TariHİ materyaliZMİN Çarpiticiliğinda



Yüklə 446,54 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə20/22
tarix06.02.2018
ölçüsü446,54 Kb.
#26407
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   22

Tarihi Materyalizmin Çarpıtıcılığında Zıtların Birliği 

 

41



düzeyidir.” Ve bize Yürükoğlu söyledi ki özel mülkiyet kaldırıldığında, hem de 

1930’larda bile hem tarım hem de endüstride üretici güçler bu düzeyde değildi. Yani 

R. Yürükoğlu için de “antagonist sınıflar” Stalin anayasası döneminde -hiç değilse o 

sıralar, kaldı ki daha hala üretici güçler sosyalizm için yeterli değilmiş, ortadan 

kalkmamıştı... 

 

v- Sosyalizm uzun zaman ister 

 

  C. Bettelheim sosyalizmin öyle Stalin’in dediği gibi beş dakikada Beşiktaş 



kurulamayacağını ilin ettiğini, bunun için uzun süreli -ve doğru yönetilen tabii ki sınıf 

mücadelesi vs. talep ettiğini biliriz. 

 R. 

Yürükoğlu da aynı görüşte. Tabii ki o çok gelişmiş üretici güçler talep ettiği 



için aynı sonuca varıyor. 

 

 



 

-II- 

 

MAYIS YAYINLARI VEYA YUNUS DOST’UN “KOMÜN DERSLERİ VE 

BÜROKRATİK YOZLAŞMA” BROŞÜRÜ 

 

 Herşeyden önce Yunus Dost’un C. Bettelheim’ın iyi bir dostu olduğunu açıkça 



görmek için ondan bir paragraf okuyalım: 

  “Stalin’in bu ekonomist anlayışı, onu, zorunlu olarak üretici güçler teorisini 

savunmaya götürmüştür. O, “Diyalektik ve Tarihi Materyalizm” isimli broşüründe 

şöyle yazdı: “Üretici güçler üretimin en devingen ve en devrimci öğesidirler. ilk önce 

toplumun üretici güçleri değişikliğe uğrar ve gelişir; sonra bu değişikliklere bağlı ve 

uygun olmak üzere, insanlar arasındaki üretim ilişkileri, insanların ekonomik ilişkileri 

değişir.” “Üretici güçler nasılsa, üretim ilişkileri de ona göre olmalıdır.” Stalin, 

üretim ilişkilerinin üretici güçler üzerindeki etkisi (ni –b.n.) de kabul ediyor 

görünmekle birlikte, üretici güçlere mutlak bir belirleyicilik atfetmekte, üretim 

ilişkilerinin rolünü edilgenliğin sınırları içinde hapsetmektedir. Bu anlayışa göre 

tarihin motoru, üretici güçlerdir, oysa Marx’ın teorisi tarihin motorunun sınıflar 

mücadelesi olduğunu ortaya koyar. Bilindiği gibi, üretici güçler teorisine dayanan 

Menşevikler ve II. Enternasyonal’in tüm oportünistleri devrimin üretici güçlerin en 

fazla gelişmiş olduğu sanayileşmiş Avrupa ülkelerinde başarıya ulaşabileceğinin ileri 

sürüyorlardı. Buna karşılık Lenin, devrimin gerçekleşeceği ülkenin sanayi 

bakımından mutlaka en ileri ülke olması gerekmediğini, ama emperyalist zincirin en 

zayıf halkasından kırılacağını savunurken, üretici güçler teorisinin karşısına sınıf 

mücadelesinin belirleyiciliği perspektifi ile çıkıyordu...” (Komün Dersleri ve 

Bürokratik Yozlaşma, Y. Dost, s. 17.) 

 Kelimesi 

kelimesine C. Bettelheim değil si? Öyle. 

 

Şimdi gelin bizim usta C. Bettelheim’da kılı kırk yararak göstermeye çalıştığımız 



profesörün mantık silsilesinin gayet açık ve anlaşılması kolay örneklerini de Y. 

Dost’un ağzından dinleyelim: 




Tarihi Materyalizmin Çarpıtıcılığında Zıtların Birliği 

 

42



 

1- Politikanın belirleyiciliği, üstünlüğü vs... 

 

  “... Lenin’in savunduğu Marksist maddeci diyalektiktir; sosyalist kuruluş 



sürecinde politikanın ekonomi üzerindeki belirleyiciliğini kabul eden devrimci 

anlayıştır. (Lenin Buharin ve Troçki’nin sendikalar konusundaki hatalarını eleştirdiği 

bir yazısında, buna, yani politikanın ekonomi üzerindeki üstünlüğüne, Marksizmin 

ABC’si der.) Stalin’inki ise, kaba materyalizmdir, mekanizmdir; sınıflar arası 

ilişkileri mülkiyetin hukuki biçimlerine bağlayan ve politikanın usul usul ekonomiyi 

izleyeceğinin ileri süren, bu süreçte politikanın üstünlüğünü yadsıyan ekonomist 

anlayıştır.” (a.g.e., s. 16-17.) 

  “Lenin’in basit bir varsayımdan, sıradan bir örneklemeden yola çıkarak ortaya 

koyduğu görüş, proletarya diktatörlüğü döneminde politikanın ekonomiye üstünlüğü 

politik olarak işlenen hataların çizgileşmesi, örneğin toplum bireylerinin (dikkat 

edilsin, kollektif mülkiyetin varlığı koşullarında) kapitalist bir zihniyetle hareket 

etmelerine göz yumulması halinde kapitalizmin restorasyonunun kaçınılmazlığı 

şeklinde özetlenebilir.” (a.g.e., s. 20.) 

  “Stalin bu tarihten sonraki tüm yazılarında ve konuşmalarında, kapitalizmin 

restorasyonunun yalnızca ve yalnızca kapitalist bir dış müdahalenin zaferi durumunda 

olanaklı olabileceğinin öne sürmüştür. Politikanın üstünlüğü ve belirleyiciliğini 

kavramayan ekonomist anlayışın başka bir sonuca ulaşması beklenebilir mi.” (a.g.e., 

s. 22.) 


 i- 

Pratikte ekonomiyi politikadan, politikayı ekonomiden ayıranlar bir avuç 

kakavanlardır. 

  Stalin bu kakavanlardan mıdır? Değildir. Bu tespit bizzat Stalin tarafından 

defalarca tekrarlanmıştır ve Stalin’in tüm pratiği buna uygundur. 

  Bu kakavanlar yukarıdaki sözleriyle bunları yapan bu dünyanın Y. Dost’ları 

vb.lerdir. Bunların kaynakları, doğrudan kaynakları ÇKP kaynaklı yayınlardır. 

 

“Politika belirleyicidir.” “Uzman değil, kızıl.” vs... 



  ii- Y. Dost’un yukarıdaki satırları pratikten birbirlerinden ayrılamayacak olan 

ekonomi ile politikanın, pratikte sürekli karşılıklı etkileşim içinde olan ekonomi ile 

politikanın, Y. Dost’un broşürünün 29. sayfasında değindiği karşılıklı etkileşimin 

ürünü olarak ekonomi ve politikanın karşılıklı olarak birbirlerini belirlemesi, karşılıklı 

olarak birbirlerinin sebep ve sonuçları olmaları mıdır? 

  Lenin’den sendikalar üzerine verilen referans tamı tamına buna işaret eder. Şu 

basit olguya işaret eder. Siyasetin doğru değilse iktidarda kalamazsın.  İktidarda 

kalamazsan proletaryanın hangi ekonomik siyasetini uygulayacaksın ki behey adam! 

Pratikte siyaset ekonomiden ayrılmaz. Bunlar karşılıklı etkileşim halindedir. 

 Ama 


hayır, Y. Dost’ta önderi, teorik ışığı C. Bettelheim gibi bu konuyu ele 

almıyor. Böyle yapsalardı Tarihi materyalizmin alfabesine ait tespitleri ekonomizm 

diye reddetmezlerdi. 

 Yukarıdaki anlayış nedir? 

 iii- 

Yukarıdaki anlayış daha önce C. Bettelheim’da tespit ettiğimiz anlayışın ta 



kendisi, kesin açık sunulmuş halidir. 

 



Yüklə 446,54 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   22




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə