Historia, history vb ” kelimeler ise Yunanca(=Grekçe=Hellence) “istoria



Yüklə 445 b.
tarix05.10.2017
ölçüsü445 b.
#3134





Batı dillerindeki târihi karşılayan kelime olan “historia, history vb..” kelimeler ise Yunanca(=Grekçe=Hellence) “istoria” kelimesinden gelmektedir ki bu da “tek tek hâdiseleri araştırmak ve incelemek” demektir.

  • Batı dillerindeki târihi karşılayan kelime olan “historia, history vb..” kelimeler ise Yunanca(=Grekçe=Hellence) “istoria” kelimesinden gelmektedir ki bu da “tek tek hâdiseleri araştırmak ve incelemek” demektir.



Bu ayette geçen efsane=masal karşılığı kullanılan Arapça kelime “esâtir” kelimesidir.

  • Bu ayette geçen efsane=masal karşılığı kullanılan Arapça kelime “esâtir” kelimesidir.

  • Esâtir kelimesi de Arapça’ya, Grekçe istoria kelimesinden geçmiştir (Ustûre olarak)



Nasıl bir şey bu şey (şeyy) kelimesi ?

  • Nasıl bir şey bu şey (şeyy) kelimesi ?



Arapça bir kelime olan Şeyy; bilinmeyen, nesne anlamlarına gelip şu anda metamatikte kullanılan X’ e denktir.

  • Arapça bir kelime olan Şeyy; bilinmeyen, nesne anlamlarına gelip şu anda metamatikte kullanılan X’ e denktir.

  • Şeyy’in çoğulu Eşyâ’dır.

  • “Ve Hüve a ‘lâ külli şeyyin kadîr… { O (Allah) her şeye gücü yetendir.} Kur ‘an-ı Kerim



T.S. ELİOT; “Târihi idrâk; geçmişi, sadece geçmiş olarak değil, onun hâli hâzırdaki mevcudiyeti (tesirleri ve devamlılığı) olarak idrâk etmektir” demektedir.

  • T.S. ELİOT; “Târihi idrâk; geçmişi, sadece geçmiş olarak değil, onun hâli hâzırdaki mevcudiyeti (tesirleri ve devamlılığı) olarak idrâk etmektir” demektedir.



Târih gerçekmiş gibi tasvir edilen hikayelerden, fabl ise muhayyile mahsulü imiş gibi anlatılan gerçeklerden ibarettir” diyor..

  • Târih gerçekmiş gibi tasvir edilen hikayelerden, fabl ise muhayyile mahsulü imiş gibi anlatılan gerçeklerden ibarettir” diyor..



“ Mânâsına nüfuz edilmediği, târihî hâdiselerin sebepleri anlaşılmadan kaldığı takdirde, târih hususunda âlim ile câhil müsavidir(eşittir)” der..

  • “ Mânâsına nüfuz edilmediği, târihî hâdiselerin sebepleri anlaşılmadan kaldığı takdirde, târih hususunda âlim ile câhil müsavidir(eşittir)” der..



Latinler(Roma ve Sonrası); “cognitia historiana cognitia factorum, cognitia philosophica cognitia causarum” ( târihi anlayış hâdiseleri anlamak, felsefi anlayış sebepleri anlamaktır) derlerdi.

  • Latinler(Roma ve Sonrası); “cognitia historiana cognitia factorum, cognitia philosophica cognitia causarum” ( târihi anlayış hâdiseleri anlamak, felsefi anlayış sebepleri anlamaktır) derlerdi.



Hâdiseleri anlamaya çalışır, sebeplerini izah etmeye kalkışarak, kendinize göre bir târih yorumu yaparsanız; târih felsefesi yapmış olursunuz. Târih felsefesi, târihi yorumlamak, târih hakkında düşünmek demektir. (Şahin UÇAR – Tarih Felsefesi Yazıları Sayfa 14)

  • Hâdiseleri anlamaya çalışır, sebeplerini izah etmeye kalkışarak, kendinize göre bir târih yorumu yaparsanız; târih felsefesi yapmış olursunuz. Târih felsefesi, târihi yorumlamak, târih hakkında düşünmek demektir. (Şahin UÇAR – Tarih Felsefesi Yazıları Sayfa 14)



Târih Felsefesi alanında ülkemizde önemli bir eser Ege Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Doğan ÖZLEM’in “Târih Felsefesi” isimli eseridir.

  • Târih Felsefesi alanında ülkemizde önemli bir eser Ege Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Doğan ÖZLEM’in “Târih Felsefesi” isimli eseridir.

  • Diğer bir eser Kubilay Aysevener ve E.Müge Barutca’nın yazdıkları “Târih Felsefesi” eseridir.



Çünkü; geçmiş kavramlarda gizlidir. Kavramlar ise lisânın ürünüdür.

  • Çünkü; geçmiş kavramlarda gizlidir. Kavramlar ise lisânın ürünüdür.

  • Ayrıca zaman içinde; kelimeler, kavramlar anlam genişlemesine, daralmasına ve değişimine uğrayabilirler. Bunları tesbit edebilmek için târih ve filoloji(dilbilim), semantik(anlambilim), etimoloji(dil kökenbilim) birlikte düşünülmelidir.



“Endek endek hayli şeved

  • “Endek endek hayli şeved

  • Katre katre seyli şeved”

  • (Azar azar çok olur / Damla damla sel olur)

  • Şirazlı Şeyh Sâdi(1193-1292)



Arkansaslı bir çiftçi, evinin damı aktığı halde bir türlü tamir edemiyormuş; çünkü havalar güzelken tamire gerek görmüyormuş, havalar kötüyken de, hava muhalefeti sebebiyle çalışamadığı için tamir fırsatı olmuyormuş.

  • Arkansaslı bir çiftçi, evinin damı aktığı halde bir türlü tamir edemiyormuş; çünkü havalar güzelken tamire gerek görmüyormuş, havalar kötüyken de, hava muhalefeti sebebiyle çalışamadığı için tamir fırsatı olmuyormuş.



İnsan

  • İnsan

  • Yer (Mekan)

  • Zaman

  • Olay ve Olgu (Hâdise ve Tekâmül)

  • İllî Bağlılık (Sebep – Sonuç İlişkisi)

  • Geniş Bir Düşünce Yapısı



Târih ilmi; insanların zaman ve

  • Târih ilmi; insanların zaman ve

  • mekan içerisinde husûle (meydana)

  • getirdikleri tekâmül hâdiselerini, illî

  • bağlılıklar (sebep – sonuç ilişkileri)

  • çerçevesinde tetkik ve tasvir etme

  • (inceleme ve ortaya koyma) işidir.

  • Zeki Velidî TOGAN – Târihte Usûl s.13



Târihçi yalnız fizikî

  • Târihçi yalnız fizikî

  • hâdiselerin tesirini tesbit ile

  • iktifa etmeyip(yetinmeyip)

  • ruhî âmilleri(etkenleri) ve

  • onlar arasındaki mu ‘dil illî

  • bağlılıkları araştırmak

  • mecburiyetinde olduğundan

  • vazifesi ağırdır.”

  • (Zeki Velidî TOGAN /

  • Târihte Usûl s. 14)



HÜSEYİN TÜRKARSLAN

  • HÜSEYİN TÜRKARSLAN

  • TARİH ÖĞRETMENİ

  • GEBZE ANİBAL ANADOLU LİSESİ



Yüklə 445 b.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə