72
gürül gürül akmağa başlar, çeşme soğulur, yenisi ortaya çıkar; doğa
bir yerde ölür, başka bir yerde varolur. Tüm bunlar Dünyanın
kendisinden oluşur, Yabancı bir varlığın emriyle oluşmaz.
Hayat Kendi yasalarından Ezeli, Ebedi, Sonsuz, Kamil Hayat
olmaktan uzaklaştı. Hayat ölür, değişir, ancak Hayatilik ölmez ve
değişmez. Sadece yeni belirtileriyle yenilenir.
İnsan Kendi yasalarından Ezeli, Ebedi, Kamil, Sonsuz İnsanlı-
ğından uzaklaştı. İnsanın çamurdan oluşması, sonra kaburgasından
yaratılmışla çiftleşerek artması saçmadır. Dahası bilimsel teorilerin
insan hakkındaki yanılgıları kabul edilemez. Maymunun evrim
yoluyla insana dönüşmesi çok saçma.
"İnsan içinde Mutlak taşıyan,
ortamdan, gerçeklerden yüksek olan, Mutlaklığa yönelen ve
Mutlaklaşmaya kadir olan Ruhsal bir varlıktır" (Asif Ata).
Asif Ata`nın İnsanlaşma Öğretisi İnsan hakkındaki bu tarife göre
var olmuştur. Asif Ata`nın
"Kamil İnsan" düşüncesi insanın canlı
türler arasında en mükemmeli ve akıllısı olduğunu yüceltmiyor. Asif
Ata İnsan`ı başka türlerle değil, Mutlak`la karşılaştırmaktadır. İnsan
Gerçeklik ve Anlam topluluğudur. Gerçek insan biyolojik, doğal
özelliklere sahip bir varlıktır. Ancak derinlere indikçe onun içinde
yüksek nitelikler gözükmektedir. Kutsallık, ulviyet insanın bünyesin-
dedir. İnsan kendi gerçek manada anladıkça Ruhsal anlam kazanıyor
ve İnsanlığıyla eşit duruma geliyor. İnsanın Özümlülüğü değil,
Mutlaklığı, insanlığı daha önemlidir. İnsan dünyada görünüp yok
olmak için doğmuyor, kendi Anlamına ulaşmak, insanlaşmak için
doğuyor. İnsan gerçekliğe denk yaşayınca ölümlü oluyor, dolayı-
sıyla, geçici özellikleri ile bitip gidiyor. Sadece nesil üremesine
katkıda bulunuyor. Fakat Özümlülüğü bulan İnsan ölümsüzlüğüne
kavuşmuş oluyor. Kendisinin yüksek, manevi nitelikleriyle Ulusal
anlama
yükseliyor Nesimi misali,
Buda misali, Tolstoy misali...
Asif Ata`ya göre İnsan`ın insanlaşması üç aşamadan geçerek
kamilliğe ulaşır: kendini tanıma, kendinden uzaklaşma, kendisine
yakınlaşma, yani, kendisini bulma. Kendini tanımanın ve yaratmanın
bir yolu da
"kendinle savaş" (Azerbaycan türkcesinde -
“Özüyledöyüş”) yöntemidir. Her birey itiraf yoluyla kendi içinde
bulunduğu tüm kusurlu yönlerini açığa çıkarmalı, tanımalıdır.
Kendisini kandırmamalı, küçük "ben"ini besleyen içgüdülerinin
etkisini ortadan kaldırmalıdır. İtiraftan korkmamalıdır, özündeki
kötülükleri görüp etrafa göstermekten utanmamalıdır. Bu durum