Yazi takip ahmet Dede Secretary yayin tüRÜ Üç Aylık, Uluslararası, Süreli Yayın Type of Publication



Yüklə 4,8 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə86/106
tarix17.11.2018
ölçüsü4,8 Mb.
#80181
növüYazi
1   ...   82   83   84   85   86   87   88   89   ...   106

DİYANET İLMÎ DERGİ  
· 
 CİLT: 54  
· 
 SAYI: 2  
· 
 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN 2018
198
. Hey l  Kavramının  lemin Mahiyeti  roblemindeki  olü
Çalışmamızda heyûlâ kavramının tarihsel seyri boyunca kazandığı an-
lamları  ve  kavramın  kullanımına  zemin  hazırlayan  nedenleri  belirleyip
açıkladık. Yanı sıra âlemin mahiyeti ile ilgili özellikle Kindî’nin sarf ettiği
düşünceleri  incelemeye  çalıştık.  Makalemizin  asıl  sorunsalını  oluşturan
ise, heyûlâ kavramının âlemin mahiyeti problemindeki rolünün tespit edil-
mesidir.
Heyûlâ kavramı fizik ve metafizik açısından farklı bir zemine sahiptir.
Kindî’nin heyûlâya yönelik tanımlamaları içerisinde dikkati çeken kavra-
mın  kendisi  tarafından  da  metafiziksel  bir  zemine  oturtulmuş  olmasıdır.
Yanı sıra Kindî’ye göre bu kavram her türlü niteliği kabul eden fakat ken-
disi bir nitelik olmayan suretleri koruduğu halde kendisinin bu tür bir ihti-
yacı  olmayan  şey  olması  bakımından  bir  çeşit  cevherdir.  Dolayısıyla
heyûlânın  öncesinde  herhangi  bir  maddî  yapıdan  da  bahsedilebilmesi
mümkün değildir. Bu sebeple de Kindî heyûlâyı en yüksek cins kabul eder
ve tarifinin yapılamayacağını belirtir.
37
Kindî’nin bu tanımlamaları çerçe-
vesinde, en yüksek cins sayılan ve tarifinin mümkün olmadığı savunulan
kavram metafiziksel anlamda ele aldığımız heyûlâyı işaret etmektedir. Me-
tafiziksel anlamda heyûlâ suret olmaksızın fizik alanda duyular ile tespit
edilememektedir.  Ancak  âlemdeki  tüm  nesnelerin  ortak  maddesi  konu-
mundadır. Fiziksel anlamdaki heyûlâ söz konusu olduğunda ise en, boy ve
derinliği olan herhangi bir cismin tarifi yapılmış olur.
Zaman, hareket ve mekân kavramlarını da konuya dâhil eden Kindî, fi-
ziksel anlamdaki madde gibi hepsinin sonlu olduğu düşüncesindedir. İçle-
rinden birisinin sonlu olduğunun ispatı diğerlerini de sonlu kılacaktır. Bu
sebeple fiziksel anlamdaki maddenin sonlu olduğunu ispat eden Kindî tar-
tışmasız bir şekilde zaman, hareket ve mekân da sonlu kabul eder.
38
Kin-
dî’nin bu çıkarımı herhangi bir mantıksızlık barındırmaz. Fakat tespit edil-
mesi  gereken  şey  metafiziksel  olan  maddenin  sonlu  olmayışıdır.  Şayet
zaman,  hareket  ve  mekân  kavramları  metafiziksel  anlamdaki  madde  ile
kıyaslanırsa heyûlânın da sonlu ve aynı zamanda Ezelî olmadığı düşüncesi
ortaya çıkar.
Yukarıdaki çıkarımlara binaen Kindî’nin yaratmayı yoktan yaratma for-
matında ele aldığı unutulmamalıdır. Her sonlu olan yoktan yaratılmıştır ve
hepsinin bir tek yaratıcısı vardır.
39
Bizim bu noktada getireceğimiz eleştiri
37
Kindî, “Kitâbü’l-Cevâhiri’l-hamse”, 2: 289.
38
Bkz. Kindî, “Risâle fî mâiyyeti mâ la yümkinu en yekûne lâ nihâyete leh ve me’llezî
yukâlu lâ nihâyete leh”, Kindî Felsefi Risâleler içindethk. Mahmut Kaya (İstanbul:
Klasik Yayınları, 2013), 2:200-201. Kindî, Kitâb fi’l-felsefeti’l-ûlâ, 2: 140-141.
39
Bkz. Kindî, “Kitâb fi’l-felsefeti’l-ûlâ”, 136-138. Bkz. Kindî, “Risâle fî vahdâniyye-


KİNDÎ’YE GÖRE HEYÛLÂ KAVRAMI BAĞLAMINDA ÂLEMİN EZELİLİĞİ PROBLEMİ
199
ise,  Kindî’nin  yoktan  yaratma  fikrini  benimsemesinin  heyûlâ  kavramına
tam manasıyla bir anlam yükleyemediğidir. Çünkü Kindî heyûlâyı yalnızca
en yüksek cins sayar ve tarifinin mümkün olmadığını ileri sürer. Bu bakım-
dan  Kindî’ye  göre  heyûlâ  yoktan  mı  yaratılmıştır  yoksa  Ezelî  olarak  mı
vardır  Bu sorunun cevabı Kindî’nin söylemlerinden çok net bir şekilde
çıkmamakla birlikte onun yoktan yaratma fikrinin bu aşamada da ileri sü-
rülmesi oldukça yanlıştır. Çünkü Kindî’nin bazı ifadeleri aslında onun da
sudurcu bir filozof olabileceği yönünde seyretmektedir.
Farabi ve İbn Sina Allah’ın varlığını âlemin yaratılması için yeterli se-
bep  görürler. Yani  âlem,  ilahi  iradeye  seçmeci  manada  gereksinim  duy-
maksızın ilahi iradenin ilahi ilimde kadim olarak bilfiil var olduğunu kabul
ile ezelde sudur yoluyla zuhur etmiştir. Kindî’nin ise buna yakın ifadeleri
şu şekildedir:
“Her var olan, olmayanı meydana getirmek üzere bir etkilenme (infi’âl)
durumundadır. Öyleyse İlk gerçek Bir’den gelen birlik feyzi, her duyulur
nesneye  ve  onlara  ilişkin  olanlara  varlık  vermiştir.  O,  kendi  varlığından
onlara sununca, her bir varlık vücut bulmuştur. Şu halde var oluşun gerçek
sebebi Bir’dir.”
40
Bu ifadelere dayanarak Kindî’nin suduru savunun bir filozof olduğunu
iddia etmek kolay bir iş değildir. Bunun nedenleri arasında Kindî’nin eli-
mize  ulaşan  eserlerinin  çoğunda  yoktan  yaratmacı  bir  tavır  benimsemiş
olması önemli bir yere sahiptir. Yanı sıra sudur âlemin Ezelî olduğunu sa-
vunmaktır. Yine hatırlatmak gerekirse o birçok yerde yoktan yaratma fikri-
ni savunmuştur.
Sonuç
Heyûlâ kavramı bağlamında Kindî’nin âlemin mahiyeti ile ilgili vermiş
olduğumuz bilgiler doğrultusunda filozofun ileri sürdüğü teorinin nedenle-
ri tespit edilmiştir. Bazı düşünürlere göre Kindî, yaşadığı dönemin kelâm-
cılarından etkilendiği için yoktan yaratma fikrini benimsemekte bazı düşü-
nürlere  göre  de  yoktan  yaratma  toerisini  değil  sudur  doktrinini  kabul
etmektedir.
Bizim  ulaştığımız  sonuç  ise,  yoktan  yaratma  teorisi  daha  çok  fiziksel
anlamdaki âlem, felek, cisim, cirm veya madde üzerine yapılan bir çıka-
rımdır.  Özellikle  metafiziksel  anlamdaki  madde  olan  heyûlâya  yönelik
ti’llâh  ve  tenâhî  cirmi’l-âlem”,  Kindî  Felsefi  Risâleler  içinde,  thk.  Mahmut  Kaya
(İstanbul:  Klasik  Yayınları,  2013),  2:  202-207.  Kindî,  “Risâle  fî  îzâhi  tenâhi  cir-
mi’l-‘âlem”, Kindî Felsefi Risâleler içindethk., Mahmut Kaya (İstanbul: Klasik Ya-
yınları, 2013), 2: 192-197., Kindî, “Risâle fî mâiyyeti mâ la yümkinu en yekûne lâ
nihâyete leh ve me’llezî yukâlu lâ nihâyete leh”, 2: 198-201.
40
Kaya, Kindî Felsefi Risâleler, 40-41; Kindî, “Kitâb fi’l-felsefeti’l-ûlâ”, 2: 176-177.


Yüklə 4,8 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   82   83   84   85   86   87   88   89   ...   106




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə