Günümüzde, kalkınmışlığın ve gelişmişliğin bir ölçütü olarak kabul edilen enerji kullanımının yönetimi ve denetimi giderek önem kazanmış bulunmaktadır



Yüklə 445 b.
tarix20.10.2017
ölçüsü445 b.
#6167



Günümüzde, kalkınmışlığın ve gelişmişliğin bir ölçütü olarak kabul edilen enerji kullanımının yönetimi ve denetimi giderek önem kazanmış bulunmaktadır.

  • Günümüzde, kalkınmışlığın ve gelişmişliğin bir ölçütü olarak kabul edilen enerji kullanımının yönetimi ve denetimi giderek önem kazanmış bulunmaktadır.

  • Gelişen teknolojiyle insanoğlunun enerjiye bağımlılığı giderek artmakta ve enerji politikaları, siyasi olaylara da yön veren yadsınamaz ve göz ardı edilemez boyutlara ulaşmaktadır.

  • Bu bağlamda, enerjiye ve/veya enerji kaynaklarına ulaşmak, ülkeler için vazgeçilemeyen bir gereksinim durumunda olmaktadır.

  • Bir başka deyişle, enerji üretimi için enerji kaynaklarına ulaşmak bir gereklilikten de öte bir zorunluluk haline gelmektedir.



Ülke, veya bölge olarak enerji kaynaklarına sahip olma veya olmama şartlarına bağlı olarak, farklı enerji stratejileri geliştirmek olasıdır.

  • Ülke, veya bölge olarak enerji kaynaklarına sahip olma veya olmama şartlarına bağlı olarak, farklı enerji stratejileri geliştirmek olasıdır.

  • Dolayısı ile, öncelikle, enerji kaynaklarını temin etmek veya ulaşmak ve kullanabilmek gereklidir.

  • Ayrıca, enerji kaynaklarına sahip olmak veya ulaşmak bile yeterli güvenilirliği sağlamamakta, enerji ve/veya enerji kaynaklarının sürekli temin edilebilirliği önem kazanmaktadır.



Ülkelerin jeopolitik durumları o ülkenin enerji açılımı üzerinde de etkin olmaktadır.

  • Ülkelerin jeopolitik durumları o ülkenin enerji açılımı üzerinde de etkin olmaktadır.

  • Burada enerji temini açısından üç önemli stratejik fenomen;

  • Jeopolitik,

  • Yedeklilik ve

  • Çeşitlilik

  • olmaktadır.





Bunların da ötesinde, ulaşılmaya çalışılan kaynakların günlük ve mevsimsel değişimlerden etkilenmeyecek kaynaklar olması, bir başka deyişle, “emre amadelik” şartını sağlıyor olması gerekmektedir.

  • Bunların da ötesinde, ulaşılmaya çalışılan kaynakların günlük ve mevsimsel değişimlerden etkilenmeyecek kaynaklar olması, bir başka deyişle, “emre amadelik” şartını sağlıyor olması gerekmektedir.

  • Ayrıca, çevreye uyumluluk, teknolojik yetkinlik ve ekonomiklik ile coğrafi durum özelliklerini de sağlaması beklenen operatif koşullar olmaktadır





Enerji politikalarını oluşturabilmek veya enerji politikalarını doğru değerlendirebilmek için öncelikle, global şartların iyi bilinmesi gerekmektedir.

  • Enerji politikalarını oluşturabilmek veya enerji politikalarını doğru değerlendirebilmek için öncelikle, global şartların iyi bilinmesi gerekmektedir.

  • Bu bağlamda, farklı enerji kaynaklarından bahsedilebilirse de, her enerji kaynağının aynı oranda kullanıldığı söylenemez.



Emre amade olarak fosil yakıtlı santrallar, rejimi düzgün ırmaklar üzerine kurulmuş hidrolik santrallar ve nükleer santrallar, halen konvansiyonel enerji santralları durumundadır.

  • Emre amade olarak fosil yakıtlı santrallar, rejimi düzgün ırmaklar üzerine kurulmuş hidrolik santrallar ve nükleer santrallar, halen konvansiyonel enerji santralları durumundadır.

  • Bilindiği üzere, halen, birincil ve en önde gelen enerji kaynakları fosil yakıtlardır.



Fosil yakıtlar, elektrik santralları için kullanıldığı gibi, ulaşım ve konut sektörü için de önemli bir enerji kaynağı girdisi durumundadır.

  • Fosil yakıtlar, elektrik santralları için kullanıldığı gibi, ulaşım ve konut sektörü için de önemli bir enerji kaynağı girdisi durumundadır.

  • Böyle olunca da, günümüzde dikkatlerin üzerine toplandığı enerji kaynakları, fosil yakıtlar olmaktadır.



Fosil yakıtlar, yine bilindiği üzere, esas itibariyle kömür, petrol ve doğal gazdır.

  • Fosil yakıtlar, yine bilindiği üzere, esas itibariyle kömür, petrol ve doğal gazdır.

  • Kronolojik gelişim çerçevesinde, katı, sıvı ve gaz sıralamasıyla fosil yakıtlar önem kazanmıştır.

  • Başka bir deyişle, önce kömür, sonra petrol ve nihayet üçüncü olarak da doğal gaz dünya enerji sahnesinde önemle yerini almıştır.











Tüm bu dağılım haritaları bir arada değerlendirilecek olursa, dünyanın enerji tüketen ve enerji kaynaklarına büyük ölçüde ihtiyaç duyan bölgeleri ile dünya petrol ve doğal gaz rezervlerine sahip bölgelerinin örtüşmediği görülmektedir.

  • Tüm bu dağılım haritaları bir arada değerlendirilecek olursa, dünyanın enerji tüketen ve enerji kaynaklarına büyük ölçüde ihtiyaç duyan bölgeleri ile dünya petrol ve doğal gaz rezervlerine sahip bölgelerinin örtüşmediği görülmektedir.



  • Nüfus artışı,

  • Sanayileşme ve

  • Gelişen teknoloji ile

  • enerji talebi giderek artmaktadır.

  • Fazla olarak, halen enerjiyi büyük ölçüde tüketen bölgelerin de giderek daha fazla talepleri olmaktadır.



Bu durumda, petrol ve doğal gaz kaynağı bölgelerinden enerji talep bölgelerine enerji kaynaklarının aktarılması, halihazırda dünyanın en büyük sorunu durumundadır.

  • Bu durumda, petrol ve doğal gaz kaynağı bölgelerinden enerji talep bölgelerine enerji kaynaklarının aktarılması, halihazırda dünyanın en büyük sorunu durumundadır.

  • Bu bağlamda, enerji nakil hatları ve geçiş güzergahları da son derece önem arz etmektedir.







Enerji kaynağı bölgeleri ve de nakil hattı bölgeleri dünyanın siyasal politikalarına yön vermektedir.

  • Enerji kaynağı bölgeleri ve de nakil hattı bölgeleri dünyanın siyasal politikalarına yön vermektedir.

  • Günümüzde, dünya enerji stratejileri bu konjüktür üzerine geliştirilmektedir denebilir.





  • Türkiye, jeopolitiği itibariyle, dünyada odak olarak nitelenebilecek ve farklı açılımlara olanak verecek bir konumdadır.















Türkiye’de Organize Sanayi Bölgeleri ve daha da geniş kapsamlı olarak sanayicilerin, tabii ki çözmeleri veya odaklanmaları gereken birçok konu söz konusudur.

  • Türkiye’de Organize Sanayi Bölgeleri ve daha da geniş kapsamlı olarak sanayicilerin, tabii ki çözmeleri veya odaklanmaları gereken birçok konu söz konusudur.

  • Bunlar içinde gerçekten önemli ve önde geleni, şüphesiz enerji ile ilgili olanlarıdir ve dolayısı ile enerji politikaları ile ilişkilidir.



Sanayicilerin; enerji gereksinimlerini karşılamaları gerekir.

  • Sanayicilerin; enerji gereksinimlerini karşılamaları gerekir.

  • Zira; “En Pahalı Enerji Bulunmayan Enerjidir.”

  • Bir başka deyişle, enerjiye ulaşılamıyorsa sanayicilerin üretimi riske girer.

  • Bu durum, kesinlikle sanayiciye zararı getirir.

  • Bu istenmeyen durum, özellikle elektrik enerjisi gereksinimi için yadsınamazdır.



Talebe uygun olarak, enerji politikaları geliştirmek ve hayata geçirmek veya hayata geçirilmesi için uygun şartları sağlamak öncelikle hükümetlerin sorumluluğundadır.

  • Talebe uygun olarak, enerji politikaları geliştirmek ve hayata geçirmek veya hayata geçirilmesi için uygun şartları sağlamak öncelikle hükümetlerin sorumluluğundadır.

  • Türkiye enerji durumu çerçevesinde, genel gelişim ve gelecek beklentileri göz önüne alındığında, enerji kaynağının yerli karşılanım oranının düşüyor olması endişe vericidir.

  • Zira, bu durum, enerji gereksinimlerinin sadece ülke politikalarından değil, dünya enerji politikalarından da büyük ölçüde etkileneceği anlamına gelmektedir.



Bu husus, ciddiyetle üzerinde durulması gereken bir husustur.

  • Bu husus, ciddiyetle üzerinde durulması gereken bir husustur.

  • Bu konuya önerilebilecek bir çözüm, enerji yatırımlarına sanayicilerin girmesi ve/veya çeşitlilik bağlamında kendi enerjilerinin karşılanması konusunda ortak çözümler üretmeleridir.

  • Nitekim, bazı sanayi kuruluşları veya organize sanayi bölgeleri özellikle elektrik üretimine yatırım yapmaktadırlar.

  • Bu husus enerji arz güvenliği bağlamında önem arz etmektedir.



Sanayiciler açısından enerji arz güvenliği bağlantılı olarak, elektrik tarifesindeki dengesizliklerden bahsedilebilir.

  • Sanayiciler açısından enerji arz güvenliği bağlantılı olarak, elektrik tarifesindeki dengesizliklerden bahsedilebilir.

  • Bu husus, dağıtım şirketlerinin özelinden de kaynaklanabilmekle birlikte, önemli ölçüde enerji kaynağına ulaşım ve bu kaynakların dünya konjüktürü çerçevesindeki fiyat dalgalanmaları ile de ilgilidir.







  • Yıllar İtibariyle Türkiye'nin Ham Petrol Üretimi ve İthalatı



Türkiye’nin petrole olan bağımlılığı; ithal petrol bağlamında yüksek görünmektedir.

  • Türkiye’nin petrole olan bağımlılığı; ithal petrol bağlamında yüksek görünmektedir.

  • Bu durum değerlendirildiğinde, dünya petrol fiyatlarında tkilenmemizin, önemli ölçüde dünya piyasalarının yansıması olacağı anlaşılmaktadır.



Doğalgazın, fosil yakıtlar içinde CO2 emisyonu açısından nispeten daha iyi olması ve doğal gaz santrallarının ilk kurulum maliyetinin düşük olması ve diğer emre amade santralara göre kısa kurulum süresine sahip olması, doğal gazın ve doğal gaz santrallarının tercih edilir olması sonucunu doğurmaktadır.

  • Doğalgazın, fosil yakıtlar içinde CO2 emisyonu açısından nispeten daha iyi olması ve doğal gaz santrallarının ilk kurulum maliyetinin düşük olması ve diğer emre amade santralara göre kısa kurulum süresine sahip olması, doğal gazın ve doğal gaz santrallarının tercih edilir olması sonucunu doğurmaktadır.







Avustralya Kömür Fiyatları Değişimi

  • Avustralya Kömür Fiyatları Değişimi



  • DUY (Dengeleme ve Uzlaştırma) Yönetmeliğinin çıkmasından (2006 Ağustos) bu yana aylara göre ortalama sistem marjinal fiyatları ve yıllara göre ortalama sistem marjinal fiyatlara bakıldığında, elektrik fiyatlarının sabit olmamakla beraber belli bir ortalama civarında salındığı görülmektedir.





Tüm bu hususlar; ve de dağıtım şirketlerinin özelinden kaynaklanan bir takım sorunlar, elektrik fiyatlarının stabil kalmasını zorlaştırmaktadır.

  • Tüm bu hususlar; ve de dağıtım şirketlerinin özelinden kaynaklanan bir takım sorunlar, elektrik fiyatlarının stabil kalmasını zorlaştırmaktadır.

  • Bu bağlamda, yapılabilecekler kısa vadede kısıtlı görünmektedir.

  • Ama yine de, zamanında ve hızla alınabilecek tedbirlerle sorunlar, hiç değilse bir miktar hafifletilebilir.



Öte yandan, elektrik birim maliyeti üzerine konmuş olan vergiler, çoğu kez göze batan bir konudur.

  • Öte yandan, elektrik birim maliyeti üzerine konmuş olan vergiler, çoğu kez göze batan bir konudur.

  • Vergi yükünün yüksek olduğu bir gerçektir.

  • Ancak, AB ülkeleri içinde, hemen görüldüğü üzere, benzer bir durum sergilemekteyiz





Bu konu, AB ülkelerine veya AB ülkeleri ile rekabette sorun yaratmayabilir.

  • Bu konu, AB ülkelerine veya AB ülkeleri ile rekabette sorun yaratmayabilir.

  • Zira, görüldüğü gibi AB ülkeleri ile benzer durumdayız denebilir.

  • Ancak, AB ülkeleri dışına ihracat yapmayı hedefleyen ve AB dışı ülkelerle rekabet etmek durumunda olan sanayiciler için daha büyük sorun var gibi görünmektedir.



Asya-pasifik, Afrika, Avrasya ve Orta Doğu ülkeleri ile ilişkileri geliştirmeye çalışan ve ticaretin, dolayısıyla da ihracatın arttırılmasını hedefleyen bir genel politika izlediği söylenebilen Türkiye’nin; bu duruma uygun olarak, elektrik üzerindeki vergi yükünü hiç değilse daha fazla arttırmamasının yerinde olacağı söylenebilir.

  • Asya-pasifik, Afrika, Avrasya ve Orta Doğu ülkeleri ile ilişkileri geliştirmeye çalışan ve ticaretin, dolayısıyla da ihracatın arttırılmasını hedefleyen bir genel politika izlediği söylenebilen Türkiye’nin; bu duruma uygun olarak, elektrik üzerindeki vergi yükünü hiç değilse daha fazla arttırmamasının yerinde olacağı söylenebilir.



Orta vadede, emre amade ve büyük elektrik üretimi sağlayacak nükleer santralların devreye girmesi mümkün olması halinde, daha stabil elektrik fiyatı şartlarına ulaşılabilir.

  • Orta vadede, emre amade ve büyük elektrik üretimi sağlayacak nükleer santralların devreye girmesi mümkün olması halinde, daha stabil elektrik fiyatı şartlarına ulaşılabilir.

  • Bu bağlamda,enerji politikalarının staratejik kriterleri çerçevesinde, çeşitlilik ve yedeklilik şartları sağlanabilmesi durumunda kararlı elektrik fiyatı sağlanabilir.



Petrol fiyatlarındaki değişim de sanayiyi yakından ilgilendirmektedir.

  • Petrol fiyatlarındaki değişim de sanayiyi yakından ilgilendirmektedir.

  • Zira, sanayicilerin kendisi doğrudan petrol kullanmasa bile, Türkiye’de nakliye esas itibariyle karayolu taşımacılığı ile yapıldığından, petrol fiyatlarındaki artışlar, dolayısı ile maliyetlere yansımaktadır.





Doğal gazı kullanan sektör de yadsınamayacak boyutlardadır.

  • Doğal gazı kullanan sektör de yadsınamayacak boyutlardadır.

  • Bu bağlamda, genellikle yıllık bazda doğal gaz fiyat değişimi etkin görülmektedir.

  • Dolayısı ile, doğal gaz temini de önem arz etmektedir.



  • Mevzuat ile ilgili, usul ve uygulama ile ilişkili sanayici sorunları; günlük yaşam içinde önemli sorunlar gibi ortaya çıkabilmektedir.



Bu husus, hükümet, sanayici ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının bir arada karşılıklı anlayış ve uyumla çözebilecekleri sorunlardır.

  • Bu husus, hükümet, sanayici ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının bir arada karşılıklı anlayış ve uyumla çözebilecekleri sorunlardır.

  • Global değişime uyum sağlamaya çalışan ülkemizin çözmesi gereken, ve de ancak, zaman içinde çözüme ulaşabileceği düşünülen konulardır.

  • Burada, esas olan, tarafların birbirlerini yıpratmak ve ilişkileri sertleştirmek yerine, empati ile yaklaşmaları ve çözümü birlikte oluşturmalarıdır.



Bu arada, unutulmaması gereken bir husus; Enerji Tasarrufu’dur.

  • Bu arada, unutulmaması gereken bir husus; Enerji Tasarrufu’dur.

  • Unutulmamalıdır ki;

  • “En Ucuz Enerji,

  • Tasarruf Edilen Enerji”dir.



Bu bağlamda, enerji verimliliği konusu gündeme gelmektedir.

  • Bu bağlamda, enerji verimliliği konusu gündeme gelmektedir.

  • Burada, önemli olan, makine teçhizat alınırken, uygun seçimlerin yapılmasıdır.

  • İlk yatırım maliyeti bir miktar artsa bile, genellikle zannedilenden daha kısa bir sürede kendisini amorte edecek, hem kurumsal ve hem de ülkesel bağlamda verimlilik sağlanabilecektir.



  • Konuya ilişkin eğitim, teşvik ve bilinçlendirme için, hem hükümet tarafına ve hem de sivil toplum kuruluşlarına ve hem de tüm sektör kurum yetkililerine önemli görevler düşmektedir.



Tüm bu hususları inceledikten sonra, sonuç olarak denebilir ki; yapılması gerekenleri iki ana başlıkta toplamak mümkündür.

  • Tüm bu hususları inceledikten sonra, sonuç olarak denebilir ki; yapılması gerekenleri iki ana başlıkta toplamak mümkündür.

  • Bunlar;

  • Ülke bazında ve

  • Sektörel bazda

  • yapılması gerekenler olmaktadır.



Ülkemiz, önce, kendi öz kaynaklarından, özellikle emre amadeliği sağlayan kömürünü değerlendirme yoluna gitmeyi bir açılım olarak benimsemelidir. Ancak, kömür rezervlerini kullanırken, sera gazları salınmını minimize edecek teknolojik donanım ve sistemlerle santrallarını kurmak da bir çevre açılımı olması gerekmektedir.

  • Ülkemiz, önce, kendi öz kaynaklarından, özellikle emre amadeliği sağlayan kömürünü değerlendirme yoluna gitmeyi bir açılım olarak benimsemelidir. Ancak, kömür rezervlerini kullanırken, sera gazları salınmını minimize edecek teknolojik donanım ve sistemlerle santrallarını kurmak da bir çevre açılımı olması gerekmektedir.

  • Petrol ve doğal gaz arama çalışmaları sürekli desteklenmesi gereken konular olmalıdır.

  • İthal edilen birincil kaynakların şimdikinden daha çok sayıda farklı ülkelerden teminine ilişkin alt yapı antlaşmalar yapılması gerekmektedir.

  • Çeşitlilik bağlamında, farklı enerji kaynakları ile çalışan santrallara yönelinmeli ve ilgili çalışmalar desteklenmelidir. Bu bağlamda; Türkiye, nükleer teknolojiye girmeli ve emre amadeliği sağlayan büyük güçlü nükleer santrallar kurmayı bir enerji açılımı olarak benimsemelidir.



Enerji üretenler için uygun mevzuat gelişimlerinin yerinde ve zamanında yapılması sağlanmalıdır.

  • Enerji üretenler için uygun mevzuat gelişimlerinin yerinde ve zamanında yapılması sağlanmalıdır.

  • Enerji hatlarının tam kapasite kullanımı için ulusal ve uluslar arası şartların ve alt yapının güvenilirlikle oluşturulması sağlanmalıdır.

  • Tüm bu hususların birlikte ve koordineli olarak enerji politikaları çerçevesinde hayata geçirilmesi benimsenmelidir.



  • Enerji verimliliğine önem verilmelidir.

  • Enerji tasarrufu için gerekiyorsa yatırım yapılmalıdır.

  • Kayıp ve kaçak elektrik kullanımı minimize edilmelidir.

  • Elektrik enerjisi üretimi için, mümkünse sektörel bazda girişimlere yer verilmelidir.



Sahip olduğumuz, öz enerji kaynaklarımız ile üretim olabildiğince tercih edilmelidir.

  • Sahip olduğumuz, öz enerji kaynaklarımız ile üretim olabildiğince tercih edilmelidir.

  • Taşımada olabildiğince karayolu taşımacılığından kaçınılmalıdır.

  • Liberal şartlarda enerji temini için borsa şartlarının oluşturulması desteklenmelidir.

  • Tüm bu konularda AR-GE çalışmalarının desteklenmesi benimsenmelidir.



Türkiye’nin enerji politikaları bağlamında, konuyu bilerek ve rasyonel yaklaşarak, tüm bu konuları; kamu ve sektörel bazda, birlikte ve birbirlerine paralel ve de birbirlerini destekleyen işbirliği ile hayata geçirmeyi sağlamayı benimsemesi en akılcı yol olarak görünmektedir.

  • Türkiye’nin enerji politikaları bağlamında, konuyu bilerek ve rasyonel yaklaşarak, tüm bu konuları; kamu ve sektörel bazda, birlikte ve birbirlerine paralel ve de birbirlerini destekleyen işbirliği ile hayata geçirmeyi sağlamayı benimsemesi en akılcı yol olarak görünmektedir.











20.11.2008 Tarihi itibariyle;

  • 20.11.2008 Tarihi itibariyle;

  • Benzin rafineri çıkış fiyatı: 0,58 TL

  • Eklenen bayi, dağıtım ve nakliyat fiyatı: 0,40 TL

  • Eklenen toplam vergi : 1,94 TL

  • Toplam: 2,92 YTL

  • Alınan vergi; rafineri çıkış fiyatı, dağıtım ve nakliyat giderleri toplamından daha fazla





Yüklə 445 b.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə