15
1986
yılında Girit adasının batısında bulunan Phalasarna’da,
kentin
klasik/hellenistik limanında Epida Hadjidaki tarafından araştırmalar başlatılmıştır
84
.
1986-1987 yıllarında gerçekleştirilen araştırmalarda daha önce antik kenti ziyaret
edenlerin şüpheleri doğrulanmış ve büyük tektonik hareketlerin Girit’in batısını
günümüzden 8-9 metre yükselttiği anlaşılmıştır
85
.
1998
yılında Liman Tepe kazısı başkanı H. Erkanal, İsrail Haifa Üniversitesi ile
beraber bir ortak çalışma için karar verilmiştir
86
. 2000 yılında
resmen Liman Tepe
limanında araştırmalar başlamıştır
87
. Bu dönem içinde DGPS, eco-sounder ve total
station gibi aletler yardımı ile anakaranın ve sualtının haritası çıkarılmış ve olası liman
yapıları kazılmıştır. DGPS ve eco-sounder’in sualtında elverişli olmadığı
gözlemlenmiştir. Yapılan sediment çekirdeklerinin analizleri ile kıyı çizgisinin ve
sualtında kalmış yapıların antikçağdan günümüze olan başkalaşımı anlaşılmaya
çalışılmıştır. Yerleşimle bağlantılı olarak inşa edilmiş ve kuzey rüzgârlarını kesmeye
yönelik bir de mendireğe sahip olan liman tesisinin, olasılıkla
tüm dünyada bugüne dek
tespit edilmiş en eski örneği olduğu düşünülmektedir
88
.
2004
yılında Myndos antik kenti limanında Şahin başkanlığında yüzey
araştırması gerçekleştirilmiştir
89
. Daha sonra 2005 yılında ara verilen çalışmalara
kapsamı genişletilerek 2006 yılında yeniden devam edilmiştir
90
. Bu çalışmalar yüzey
araştırması olmakla beraber limanda ileriki yıllarda yapılacak kazılara öncelik etmesi,
Myndos ve etrafındaki koylar hakkında fikir vermesi açısından önemlidir.
2006
yılında Kelenderis antik kenti limanında bir sualtı araştırması düzenlenmiş
ve bu araştırma sonucunda limanın zeminin altında iskele olarak düşünülen bir yapı
84
Ayrıntılı bilgiiçin bkz: Hadjidaki, Elpida, “Preliminary Report of Excavations at the Harbour of
Phalasarna in West Crete”,
AJA 92, 1988, ss. 463-479.
85
Frost, Frank J. - Hadjidaki, Elpida, “Excavation at the Harbour of Phalasarna in Crete: The 1988
Season”,
Hesperia 59.3, 1990, ss. 513-527, s.513.
86
http://maritime2.haifa.ac.il/eng/nl/cms26/cms26_22.htm
(Kasım 2007).
87
Keskin, Levent, “Limantepe Sualtı Kazıları ve Araştırmaları”,
Sualtı Bilimleri Toplantısı 2007, 2007, s.
21.
88
Keskin, a.g.m., s. 21.
89
Şahin, Mustafa, “Myndos 2004 yılı Yüzey Araştırması”,
Araştırma Sonuçları Toplantısı, Toplantıya
Sunulan Bildiriler 23.1, Ankara, 2006, ss. 171-184, s. 176-177.
90
Ayrıntılı bilgi için bkz: Şahin, Mustafa –Gündüz, Serkan –Aslan, Erdogan, “Myndos Sualtı
Araştırmaları - 2006”,
Kazı Sonuçları Toplantısı, Toplantıya Sunulan Bildiriler 29, 2007 (Baskıda).
16
kalıntısına ulaşılmıştır
91
. 2007 yılında da bu alan üzerinde temizlik çalışmalarına devam
edilmiştir.
Özetlediğimiz araştırma tarihçesinden de anlaşılacağı gibi 19. yüzyılda
başlanan
liman araştırmaları günümüze kadar belli bir gelişim izleyerek süre gelmiştir. Bu
araştırmalarda kullanılan yöntemler ve bulunan buluntular liman arkeolojisinin
günümüzde olduğu yere gelmesini sağlamıştır. Liman ile ilgili her yapılan çalışmada
liman araştırmaları tarihçesinden doğal olarak çalışmanın yapıldığı tarihe kadar
olanlardan bahsedilmiştir. Fakat bizim burada vermek istediğimiz günümüze kadar
yapılan araştırmalardan önemlileri hakkında kısa da olsa bilgiler vererek,
ileri de bu
konuyu çalışacak olanlara kaynaklardaki ana konuya ve kaynaklara ulaşabilmeleri
hususunda yardımcı olmaktı.
91
Zoroğlu, Levent –Öniz, Hakan, “2007 Yılı Kelenderis Limanı (Aydıncık/Mersin) Sualtı çalışmaları”
Sualtı Bilimleri Toplantısı 2007, 2007, ss.22-25, s.22.
17
4-
LİMANLAR
Liman sözlük anlamı ile gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu
indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınaktır
92
. Bu tanımlama ticari
limanlar için uygun ise de askeri limanların fonksiyonları biraz daha farklıdır.
Limanların antik çağdan günümüze kullanım fonksiyonlarında
pek fazla bir
değişiklik olmamasına rağmen gerek şekillerinde gerekse ebatlarında gemilerin gelişimi
ile doğru orantılı olarak bir gelişme gözlemlenmiştir. İnsanoğlunun çıkarları
doğrultusunda suda yüzen bir araç yardımıyla kendi yaşadığı bölgenin dışı ile bağlantı
kurduğunu arkeolojik kanıtlardan biliyoruz. M.Ö. 7000’e tarihlenen ve Melos Adasına
ait olan obsidyen taşların Yunan anakarasının güneyindeki Argolis’te bulunması
93
o
dönemde bile insanoğlunun kısa mesafe içinde olsa denizi aşabilecek bir araca sahip
olduğunu göstermiştir (Resim 4). Tabi bu kullanılan araç tunç çağı ve sonrasında
kullanılan gemiler ile karşılaştırılamayacak kadar küçük ebatlarda ve basit olmalıdır. Bu
sebepten bu dönemde kullanılan araçlara gemi yerine sal demek daha doğru olacaktır.
Ebatları göz önünde alındığında böyle salları korumak için doğal limanlarda sahile
çekmenin, bir liman kompleksi inşa etmekten çok daha kolay olacağı barizdir.
Bu tip
erken limanlarda insan yapımı yapılara çok fazla rastlanmamaktadır. Zaten bilinen
araştırmalar liman inşalarından önce sahile çekme yönteminin kullanıldığına işaret
etmektedir
94
.
İlk deniz aşırı hareketliliğin M.Ö. 7000 yılına kadar eski bir tarihe uzandığı
bilinmesine rağmen elimizde olan bilinen en eski batık kalıntısı, Kaş yakınlarında
Uluburun mevkiinde bulunan Geç Tunç çağına tarihlenen Uluburun Batığı’dır
95
. Fakat
daha da erken tarihli sallar hakkında bilgilere duvar ve vazo resimlerinden
ulaşabilmekteyiz. Mısır’da bulunan ve M.Ö. 3500 civarına tarihlenen
vazo üzerine bir
92
http://www.tdk.org.tr/TR/SozBul.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518C
A
(Kasım 2007).
93
Suano, Marlene, “İlk Ticari İmparatorluklar: Tarih Öncesinden İ.Ö. yak. 1000’lere”, Tarih Boyunca
Akdeniz Uygarlıkları, çev. Nurettin Elhüseyni, yay. haz. David Abulafia, İstanbul 2005, ss. 67-99, s. 73.
94
Raban, Avner, “Minoan and Canaanite Harbours”,
Aegeum 7, 1991, ss. 129-155, s.136.
95
Ayrıntılı bilgi için bkz: Yalçın, Ünsal – Pulak, Cemal – Slotta, Rainer, Uluburun Gemisi 3000 Yıl Önce
Dünya
Ticareti, çev. H. Gönül Yalçın, Bochum, 2006.