Tablo 3.
Schleicher’in Biçimbilimsel Dil Sınıflandırılması
9
9
Reformatskiy, A, ‘Vvedeniye v yazıkoznaniye’, Просвещение, 1967, sayfa 448
7
Tüm netliğine rağmen bu sınıflandırma bütün
diller için uygun değildir, çünkü
sistemi dillere göre değil, dilleri sisteme uydurmaya çalışmaktadır.
Biçimbilimsel araştırmaların diğer onemli ismi Heymann Steinthal dır (1823-
1899). Dilbilimcilikte psikolojik bakış açısına sahip olan Alman bilim adamı dil
sınıflandırmasıyla ilgili çok sayıda çalışmalar yapmıştır: ‘Klassifikation der
Sprachen, dargestellt als die Entwickelung der Sprachidee’ ( 1850),
10
‘ Die
Sprachwissenschaft W. von Humboldts und die Hegel'sche Philosophie’ (Berlin,
1848). Bunlarda Humbolt’un bahsettiği dil, beyin ve gerçek arasındaki komplike
bağlantıları daha çok öznelsel ve bireysel olarak görerek hocasının yaptığı
sınıflandırmayı savunmuş ve popülerlik kazandırmıştır.
11
Filip Fedoroviç Fortunatov (1848–1914) ilerleyen senelerde bu soruyla
yakından ilgilenen başka bir isimdir. Moskova dil bilimciler akımının kurucusu olarak
kabul edilen Fortunatov çok sayıda Biçimbilimsel ve ses bilimsel çalışmalar yapmıştır.
Ses bilimsel çalışmaların arasında ‘Slav dillerinde birinci ünsüz yumuşaması’, ‘Slav
dillerde ikinci ünsüz yumuşaması’, ‘ Baltık ve Slav dillerindeki vurgu kayması ‘ v.s.
Fortunatov Biçimbilimsel alanda şekilciliğin önderi olarak tarihe geçmiştir. Kelime
yapısını incelerken dildeki gramer şekil teorisini ortaya koymuştur. Buna göre
kelimenin gramer şekli kelimenin biçim birimlerinden oluşur; kelime gövde ve eke
bölünür. Bundan hareket ederek ortaya şöyle bir sınıflandırma çıkartmıştır:
12
10
Klassifikation der Sprachen, dargestellt als die Entwickelung der Sprachidee (ib. 1850), which
appeared in 1860 under the title Charakteristik der Hauptsächlichre, edited and enlarged by the
author and Misteli, as the second volume of the Abriss der Sprachwissenschaft (ib. 1893)
11
Kondraşov, N, ‘ İstoriya lingvistiçeskih uçeniy’, URSS, 2006, s.63
12
Kondraşov, N, ‘ İstoriya lingvistiçeskih uçeniy’, URSS, 2006, Fortunatov, F ‘İzbrannıye trudı’, 1.
Cilt
8
Tablo 4.
Fortunatov’un Biçimbilimsel Dil sınıflandırılması
*koyu ile gramer şeklini oluşturan kısım
1.
Bu gruptaki dilbilimsel kelime şekli şöyledir; kelime gövdesi
hiç büküme sahip
değildir, gövdede büküm bulunsa bile, o büküm gramer kelime şeklini oluşturmaz. Bu
gruptaki kelimelerde asıl büküm sahibi ve gramer şekil yapımcısı ektir. Böylece
eklemeli dil sınıfı ortaya çıkmaktadır. Örnek olarak Türk dillerini göstermektedir.
13
2.
Bu gruptaki kelime gövdeleri kendileri gramer şekil yapımı için gereken
büküme sahiplerdir. Ek de mevcuttur ve gövde ile ek arasındaki bağlantı bir üst
gruptaki gibidir, fakat yine de bu grup farklı bir sınıf oluşturmaktadır, çünkü burada
13
Reformatskiy, A. Fortunatov, F ‘İzbrannıye trudı’, 1. Cilt, 1956, s.153
9
14
3.
Bu gruptaki kelimelerde hem gövde, hem ek büküme sahiplerdir ve gramer
kelime şekil yapımında yer almaktadırlar. Bu sınıfa bükümlü denmektedir ve örnek
olarak Hint-Avrupa dilleri gösterilmektedir.
15
4.
Bu gruptaki kelimelerin kendisi gramer belirleyici niteliğe sahip değillerdir. Bu
sınıfa biçim bilim açısından köklü adı verilmektedir
ve örnek olarak Çin ve Siyam
dilleri verilmektedir.
16
Fortunatov’un yaptığı sınıflandırmada geçişimli dillerden bahsedilmiyor,
böylece gereken bütünlülük sağlanmıyor, fakat Rus dil bilimcinin Hint-Avrupa ve
Semitik dillerdeki farklı yapı şeklini fark etmesi bilimsel açıdan çok önemliydi.
Çağdaş dilbilimcilikte Biçimbilimsel sınıflandırmada bazen gövde-yalınlayan
ve
eklemeli-bükümlü sınıflarını da görebiliyoruz. Bu türleri de sınıflandırmaya
kattığımız taktirde ortaya şöyle bir morfolojik sınıflandırma çıkıyor:
14
Reformatskiy, A. Fortunatov, F ‘İzbrannıye trudı’, 1. Cilt, 1956, s.154
15
a.g.e.
16
a.g.e.
10
Tablo 5.
Çağdaş Biçimbilimsel Dil Sınıflandırılması
*
Daha çok alt sınıf olarak değerlendirilmektedir
1.2 İçerikli Dil Sınıflandırılmasının Tarihçesi
Biçimbilimsel sınıflandırma dilin teknik yönünü incelerken anlam-içerikliliğini
dikkate almamaktadır. Dilin bu yönüne bakan sınıflandırma ise içerikli
sınıflandırmadır. 20 y.y.’in ilk yarısından itibaren dil bilimciler araştırma sırasında
sadece dilin genel yapısı ile yetinmemeye başlıyor, dilin diğer düzeylerini de yakından
incelemeye alıyorlar. İlk örneklerin arasında Amerikalı dil bilimciler Edward Sapir’in
(1884-1939) ve Joseph Harold Greenberg’in (1915–2001)
ç
alışmaları yer
almaktadır. Yaptıkları çalışmalarda henüz yeni bir dil sınıflandırmasından söz
11