172
Syukyevski, Bogorodski, Bolşe-Yanasalski (Büyük-Yanasalski), Şingutski, Florovski
ve Yalçınovski güzergâhını takip etmiştir. İkinci ziyaretini rahip
Svetovidov şöyle rapor
eder:
“
Tatarları davet ettik ve bizim davetimizle her vilayette İmparatora dilekçe yazanlar toplandı
(hastalar ve köyde bulunmayanlar). Toplantıda onlara kararı okuduk, onların kendi istek mektubunu
gösterdik, güvendikleri ne varsa bir bir ortaya koyuldu. Simbirsk’e bu mektubu yazdırmaya gidenler,
postaya verenler, kağıtın forması ve rengi dâhil her şeyi hemen tanıdılar. Alaverdina köyü sakini Kreşen
Stepan Fokeyev, mektubu hemen tanımıştı. Biz, toplantı boyunca mümkün olan öğüt ve nasihatleri
verdik, ancak düşündüklerinden dönmediler ve inatla doğru olduğunu savundular, onlar imparatorun
kendilerini özgür bırakacağına inanıyorlardı. Hıristiyanlığın hiçbir akidesi ve âdetini
yerine
getiremiyorlar, bir şey bilmediklerini söylüyorlar. Sayıları çok olan müslümanlar arasında yaşadıklarına
hayatın her anında onlarla beraber olduklarını söylüyorlar ve dahası Rusça bilmediklerini itiraf
ediyorlardı. Kiliseye gitmiyorlar, ayinlere katılmıyorlar zamanlarını olmadığını, dil bilmediklerni bahane
olarak ileri sürüyorlardı. Dahası hıristiyan kurallarıyla yaşadıkları zaman ve kıyafetleri giydiklerinde
müslüman Tatarların alay konusu olduklarını, bu nedenle yapamadıklarını söylüyorlardı. Bu nedenle
onların âdetlerine
göre giyindiklerini, hıristiyanlığa göre yaşayınca bela ve musibetten kurtulamadıklarını
çocuklarının, mallarının telef olduğunu ürünlerini olmadığını ve aç kaldıklarını ileri sürüyorlardı..
Sibirya’ya sürgün olsalar da ne kilise ne de hıristiyanlıkla ilgili bir söz duymak istemediklerini beyan
ediyorlardı. Ne kadar yardım etsek de onların yanlışlarını düzeltemedik ve hıristiyanlığa döndüremedik,
hiç dinlemek istemediler ve nasihatlarımız boşa gitti. Onlar hiçbir şey dinlemek istemiyorlardı bazı
köylerde, liturgiya ve vaaz dinlemek için tanrının evine davet ettik gelmediler, haç çıkarmaya müsaade
etmediler. Kreşenlerle konuşmalarım neticesinde toplu olarak hıristiyanlığa karşı savaşa hazırlandıklarını
bir ağızdan aynı şeyi yaptıkları gerçeğini gördüm. Birisi bir şey söyleyince topluca aynısını söylüyorlar
ve inatla bu fikirde kalıyorlardı. Hatta onlarla beraber Muhammedî olmak
isteyen ancak dilekçesi
olmayanlara da dilekçe yazdırmak istiyorlardı. İçlerinde önder olan Stepan Fokeyev idi. O eğitimliydi ve
diğerlerini etkiliyordu. Onlardan bazıları, birinci gezide Polis müdürü Tyulenev’le beraber, Tetuşi yerli
mahkemesine gönderilmişlerdi ve Tetuşi eyalet mahkemesinde sorgulanmışlardı. O zaman hıristiyan
kalacaklarını bildirmişlerdi ve şimdi de kendi ifadelerinden dönemezlerdi. Alaverdina köyünden Kreşen
14 kişi, birinci gelişimizde bana ve kaza polis reisi Tyulenev’e yazılı kâğıt vererek, bundan böyle hep
hıristyanlıkta kalacaklarına ant içmişlerdi. Diğerlerinin etkisiyle şimdi, Muhammedî kalacaklarınıı
söylüyorlar ve taahhütlerinden dönüyor. Biz hiçbirini bırakın hıristiyan
olmaya nasihata dahi ikna
edemedik. İmparatora dilekçe yazıp götüren kişinin ismini vermediler. Kilise rahiplerinden şikâyette
bulunmadılar. Ancak iyi de olsa rahipleri istemediklerini, müslümanların arasında hıristiyan olarak
173
yaşamak istemediklerini bir ağızdan söylediler. Onlar dıştan hıristiyan olsa da ruhları ve yürekleri
müslüman kalacaktır.”
629
Rahip Svetevidov Tetuşi’ye üçüncü defa 1828 yılının sonbaharında gitmiş,
sonbahardaki gezisini de 20 Aralık 1828 tarihinde bir rapor şeklinde Konsistoriya’ya
sunmuştur. Bu raporunda bölgedeki köylerin biraz daha yumuşadığını hıristiyanlıkta
kalmaya meyilli olduklarını, nasihat ve vaazları takip ettiklerini, hıristiyanlığın
gereklerini yerine getireceklerini söylediklerini anlatmaktadır. Tetuşi ve Sviyajski’nin
üçüncü seyahatinde tamamen sakinleştiğini ifade etmekte, kilise ve keşişlerden
şikâyetlerin durma noktasına geldiğini bildirmektedir.
630
1829 yılında baş rahib Sviyajski ve Tetyuşski eyaletlerine yaptığı gezilerin
sonucunda da Sviyajski Kreşenlerinin hıristiyanlığa bağlı olduğunu söylerken
Tetuşi’deki Kreşenlerin uzak durmasının bölgedeki islama dönüş hareketini örgütleyen
9 kişinin etkisinde kaldıklarını itiraf etmektedir. Ancak 10 Ağustos 1830’da bitiş
raporunda bu isimler yer almamaktadır. Tetuşi bölgesindeki
geri dönüş hareketi için de
çözüm yolu olarak buradaki Kreşenlerin manastırlara toplanması, daima gözlem altında
bulundurularak Rusça öğretilmesi ve dinî hayatın bizzat yaşatılması teklifini idareye
sunmuştur. Müslümanlar arasından ayrılan Kreşenlerin zamanla hıristiyanlaştığı ve
Ruslaştığını tecrübeyle bilen başrahip, yapılacak toplama faaliyetinin başarıya
ulaşacağından emindir.
631
629
KDK, f. 4
, dosya no; 177, s. 161–163,
“Svetovidov’un Kazan Konsistoryasına Raporu, 17 Temmuz 1828”.
630
KDK, f. 4
, dosya no. 177 s. 205, 206
“Svetovıdov’un Raporu, 20 Aralık 1828”; “Sviyajski kazasına gittiğim zaman
haçlanmış Tatarları hıristyanlığa karşı daha iyi buldum. Önceki ziyaretlerimde, Ulyankovski, İvanovski ve Kulangiski
kilise köyleri toptan hıristiyanlığa karşı geliyor ve bunu ifade ediyorlardı. Şimdi,
ikonalara baş eğip, haç işareti
yapıyorlar. Ve hepsi hıristiyanlığın âdetlerini yapacakları ve kiliseye gıdeceklerine, en azından bayramlarda söz
verdiler. Tetuşi eyaletinde Kreşenler, ilk önce kabul etmeseler de zamanla yumuşadılar ve hıristiyan kalıp ibâdet ve
gelenekleri yerine getireceklerine söz verdiler. Fakat onlardan bazıları haç işareti yapmak istemedi, yapamadıklarını
söyleyip korktuklarını dile getirdiler. Onlara korkmamalarını, ilerde dua etmek için mutlak yapmaları gerektiğini ve
keşilerin bunu öğreteceklerini açıkladım. Bazı yerlerde hiç ikona yoktu, ya kaybolmuş veya çalınmıştı; söz verdiler
yenilerini alacaklar. Bu nasihatler ve açıklayıcı bilgilerden sonra Muhammedi olamayacaklarını anlayan bölge
sakinleri bir daha böyle bir harekete girişmemiştir. Zamanla talepler yerine gelmeye başladı: Yeni doğanları
zamanında vaftiz ettirmeseler de haçı öpüp işaret yapıyorlar, fakat kiliseye gitmiyorlar, zamanlarının olmadığını
söylüyorlar. Bu son ziyarette tamamen sakin ve hareketin durmuş olduğunu müşahede ettim. Hıristiyanlığın
kurallarını yerine yetirmeye hazırlardı. Ve onlar ileride hıristiyanlıktan dönmeyi düşünmeyeceklerine,
çok pişman
olduklarını, kötü niyetliler tarafından aldatıldıklarını, İmparatoru kendi yanlış istekleriyle rahatsız ettiklerini
söylediler. Kilise ve çalışanlarından şikâyetleri yoktur.”
631
KDK, f. 4
, dosya no:177, s. 205–206; “Svetovıdov’un Raporu,
10 Ağustos 1830”.