Turk J Anaesth Reanim 2013; 41: 171-4
Lomber Pleksus Bloğuyla Kombine Edilen Parasakral ve Posterior Siyatik
Sinir Blok Tekniklerinin Karşılaştırılması
Comparison of Parasacral and Posterior Sciatic Nerve Blocks Combined with Lumbar Plexus Block
Giriş
A
lt ekstremitede cerrahi anestezi oluşturabilmek için femoral, lateral femoral kutanöz, obturator, posterior femoral kutanöz ve
siyatik sinirlerin bloke edilmesi gereklidir. Bu sinirlerin tamamının bloke edilebilmesi için gereken çok sayıda enjeksiyondan ka-
çınmak amacıyla, lomber pleksus bloğuyla siyatik sinir bloğu kombinasyonu önerilmektedir (1). Lomber pleksustan köken alan
sinirlerin distalden tek enjeksiyonla bloke edilmesi amacıyla tanımlanmış olan inguinal paravasküler blok (3’ü bir arada blok) kabul gören
basit bir teknik olmasına rağmen, obturator ve lateral femoral kutanöz sinirlerin bu teknikle bloke edilebilme oranları tartışmalıdır (2-5).
Bazı araştırmalarda parasakral blok ile siyatik ve posterior femoral kutanöz sinirlerin yanı sıra, obturator sinirin de önemli oranda bloke
edilebildiği bildirilmiştir (6, 7). Ancak parasakral bloğun inguinal paravasküler teknik ile kombinasyonunun etkileri araştırılmamıştır. Bu
çalışmanın amacı lomber pleksus bloğunda uygulanan inguinal paravasküler yaklaşımın, siyatik siniri bloke etmek için parasakral veya
posterior Winnie yaklaşımlarıyla kombinasyonun klinik etkilerini, tek taraflı diz artroskopisi geçirecek hastalarda karşılaştırmaktır.
Yöntemler
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Etik Kurulu’nun 18.06.2002 tarih ve 2002/1 sayılı izniyle, turnike kullanılarak tek taraflı artros-
kopik diz cerrahisi geçirecek, ASA I-III risk grubundan, yaşları 21-66 arasında değişen, erkek hastalar onayları alındıktan sonra araştırmaya
dahil edildi. Ancak ciddi karaciğer, böbrek, kalp, nörolojik ve psikiyatrik hastalığı, diabetes mellitus ve/veya periferik nöropatisi olanlar,
antikoagülan ve kronik analjezik ilaç kullanan, lokal anestetiklere karşı bilinen alerji öyküsü bulunan, blok bölgesinde enfeksiyonu olan ve
araştırmaya girmeyi kabul etmeyen hastalar çalışmaya alınmadı.
Bu araştırma XXXVI Türk Anestezi ve Reanimasyon Kongresi’nde (26-30 Ekim 2002, Antalya, Türkiye) poster olarak sunulmuştur.
Yazışma Adresi/Address for Correspondence:
Dr. Berrin Günaydın, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı,
06500 Ankara, Türkiye Tel: +90 536 889 71 64 E-posta: gunaydin@gazi.edu.tr
©Telif Hakkı 2013 Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği - Makale metnine www.jtaics.org web sayfasından ulaşılabilir.
©Copyright 2013 by Turkish Anaesthesiology and Intensive Care Society - Available online at www.jtaics.org
Geliş Tarihi / Received : 21.09.2012
Kabul Tarihi / Accepted : 03.12.2012
Çevrimiçi Yayın Tarihi /
Available Online Date : 14.06.2013
DOI: 10.5152/TJAR.2013.47
Ertan Öztürk
1
, İsmail Gökyar
2
, Berrin Günaydın
3
, Hülya Çelebi
3
, Avni Babacan
3
, Kadir Kaya
3
1
Özel Amerikan Hastanesi, Anesteziyoloji Kliniği, İstanbul, Türkiye
2
Özel Bayındır Tıp Merkezi, Anesteziyoloji Kliniği, Ankara, Türkiye
3
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı, Ankara, Türkiye
Ö
zgün Araştırma / O
riginal Ar
ticle
171
Objective:
The aim of this study is to compare the effects of parasacral and
posterior Winnie approaches when combined with the inguinal paravas-
cular approach for lumbar plexus block.
Methods:
After the approval of the Ethics Committee, 40 patients sched-
uled to undergo arthroscopic knee surgery were enrolled. The patients
were randomly assigned into two groups in a double-blind manner to per-
form sciatic nerve block either by the parasacral technique (Group I) or by
the posterior approach (Group II).
Results:
The obturator nerve motor block success rate was found to be
80% (16/20) in Group I, whereas it was 10% (2/20) in Group II (p<0.05).
Conclusion:
Inguinal paravascular block with parasacral sciatic nerve
block led to a much higher incidence of obturator nerve motor block
when compared to the inguinal paravascular block with posterior sciatic
nerve block during knee arthroscopies.
Key Words:
Nerve block, arthroscopy, obturator and sciatic nerve
Amaç:
Bu çalışmanın amacı lomber pleksus bloğunda kullanılan inguinal
paravasküler yaklaşımın, siyatik siniri bloke etmek için kullanılan parasak-
ral veya posterior Winnie yaklaşımıyla kombinasyonun klinik etkilerini
karşılaştırmaktır.
Yöntemler:
Etik komite izni alındıktan sonra diz artroskopisi geçirecek 40
hasta, çift kör olarak parasakral teknik (Grup I) ya da posterior yaklaşımla
(Grup II) siyatik sinir bloğu yapmak için rasgele 2 gruba ayrıldı.
Bulgular:
Obturator sinir motor blok başarı oranının Grup I’de %80
(16/20) iken Grup II’de %10 (2/20) olduğu saptandı (p<0,05).
Sonuç:
İnguinal paravasküler blok ve parasakral siyatik bloğu, inguinal
paravasküler blok ve posterior siyatik bloğuna göre daha yüksek oranda
obturator sinir bloğuna neden olduğu için diz artroskopilerinde önerilir.
Anahtar Kelimeler:
Sinir bloğu, artroskopi, obturator ve siyatik sinir
Ö
zet / A
bstract
Bloklar; inguinal paravasküler teknikle lomber pleksus bloğu, para-
sakral yaklaşımla siyatik sinir bloğu ve Winnie yaklaşımıyla posterior
siyatik sinir bloğu yapıldı (6, 8, 9).
Bilgisayarda SPSS programında 40 hasta numarası bir liste halinde
girilip, rasgele seçim komutuyla hastalar iki gruba ayrıldı. Bir gruba
inguinal paravasküler teknikle lomber pleksus bloğu ve parasakral
yaklaşımla siyatik sinir bloğu uygulanırken (Grup I, n=20), diğer
gruba inguinal paravasküler teknikle lomber pleksus bloğu ve Win-
nie yaklaşımıyla posterior siyatik sinir bloğu yapıldı (Grup II, n=20).
Lokal anestetik olarak, 1/400,000 adrenalin içeren %1 lidokain so-
lüsyonu, lomber pleksus bloğu için 30 mL ve siyatik sinir bloğu için
30 mL olmak üzere toplam 60 mL (600 mg) uygulandı.
Tüm bloklar periferik sinir stimülatörü eşliğinde (Stimuplex
HNS11, B.Braun Melsungen AG, Germany), 21 G, periferi teflonla
yalıtılmış, 15 cm ve 5 cm uzunluğu olan periferik sinir blok iğneleri
(Stimuplex A, B. Braun Melsungen AG, Germnay) ile gerçekleşti-
rildi. Blok uygulaması için sinir stimülatöründe akım süresi 0,1 ms,
frekans 2 Hz ve akım şiddeti 2 mA olarak ayarlandı. Parasakral si-
yatik sinir bloğunda; ayakta dorsifleksiyon veya eversiyon (peroneal
sinir), ayak parmaklarında plantar fleksiyon veya inversiyon hareket-
leri arandı. Paravasküler 3’ü bir arada bloğunda ise, femoral sinirin
uyarılmasına bağlı olarak kuadriseps kasında kasılmalar ve patellada
ileri geri hareketler arandı. Bu hareketler gözlenince sinir stimülatö-
rünün akım şiddeti yavaşca azaltıldı ve 0,3-0,5 mA arasında halen
minimal da olsa kas kontraksiyonları gözleniyorsa, her 5 mL’de aspi-
rasyon testi yapılarak gerekli lokal anestetik enjekte edildi.
Çift kör çalışma planına göre hastalara ve blok kalitesini değerlendirecek
anesteziste siyatik sinir bloğunun hangi yaklaşımla yapıldığı söylenmedi.
İnguinal paravasküler lomber pleksus ve siyatik sinir bloklarının her bi-
risinin tamamlanmasından sonraki 10 ve 20. dakikalarda, duyu ve mo-
tor blok kalitesi değerlendirildikten sonra, ameliyat bölgesinde duyu
blok oluşanlarda girişime başlanmasına izin verildi. Duyu bloğu künt
uçlu bir iğnenin ucunu batırarak pin prick testiyle (1: Ağrı var; 2: Ağrı
yok, ancak iğnenin dokunduğunu duyuyor; 3: İğnenin dokunduğunu
bile duymuyor) değerlendirildi. Motor blok kalitesinin değerlendiril-
mesinde ise sinirin innerve ettiği kas grubunun güç kaybı temel alındı
(1: Normal güç; 2: Azalmış güç=parezi; 3: Fonksiyon hiç yok=paralizi).
Sinirlerin innervasyonuna bağlı olarak motor blok değerlendirilmesi
aşağıda belirtilen hareketler dikkate alınarak yapıldı:
Femoral sinir; kalça fleksiyonu, diz ekstansiyonu: Obturator sinir;
kalça addüksiyonu: Siyatik sinir; diz fleksiyonu: Tibial sinir; plantar
fleksiyon, inversiyon: Peroneal sinir; dorsifleksiyon (derin), eversi-
yon (derin ve yüzeyel).
İstatistiksel analiz
Gruplardaki olgu sayısı eşit ve Yates düzeltmesiyle ki-kare testi için
tek yönlü α=0,05 ve β=0,1 (power=%90) olacak şekilde, obturator
sinirin motor blokajının %80’e ulaşması durumunda, anlamlı fark
tespit edebilmek için gerekli minimum olgu sayısı Tip 1 hata oranını
en aza indirmek amacıyla, her grupta 20 olmak üzere toplam da 40
olarak hesaplandı.
Veriler ortalama±Standart Sapma (Ort.±SS) veya n olarak sunuldu.
Duyu ve motor blok değerlendirmelerine ait klinik başarı sonuçla-
rının gruplar arası karşılaştırmasında, dağılım özelliklerine göre ki
kare veya Fischer’in kesin ki-kare testleri kullanıldı. Tüm inceleme-
ler için p<0,05 istatistik olarak anlamlı kabul edildi.
Bulgular
Her iki gruptaki olguların tümü erkekti ve yaşları benzerdi (Grup I:
42±15 ve Grup II: 41±13).
Motor blok kalitesi değerlendirildiğinde parasakral blok uygulanan
olgularda obturator sinirin motor komponentinin bloke edilebilme
başarısının, posterior siyatik bloğu uygulananlara göre istatistiksel
olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu belirlendi (p<0,05) (Şekil 1).
Femoral ve siyatik sinirlerin motor blok birleşenleri değerlendirildi-
ğinde ise gruplar arasında fark gözlenmedi (Şekil 2).
Grupların duyu bloğu özellikleri değerlendirildiğinde; femoral ve
obturator sinirler her iki grupta da tam bloke edilirken, her iki grup-
tan 8 olguda (%40) lateral femoral kutanöz (LFK) sinirler hiç bloke
olmadı (p=0,00015) (Şekil 3A). Her iki gruptaki bu sekizer olguda
daha önce hazırlanan lokal anestetik çözeltisinden 7 mL verilerek
izole LFK sinir bloğu yapıldı.
Yüzeyel ve derin peroneal sinirler ile posterior femoral kutanöz
(PFK) ve tibial diğer sinirler açısından ise hiçbir olguda pin prick
testine ağrılı yanıt alınmadı (Şekil 3B).
Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’nin protokolleri doğrultusunda
hastanede bir gece takip edilen olgular ertesi gün taburcu edildi.
Tartışma
Bu araştırmada inguinal paravasküler teknikle lomber pleksus bloğu
yapılan tek taraflı diz artroskopilerinde, parasakral yaklaşımla siya-
Turk J Anaesth Reanim 2013; 41: 171-4
172
Şekil 1. Grupların motor blok kalitesinin değerlendirilmesi
*p<0,05 gruplar arası karşılaştırma
Şekil 2. Grupların femoral ve siyatik sinire ait motor blok ka-
litelerinin değerlendirilmesi
tik sinir bloğu uygulanması ile Winnie yaklaşımıyla yapılan poste-
rior siyatik sinir bloğu karşılaştırıldığında obturator sinirin motor
komponentinin, parasakral yaklaşımla belirgin olarak daha fazla
bloke edilirken, femoral ve siyatik sinirin motor özelliklerinin her
iki grupta da benzer olduğu belirlendi. Duyu bloğu açısından değer-
lendirildiğinde ise iki grupta da eşit olmak üzere %40 oranında LFK
sinirde hiç blok gözlenmezken, diğer sinirlerin tümünde duyu bloğu
özellikleri benzer bulundu.
Birçok merkezde günübirlik olarak gerçekleştirilen artroskopi olgu-
ları, kurumumuzun Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’nin protokol-
leri doğrultusunda hastanede bir gece takip edildikten sonra taburcu
edilmektedir. Tek taraflı artroskopilerde anestezi yöntemi olarak
periferik sinir bloklarının tercih edilmesinin nedenleri arasında has-
talarının genel anesteziyi istememesi, santral bloklardan spinal anes-
tezinin ise karşı tarafta istenmeyen blok oluşturması, olası postspinal
baş ağrısı ve idrar retansiyonu riski sayılabilir.
Uyluğa turnike konulması gereken cerrahi işlemlerin başarıyla ve
güvenle yapılabilmesi için obturator sinirin de bloke edilmesi ge-
rekir. Obturator sinirin inguinal paravasküler teknikle blokajı so-
nucu bildirilen motor blok oranı %0-27,5 arasında değişmektedir
(1).
Rejyonal tekniklerde bir bloğun başarılı olma alt sınırı genellikle
%80 olarak kabul edilmektedir. Lomber pleksus bloğunun etkin
olarak siyatik ve eğer gerekirse obturator sinir bloğuyla kombine
edilebileceği ve birçok alt ekstremite cerrahisinde, inguinal paravas-
küler teknikle lomber pleksusun ≥20 mL volümdeki lokal anestetik-
lerle başarıyla bloke edilebildiği bilinmektedir (8-10). Diz cerrahisi
için 30 mL %0,75 ropivakainle yapılan parasakral siyatik sinir blo-
ğu sonrası, 7 mL %0,75 ropivakainle selektif obturator sinir bloğu
ve 10 mL %0,75 ropivakainle femoral blok yapılan bir çalışmada,
parasakral siyatik sinir bloğunun güvenilir obturator sinir bloğu
oluşturmadığı saptanarak, selektif obturator sinir bloğu yapılması
gerektiği sonucuna varılmıştır (11). Benzer şekilde, ön çapraz bağ
tamiri için parasakral siyatik sinir bloğu ve/veya obturator sinir blo-
ğu karşılaştırıldığında, 25 mL lokal anestetik volümüyle (%2 lido-
kain ve %0,5 bupikavain) parasakral bloğun, obturator sinir bloğu
oluşturmadığı bildirilmiştir (12). Bu çalışmaların aksine biz 30 mL
1:400,000 adrenalinli %1 lidokainle yapılan siyatik sinir bloğun-
da parasakral tekniği kullanarak, inguinal paravasküler blokla elde
edilen obturator sinir motor blok oranını belirgin olarak artırdığını
gözlemledik. Ayrıca çalışmamızda lomber pleksus bloğuna ek olarak
hem parasakral hem de posterior siyatik sinir bloğu uygulamaların-
da femoral ve obturator sinirlerde tam duyusal blok gözlenmiştir.
Araştırmamızda obturator bloktaki yüksek başarı oranını Morris ve
ark. (7) tarafından da belirtildiği gibi obturator sinirin, parasakral
bölgede siyatik sinire komşuluğuna ek olarak yüksek volümde (30
mL) lokal anestezik kullanmış olmamıza bağlayabiliriz. Çalışmamızı
destekleyen bir kadavra çalışmasında lateks enjeksiyonu sonucu ob-
turator sinirin %82 oranında boyanarak parasakral sinir bloğunun
obturator sinirdeki blok başarı oranını artıracağı bildirilmiştir (13).
Periferik sinir bloklarında kullanılan lokal anestetiklerin hacimle-
rinin arttırılması ile, klinik blok başarısı toksik dozlara ulaşmadan
artmaktadır. Nitekim Elmas ve ark. (14) 65 mL 1:400,000 adrenalin
içeren %1 lidokain kullanarak yaptıkları siyatik ve inguinal paravas-
küler blok kombinasyonlarında blok başarısının arttığını bildirmiş-
lerdir. Ayrıca bu araştırmada 650 mg lidokain kullanılmış olmasına
rağmen plazma konsantrasyonlarının hiçbir hastada toksik sınırlara
ulaşmadığı gösterilmiştir. Ancak son yıllarda ultrason eşliğinde ya-
pılan periferik sinir blok uygulamalarında bloğun devam süresine
lokal anestetiğin volüm ve konsantrasyonunun etkisi incelendiğinde
düşük lokal anestetik volümlerinin tercih edilebileceği bilinmekte-
dir (15, 16). Sinir stimülatörü kullandığımız araştırmamızda blok
başarı oranını artırmak için ultrason kullanılan bloklara göre daha
yüksek hacimlerde lokal anestetik verdik.
Elektif diz artroskopisi geçiren hastalarda Winnie’nin inguinal pa-
ravasküler tekniğine göre yapılan femoral blok sonrası komplet
duyu kaybı bölgesi dağılımının haritalandırıldığı bir araştırmada ise
başarılı femoral blok sonrası, duyu kaybı alanlarında bireyler arası
farklılık gösterilmiştir. Bu nedenle bu araştırmada uyluğun üst-ön
yüzü ya da medial malleol üzerindeki cilt bölgesinde duyusal anes-
tezi olmamasının başarısız blok anlamına gelmediğini sonucuna va-
rılmıştır (17). Araştırmamızda ise pin prick testine LFK sinire her
iki gruptan da 8 olguda (%40 oranında) “ağrı var” yanıtı alınırken,
yüzeyel ve derin peroneal sinirler ile PFK ve tibial diğer sinirlerin
innervasyon alanlarında hiçbir olguda “ağrı var” yanıtı alınmamıştır.
Çalışmamızda LFK sinirlerde %40 oranındaki blok başarısızlığının
sebebinin inguinal paravasküler blok uygulamasında, iğne girişinin
femoral sinir ve arter arasına yapılmasına bağlı olarak, lokal aneste-
tiğin hem femoral hem de obturator sinire doğru yayılıp LFK sinire
yeteri kadar yayılmadığını düşünüyoruz. Bu nedenle femoral ve ob-
turator sinirlerdeki blok başarı oranları da artmıştır.
Sonuç
Siyatik sinir bloğunda parasakral yaklaşımın kullanılması, inguinal
paravasküler blokla elde edilen obturator sinir motor blok oranını
Öztürk ve ark. Lomber Pleksus Bloğuyla Kombine Parasakral ve Posterior Siyatik Sinir Bloğu
173
Şekil 3. Grupların duyu bloğu özelliklerinin değerlendirilmesi
A) Femoral, Obturator ve Lateral Femoral Kutanöz (LFK) Si-
nirlerin değerlendirilmesi. B) Yüzeyel ve Derin Peroneal Sinir-
ler ile Posterior Femoral Kutanöz (PFK) ve Tibial Sinirlerin
değerlendirilmesi
A
B
arttırması yanında LFK sinirin her iki grupta da %40 oranında blo-
ke olmaması genel blok başarısını düşürmüş gibi görünse de, daha
yüksek oranda obturator sinir bloğu istendiğinde inguinal paravas-
küler blokla birlikte parasakral yaklaşımla yapılan siyatik sinir bloğu
önerilebileceği kanısına varılmıştır.
Çıkar Çatışması
Yazarlar herhangi bir çıkar çatışması bildirmemişlerdir.
Hakem değerlendirmesi:
Dış bağımsız.
Etik Komite Onayı:
Bu çalışma için etik komite onayı Gazi Üniversitesi Tıp
Fakültesi’nden (18.06.2002, 2002/1) alınmıştır.
Hasta Onamı:
Yazılı hasta onamı bu çalışmaya katılan hastalardan alınmıştır.
Yazar Katkıları
Fikir - İ.G., E.Ö.; Tasarım - İ.G., E.Ö., K.K.; Denetleme - H.Ç., A.B., K.K.;
Kaynaklar - E.Ö.; Malzemeler - E.Ö.; Veri toplanması ve/veya işlemesi - E.Ö.,
İ.G.; Analiz ve/veya yorum - E.Ö., K.K., B.G., A.B., H.Ç.; Literatür taraması
- B.G., K.K., İ.G., E.Ö.; Yazıyı yazan - E.Ö., B.G., K.K.; Eleştirel İnceleme -
B.G., K.K., H.Ç.; Diğer - E.Ö., İ.G., K.K., B.G., A.B., H.Ç.
Conflict of Interest
No conflict of interest was declared by the authors.
Peer-review:
Externally peer-reviewed.
Ethics Committee Approval:
Ethics committee approval was received for
this study from the ethics committee of Gazi University School of Medicine
(18.06.2002, 2002/1).
Informed Consent:
Written informed consent was obtained from patients
who participated in this study.
Author Contributions
Concept - İ.G., E.Ö.; Design - İ.G., E.Ö., K.K.; Supervision - H.Ç., A.B.,
K.K.; Funding - E.Ö.; Materials - E.Ö.; Data Collection and/or Processing
- E.Ö., İ.G.; Analysis and/or Interpretation - E.Ö., K.K., B.G., A.B., H.Ç.;
Literature Review - B.G., K.K., İ.G., E.Ö.; Writer - E.Ö., B.G., K.K.; Critical
Review - B.G., K.K., H.Ç.; Other - E.Ö., İ.G., K.K., B.G., A.B., H.Ç.
Kaynaklar
1. Cousins MD, Briderbaugh PO. Neural Blockade in Clinical Anesthesia
and Management of Pain. Philadelphia: Lippincott Raven Publishers;
1998, 373-94.
2. Balas GI. In defense of the 3-in-1 block. Reg Anesth 1992; 17: 244.
3. Cauhe’pe C, Olivier M, Colombani R, Railhac N. Le bloc “troisen-
un”: mythe ou re’alite´? The “3-in-1” block: myth or reality? Ann Fr
Anesth Reanim 1989; 8: 376-8.
4. Mansur NY. 3-in-1 or 4-in-1? Reg Anesth 1992; 17: 242-3.
5. Winnie AP. The 3-in-1 block. Is it really 4-in-1 or 2-in-1? Reg Anesth
1992; 17: 176-9.
6. Mansur NY. Reevaluating the sciatic nevre block: Another landmark
for consideration. Reg Anesth 1993; 18: 322-3.
7. Morris GF, Lang SA, Dust WN, Van der Wal M. The parasacral sciatic
nerve block. Reg Anesth 1997; 22: 223-8.
[CrossRef]
8. Winnie AP, Ramamurthy S, Durrani Z. The inguinal paravascular
technic of lomber plexus anesthesia: the “3-in-1 block”. Anesth Analg
1973; 52: 989-96.
[CrossRef]
9. Winnie AP. Regional anesthesia. Surg Clin North Am 1975; 55: 861-
92.
10. Parkinson SK, Mueller JB, Little WL, Bailey SL. Extent of blockade
with various approaches to the lomber plexus. Anesth Analg 1989; 68:
243-8.
[CrossRef]
11. Jochum D, Iohom G, Choquet O, Macalou D, Ouologuem S, Meuret P,
et al. Adding a selective obturator nerve block to the parasacral sciatic nerve
block: an evaluation. Anesth Analg 2004; 99: 1544-9.
[CrossRef]
12. Aissaoui Y, Serghini I, Qamous Y, Seddiki, R, Zoubir M, Boughalem
M. The parasacral sciatic nerve block does not induce anesthesia of the
obturator nerve. J Anesth 2013; 27: 66-71.
[CrossRef]
13. Valade N, Ripart J, Nouvellon E, Cuvillon P, Prat-Pradal D, Lefrant JY,
et al. Does sciatic parasacral injection spread to the obturator nerve? An
anatomic study. Anesth Analg 2008; 106: 664-7.
[CrossRef]
14. Elmas C, Elmas Y, Gautschi P, Uehlinger P. Kombinierter ischiadicus
3-in-1 block: Anwendung bei orthopadischen operationen im unter-
schenkelbereich. Anaesthesist 1992; 41: 639-43.
15. Fredrickson MJ, Abeysekera A, White R. Randomized study of the ef-
fect of local anesthetic volume and concentration on the duration of
peripheral nerve blockade. Reg Anesth Pain Med 2012; 37: 495-501.
[CrossRef]
16. Fredrickson MJ, White R, Danesh-Clough TK. Low-volume ultra-
sound-guided nerve block provides inferior postoperative analgesia
compared to a higher-volume landmark technique. Reg Anesth Pain
Med 2011; 36: 393-8.
[CrossRef]
17. Jochum D, O’neil T, Jabbour H, Diarra PD, Cuiget-Pourel E, Bouaziz
H. Evaluation of femoral nevre blockade following inguinal paravas-
cular block of Winnie: are there stil lessons to be learnt? Anaesthesia
2005; 60: 974-7.
[CrossRef]
Turk J Anaesth Reanim 2013; 41: 171-4
174
Dostları ilə paylaş: |