Özet— Yenilenebilir enerji kaynakları, sahip olduğu önemli avantajlar nedeniyle tüm dünyada önemli hale gelmektedir



Yüklə 87,46 Kb.
Pdf görüntüsü
tarix26.09.2017
ölçüsü87,46 Kb.
#1546


 

 

 

Int.J.Eng.Research & Development,Vol.2,No1,January 2010 

 



Özet—  Yenilenebilir  enerji  kaynakları,  sahip  olduğu  önemli 

avantajlar  nedeniyle  tüm  dünyada  önemli  hale  gelmektedir.  

Özellikle  küresel  ısınma  nedeniyle  enerji  tüketiminde  güneş 

enerjisinin  kullanımı  ayrı  bir  değer  kazanmıştır.  Son  yıllarda 

güneş  enerjisinden  ısı  ve  elektrik  enerjisi  eldesi  üzerine  yoğun 

bilimsel  araştırmalar  yapılmaktadır.  Genelde  elektrik  enerjisi 

fotovoltaik  pillerle  elde  edilirken,  güneş  enerjisinden  sıcak  su 

eldesi  ise  güneş  kollektörleri  yardımıyla  sağlanmaktadır. 

Termoelektrik  dönüştürücüler    yardımıyla  güneş  enerjisinden 

elektrik  elde  tekniği  ise  bu  alanda  yeni  bir  yöntem  olarak  ele 

alınmaktadır.  Yapılan  bu  çalışmada,  termoelektrik  dönüştürme 

elemanlarından  oluşan  bir  peltier  dizininin  kullanımıyla  güneş 

enerjisinden  elektrik  enerjisinin  elde  edilmesi  hedeflenmiştir. 

Parabolik  bir  yansıtıcının  kullanımıyla  gelen  güneş  ışınları 

yansıtılarak  soğurulmuş  ve  ısı  enerjisine  dönüştürülmüştür. 

Isıtma  işlemi  bu  yöntemle  sağlanırken,  soğutma  işleminde  ise 

akışkan  olarak  su  ve  hava  kullanılmıştır.  Sonuç  olarak 

termoelektrik  dönüştürücüler  yardımıyla  güneş  enerjisinden 

beklenen elektrik enerjisi elde edilmiştir.   

 

Anahtar  Sözcükler—Güneş  enerjisi,  parabolik  yansıtıcı, 



termoelektrik dönüştürücü, peltier, elektrik enerjisi 

 

 



THE EFFECT OF TEMPERATURE ON A 

THERMOELECTRIC GENERATOR 

WORKED BY SOLAR ENERGY 

 

 

    Abstract—  T

he  renewable  energy  sources  have  become 

significant  all  over  the  world  because  of  their  advantages. 

Particularly,  use  of  solar  energy  in  the  energy  consumption  has 

gained  a different significance because of global  warming effect. 

In  recent  years  many  intensive  scientific  researches  have  been 

done  for  obtaining  of  thermal  and  electrical  energies  from  solar 

energy.  While  thermal  energy  is  obtained  by  solar  collectors, 

electrical  energy  has  been  obtained  by  means  of  photovoltaic 

solar  cells  in  general.  Getting  electricity  technique  from  solar 

energy  with  the  help  of  thermoelectric  converters 

(TECs)


  has 

been concerned as a new way.

 

In this work, to get electricity was 



aimed by using the  thermoelectric converters, which is a peltier 

array.  The  incident  sun  rays  reflected  by  means  of  a  parabolic 

reflector were absorbed using a parabolic reflector and they were 

converted  to  heat  energy.    While  the  heating  process  was 

obtained  by  this  technique,  as  a  fluid  water  and  air  was  used  in 

 

 



the cooling process. In conclusion, the expected electrical energy 

was  generated  from  solar  energy  by  means  of  thermoelectrical 

converters. 

 

Keywords  —  Solar  energy,  parabolic  reflector,  thermoelectric 

converter, peltier, electrical energy. 

 

I.



 

GİRİŞ 


Y

apılan  bu  çalışmada  mekatronik  tabanlı  parabolik  yansıtıcı 

kullanılarak  güneş  enerjisinden  elektrik  enerjisi  eldesi 

hedeflenmiş  ve  sıcak  suyla  birlikte  TEC  aracılığıyla  elektrik 

enerjisi elde edilmiştir.  Yansıtıcı yüzeye gelen güneş ışınları 

odaklanarak  soğurulmuş  ve  elde  edilen  ısı  enerjisi 

termoelektrik  jeneratörünü  çalışır  hale  getirmiştir.  Jeneratör 

soğutma sistemiyle de soğutularak güç ünitesi için gerekli olan 

ΔT sıcaklık farkı sağlanmıştır.  

Fosil  yakıtların  azalması,  yenilenebilir  enerji  kaynaklarının 

önemini  artırmıştır.  Güneş,  hidrolik,  rüzgar,  jeotermal, 

biyokütle  ve  dalga  enerjileri  gibi  doğal  enerji  kaynakları  son 

yıllarda gerek üniversite, gerekse ilgili endüstri kuruluşlarının 

ilgi  alanına  girmiştir.  Şu  andaki  yatırım  maliyetleri  göz  ardı 

edildiğinde,  yenilenebilir  enerji  kaynakları  ucuz,  temiz  ve 

güvenilir  olması  nedeniyle  diğer  enerji  kaynaklarına  göre 

önemli  üstünlükler  sağlamaktadır.  Yenilenebilir  enerji 

kaynakları  arasında  güneş  enerjisi  ise  ayrı  bir  önem 

taşımaktadır.  Özellikle,  yıllık  ortalamaları  göz  önüne 

alındığında  Avrupa’nın  en  fazla  güneş  ışını  alan  bir  ülkesi 

olarak güneş enerjisi ülkemiz için ayrı bir değer taşımaktadır. 

Yararlanma teknikleri açısından ele alındığında ısı ve elektrik 

enerjisi  şeklinde  kullanımı  yaygınlık  göstermektedir.  Isı 

enerjisi  şeklinde  kullanımı  genelde  sıcak  su  eldesi  şeklinde 

iken,  su  buharı  olarak  ta  kullanımı  yaygınlık  göstermektedir. 

Elektrik enerjisi şeklinde kullanımında ise genelde fotovoltaik 

güneş  pillerinden  yararlanılmaktadır.  Bilindiği  üzere  güneş 

enerjisinden 

yararlanma 

teknikleri 

çok  eski  yıllara 

dayanmaktadır.  Güneşten  farklı  yöntemlerle  yararlanılmış  ve 

bunlara  dayalı  metotlar  geliştirilmiştir.  Özellikle  meskenlerin 

mimarisi  ve  yön  durumları  hakkında  önemli  çalışmalar 

gözlenmektedir. Güneş ışınının temel özellikleri konusunda da 

önemli  çalışmalar  yapılmış,  bu  ışınların  soğurulması, 

yansıması  ve  geçiş  olayları  önemli  araştırma  konuları 

olmuştur.  Özellikle  ışınım  yasaları  üzerine  Kirchoff  Yasası, 

Lambert  Kosinüs  Yasası,  Planck  Yasası,  Wien  Yasası  ve 

Stefan-Boltzmann  Yasası  çok  önemli  sonuçları  ortaya 

Güneş Enerjisiyle Çalışan Bir Termoelektrik 

Jeneratörde Sıcaklık Faktörünün Etkisi 

*Şerafettin EREL, **Metin AKDAŞ, *Mehmet TUGAY 

*Elektrik  & Elektronik Mühendisliği Bölümü, Mühendislik Fakültesi, Kırıkkale Üniversitesi, Kırıkkale, 71451 TÜRKİYE 

**Fizik Bölümü, Fen Edebiyat Fakültesi, Karatekin Üniversitesi, Çankırı, TÜRKİYE 

Tel : +90 (318) 357-4242; Fax: +90 (318) 357-2459, 

erelseref@yahoo.com

 

 




 

 

 

Int.J.Eng.Research & Development,Vol.2,No1,January 2010 

koymuştur  [1].  Bununla  birlikte  enerjinin  aktarımı, 

depolanması  gibi  konular  günümüzde  bile  çok  önemli 

araştırma  konuları  olarak  ortaya  çıkmaktadır.  Güneş 

enerjisinden  sıcak  su  sağlanmasında  genelde  düzlem 

kollektörler kullanılmaktadır. Bunlar yapım açısından çok zor 

olmamakla birlikte, yapımında farklı yöntemler ve materyaller 

kullanılmaktadır.  Bu  değişkenlik  elde  edilen  kollektörlerin 

verimini, 

dayanıklılığını 

ve 

maliyet 


durumlarını 

belirlemektedir. 

Yapımında 

tek 


veya 

çift 


cam 

kullanılmaktadır.  Her  iki  yöntemin  de  birbirlerine  göre 

üstünlükleri  vardır.  Tek  ve  çift  cam  kullanma  durumlarına 

göre  sistemin  kırınım  açısı  değişmektedir.  Ancak  sistemdeki 

ısı  kaybı  göz  önüne  alındığında  çift  cam  kullanımının  daha 

avantajlı  olduğu  gözükmektedir.  Bu  kollektörlerin  uygun 

zemin üzerine yerleştirilmesinde ise azimut ve zenit açılarının 

göz  önüne  alınması  ayrı  bir  önem  taşımaktadır.  Bu  durum 

statik  sistemler  için  oldukça  önemlidir.  Dört  mevsim 

ortalaması  kollektörlerin  yerleştirilme  açısında  optimum  bir 

sonucu sağlamaktadır. Depo olarak sıcak ve soğuk su depoları 

kullanılmakta  olup  açık  ve  kapalı  sistemlere  göre  depo 

durumları  değişmektedir.  Açık  sistemlerde  sıcak  su  deposu 

doğrudan  kollektör  sistemine  bağlıyken,  kapalı  sistemlerde 

eşanjör sistemi kullanılmakta ve yapımlarında bazı farklılıklar 

bulunmaktadır.  Isı  taşıyıcı  akışkan  olarak  açık  sistemlerde 

doğrudan  su  kullanılırken,  kapalı  sistemlerde  ise  antifriz 

kullanılmaktadır.  Antifrizin  kullanılması  ısı  taşınımını 

sağlamakla birlikte donmaya karşı da etkinlik göstermektedir. 

Bununla  birlikte  son  zamanlarda  antifrize  göre  hem  daha 

düşük  donma  sıcaklığına  sahip,  hem  de  daha iyi ısı taşıyıcısı 

olan akışkanlar da kullanılmaya başlanmıştır. Açık sistemlerde 

doğal  dolaşım  kullanılırken,  kapalı  sistemlerde  doğal 

dolaşımla  birlikte  zorunlu  dolaşım  da  kullanılmaktadır  [2]. 

Güneş  enerjisinden  elektrik  enerjisi  üretiminde  ise  yaygın 

yöntem  olarak  fotovoltaik  güneş  pilleri  kullanılmaktadır. 

Güneş  pilleri  ise  istenilen  güce  göre  modüler  hale 

getirilebilmektedir. Güneş pilleri elde edildiği maddelere bağlı 

olarak,  yapımı  oldukça  farklı  olabilmektedir.  Tek  kristal, 

polikristal  ve  amorf  yapılı  güneş  pillerinin  kullanımı  oldukça 

yaygınlık  gösterirken,  verim  durumları  da  kullanılan 

yarıiletken  malzemelere  bağlı  olarak  değişmektedir. 

Kullanılan  yarıiletkenler  n  ve  p  tipi  olmak  üzere  Si,  Ge  gibi 

element  haldeki  yarıiletkenler  olabilirken, periyodik tablonun 

II.  ve  VI.  ile  III.  ve  V.  grup  elementlerinden  oluşmaktadır. 

CdS/CuInSe

2

  güneş  pilleri  II.  ve  VI.  grup  elementlerinden 



üretilirken,  GaAs  güneş  pilleri  ise  periyodik  tablonun  III.  ve 

V. grup elementlerinden elde edilip, bu gruptaki güneş pilleri 

%24 gibi yüksek bir verime sahiptir. Güneş pillerinin çalışma 

performansı 

dış 

etkenlerle 



de 

geliştirilebilmektedir. 

Bunlardan,  pil yüzeyinin  V  tipinde  yivlenmesiyle yansımanın 

belli  miktarda  önlendiği  görülmektedir  [3].  Bununla  birlikte 

güneş  pillerine  elektrik  ve  manyetik  alan  uygulanmasının  da 

güneş  pillerinin  çalışmasını  belli  miktarda  değiştirdiği 

görülmüştür  [4-6]. Güneş pillerinin performansını geliştirecek 

yöntemlerden etkin yüzey miktarının relatif olarak artırılması 

konusunda  da  önemli  çalışmalar  yapılmış  ve  çalışma 

sonucunda  bazı  değişiklikler  gözlenmiştir  [7].  Ayrıca  güneş 

pillerinin  yüzey  durumlarının  statik  veya  izleme  sistemine 

dayalı  dinamik  yapıda  olması  durumuna  göre  de  farklı 

davranış gösterdiği gözlenmiş olup bunlara bağlı bazı önemli 

deneysel  sonuçlar  elde  edilmiştir  [8].  Güneş  pillerinin 

çalışmasını  etkileyen  en  önemli  parametrelerden  birisi  de 

sıcaklıktır.  Sıcaklık  yükselmesinin  güneş  pili  veriminin 

düşmesine,  sıcaklık  düşmesinin  ise  verimin  yükselmesine 

neden  olduğu  görülmüş  ve  bu  konuyla  ilgili  önemli  sonuçlar 

elde  edilmiştir  [9].  Enerji  dönüşümü  konusu,  dönüşüm 

sistemleri  ve  elemanları  son  yıllarda  ayrı  bir  önem 

taşımaktadır.  Yapılan  bu  çalışmada  ise  güneş  enerjisinden 

elektrik  enerjisinin  elde  edilmesi  amaçlanmış  ve  sistemde 

enerji dönüştürücüsü olarak TEC (termoelektrik dönüştürücü)’ 

ler  kullanılmıştır.  Termoelektrik  dönüştürücüler  son  yıllarda 

yaygın  bir  şekilde  kullanılmakta  olup,  yeni  yeni  uygulama 

alanları  bulmaktadır  [10-12].  Bu  dönüştürücülerin  geliştirilip 

daha  ucuza  elde  edilmesi  kullanım  yaygınlığı  açısından  ayrı 

bir önem taşımaktadır.  

 

II.


 

GEREÇ


 

VE

 



YÖNTEM 

Yapılan  bu  çalışmada  geliştirilen  düzenek,  mekanik  ve 

elektriksel  aksam  olmak  üzere  iki  ana  kısımdan  oluşmuştur. 

Mekanik  aksam  parabolik  yansıtıcı  ile  birlikte  mekatronik 

kısımdan  oluşmaktadır.  Parabolik  yansıtıcı  kısım  Cr-Ni 

levhadan  yapılmış  olup;  uzunluğu  100  cm,  yay  uzunluğu  80 

cm, yarıçapı ise 25,47 cm olan iç bükey bir yapıya sahiptir. Bu 

yansıtıcının  optimum  düzeyde  güneş  ışını  alabilmesi  için 

yatayla  yaptığı  açı  (eğim) 

35

  



  olacak  şekilde  tasarlanıp 

monte  edilmiştir.  Parabolik  system,  optoelektronik  bir 

düzenek  yardımıyla  kendi  ekseninde  belli  Ø  açısıyla  hareket 

edebilecek  şekilde  tasarlanmıştır.  Sistemdeki  sürtünmeyi 

minimuma  indirmek  için  her  iki  eksende  rulman  yataklar 

kullanılmıştır. Parabolik yansıtıcı tarafından yansıtılarak gelen 

ışınlar,  cam  borudan  geçerek  boru  içerisindeki  absorplayıcı 

siyah  yüzeyli  bakır  boruya  yansıtılmıştır.  Böylece  soğurulma 

sonucu  foton  enerjileri  ısı  enerjisine  dönüştürülmüştür. 

Sistemde sıcak ve soğuk su depoları olmak üzere iki farklı su 

deposu  kullanılmıştır.  Soğuk  su  deposu  tek  cidarlı  olup, 

silindirik  yapıdadır.  Galvanizli  saçtan  imal  edilen  su 

depolarının  yarıçapı 

16

r

  cm,  boyu  ise 



47

h

cm  olup 



37780

V

  cm



3

  (37,78  lt)  hacmindedir.  Sıcak  su  deposu  ise 

iki  cidarlı  olup,  iki  yüzey  arası  cam  yünü  ile  yalıtılmıştır. 

Termoelektrik güç sisteminin çalışması için sıcak ve soğuk ısı 

kaynaklarına  ihtiyaç  duyulduğundan  gerekli  olan  T

sıcaklığı 



parabolik  yansıtıcıyla  soğurulan  güneş  enerjisinden,  T

2

 



sıcaklığı  ise  oda  sıcaklığında  bulunan  soğuk  su  deposundan 

sağlanmaktadır.  Sistemin    soğutulmasında  soğutucu  akışkan 

olarak hava ve su kullanılmıştır. Böylece, sistemden optimum 

verim  sağlanabilmesi  için  her  iki  akışkana  dayalı  soğutma 

sistemleri  geliştirilmiştir.  Düzenekte  sıcak  yüzey  olarak;  49 

cm,  50  cm  ve  7  cm  boyutlarında,  termostatik  kontrollü 

dikdörtgenler prizması şeklinde bakırdan yapılmış ek bir depo 

kullanılmıştır.  Termoelektrik  jeneratörün  gerçekleştirilmesi 

için 60 cm X 60 cm boyutlarında bakır borudan imal edilen bir 

ısı eşanjörü kullanılmıştır. Spiral halde yapılan eşanjörle farklı 

iki  sıcaklıktaki  ısı  enerjisinin  peltierler  üzerine  aktarılması 

hedeflenmiştir. Bakır boru 0,10 mm kalınlığındaki bakır levha 

üzerine  yapıştırılmış  ve  simetrik  düzenekle  bakır  levhalar 



 

 

 

Int.J.Eng.Research & Development,Vol.2,No1,January 2010 

peltierler  dizinin  her  iki  yüzeyine  sıkıca  monte  edilerek  TE 

jeneratör  çalışır  hale  getirilmiştir.  Akışkanın  dolaşımı 

devridaim  motoru  ile  sağlanmıştır.  Jeneratör  yapımında 

TEC1-12708 

marka 


termoelektrik 

dönüştürücüler 

kullanılmıştır. Geliştirilen düzenek Şekil-1’de görülmektedir.  

 

 



 

 

Şekil-1. Geliştirilen düzenek.  

Bu düzenek yardımıyla deneysel veriler elde edilip sonuçlar 

irdelenmiştir.  

 

III.


 

 

BULGULAR 



 

Dinamik  yapılı  parabolik  yansıtıcı  yardımıyla  güneş 

enerjisinden  ısı  enerjisi  sağlanarak  termoelektrik  jeneratör 

çalıştırılmış  ve  buradan  da  elektrik  enerjisi  elde  edilmiştir. 

Geliştirilen düzenekle deneysel sonuçlar elde edilmiş ve ilgili 

tablo değerleri aşağıda verilmiştir.  

 

Tablo-1.  Parabolik  yansıtıcılı  sistemdeki  akışkanın  sıcaklığı  ile  gelen  ışık 

akısına bağlı tipik deneysel veriler.  

 

Ø (W/m


2

T (°C) 



311 

19 


954 

30 


1000 

36 


1041 

39 


1067 

43 


1113 

49 


 

   Çalışmada  geliştirilen  her  iki  tipteki  jeneratörlerle  sağlanan 

deneysel  veriler  Tablo-2  ve  Tablo-3’de  verilmiştir.  Su 

soğutmalı  ısı  eşanjörlü  jeneratörden  sağlanan  veriler  Tablo-

2’de görülmektedir.  

 

 



 

 

Tablo-2. Su soğutmalı ısı eşanjörlü TE jeneratöründen sağlanan veriler

Isıtılan 



Yüzeyin 

Sıcaklığı 

T

1

 (°C) 



Soğutulan 

Yüzeyin 


Sıcaklığı T

2

 



(°C) 

Yüzeyler 

Arası Sıcaklık 

farkı ∆T (°C) 

Sağlanan 

Gerilim 


V (Volt) 

Elde 


Edilen 

Akım I 


(mA) 

15 


15 



34 


19 

15 


0,15 

12,26 


44 

25 


19 

0,22 


18,86 

56 


31 

25 


0,24 

19,82 


65 

36 


29 

0,24 


20,03 

 

   Hava  soğutmalı  sisteme  dayalı  olarak  gerçekleştirilen  TE 



jeneratöründen sağlanan veriler Tablo-3’ de verilmektedir.  

 

Tablo-3. Hava soğutmalı sisteme dayalı TE jeneratörden sağlanan veriler. 

Isıtılan 

Yüzeyin 


Sıcaklığı T

1

 



(°C) 

Soğutulan 

Yüzeyin 

Sıcaklığı T

2

 

(°C) 



Yüzeyler 

Arası Sıcaklık 

Farkı ∆T (°C) 

Sağlanan 

Gerilim 

V (Volt) 

Elde 

Edilen 


Akım I 

(mA) 


24 

24 




36 

24 


12 

0,85 


27 

41 


22 

19 


1,03 

33,4 


44 

20 


24 

1,14 


37,2 

49 


19 

30 


1,28 

40,2 


51 

20 


31 

1,58 


50,2 

53 


19 

34 


1,74 

52,4 


56 

18 


38 

1,89 


57,6 

59 


19 

40 


2,12 

62,8 


61 

19 


42 

2,26 


67 

64 


19 

45 


2,57 

75,2 


 

Tablo-2  ve  Tablo-3’de  her  iki  sisteme  dayalı  veriler  elde 

edilip,  sistemlerin  elektriksel  özellikleri  karşılaştırıldığında 

önemli ölçüde davranış farklılıkları olduğu görülmüştür.  

 

IV.


 

TARTIŞMA/SONUÇ 

Yapılan  bu  çalışma,  107M646  nolu  TÜBİTAK  projesi 

kapsamında  gerçekleştirilmiştir.  Çalışmada,  mekatronik 

düzeneğe  dayalı  bir  parabolik  yansıtıcı  kullanılarak 

termoelektrik  dönüştürücüler  aracılığıyla  güneş  enerjisinden 

elektrik enerjisinin eldesi hedeflenmiş ve çalışma hedeflendiği 

üzere  gerçekleştirilmiştir.  Çalışmada  iki  farklı  jeneratör  tipi 

kullanılarak  deneysel  veriler  elde  edilmiştir.  Bu  verilere  ait 

tablo  değerleri  karşılaştırıldığında,  hava  soğutmalı  sistemin 

sıvı  akışkanlı  sisteme  göre  daha  verimli olduğu  gözlenmiştir. 

Bu  durumun  kullanılan  iki  farklı  yöntemin  özelliğinden 

kaynaklandığı  düşünülmektedir.  Bununla  birlikte  sıvı 

akışkanlı  eşanjörlü  sistemin  dezavantajlı  durumunun  çok 

sayıda  termokupullar  bulunan    mikroyapılı  peltierlerin  ısıtma 

ve  soğutulmasındaki  heterojenliğin  önemli  bir  etken  olduğu 

tahmin edilmektedir. Bu durumun ayrıntılı bir çözümü ise ayrı 

bir  araştırma  konusu  olarak  öngörülmektedir.  Sonuç  olarak, 

iki  farklı  yapıdaki  termoelektrik  jeneratör  kullanılarak 

geliştirilen  düzenek  aracılığıyla  güneş  enerjisinden  elektrik 

enerjisi elde edilmiştir. Elde edilen güç miktarı düşük olsada, 



 

 

 

Int.J.Eng.Research & Development,Vol.2,No1,January 2010 

10 

çalışılan  bu  sistem  geliştirilerek  daha  fazla  gücün 

sağlanabilmesi ele alınan sistemin önemini artıracaktır. Güneş 

pillerine  göre  potansiyel  bir  rakip  olarak  gözüken 

termoelektrik  dönüştürücülerin  gelişen  teknoloji  ve  malzeme 

bilimiyle  birlikte  yakın  gelecekte  özellikle  enerji  dönüşüm 

sistemlerinde 

önemli 


ölçüde 

yaygınlık 

kazanacağı 

beklenmektedir.  

V.

 

KAYNAKLAR 



[1].  ÖZTÜRK,  H.H.,  Güneş  Enerjisi  ve  Uygulamaları,  Birsen  Yayınevi, 

İstanbul, (2008), Syf:52.   

[2].  ÖZTÜRK,  H.H.,  Yenilenebilir  Enerji  Kaynakları  ve  Kullanımı,  Teknik                 

Yayınevi, Ankara, (2008), Syf:62.   

[3].  ARCAKLIOGLU,  E.,  EREL,  S.,  ve  EREL,  G.K.,  “A  thermodynamical                                                         

study of a photovoltaic cell having V-grooving the front surface”, Bulletin 



of Pure Applied Sciences, Vol.21D (No.2), 89-95 (2002). 

[4]. EREL, S., AKÇİL, M., EREL, G. K., and ÇELİK, V., The behaviour of a 

typical  single-crystal  Si  solar  cell  under  high  intensity  of  electric  field, 

Solar Energy Materials and Solar Cells, 90, 582-587(2006).   

[5]. EREL, S., “The effect of electric and magnetic fields on the operation of 

the solar cell,” Solar Energy Materials & Solar Cells,71, 273-280(2002). 

[6].  EREL,  Ş.,  “Comparing  the  behaviours  of  some  typical  solar  cells  under 

external effects”, Teknoloji, Vol.11 (No.3), 233-237 (2008). 

[7].  KÜÇÜK,  B.,  “Dinamik  Yöntemle  Fotovoltaik  Pillerden  Optimum  Güç 



Eldesi”, Kırıkkale Üniversitesi, FBE, Yüksek Lisans Tezi, 1999.  

[8]. EREL, S., KUCUK, B., ULUER, I., “The Use of The Dynamic System To 

Get  Optimum  Power  From  the  Photovoltaic  Cells”,  ECOS  2001,  ITU-

ICAT,  Istanbul,  TURKEY,  Proceedings  of  ECOS’  01,  Vol.I,  459-464, 

2001.  

[9]. EREL, Ş., “A study of cooling effect on the operation of a polycrystalline 



silicon  solar  cell”,  International  journal  of  engineering  research  and 

development, Vol.1 (No.1), 47-49 (2009).  

[10].  EREL,  Ş.,  "Termoelektrik  dönüştürücüler  ve  bu  dönüştürücülerin 

motorlarda  muhtemel  kullanım  potansiyellerinin  irdelenmesi",  10. 

Uluslararası  Yanma  Sempozyumu,  Cilt  1,  529-532,  09-10  Ekim  2008, 

Sakarya.  

[11].  EREL,  Ş.,  Erel,  G.K.,  "  Enerji  dönüşüm  sistemlerinde  termoelektrik 

dönüştürücülerin  kullanımı",  21.  Yüzyılın  Başında  II.  Kırıkkale 



Sempozyumu, Cilt I, 336-337, Kırıkkale, 2008.  

[12]. EREL, Ş., “A thermoelectrical approach to the waste energy thrown by 



chimneys”,  International  journal  of  engineering  research  and 

development, Vol.1 (No.1), 16-18 (2009). 

Yüklə 87,46 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə