Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Fırat University Journal of Social Science
Cilt: 16, Sayı: 1 Sayfa: 305-335, ELAZIĞ-2006
KR M NOLOJ DE YEN YÖNEL MLER: BÜTÜNLEŞ K
(INTEGRATED) SUÇ KURAMLARI – II
New Directions in Criminology: Integrated Crime Theories
Zahir KIZMAZ
Fırat Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Sosyoloji Bölümü, ELAZIĞ.
zkiz ma z @fira t.ed u. tr
ÖZET
Kriminolojide, suç ve suçluluğun nedenlerini açıklama çerçevesinde teori inşa etme
girişimleri günümüzde de devam etmektedir. Teori inşa etme, bazen yeni bir perspektif geliştirme,
bazen de daha önceden geliştirilmiş bazı kuramların veya o kuramlara ilişkin
kavramların/varsayımların bir araya getirilmesi ile oluşturulan yeni modeller şeklindedir. Bu
çalışmada, birden fazla suç teorilerinin bir araya getirilmesi ile oluşan ve bütünleşik suç kuramları
olarak nitelendirilen kuramlar ele alınacaktır. Bütünleşik suç kuramlarının, birden fazla suçluluk
değişkenlerini ve kuramlarını bir araya getirdiği için suç olgusunu daha kapsamlı çözümledikleri
belirtilmektedir. Bu makalede, gelişmiş batı ülkelerinde giderek popülerliği artan ve ülkemizde bu
alanda pek fazla bir çalışmaya rastlanılmayan bütünleşik suç kuramları ele alınıp irdelenmeye
çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: Bütünleşik suç kuramları, benliğin aşağılanması kuramı, suçun
yapısal marksist teorisi, bio-sosyal suç kuramı, sosyal ağ kuramı, sapkın yerler teorisi, suçun güç
kontrolü teorisi, etkileşimsel kuram, sosyal gelişimsel model.
ABSTRACT
The attempts for building new theories in criminology to explain the reasons for crime and
criminology continue today. These new attemps sometimes occur as developing new perspectives
and sometimes occur as new models using the old theories or reformation of the
concepts/assumptions used in these old theories. In this study the theories, which are formed by
gathering various crime theories and called as integrated crime theories, will be evaluated. It is
pointed out that the integrated crime theories can solve the crimes more comprehensively as they
include many theories at once. The integrated crime theories, which has been very popular but
still has not been taken into much consideration in our country, will be evaluated detailly in this
article
Key Words: Integrated theories of crime, self-derogation theory, structural marksist theory
of delinquency, bio-social crime theory, social network theory, deviant places theory, power-
control theory, interactional theory, social developmental model.
F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2006 16 (1)
306
I. G R Ş
Hay (2001), günümüzdeki kriminolojik teorilerinin durumunu tanımlayabilecek en
iyi kavramın “dinamizm” olduğunu belirtmektedir. Ona göre, son 20 yılda suç teorilerinin
sayısında beklenmeyen bir artış gerçekleşmiştir. Bernard ve Snipes (1996) sadece 1985
ile 1994 yılları arasında geliştirilen suç teorilerinin sayısının 16 olduğunu
belirtmektedirler. Hay’e göre, Bernard ve Snipes’in atladıkları veya görmezlikten
geldikleri teoriler ile 1994 yılından bu yana geliştirilen kuramların da bu rakama dahil
edilmesi durumunda, kuram sayısı en az 25’i bulmaktadır (Hay, 2001:132).
Suç ve suçluluğun yeniden açıklanmasına yönelik formüle edilen bu kuramsal
inşaların, çok sayıda farklı kuramlardan kökenlendikleri ileri sürülmektedir. Bu yeni
kuramlar; marksist (Colvin ve Pauly 1983; Currie 1997), neo-klasik (Cornish ve Clarke
1986; Gottfedson ve Hirschi 1990; Wilson ve Herrnstein 1985), feminist (Messerschmidt
1993), sembolik etkileşimsel (Matsueda 1992), makro-evrimci (Messner ve Rosenfeld
1994), gelişimsel yaşam istikameti (Moffitt 1993; Sampson ve Laub 1993), bio-sosyal
(Cohen ve Machalek 1988; Moffitt 1993) ve yeniden bütünleştirici (Braithwaite 1989;
Cullen 1994; Title 1995; Thornberry 1987; Vila 1994) gibi çok farklı yönelimleri temsil
etmektedir (Hay, 2001:132).
Geleneksel suç kuramlarının (gerilim, kontrol, öğrenme, etiketleme v.b) suçu
açıklama potansiyellerinin sınırlı olduğu belirtilmektedir. Elliott (1985), kriminolojide
baskın bir nitelik sergileyen; sosyal kontrol, sosyal öğrenme ve gerilim kuramlarının, suç
ve suçlulukla ilintili değişkenlerin en çok % 20’sini açıklayabildiğini ileri sürmektedir
(Hay, 2001:133).
Aslında, suç olgusunu tümleşik kuramlar vasıtasıyla açıklama çabaları yeni değildir
(Bkz. Siegel, 1989: 208; Barak, 1998: 187). Ancak, son zamanlarda bu kuramlara olan
ilginin artması veya bütünleşik suç modellerini inşa etme çabalarının yoğunluk kazanması
gibi gelişmeler, bu kuramlara olan yönelimi yeniden arttırmıştır. Suç araştırmalarında,
bütünleşik kuramlarının öneminin artması veya suçluluğu çözümlemede bu kuramların
daha başarılı oldukları iddiası, bütünleşik suç kuramları üzerine kapsamlı bir araştırmanın
yapılmasını gerekli kılmaktadır. Özellikle bu kuramlar ile ilgili olarak ülkemizde
herhangi bir çalışmaya rastlanılmamış olması ve bu kuramların suç olgusunu daha
bütüncül bir çerçevede analiz edebilme potansiyeline sahip oldukları yönündeki iddiaların
varlığı, bu araştırmanın yapılmasının önemli gerekçelerini oluşturmaktadır. Ancak bu
araştırma, konu ile ilgili olarak daha önceden kaleme alınan bir araştırmanın ikinci
bölümü niteliğindedir. Çalışmanın birinci bölümünde, daha çok son dönem teorileri
irdelenmişti. Burada da, önceki çalışmaya dahil edilmeyen -dolayısıyla tümüyle farklı