T.C.
ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ
İLÂHİYAT FAKÜLTESİ
Sayı: 9, Cilt: 9, 2000
PSİKOTERAPİ'DE YENİ BİR YAKLAŞIM:
LOGOTERAPİ VE VİKTOR FRANKL
Abdülkerim BAHADIR
*
Bilimsel yöneliş açısından tarihe göz atıldığında Sosyololojinin yanında
Psikolojinin, Astroloji - Matematik ve Fizik - Kimya ve Biyoloji şeklinde sıralanan
bilimlerde meydana gelen gelişmelerden sonra, ancak 19. Yüzyılda müstakil bir
bilim dalı olarak ortaya çıktığı görülür. İlk dönemlerde daha çok metafizik temele
dayalı spekülasyonlarla gelişimini sürdüren Psikoloji, gittikçe gelişerek nihayet
1879 yılında ilk deneysel laboratuarına kavuşur. Sistematik-deneysel psikoloji
devrinin başlangıcına işaret olarak kabul edilen bu girişimden sonra çok geçmeden,
özellikle modernleşmenin beraberinde getirdiği sorunların etkisiyle Psikoloji'nin
terapik yönü önplana çıkmıştır.(
1
) Ancak, birbirlerine alternatif düşüncelerle
psikoloji sahnesine çıkan yaklaşımların çoğu, savundukları düşüncelerden ötürü
genel olarak monizme ve determinizme mahkum edilmişleridir. Özellikle son
yüzyılda Varoluşcu Felsefe'nin de etkisi ile, insanı doğrudan ve bütüncü tarzda ele
alan yaklaşımların, kendine özel bir prensip etrafında toplandıkları müşahede
edilmektedir. Çağdaş sorunlara çağdaş çözümler sunarak psikolojik donanımın
"anlam" ekseninde yeniden yapılandırılması gerektiğini savunan Logoterapi, sözü
edilen ekollerden birisidir.
Bu makale ana hatlarıyla Logoterapi'yi ve bu ekolün kurucusu
Avusturyalı nörolog-psikolog Viktor Emil Frankl'ı tanıtmayı hedeflemektedir.
- LOGOTERAPİ:
Adını Yunanca bir kelime olan "Logos" (Anlam)'tan alan Logoterapi
(Logotherapie), Viktor Frankl öncülüğünde kurulmuş yeni bir psikoterapik
yaklaşımdır. "Anlam"ı merkez kavram olarak kabul eden bu ekol, "anlam
kazandırma yoluyla terapi"yi temel tedavi metodu olarak benimser.(
2
)
*
Dr.; Selçuk Üniversitesi,. İlahiyat Fak. Din Psik. A.B.D.
(
1
)
Geniş bilgi için bkz. BRUNO, Frank J.; Psikoloji Tarihi, (Çev. G. Sevdiren), Kıbele Yay.,
İstanbul 1996; WOORDWORTH, Robert S.; Bugünün Psikoloji Cereyanları, (Çev. M.S.
Başoğlu), Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1943; BAYMUR, Feriha; Genel
Psikoloji, İ
nkılap Yay., İstanbul 1989, 287-305.
(
2
)
FRANKL, İnsanın Anlam Arayışı (Çev. S. Budak), 2. Baskı, Öteki Yay., Ankara 1992, 89;
LUKAS, Elisabeth; Auch dein Leben hat Sinn, logotherapeutische Wege zur
Gesundung, 3.
Auflage., Herder Verl., Freiburg 1991, 10,43; Süddeutsches Institut für
Logoterapi'nin savunduğu "anlam yoluyla terapi" düşüncesi, geleneksel
psikoterapinin savunduğu "terapi yoluyla anlam" düşüncesine tamamen ters bir
anlayışa karşılık gelir. Geleneksel psikoterapi anlayışı, anlama ulaşma; kendini
gerçekleştirme; olmak istediği gibi olma; mutluluğa ulaşma vb. gibi sağlıklı bir
kişiliğin ifadesi olarak kabul edilen niteliklere ulaşmayı, örneğin Ödipal çatışmaları
çözmeye, iğdiş edilme korkusundan kurtulmaya bağlar. Oysa psikolojik tetkikler
açıkça göstermektedir ki, anlamlılığın gözardı edildiği bir girişimde, ortadan
kaldırılan her nevroz, yerini çoğu zaman "Varoluşsal Boşluk"a
(*)
bırakmaktadır. Bu
tarz trajik bir neticenin en önemli nedeni, insanın en temel eğilimi olan “anlam
arayışı”nın dikkatten uzak tutulması ve tatmin imkanından yoksun bırakılmasıdır.(
3
)
Psikanaliz ve Bireysel Psikoloji'den sonra "Üçüncü Viyana Psikoterapi
Ekolü" olarak meşhur olan Logoterapi, başta ABD olmak üzere, pek çok yabancı
ülkede tanınarak yaygınlık kazanmış, 50'yi aşkın enstitüleri ile bilim dünyasında
önemli bir konuma ulaşmıştır.(
4
) Sosyo-politik şartlara bağlı olarak Avrupa'da
beyingöçü devrinin tabii bir neticesi şeklinde tanımlayabileceğimiz bu gelişmeye
karşın, Frankl'in ABD veya diğer ülkelerde vermiş olduğu hemen tüm
konferansların ve yayınların kısa süre içerisinde Almanca'ya kazandırıldığını burada
ifade etmeliyiz.
Logoterapi için "Anlam" (Logos, Sinn)
(**)
kavramı insan görüşünde
merkezi bir konuma sahip bulunmakla beraber bu "Anlam"ın bütünlüğü içerinsinde
yer alan bazı özel kavramlar da söz konusudur. Bunlar: Varlık, Varoluş
(Dasein=Existen), Değerler (Werte), Tercih, Karar (Entscheidung), Özgürlük
(Freiheit), Sorumluluk (Verantwortung), Vicdan (Gewissen), Güven (Vertrauen) ve
Geçicilik (Vergänglichkeit). Burada sıralanan kavramlar, "Anlam" (Sinn=Logos)
kavramı bünyesinde birleşir ve bütünleşir. Anlama yüklediği bu olumlu muhtevadan
Logotherapie,
Jahresberiçht, Fürstenfeldbruk-München 1995, 1; HAHN, Udo;Sinn suchen-
Sinn finden, Was ist Logotherapie, Vandenhoeck und Ruprecht, Göttingen, 1994, 7, 10, 83;
KURZ, Wolfram; "Der Mensch auf der Weg zu sich Selbst", in Kompendium der Logotherapie
und
Existenzanalyse, Hrsg. W.Kurz-F Sedlak, Lebenskunst Verl., Tübingen 1995, 39.
(*)
Bu kavram "anlamsızlık" anlamına gelen Logoterapik bir kavramdır. (Bkz.LUKAS,
Elisabeth; Psychologische Seelsorge,2. Auflage, Herder Verl., Freiburg-Basel-Wien 1996,
17.)
(
3
)
FRANKL, Viktor; Duyulmayan Anlam Çığlığı, (Çev. S. Budak), Öteki Yay., Ankara
1994, 14-15.
(
4
)
Bkz. FRANKL, Viktor; "Das Leiden am sinnlosen Leben", in Der Wille zum Sinn, 6.
Auflage, Piper Verl., München 1996., 237; FRANKL, Viktor-KREUZER, Franz; in Im Anfang
war der Sinn, 3. Anflage., Piper Verl.,, München-Zürich 1994, 13; FRANKL, Viktor; "Kendini
Gerçekleştirme ve Kendini İfade Etmenin Ötesinde," (Çev. A. Demirhan), Sana Ruhtan
Soruyorlar, Derl. K.Sayar-E.Göka, İz Yay. İstanbul 1991, 13; KOLBE, Christoph; Heilung
oder Hindernis, Religion bei Freud Adler Fromm Jung und Frankl, Kreuz Verl.,
Stuttgart 1986,
212; HAHN, age.,7.10.
(**)
Logoterapi "Anlam" kavramı ile anlamanın konusu olan zihinsel bir süreci ifade
etmekten çok daha öte, varoluşsal bir bütünlüğe işaret eder.(Bkz. BİLLER, Karlheinz;
"Der Sinn-
Begriff als zentrales Theorem der Logotherapie", in Kompendium der Logotherapie und
Existenzanalyse, Hrsg. W.Kurz-F Sedlak, Lebenskunst Verl., Tübingen 1995,101-108).