muhtasar oruç ilmihâli

13

3- Yaşlılık veya İyileşmesi Umulmayan Hastalık Sebe-



biyle Oruç Tutmaktan Devamlı Sûrette Âciz Olanlar:

Böyle kimseler de oruç tutmaz, tutmadıkları her gün 

için bir fakiri doyururlar.

Fakir doyurmak, oruç tutulmayan günler sayısınca fa-

kire yarım sa' pişmemiş gıda maddesi vermek ile olabile-

ceği gibi, yemek pişirip tutulmayan günler sayısınca fakiri 

davet ederek yedirmek ile de olur.

4- Hamile ve Emzikli Kadınlar:

Hamile  ve  emzikli  kadınların  oruç  tutmaya  güçleri 

yetmez ya da oruçtan dolayı kendileri veya çocukları ya da 

her  ikisi  dolayısıyla  endişelenirlerse,  oruç  tutmamalarına 

ruhsat verilmiştir.

Hamile ve emzikli kadınlar bu sebeplerle tutamadık-

ları oruç için her gün başına bir fakiri doyurur, bu günleri 

ayrıca kaza etmezler.

İbn Abbâs radıyallahu anhumâ şöyle demiştir:

“Hamile kadın kendisi için, emzikli kadın da çocuğu 

için endişelenirse, Ramazan orucunu tutmayabilir. Tutma-

dığı  her  gün  için  bir  fakiri  doyurur.  Orucu  kaza  etmez.” 

(Taberî)

İbn Ömer radıyallahu anhumâ'nın hanımı hamile iken 

orucu nasıl yapacağını sormuş, o da: “Orucunu bozabilir-

sin. Her gün için bir fakiri doyurur, kaza da etmezsin.” de-

miştir. (Dârakutnî)

Sahâbe arasında onlara muhâlefet eden de yoktur. (İbn 

Kudâme)



muhtasar oruç ilmihâli

14

11- Mustehab Olan Oruçlar:



1- Şevval Ayında Altı Gün Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Kim Ramazan orucunu tutup ardından Şevvâl ayında altı 

gün daha tutarsa, bütün sene oruç tutmuş gibi olur.” (Müslim)

2- Muharrem Ayında Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Ramazan'dan sonra en fazîletli oruç, Allah'ın muharrem 

ayında tutulan oruçtur.” (Müslim)

3- Aşûre Günü Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Aşûre günü tutulan orucun, önceki sene için keffâret olma-

sını Allah'tan umuyorum.” (Müslim)

4- Şaban Ayında Çokça Oruç Tutmak:

Âişe radıyallahu anhâ şöyle demiştir:



“Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in Ramazan dışında 

herhangi bir ayı tamamıyla oruçlu geçirdiğini görmedim. Şaban 

ayından daha fazla oruç tuttuğu bir ay da görmedim.” (Buhârî 

ve Müslim)



5- Arefe Günü Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Arefe  günü  tutulan  oruç,  geçen  seneye  ve  gelecek  seneye 

keffâret olur.” (Müslim)

6- Pazartesi ve Perşembe Günleri Oruç Tutmak:

“Rasûlullah  sallallahu  aleyhi  ve  sellem  Pazartesi  ve  Per-

şembe günleri oruç tutmaya gayret ederdi.” (Tirmizî, Nesâî ve 

İbn Mâce)




muhtasar oruç ilmihâli

15

7- Her Aydan Üç Günü Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Her aydan üç günü oruç tut. Zira hasenâta on misli karşı-

lık verilir. Böylece bütün sene oruç tutmuş gibi olunur.” (Buhârî 

ve Müslim)



8- Dâvûd aleyhisselâm Orucu:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Allah'ın en sevdiği oruç, Dâvûd aleyhisselâm'ın orucudur. 

... O, bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı.” (Buhârî ve Müslim)

12- Yasak Olan Oruçlar:

1- Bayram Günleri Oruç Tutmak:

“Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şu iki günde oruç tu-

tulmasını yasakladı. Ramazan bayramı günü ve kurban bayramı 

günü.” (Buhârî ve Müslim)

2- Teşrik Günleri (Kurban Bayramının 2., 3. ve 4. Gün-

leri) Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Teşrik günleri, yeme içme günleridir.” (Müslim)

3- Tek Başına Cuma Günü Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Sizden biriniz öncesinde bir gün tutmamışsa veya sonrasın-

da bir gün tutmayacaksa Cuma günü oruç tutmasın.” (Buhârî 

ve Müslim)



4- Dehr Orucu Tutmak (Senenin Tamamını Oruçla Ge-

çirmek):

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:




muhtasar oruç ilmihâli

16

“Bütün seneyi oruçlu geçiren, aslında hiç oruç tutmamıştır.” 

(Buhârî ve Müslim)

5- Şek Günü Oruç Tutmak:

Şek günü, Şaban ayının 29. günü havanın kapalı olması 

nedeniyle  hilâlin  gözetlenemediği,  dolayısıyla  Ramazan'ın 

birinci  günü  olduğundan  şüphe  edilen  ve  Şaban'ın  30. 

günü olarak i'tibâr edilen gündür.

“Şek gününde oruç tutan, Ebu'l-Kâsım sallallahu aleyhi ve 

sellem'e isyân etmiştir.” (Ebû Dâvûd ve Tirmizî)

6- Ramazandan Bir veya İki Gün Önce Oruç Tutmak:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Sizden biriniz Ramazan'ın bir veya iki gün öncesinde oruç 

tutmasın. Ancak tutageldiği oruç o günlere denk gelen kişi oru-

cunu tutabilir.” (Buhârî ve Müslim)

7- Kadının Kocasından İzinsiz Nâfile Oruç Tutması:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Kocası yanında olan kadın, onun izni olmadan oruç tuta-

maz.” (Buhârî ve Müslim)

8- Visâl Orucu Tutmak:

Visâl orucu, iftar ve sahûr yapmadan iki veya daha faz-

la günün orucunu peşpeşe tutmaktır.

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:



“Visâl orucu tutmayın. Sizden biriniz visâl orucu tutmak 

isterse, sahûra kadar visâl yapabilir.” (Buhârî)

Yüklə 292,13 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə