Zina nedeniye boşanma



Yüklə 15,44 Kb.
tarix12.10.2018
ölçüsü15,44 Kb.
#73142

Av.Salih TEKDEMİR- Adana Barosu
ZİNA NEDENİYE BOŞANMA
Aile toplum için son derece önemlidir. Bunun içindir ki bir çok ülkede evlilik birlikteliğinin sonlandırılması, mahkeme kararı ile olması koşuluna bağlanmıştır. Türkiye’de de boşanmanın sebebe ve hükme dayanması koşulu benimsenmiştir. Medeni Kanunda, ailenin devamlılığı esas alınarak, boşanma sebepleri açıkça sayılmıştır. Buna göre boşanma davası açabilmek için, kanunda sayılmış olan nedenlerden en az birinin gerçekleşmiş olması gerekir. Bu yazımızda, kanunda sayılmış nedenlerden biri olan ‘’ZİNA’’y ı ele alacağız.
ZİNA
Zina; evli olan eşlerden birinin, karşı cinsten başka birisi ile bilerek ve isteyerek cinsel ilişkide bulunmaktır.

Eşler evlenmekle birbirlerine sadakat göstereceklerine dair yükümlülük altına girmiş olurlar. Zina yapan şahıs bu yükümlüğü ihlal etmiş olur. Bu da evlilik birlikteliğini sonlandıran mutlak nedenlerden biridir.

‘’TMK, MADDE 161 : Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur. ‘’
Yasa maddesine göre, ‘evli olmak’, ‘eşinden başka karşı cinsten birisiyle cinsel ilişkide bulunmak’ ve ‘kusurlu olmak’ olmak üzere zinanın üç unsuru vardır.
1. EVLİ OLMAK
Evlilik, sözleşme ile kurulur ve tarafların boşanmalarına hükmedildiğine ilişkin mahkeme kararının kesinleşmesine kadar devam eder. Boşanma davası devam ederken ya da mahkemece ayrılığa karar verilmesi halinde de eşler evlidir. Tarafların fiilen ayrı yaşamadıkları bu dönemlerde dahi, eşlerden birinin eşinden başka, karşı cinsten olan biriyle cinsel ilişkide bulunması zina olarak kabul edilecektir.
2. EŞİNDEN BAŞKA KARŞI CİNSTEN BİRİSİYLE CİNSEL İLİŞKİDE BULUNMAK
Zinanın unsurlarından biri de cinsel birleşmedir. Ama burada dikkat edilmesi gereken husus ise cinsel ilişkinin karşı cinsten biriyle yapılmış olması şartı aranmaktadır. Bir diğer tabirle eşlerin kendi cinslerinden biri ile (lezbiyen-sevicilik ya da homoseksüel ilişkiler) cinsi münasebet zina kapsamında değerlendirilemez. Bu tür ilişkilerde ‘Haysiyetsiz Yaşam Sürme’ sebebine dayanılarak boşanma talep edilebilir.

Cinsel ilişki gerçekleşmesi şarttır. Taraflardan birinin başkası ile kol kola gezmesi, yemek yemesi, öpüşmesi vs. durumlar zinanın gerçekleştiğini kanıtlamaz.


3. KUSURLU OLMAK
Kusurdan kasıt, davalı tarafın bunu bilerek, isteyerek yapmış olması, yani ilişkinin arzuya dayanmış olmasıdır. Bunun farkında olmayan ya da arzusu olmayan birinin zina yaptığından söz edemeyiz. Hayata kasıt tehditi altında, tecavüz, bilinci ortadan kaldıran alkol veya uyuşturucu maddenin istem dışında davalı tarafa verilmiş olması ve cinsi münasebetin bu durumdayken vuku bulmuş olması zina olmayan durumlara örnek olarak gösterilebilir.
SÜRE ŞARTI
Zinanın mutlak boşanma sebebi olduğunu belirtmiştik. Bu sebebe dayanarak boşanmak isteyen tarafın ortak hayatın çekilmez hale geldiğini ispat etmesine gerek yoktur. Diğer şartların varlığı ile birlikte bu sebebe dayalı boşanma davasının süresi içerisinde açılmış olması gerekir

Yukarıda vermiş olduğumuz kanun maddesinden anlaşılacağı üzere davanın öğrenmeden itibaren 6 ay, her halde zinanın gerçekleştiği tarihten itibaren beş yıl içinde açılmış olması gerekir. Süreye riayet edilmemesi dava hakkını düşüren iki sebepten biridir. Bu nedenle süre koşulunun özellikle göz önünde bulundurulması gerekmektedir.


ZİNA YAPAN EŞİN AFFEDİLMESİ
Zina yapan eşin affedilmesi dava hakkını düşüren sebeplerden ikincidir. Bu durum Medeni Kanun 161.maddede ‘’Affeden tarafın dava hakkı yoktur.’’ şeklinde belirtilmiştir. Affeden eşin dava hakkı düşer; affeden taraf daha sonra bu sebebe dayanamaz.

Af açık olabildiği gibi zımni de olabilir. Geçerliliği bu beyanın serbest bir iradenin ürünü olmasına bağlıdır. Aldatan eş tarafından korkutularak, aldatılarak elde edilen affetme beyanı affedilme olarak kabul edilemez.


ZİNANIN İSPATI
Zina sebebine dayanarak boşanma davası açmış olan taraf iddiasın ispat etmekle yükümlüdür. Zinanın ispatı çok güç bir durumdur. Bu nedenle her türlü delil ileri sürülebilir. Aşağıda belirtmiş olduğumuz hususlar, zinanın vuku bulduğunun kanıtı olarak kabul edilmektedir.
1- Çocuk yapma kabiliyeti olmadığı tıbben sabit olan kocanın, karısının gebe kalmış olması, 
2- Eşlerden birinin zührevi hastalıklarından(cinsel yolla bulaşıcı olan hastalıkların tümüne verilen ad) birine yakalanmış olması, 

3- Kocanın izinli olarak 300 günden fazla eşinden ayrı olması ve evine döndüğünde kendisinden olmayacak doğum tarihi taşıyan çocuğun bulunması, 
4- Karının, çocuğu başka bir kimseden olduğuna dair mektupla ikarı(açıkça söylemek, saklamadan beyan etmek) bulunması, 
5- Karı kocadan birinin yabancı bir erkekle(karının) veya kadınla(kocanın) münasip olmayan yerlerde gezmeleri veya arabayla dolaşmaları, 
6- Karı kocadan birinin yabancı bir erkekle veya kadınla bir odada yatmış veya kapanmış olmaları halinde,
7- Karının bir erkekle, erkeğin başka bir kadınla uygunsuz şekilde fotoğraf çektirmiş olması, 
8-Karının bir başka erkekle yatak odasında yarı çıplak olarak yakalanması, 
9- Karının veya kocanın başka bir erkekle cinsi ilişkide bulunduğunu itiraf etmesi, 
10- Çocuğun kan gurubunun eşlerin kan gurubuna uygun olmaması, 
11- Doktor raporu ile eşinin dışında cinsel ilişkide bulunduğunu belirleyen meni lekelerinin doktor raporu ile sabit olması.
Yüklə 15,44 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə