Nietzsche’nin Tanrı Oldü
Sözü
ve
Dünya Resimleri Çağı
MARTIN HEIDEGGER
TUrkçesi:
Levent ö z ş a r
ASA
Ünlü Cd. Sönmez İş Sarayı, No: 20
Bursa
Tel: (0224)220 40 74
Faks: (0224) 223 93 20
MARTIN HEIDEGGER
188 9 -1 9 7 6 yılları arasında yaşadı. Varoluşçuluk, p o sty a p ısa lcılık
postmodemizm, Frankfurt Okulu ve yapıbozum üzerinde kalıcı etkiler bıraktı.
Birçok bakımdan etkili bir düşünür olan Heidegıger'in temel eserleri şunlardır:
Über den Humanismus (insanlık Üzerine), Einführung in die Metaphysik
(Metafiziğe Giriş), Was ist das, die Philosophie? (Felsefe Nedir?), Identität
und Differenz (Özdeşlik ve Farklılık), Sein und Zeit (Varlık ve Zaman).
O Asa Kitabevi 2001
Levent Özşar
C Her hakkı saklıdır.
Tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında hiçbir yolla çogaltılamaz.
Asa Kitabevi: 22
ISBN 975-8149-22-9
Bursa 2001
îç diizen d Kapak:
Verka 0 (2 2 4 )2 2 3 72 05
Baskı d Cilt:
û zal Matbaası
0.212 565 25 99
İçindekiler
çevirmenin s ö z ü ................................................................................ 7
N İE T Z SC H E ’N İN “TA N R I Ö L D Ü ” S Ö Z Ü ..................................11
D ipnotlar.......................................................................................... 6 2
D Ü N Y A RESİM LERİ Ç A Ğ I............................................................. 65
E k le r........................................................................................ 85
D ipnotlar........................................................................................ 101
çevirmenin sözü
M . H eid eggcr’in bu kitaptaki iki y a zısı, başka birçok şeyin
yanı sıra, özünde, Batı m etafiziğinin tarihini, bununla ilinti
sinde, BatTnm tarihini Varlık bakımından aydınlatma girişim i.
Sokrates’ten ön ce Varlık “bulunma” , hakikat açıklık olarak
düşünüldü. Öteki bulunanlarla birlikte açıklıkta duran insanın
ayırıcı niteliği, onun bulunanlarla bulunmayanların sınırını ç i
zen bir algılam a olm asıydı.
Hıristiyan düşünm esi varolanı T a n n ’nın yaratığı olarak dü
şündü. Tanrı, varolanların varlık tem eli; insan, bu yaratılm ışlar
sıradüzcninde, seçkin bir varolandı. Hakikatin kaynağı açın
sam a olduğundan, Orta ç a ğ ’da hakikate ulaşmanın yolu kutsal
kitaptan, onun “doğru” yorumundan geçiyordu.
Y eni Çağ m etafiziği, Tanrı karşısında özgürleşm e girişi
m inde varolanları öznede tem ellendirdi. B ö y lcce insanın Varlı
ğının tem eli, bilinç oldu. Hakikat, bilincin önce kendini, sonra
öteki varolanlan bildiğinden emin olm asına dönüştü.
N ietzsch e ile Batı m etafiziği, yeni bir dönem e girer. Artık
varolanın Varlığı g ü ç istem i, hakikat ise adalet olarak anlaşılır.
U laştığı her güç basam ağında kendisini karşı konulm az güç
olarak haklı kılan güç İsteminin bu haklı kılm ası, kendini d oğ
rulam ası, Yeni çağ m etafiziğinin hakikatini alt etti. Daha çok
g ü ç için kendini her şey karşısında haklı kılan giiç istem inin
“ doğru” dediği, hakikat olm aya başladı.
7
G üç istem i yalnızca beyde değil uşakta da hüküm sürer. B ey
kendi kendisine buyurarak bey olur. Uşak efendisinin sunduğu
kullanım olanakları uğruna; öteki varolanlar üzerinde hüküm
sürmek uğruna uşaklığı, kendi kullanılabilirliğini kabul eder.
Varolanın değeri güç istem inin kendini koruma-arttırma koşul
ları bakımından belirlenir iken dünya saldırı nesnesi haline g e
lir.
İlk yazıya adını veren “Tanrı öldü” sözünde tanrı, ideaların,
ülkülerin, anlamların, değerlerin alanını gösterir. Bu cinayet
haberi, bir başkaldırının sonucunu duyurur.
B ugüne dek geçerli olan değerler değerden düşürülmüştür.
Bu cinayet üstün insanın işidir. Eski değerlerini öldüren insan,
hiçlikte yolunu yitirm eyecekse, yeni değerler koyacaktır. K oyar
da.
“ Peki bu arada “Varlığa ne olur?” sorusunu, Heİdegger,
“Varlığın başına hiç gelm ektedir” d iye yanıtlar. Güç istem inin
kendini koruma-arttırma perspektifinden koyduğu değerlerle
Varlık, H iç olmaktadır. B ö y le düşünüldüğünde m etafiziğin
tarihi de ona dayanan Batı’nın tarihi H iççiliğin tarihi olacaktır.
ç e v iri konusunda
Bu iki y a zıy ı içeren H o lz w c g e 'y i,1 9 9 6 ocağında M arcell
gönderdi. O günden beri kitaptaki metinleri vakit buldukça ç e
virdim. Araya giren bir sürü uğraşa karşın, sonunda yazılardan
ikisi yayınlam a noktasına geldi.
Çevirm en bir bakıma çevirisinin dünyası. Düşünülenlerin
dünyasından bu-dünyaya g ele siy e, çeviriye gereken her şey i
verm ek isteği çevirm enin doğasında var. Ben bu uğraşın çeki
den erince giden bir y ol olduğunu düşündüm. Ö y le dc oldu.
“N eden H eidegger?: G üç istem inin dünyasında şu sorular
sorulabilir: "Neden bu ölçüde hızlı da hiç kım ıltı yok ?”
Daha çok güç için alabildiğine hızlanır iken denetlem enin,
hesaplam anın, kapmanın, baskın vermenin nesnesi olanlardan
başka n e var?
Bu sorular üzerine düşünm ek elbette herkese göre değil.
Ü stelik her çağ, bu soruların üzerinde duranı, kendisini yad sı
yan) yolun kıyısına atar. N e var ki, herkesin yolu kim senin y o -
NlETZSCHE’NİN TANRI ÖLOÜ SÖZÜ ve DÜNYA RESİMLERİ ÇAĞI
8
Dostları ilə paylaş: |