1687(35) dh. Mui, 2 2/47 Erzurum Vilâyeti Mektubî Kalemi



Yüklə 38,52 Kb.
tarix14.05.2018
ölçüsü38,52 Kb.
#43481

1687(35)

DH. MUİ, 12_2/47_4



Erzurum Vilâyeti

Mektubî Kalemi

Huzurı Âlîi Kaymakamı Ekremî'ye

Cânibi Beledî'den ücretle teslim edilen mühtediye bir kadını meclisi idareye getirip tekrar götürmekde olan kasabanın Camii Kebir mahalleli Yedi emin Esad'ın üzerine hükûmet derûnunda bilâsebeb kasabanın murahhasa vekili elyevm saat dokuz kararlarında hücum ve itâlei lisan ederek eliyle darb eylediği merbûtan takdim kılınan zabıt varakası meâlinden müstebân buyurulacağı ma‘razında işbu jurnali acizânem bi'ttanzim berâyı malumât arz u takdim kılındı. Fermân.

Fî 20 Ağustos sene [1]325 / [2 Eylül 1909]

Komiser Vekili

Hâfız Mehmed bin Mevlüd

Muktezâyı kanunînin ifası zımnında merbûtuyla Müdde‘îi Umumî Muâvinliği Vekâleti'ne

Fî 20 Ağustos sene [1]325 / [2 Eylül 1909]

Numara: 202

İşbu jurnal mündericâtı cünha nev‘inden görülmekle liecli'lmuhakeme merbûtu zabıt varakasıyla Mahkemei Bidâyet Riyâseti Aliyyesi'ne takdim kılındı. Ol bâbda.

Fî 20 Ağustos sene [1]325 / [2 Eylül 1909]

Muâvin Vekili

Hâfız Mehmed

DH. MUİ, 12_2/47_5



Erzurum Vilâyeti

Mektubî Kalemi

Zabıt Varakası

Mühtediye bir kadını meclisi idareden aşağı indirip hükûmet divanhânesinde götürmekde bulunan kasabanın Camii Kebir mahalleli Yedi emin Esad'ın üzerine Ermeni murahhası vekili hücum ederek bilâsebeb itâlei lisan ve eliyle iki sille vurduğu ve yine vurmak üzere iken güç hâl ile elinden kurtarılmış olduğunu müşahede eylediğimizi mübeyyin işbu zabıtnâmemiz bi'ttanzim temhîr kılındı.

Fî 20 Ağustos sene [1]325 / [2 Eylül 1909]


Zabtiye Ali

Zabtiye Mehmed

Zabtiye Tevfik Onbaşı

Uzunahmed Karyeli Rıza Bey

Zabtiye Receb Onbaşı

Dellal Ali Efendi

Dellal Mustafa Efendi

Tabur Katibi Feyzi


Aslına mutabıkdır.

Pasinler Kazası Bidâyet Mahkemesi

Mustantıklığı

DH. MUİ, 12_2/47_2



Erzurum Vilâyeti

Mektubî Kalemi

Şuhûd: Dellâl Ali Efendi, Zâbıta Memuru Nuri Efendi, Bakkal Osman Ağa

Pasinler Bidâyet Mahkemesi Riyâseti Cânibi Fâzılânesi'ne

Faziletli efendim hazretleri

Mühtediye olan bir kadını emin bildiklerinden hükûmet tarafından acizlerinin hânesine emaneten koyulmuş idi. Bugün meclisi idarece ale'lusul muamelei lâzıme icra edilmek üzere refakatimle mezbûre celb ve Murahhas Vahan Efendi tarafından âyinleri muktezâsı olarak vesâyâyı lâzıme icra olunmuş ise de mezbûre yine kabul etmeyerek ihtidâsında sebat eylemiş ve berâyı hıfz yine acizlerine terfîk olunarak hükûmet avlusundan çıkacağımız sırada bilâsebeb mûmâileyh Vahan Efendi elfâzı galîza ile bendenize şetm ü sebb eyledikden başka üzerime tehâcümle darb etdiği cihetle lutfen hakkında muamelei kanuniyenin icrasıyla tertibi mücâzâtı hususuna müsaade buyurulması bâbında emr u fermân hazreti men lehü'lemrindir.

Fî 20 Ağustos sene [1]325 / [2 Eylül 1909]

Kasabanın Camii Kebir Mahalleli

Esad


Müsted‘îi merkûme mahkeme masrafı vermeye adîmü'liktidâr olduğunu tasdik ederiz.

Fî minh [20 Ağustos sene [1]325 / [2 Eylül 1909]]



Aslına mutabıkdır.

Pasinler Kazası Bidâyet Mahkemesi

DH. MUİ, 12_2/47_3_1

Erzurum Vilâyeti

Mektubî Kalemi

Aded: 341

Dahiliye Nezâreti Celîlesi'ne

Atûfetli efendim hazretleri



Hasankale'de Ermeni murahhasa vekilinin darb ve tahkir edildiği Erzurum murahhasa vekili tarafından beyân edilmesi üzerine hemen mahalli mezkûre azîmet edildiği fî 23 Ağustos sene [1]325 ve mesele i‘zâm olunduğu kadar mühim olmayıp posta ile tafsilen arz olunacağı fî 25 Ağustos sene [1]325 tarihli ve şifreli iki kıt‘a telgrafnâmei çâkerânemle arz edilmişdi. Meselenin sureti hudûs ve cereyânı bervechi âtî tafsilen arz olunur.

İhtidâ etmek üzere müracaat eden köylü ve zâtü'zzevc bir kadına bermûcebi usul nasihat etmek üzere murahhasa vekili dairei hükûmete davet olunur. Rüesâyı ruhâniye bu gibi ihtidâ muamelâtını mümkün olduğu kadar tas‘îb etmek mesleğinde olduklarından vekil efendi kadın hâmile olduğu cihetle vaz‘ı hamline değin ihtidâsının kabul edilmemesini teklif eder ise de şer‘an ve usulen hamlin mâni‘i ihtidâ olmayacağı beyân olunarak nesâyihi lâzıme ifa etdirilir. Fakat kadının zevci hâzır olmadığından celb ve ihzârına kadar usulüne tevfîkan muamelei ihtidâiye te’hir ve kadın hânesinde muhafaza edilmek üzere Esad nâmında birine tevdî‘ olunur. Merkûm Esad mezbûre ile beraber hânesine gitmek üzere dairei hükûmetin nerdübânından iner iken murahhasa vekili efendi de kendilerini takib ile kadına Ermenice bazı sözler söyler. Bu sözler üzerine Esad, murahhasa vekilinin beyânına nazaran "Sen o kâfirlerin sözüne bakma sana kimse bir şey yapamaz. Gel gidelim." diğerlerinin ifadesine nazaran "Gel gidelim sen ehemmiyet verme." sözleriyle yoluna devam ederse de murahhasa vekili savletle Esad'ı darb eder. Esad da mukabele ile murahhasa vekilinin sakalından yakalar. Bu esnada Adil isminde bir adam müdahale ile murahhasayı tahkir ve yine yalnız murahhasanın iddiası vechile (Ermeni iğtişâşı zamanında itlâf edilen murahhasa vekilini telmîhan) seni de öteki gibi geberteceğiz sözleriyle tehdid eder. Mesele daha vahim bir şekil almadan vekil efendi oradan alınarak bir odaya idhal olunur ve halk dağılır. Ahvâlin şu sureti cereyânı ne murahhasa vekili tarafından ve ne de diğer tarafdan tasvir edilen tarzda itiraf edilmiyor. Murahhasa efendi kendisi hiç bir şey yapmadığı hâlde Esad'ın üzerine hücum ile darb ve Adil'in tahkir ve tehdid etdiğini Erzurum Ermeni Murahhasahânesi'ne yazdığı bir mektubda iddia eylediği hâlde gerek Hasankale'de dairei hükûmetde ve gerek Erzurum'da Erzurum murahhasa vekili de hâzır olduğu hâlde Esad'a savlet ederek kolundan yakaladığını beyân suretiyle ilk tecavüzün kendi tarafından vuku‘unu itiraf eylemişdir. Diğer cihet ise Esad'ın ne lisanen ve ne de fi‘len bir tecavüzde ve Adil'in hakaret ve tehdidde bulunmadığı müttehiden iddia olunuyor. Gerek akîbi vak‘ada tanzim olunan zabıt varakasında gerek zâbıta tarafından i‘tâ kılınan vukuât jurnaliyle Esad'ın kendisini darb eden murahhasa vekili hakkında muamelei kanuniye ifası talebiyle mahkemei mahalliyeye verdiği istid‘ânâmede tecavüz ve tahkirin münhasıran vekili mûmâileyh tarafından vuku‘a getirildiği iddia olunuyor ve zabıt varakasında isimleri mezkûr eşhâs dahi yekzebân olarak aynı suretde ifadede bulunuyorlarsa da meselenin arz ve tafsil eylediğim gibi cereyân etdiği bendenizce kanaatbahşi vicdân olacak suretde tezâhür eylemişdir. Mahallinden alınan ve musaddak suretleri ta‘alluku hasebiyle Adliye Nezâreti'ne gönderilen ve sureti gayri musaddakaları da matviyyen huzurı âlîi nezâretpenâhîlerine takdim kılınan mezkûr zabıt varakası ve zâbıta jurnali ve istid‘ânâme mütâlaasından dahi malumı âlîi nezâretpenâhîleri buyurulacağı üzere kâffei delâil murahhasa vekilinin aleyhinde olmakla inde'lmuhakeme mahkum olacağı derkârdır. Bu netice Ermeni vatandaşlarımızın iğbirârını mûcib olacağından şimdilik bu davanın te’hiri rü’yetini hâkim efendiye tenbih ve merkezde İstînâf Müdde‘îi Umumîsi'ne tebliğ eylediğim gibi merkezi vilâyete gelmiş olan murahhasa vekiline de bir kaç gün burada istirahat eylemesini tavsiye etdim.

DH. MUİ, 12_2/47_3_2

Şimdiki hâlde mesele bir sûi netice hâsıl etmeden bu suretle bertaraf edilmiş ise de ihtidâ keyfiyeti mileli gayri müslimeye pek ağır geldiği hâlde ahalii müslimenin mutaassıb güruhu bunu adeta bir muzafferiyeti mahsusa suretinde telakki etmekdedirler. Fi'lhakika bir ailenin ümidi istikbali olan kerîmesi tam gelin olacak bir senede veya zâtü'zzevc ve sahibei evlâd olan bir kadın çocuklarına nezâret edecek bir çağda vâlide ve pederini, zevc ve evlâdlarını terk ederek bir başka din kabul eder ise bu keyfiyetin pek büyük bir sûi te’sir hâsıl edeceği şübhesizdir. Hususuyla vuku bulan ihtidâların bilâistisnâ hemen cümlesi dini İslâm'ın mertebei ulviyet ve edyânı saireye olan rüchânının anlaşılması neticesi olmayıp fakr u zaruret ve aşk u alâka ve iğfal gibi müessirâtdan münba‘is olduğu meydandadır. Pasinler'de ihtidâ eden kadına kiminle izdivâc etmek niyetinde olduğu sorduğumda (Kâmil'in oğlu Mevlüd) cevabı vermesi ve ihtidâların onda dokuzu fakir, cahil ve kısmen ahlâksız kadınlar arasında vuku‘a gelmesi bu iddianın sıhhatine delildir. Anâsırı muhtelife arasında hüsni âmîziş ve vifâkın tamamıyla teessüsü akdemi vezâif addedilmekde olup her iki tarafın cahil ve mutaassıb efrâdı arasında takarrüri hüsni âmîzişe işbu ihtidâ keyfiyeti kadar sûi te’sir eden bir şey yokdur. Bir tarafdan Hıristiyanların ihtidâyı mümkün mertebe tas‘îb ve usuli mevzû‘a hilâfında müşkilât irâe etmeleri Müslümanları dilgîr etdiği gibi ihtidâ için müracaat edenlerin mazhar oldukları hüsni kabul de gayri müslimleri müte’essir etmekde ve bi'nnetice arada mübâyenet husûlüne bâdî olmakda ve arzı ihtidâ edenlerin mikdarı günden güne tekessür etmesi de bu mübâyenetin devamını intâc eylemekdedir. Fikri kâsırânemce ittifak ve ittihâdı tam her iki tarafın da mütekâbilen ibrâzı fedakârî ve âsârı hüsni niyet etmeleriyle kâbili husûl olup tarif olunan suretde ihtidâ edenlerin İslâmlar arasına dahil olmaları ehli İslâm'a hiçbir şeref bahş etmeyeceği gibi Hıristiyanlıkdan çıkmalarıyla da âlemi Nasrâniyet bir şey kaybetmiş sayılamayacağından rüesâyı ruhâniyenin muamelâtı ihtidâiyede gösterdikleri ta‘sîbâtı terk etmelerine mukabil ihtidâ hakkında mevzû‘ olan takayyüdâtın biraz daha teşdîdi münasib mütâlaa edilmekde ise de bu bâbda ittihâz olunacak tedâbîrin tayin ve takdiri mahiyeti hasbe'tta‘alluk Adliye ve Mezâhib Nezâreti Celîlesi'ne aid olduğundan ve keyfiyet işbu arîza suretinin leffiyle nezâreti müşârunileyhâya da yazıldığından bi'lmuhabere bir kararı saib ittihâzıyla emir ve tebliği menûtı re’yi rezîni cenâbı nezâretpenâhîleridir. Ol bâbda emr u fermân hazreti men lehü'lemrindir.

Fî 23 Şaban sene 1327 ve fî 26 Ağustos sene 1325 / [8 Eylül 1909]

Erzurum Valisi

Mehmed Celal

DH. MUİ, 12_2/47_1

Dahiliye Nezâreti

Muhaberâtı Umumiye Dairesi

Şube: 4

Evrak Numarası: 392

Tarih: Fî 6 Ramazan sene [1]327 ve fî 8 Eylül sene [1]325 / [21 Eylül 1909]

Adliye ve Mezâhib Nezâreti Celîlesi'ne

Rüesâyı ruhâniyenin muamelâtı ihtidâiyede gösterdikleri tas‘îbâtın terki için icab eden teşebbüsâtın ifasıyla beraber ihtidâları kabul edilecekler hakkındaki takayyüdâtın da teşdîdi münasib görüldüğüne dair bazı ifadât ve mütâlaâtı hâvî Erzurum Vilâyeti'nin tahrirâtı ile melfûfâtı aidiyeti hasebiyle ifayı muktezâsı zımnında leffen savbı âlîi semûhîlerine irsâl kılınmağla. Ol bâbda.

DH. MUİ, 12_2/47_8

Adliye ve Mezâhib Nezâreti

Mezâhib Müdürlüğü

316

Dahiliye Nezâreti Celîlesi'ne

Nâzır beyefendi hazretleri

6 Ramazan sene [1]327 tarihli ve dört yüz on üç numaralı tezkirei aliyyeleri cevabıdır. Rüesâyı ruhâniyenin muamelâtı ihtidâiyede gösterdikleri tas‘îbâtın terki ve buna mukabil ihtidâ edenler hakkında dahi teşdîdi takayyüdât olunması lüzumuna dair bazı ifadeyi hâvî Erzurum Vilâyeti'nden nezâreti acizîye de vürûd eden tahrirât üzerine yazılan cevabnâmenin bir sureti evrakı mürselenin iadesiyle ma‘an ve leffen savbı âlîlerine tisyâr olunmakla ol bâbda emr u fermân hazreti men lehü'lemrindir.

Fî 12 Ramazan sene [1]327 ve fî 14 Eylül sene [1]325 / [27 Eylül 1909]

Adliye ve Mezâhib Nâzırı

Necmeddin



DH. MUİ, 12_2/47_7

Adliye ve Mezâhib Nezâreti

Mezâhib Müdürlüğü

Erzurum Vilâyeti'ne yazılan 12 Ramazan sene [1]327
ve 14 Eylül sene [1]325 tarihli tahrirâtın suretidir.


Pasinler Kazası'nın merkezi olan Hasankale'de izhârı ihtidâ eden bir Ermeni kadınından dolayı murahhasa vekiliyle ahaliden bazıları beyninde tekevvün eden nizâ‘a dair icra buyurulan tahkikâtı mutazammın Dahiliye Nezâreti Celîlesi'ne yazılan tahrirâtı aliyyeleriyle evrakı müteferri‘ai sairenin birer suretleri 23 Şaban sene [1]327 tarihli tahrirâtı saadetleriyle irsâl buyurularak mütâlaagüzârı acizî olmuşdur. Sureti iş‘âra nazaran münâza‘ai vâkı‘a hükûmeti mahalliyece Esad nâm kimsenin hânesinde ikame edilen mezbûrenin usulen murahhasa vekili ve zevci ile görüşdürülmek üzere dairei hükûmete götürülerek zevcinin ademi vürûduna mebnî yine Esad'ın hânesine iade edildiği sırada murahhasa vekili tarafından takib olunmasından neş’et etmiş ve tahkikâtı mahalliye ile merkûm Esad tarafından mahkemeye verilen arzuhâl üzerine muhakeme cereyânı takdirinde vekili mûmâileyhin mahkum olacağı ve bu hâlin Ermenilere sûi te’sir edeceği mülâhazasına mebnî davayı mezkûrun te’hiri rü’yeti icab eden memurîne ve murahhasa vekilinin de bir kaç gün merkezi vilâyeti aliyyelerinde lüzumı ikameti kendisine tenbih buyurulduğu ve maamâfih ihtidâ keyfiyetinin ale'lekser ağrâzı mahsusadan münba‘is olup Hıristiyanlara pek ağır gelmekde rüesâyı ruhâniyenin bu bâbda îkâ‘ edegeldikleri tas‘îbât dahi ahalii İslâmiyeyi dilgîr etmekde olmasına göre ruhbanın şu meselede irâei müşkilâtdan ferâğat eylemelerine mukabil hükûmetce dahi ihtidâ maddesince mevzû‘ olan takayyüdâtın biraz daha teşdîdi münasib ve anâsırı muhtelife beyninde husûli ittihâd hususuna muvâfık olacağı mütâlaasında bulunduklarının nezâreti müşârunileyhâya bildirildiği anlaşılmışdır. Vâkı‘a ihtidâ keyfiyetinin hissiyâtı diniyeye ta‘alluku cihetiyle haiz bulunduğu nezâket ve ehemmiyet icabınca bu bâbda cereyân etdirilecek muamelât sırasında sunûfi ahaliden hiçbir tarafın teheyyücünü müstelzim bir hâl vuku‘a gelmemesine itina edilmesi pek ziyade dikkate şâyân hususâtdan ve aksi takdirde vuku bulacak uygunsuzlukların mahiyeti madde ile nisbet kabul etmez suretde sûi te’sir ve netâyici davet etmesi ağlebi ihtimalâtdan olmasına göre muamelâtı mezkûrede memurîni hükûmetce kâffei netâyic ve teferruâtın derpîş edilerek iktizâyı hazm ve ihtiyâta riâyet olunması ehemmi umûrdan ve nezâreti acizîce evvel ü âhir vülâtı izâm hazerâtının enzârı dikkati aliyyeleri celb edilegelen hususâtdandır. Maazâlik bazı mevâki‘de küçük memurların buraları hüsni takdir edememelerinin âsârı gayrı marziyesi de ara sıra meşhûd olarak ezcümle Hasankale'de zuhuru inhâ buyurulan münâza‘a dahi bu kabîlden görünmüş ve fi'lvâki mühtediyei mezbûrenin hâl ü mevki‘i şahsîsi itibarıyla dûçârı taarruz olmayacak ve olsa bile nezâketi maslahatı bi'ttakdir nizâ‘ çıkarmayacak bir zâta tevdî‘ olunmaması ve dairei hükûmete duhûl ve hurûcunda murahhasa vekili veya zevc ve akrabasıyla tesadüfüne mâni olacak bir tedbir ittihâz edilmemesi tekerrürüne meydan verilmemek icab eden ahvâlden bulunmuşdur. Malumı âlîleri olduğu üzere Memâliki Osmaniyye'de mezâhibi gayri müslimenin birinden diğerine dehâlet bahsinde devletce bir gûne kayd ü şart vaz‘ edilmeyerek rüesâyı ruhâniyenin re’y ü kabulüne ihalei keyfiyet olunduğu hâlde kabuli İslâmiyet hususu bilakis reisi ruhânî ve ebeveyn yahud akraba ile görüşmek için bir hayli müddet intizârda kalmak ve fikri ihtidâdan sarfı nazar edilmesi maksadıyla her gûne nesâyih ve temhîdâtın istimâ‘ına mühtedî hükûmetce mecbur edilmek gibi takayyüdâtı mahsusaya tâbi tutulmuş ve devletce sinîni vefîreden beri teessüs ve takarrur eden usuli mebhûsenin bazı cihât ve teferruâtı hakkında cemaâtı muhtelife ve hükûmâtı ecnebiye tarafından şimdiye kadar dermiyân edilen itirazâtı gayri muhıkka dahi delâili mukteziye ve ecvibei mukni‘a ile reddedilmiş olup usuli mebhûsenin tarzı cereyânı makamı acizîden umum sırasında tastîr ve bir sureti de bu kere matviyyen savbı âlîlerine tesyîr kılınan tahrirâta tamamen tevfîk edildiği ve teferruâtca dahi memurîni hükûmet tarafından ehemmiyeti madde ile mütenâsib bir temkin ve itina ile muamele olunduğu ve bazı mülhakâtda dâ‘îi ihtilâf olan mühtedî ve mühtediyelerin emsali vechile münasebeti mevki‘iyeye göre merkezi vilâyeti aliyyelerine veyahud livâlara aldırılarak muamelei nizâmiyelerinin hüsni cereyânı te’min edildiği takdirde bu yüzden hiçbir mahzur tevlîdine mahal kalmayacağı ve memurîni ruhâniyece muamelâtı ihtidâiyede îkâ‘ oluna gelen tas‘îbâta gelince şu hâl mûmâileyhim nazarında sıfatı ruhâniyelerine müterettib vezâifden ma‘dûd olmakla hükûmetce her nasıl bir meslek müsaid ittihâz edilse bu bâbda kendilerine ta‘dîli tavr etdirmek mümkün olamayacağı ve bunların muamelâtı ihtidâiyedeki metâlib ve müdde‘âyâtının dairei salâhiyetde hüsni idaresi dahi memurîni hükûmete müterettib vezâif miyânında kalacağı bîiştibâhdır. Hasankale'de vuku bulan münâza‘ai mezkûrenin murahhasa vekilinin muhakemesi ve belki de mahkumiyeti ile dağdağalandırılması sûi te’siri mûcib binâberîn ol bâbdaki tedâbîri aliyyeleri de pek münasib görünüp zaten vekili mûmâileyh Erzurum Murahhasalığı'na tâbi ve tebdil ve tayini de murahhasalığa aid olduğundan tahkikâtı vâkı‘a ve mülâhazâtı vârideye göre murahhasahâneye tefhîmâtı mukteziye icrasıyla tekrar Hasankale'ye gitmemesi esbâbı te’min ve yerine diğer bir rahib tayin edildiği takdirde muhakeme hususunun geçişdirilmesi kesbi sühûlet edeceğine binâen ve teşrîhât ve izahâtı mesrûdeye nazaran ifayı muktezayâtı himemi aliyyei reviyyetkârîlerine muhavveldir. Ol bâbda.



Yüklə 38,52 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə