U s u l g e r e € i Bu kitap, Nikolay Marr’ın Rusya İmparatorluk Bilimler



Yüklə 72,77 Kb.
Pdf görüntüsü
tarix04.02.2018
ölçüsü72,77 Kb.
#24005


u s u l   g e r e € i

Bu kitap, Nikolay Marr’ın Rusya İmparatorluk Bilimler 

Akademisi Bülteni’nin 1910 yılındaki 7. ve 8. sayılarında 

yayımlanan İz poezdki v Turetskiy Lazistan 

(Türkiye Lazistanı’na 

Yolculuk) 

başlıklı raporunun Rusçadan çevirisidir.

Türkçe basımda, bazı yerleşim yerlerinin günümüzdeki adları 

köşeli ayraç içinde verildi. Raporun orijinalindeki görsellere 

sadık kalındı ve özgün metinde yer alan Gürcüce, Yunanca, 

Ermenice ve İbranice kelimeler parantez içinde eklendi.

Tarafımızca ilave edilen dipnotlar “ç.n.” 

(çevirmenin notu)

 ve 


“e.n.”

 (editörün notu) 

kısaltmalarıyla belirtildi. 

Türkçe yaz›mda Ömer As›m Aksoy’un Ana Yazım Kılavuzu

(Epsilon Yay.)

 temel al›nd›, Necmiye Alpay’›n Türkçe Sorunları 



Kılavuzu’ndan 

(Metis Yay.) 

yard›mc› kaynak olarak yararlan›ld›.

y a y › n c › n › n   n o t u




LAZİSTAN’A YOLCULUK


Aras Yay›nc›l›k

‹stiklal Caddesi, H›divyal Palas 231/Z.

34430 Tünel, Beyo€lu-‹stanbul

Tel: (0212) 252 65 18 - 243 06 02

Fax: (0212) 252 65 19

info@arasyayincilik.com

www.arasyayincilik.com

Sertifika No: 10728

–––––––––––––––––

ARAS 


- ԱՐԱՍ 

163


–––––––––––––––––

Lazistan’a Yolculuk

Nikolay Yakovleviç Marr

İz poezdki v Turetskiy Lazistan

[Türkiye Lazistanı’na Yolculuk]

Çeviri

Yulva Muhurcişi



Editör

Artun Gebenlioğlu

Çeviri Kontrolü

Korhan Korbek

Kapak Tasar›m›

Aret Gıcır

Kapak Foto€raf›

Rize sahilini gösteren bir kartpostal

© Aras Yayıncılık, 2016

ISBN 9786055753634

Bask›

Sena Ofset



2. Matbaac›lar Sitesi 4NB7-9-11 Topkap›-‹stanbul

Tel: (212) 613 38 46 / Sertifika No: 12064

Birinci Baskı: Nisan 2016, ‹stanbul 

İkinci Baskı: Kasım 2017, ‹stanbul




LAZİSTAN’A YOLCULUK

NİKOLAY MARR

RUSÇADAN ÇEVİREN

YULVA MUHURCİŞİ



NİKOLAY MARR

1864, Kutaisi - 1934, Leningrad

 (St. Petersburg)



7

Nikolay 

(Yakovleviç) 

Marr 

R

us-Sovyet  Doğu  araştırmaları  ekolünün  en  önemli 

temsilcilerinden biridir. Özellikle Kafkas halklarının dille-

ri, tarihleri ve kültürleriyle ilgilendi. Ani kentinde yaptığı 

arkeolojik kazılarla Ermeni kültürüne eşsiz katkılarda bu-

lundu.


25 Aralık 1864’te Kutaisi’de doğdu. Babası İskoç, an-

nesi Gürcü’ydü. Çocukluk yıllarını Gürcistan’ın Ozurgeti 

kasabasında  geçirdi.  1884’te  St.  Petersburg  Devlet  Üni-

versitesi Doğu Bilimleri Fakültesi’ne kabul edildi. Uzman-

lığını Armenoloji, Kartveloloji, Farsoloji ve klasik filoloji 

alanlarında yaptı. 1891’de Petersburg Üniversitesi Arme-

noloji Kürsüsü’ne doçent, 1900’de Armenoloji-Kartvelo-

loji  Kürsüsü’ne  başkan  olarak  atandı.  1901’de  dilbilimi 

dalında doktor mertebesine yükseldi ve profesör unvanı-

nı aldı. 1910’da Osmanlı Devleti’nin Lazistan sancağına 

yaptığı seyahate ilişkin notlarını makale halinde yayımladı. 

1915-16’da  Urartulara  ait  çiviyazısı  örneklerini  araştır-

mak için Hovsep Orbeli’yle birlikte Van’a gitti. 1924’te 

paleontolojide analitik yöntemi geliştirdi ve bunu alfabesi 




8

bulunmayan  bir  dizi  topluluğun  dillerine  dair  çalışmala-

rında uyguladı. 1922’de Lenin’in inisiyatifi ve tavsiyesiy-

le Maddi Kültür Tarihi Enstitüsü’nü kurdu ve ölümüne 

dek idaresini üstlendi. 1925-30 yılları arasında Leningrad 

Devlet  Kütüphanesi  Müdürlüğü  yaptı.  1930’da  SSCB 

Bilimler  Akademisi  Yardımcı  Başkanı  seçildi.  1931’de 

SSCB Bilimler Akademisi Yafetoloji Enstitüsü’nü kurdu 

(daha sonra Dil ve Düşünce Enstitüsü adını aldı). 1933-

34’te Yunanistan’ın güney kıyıları ve Kıbrıs’a gidecek bir 

bilimsel araştırma grubu oluşturdu.

Marr, edebiyat çalışmalarına Ermeni edebiyatı tarihçisi 

olarak başladı ve Yeğişe, Yeznig Goğpatsi, Ğazar Parbetsi 

ile  Mkhitar  Koş’un  eserlerini  inceledi.  Edebiyat  tarihine 

dair  sorunları  ele  alarak  elyazmalarını,  Doğu  Hıristiyan 

halklarının dillerindeki derleme ve vakayinameleri araştır-

dı. Eçmiadzin, Sina ve Aynoroz’a bilimsel amaçla yaptığı 

yolculuklar sırasında sayısız önemli yazılı anıtı, aynı tarih-

lerde, Akatankeğos’un Arapça eserini (Yunancaya çevril-

miş), Handztalı Rahip Gregorius’un Gürcüce elyazmasını 

keşfedip  tanıttı.  Movses  Khorenatsi,  Anonim  (Sepeos), 

Hovhannes Gozern, Şota Rustaveli, Bedrizi ve daha bir-

çokları üzerine makaleleri ve monografik incelemeleri bi-

limsel kaynak olarak eşsiz bir öneme sahiptir. Marr, Asur 

ve  Yunan  anıtlarının  özgün  yazıtlarını  tekrar  oluşturma 

çabasında Ermenice yazmaların önemine işaret etmiştir.

Ermeni-Gürcü tarihi-kültürel ortaklıklarını ortaya koy-

ması, via armenica’yı (Transkafkasya’daki halkların kadim 

edebiyatlarının Ermenice aracılığıyla aktarılması) oluştur-

ması,  son  derece  önemliydi.  Marr,  Transkafkasya’daki 

halkların etnik ve mezhepsel tarihine de yoğunlaştı. Av-

rupalı bazı Doğubilimcilere (von Gutschmid, Carrière vs.) 




9

karşı  çıkarak,  Movses  Khorenatsi’nin  Mar  Apas  Gadina 

olduğu  yönündeki  düşünceyi  reddetti  ve  Khorenatsi’nin 

Tarih’ini yazarken elinin altında o kaynağı bulundurduğu-

nu ispat etti. 1890’da Eçmiadzin ve Sevan’da, kütüphane-

lerdeki  Ermenice  elyazmalarını  incelemesinin  ardından 

Ermenistan’ın  kadim  topraklarında  kazılara  başladı.  Ag-

ner, Şiragavank, Dvin, Zvartnots ve Garni’deki ilk kazılar-

la eşzamanlı olarak dikkatini Ani kazılarına (1893-1917, 

aralıklarla) verdi. Yörede ilk kez etraflıca planlanmış bir 

arkeoloji çalışması yürütülüyordu. Kazılar sırasında, Pak-

raduni krallarından I. Gagik’in heykelinin yanı sıra, Zvart-

nots’taki  ünlü  katedrale  benzeyen  Gagikaşen  Kilisesi’ni 

ortaya  çıkardı.  Ani’deki  kazılar  sayesinde  Ortaçağ  şehir 

mimarisi, şehrin sosyal ve idari durumu, ticaret ilişkileri, 

zanaatlar vs. de inceleniyordu. Bu araştırmalarla ilgili ka-

leme aldığı yazılar, Ortaçağ Kafkasya tarihini araştırmak 

için yöntem ve araştırma planı sunuyordu. Yaklaşık 20 yıl 

süren kazılar, var olan algıları kökten değiştirdi ve Erme-

nistan’da akademinin temelinin atılmasına büyük katkıda 

bulundu.


Bilimsel  çalışmalarının  ilk  dönemlerinde  farklı  diller-

de  elyazmalarını  karşılaştırıp  incelemekle  uğraşan  Marr, 

dilbilimi alanında terimlerle, edebi-kültürel karşılılıklarla, 

etkileşimlerle ilgilendi. Dillerin doğuşuna dair teorik çalış-

maları üç döneme ayrılır. 1908-16’da sadece Kartveli dil-

lerini Yafetik olarak görüyordu; 1916-20’de buna Abhaz-

Çerkes ve Dağıstan dillerini, üçüncü ve son dönemdeyse 

Pelasg, Etrüsk ve Bask dillerini dahil etti. Varsayımlarını 

bir araya getirerek oluşturduğu ve gitgide geliştirdiği “Yeni 

Öğreti”  anlayışı,  temelindeki  bazı  tutarsızlıklara  rağmen 

bir ekol haline geldi; ancak sonraki yıllarda yoğun bir şe-



10

kilde  eleştirildi.  Günümüzde  ise  Marr’ın  düşüncelerinin 

birçok doğru ve faydalı noktaya temas ettiği kabul ediliyor. 

Sovyet  Doğu  araştırmaları  Marr’ın  önderliğinde  yeni 

ufuklar  edindi.  “Armenoloji-Kartveloloji’yi  İlgilendiren 

Elyazmaları ve Araştırmalar”, “Ermeni-Gürcü Elyazmaları 

Kütüphanesi”, “Ermeni Litografik Anıtları”, “Dil ve Dü-

şünce”,  “Kafkas  Filolojisi’ni  İlgilendiren  Elyazmaları  ve 

Araştırmalar”, “Ermenistan’daki Dillerde Yafetik Öğeler” 

ve diğer yayınlar Armenoloji’nin önemli yapıtaşları haline 

geldi. Marr’ın bir grup öğrencisi belli başlı bilimsel alanlar-

da önemli rol üstlendiler. 

Ermeni  halkının  ölümle  yüzleştiği  günlerde,  özellikle 

1916’da,  Marr’ın  gayretleri  sayesinde  Ermeni  kültürüne 

ait birçok eser kurtarıldı. 1931’de Lenin Nişanı ile ödül-

lendirildi.  20  Kasım  1934’te  Leningrad’da  (St.  Peters-

burg) hayatını kaybetti.

Başlıca yapıtları: Eski Ermeni Dili Grameri: Etimoloji (1903), Söz-



lüklü Çan (Laz) Dili Grameri (1910), Kafkas Halklarının Sınıflan-

dırılması (1920), Dilbilim ve Materyalizm (1929), Yafetik Teorinin 

Aydınlatılması  Süreci  Üzerine (1930), Ani: Edebi Kaynaklara ve 

Kadim Kentte Yürütülen Kazılara Göre Şehrin Bir Tarihi (1934), 

Dil ve Toplum (1934), Dilbilimin Temel Sorunları (1936), Dil Tari-

hinin Temel Sorunları (1937).

 



11

ÇEVİRENİN ÖNSÖZÜ



Marr, Eserleri ve Lazistan’a Yolculuk 

1864’te

 Gürcistan’ın Kutaisi kentinde doğan Niko-

lay Yakovleviç Marr için, Kafkasya ve Doğu Karadeniz ta-

rihine ışık tutan bir bilim insanı demek yanlış olmayacak-

tır. İskoçyalı bir baba ve Gürcü bir anneden doğan Marr’ın 

bir dil cenneti sayılabilecek Kafkasya’da yetişmesi, dillere 

yönelik ilgisine ve çalışmalarına zemin hazırlamıştır. Eğiti-

mini St. Petersburg Devlet Üniversitesi Doğu Dilleri Fa-

kültesi’nde tamamlayan Marr’ın Gürcistan ve Ermenistan 

tarihi ve arkeolojisi alanlarında büyük katkıları olmuştur. 

Marr, eski Gürcüce ve Ermenice elyazmaları ve metinler 

yayımlamış, Ermeni Pakraduni hanedanının başkenti olan 

Ani’de kazılar yürüterek Kafkasya’nın kadim şehirleri ve 

manastırlarında arkeolojik araştırmalar yapmıştır.

Nikolay Marr’ın Ani harabelerinde kazılar yürütme sü-

reci, St. Petersburg İmparatorluk Bilimler Akademisi’nin 

1880’de, Yakın Doğu ve İran’da arkeolojik çalışmalar yü-

rütmeye karar vermesiyle başlar. Marr’ın yürüttüğü kazılar 

sayesinde Ani bölgesinde Surp Amenaprgiç Kilisesi gibi 

birçok yapı ortaya çıkarılmıştır. 




12

Ermeni tarihini aydınlatması bakımından dönüm nok-

tası sayılabilecek Ani harabeleri kazılarının bu köklü me-

deniyetin ihtişamını gözler önüne sermesiyle, bu dönemde 

Ermenilerle ilişkileri zaman zaman gergin bir seyir izleyen 

Rus otoriteleri endişeye kapılır ve kazılar durdurulur. Bu 

kararın  ardında  kazıların  Ermenistan  üzerindeki  Rus et-

kisini  sekteye  uğratacağı  düşüncesi  de  olmalıdır.

*

  Marr, 


1934’te yayımlanan Ani kazılarıyla ilgili kitabında, yaptığı 

kazılara  dair  bilgiler  aktarır,  ancak  burada  1913’e  kadar 

olan anılarına yer vermektedir. 1917’ye kadar devam eden 

kazılara dair hiçbir şey yayımlanamamış ve varolan kayıtlar 

I.  Dünya  Savaşı  sonunda  ortadan  kaybolmuştur.  Ancak 

bölgede Marr ile birlikte çalışan Ardaşes Vruyr’a ait anı tü-

ründe notlar, kazılar hakkında bilgi içermektedir (Ardaşes 

Vruyr, Anium [Ani’de], Erivan, 1979). 

1917 Ekim Devrimi’ne kadar bölgede devam eden Rus 

arkeoloji kazıları, 1918 yılına gelindiğinde Türk ordusu-

nun bölgeye yaklaşması nedeniyle durma noktasına gelir. 

Ortaya  çıkarılan  eserlerin  bazıları  Erivan’a  götürülse  de 

birçoğu mecburen kazı alanında bırakılır. 1922 yılında böl-

geyi tekrar ziyaret eden Ardaşes Vruyr, notlarında kazı ala-

nındaki eserlerin yağmalandığını ve yok edildiğini belirtir. 

Arkeoloji alanındaki çalışmalarının yanı sıra, Nikolay 

Marr’a Sovyet Rusyası’nda bilinirlik sağlayan asıl çalışması 

dilbilim alanında olmuştur. Marr, kendine ait bir adlandır-

ma olan Yeni Dil Öğretisi (Новое учение о языке - No-

voye uçeniye o yazıke) ile dilin toplumsal sınıfla ilişkili olan 

özü,  tarihi  ve  kökenine  dair  bir  teori  geliştirir.  Bu  teori 

zamanla Yafetik Teori, Yafetoloji ya da Marrizm adını al-

*  “Nikolai Marr and His Excavations at Ani”, (Çevrimiçi), http://

www.virtualani.org/marr/index.htm, 12 Ekim 2015.



13

mış ve SSCB hükümeti tarafından 1920’lerin sonundan 

1950’lere  kadar  desteklenmiştir.  Bu  teoriye  göre  dil,  in-

sanın  çalışırken  çıkardığı  seslerden  meydana  gelir.  Tüm 

dillerin  tüm  kelimeleri  ortak  bir  kökene  sahiptir  ve  Sal, 

Ber, Yon ve Roş olarak adlandırılan dört sesten türemiştir. 

Ortak özelliklerine rağmen bu dört sese farklı sosyal grup-

lar farklı anlamlar yüklemişlerdir. Marr’ın teorisi devlet ve 

akademi  tarafından  sıkı  bir  şekilde  desteklenir  ve  döne-

min Moskova Devlet Üniversitesi rektörü A. Y. Vışinski, 

1927’den itibaren Marrizm’in eğitim programına entegre 

edilmesini uygun görür. Lakin Bilimler Akademisi’nin ba-

şında bulunan deneyimli dilbilimci A. A. Şahmatov, yeni 

dilbilim  teorisinin  akademi  sınırları  içerisine  girmesine 

engel  olur.  Teorinin  ve  Marr’ın  çalışmalarının  Bilimler 

Akademisi çevresinde desteklenmesi, ancak Şahmatov’un 

ölümünden sonra akademinin doğubilimcilerin hâkimiye-

tine girmesiyle mümkün olur. 1920’lerin sonlarından iti-

baren dönemin devlet politikası doğrultusunda çalışmala-

rına Marx ve Engels’ten alıntılar eklemeye başlayan Marr, 

öğretisinin Marksist dilbilime uygun olduğunu savunmaya 

başlar. Dilbilimci P. A. Drujinin’in aktardığına göre Niko-

lay Marr, herhangi bir bilim insanına başarı getirebilecek 

işlere imza atar, ancak Sovyet iktidarının başa gelmesiyle 

çalışmalarını siyasi çevrelerle işbirliği içinde yürütür. O va-

kitler bilim dünyasındaki radikal söylemlerden uzak dur-

ma alışkanlığı Nikolay Marr tarafından bozulmuş, adeta, 

siyasi ve toplumsal alandaki devrimlerin bilimsel bir yan-

kısı hayata geçirilmiştir.

*

 İktidara yakın duruşu sayesinde 



Marr,  Kültür  Tarihi  Devlet  Akademisi,  Bilimler  Akade-

*  P. A. Drujinin, Yafetiçeskie zori v Rossiyskoy akademii nauk, Moskva, 

Nezavisimıy filologiçeskiy jurnal, No: 119, 2013.



14

misi, Kafkasya Bilimler Akademisi, SSCB Halk Komiser-

leri Kurulu, Tüm Rusya Merkezi Yönetim Komitesi gibi 

kurumlarda görevler üstlenmiştir.

*

19.  yüzyılda  dilbilim  alanında  karşılaştırmalı  bir  yön-



temin benimsenmesiyle birlikte ortak bir ata dilden türe-

diğine inanılan dil aileleri düşüncesi, beraberinde İbrani 

mitolojisindeki figürlerden esinlenen Semitik, Hamitik ve 

Yafetik (Nuh’un oğulları Sem, Ham ve Yafet) dil ailelerini 

doğurur. Marr, Gürcüceyi de Yafetik bir dil olarak tanım-

lar ve erken dönem çalışmalarında Semitik dil aileleriyle 

Gürcüce arasında bağ kurmaya çalışır. Marr’ın Yafetik te-

melli teorileri zamanla diğer Kafkasya dillerini, daha sonra 

Avrupa dillerini ve artık konuşulmayan Urartu dilini de 

kapsayacak hale gelir.

1921 yılında Bilimler Akademisi’nin onayıyla St. Pe-

tersburg Yafetik Enstitüsü kurulur (1931’de adı Dil ve Dü-

şünce Enstitüsü olarak değiştirilir). 1920’lerin ortalarına 

gelindiğinde Marr, kendi dilbilim teorileri doğrultusunda, 

Hint-Avrupalıların  gelişinden  önce  Akdeniz  bölgesinde 

Yafetik dilini konuşanların yaşadığını, tüm dünya dilleriy-

le bağlantısı olan bu dil üzerine yapılacak çalışmaların dilin 

kökeni ve gelişimine dair bilgiler verebileceğini öne sürer. 

1920 ve 30’lu yıllarda bilimsel olmaktan daha ziyade 

ideolojik  kaygılar  nedeniyle  Komünist  Parti  tarafından 

teşvik  edilen,  enstitü  ve  akademisyenlerin  destekledi-

ği  Marr’ın  dilbilim  teorileri,  ölümünden  yıllar  sonra, 

1950’den  itibaren  Stalin  tarafından  alenen  eleştirilmiş, 

Dil  ve  Düşünce  Enstitüsü  kapatılmıştır.  Yeni  Dil  Öğre-

*  V. A. Mihankova, Nikolay Yakovleviç Marr. Oçerk ego jizni i nauçnoy 

deyatel’nosti, Moskova-Leningrad, Akademiya Nauk SSSR, 1949, 

s. 467.



15

tisi,  Marksist-Leninist  çizgisinden  dolayı  Batı’da  da  tam 

anlamıyla kabul görmemiştir, dilbilimciler tarafından hâlâ 

hatalı bulunmaktadır.

*

 Marrizm’in yenilgisi, 1950 yılının 



Mayıs-Haziran aylarında Pravda gazetesinde öğreti hakkın-

da  yayımlanan  tartışma  yazıları  ile  başlar.  Bu  tartışmada 

resmi öğretinin destekçileri ve karşıtları görüş bildirir. Tar-

tışmayı, koyu bir Marr karşıtı olan dilbilimci A. S. Çikoba-

va’nın makalesi başlatır. 

Tartışmanın son aşamasında ise Stalin, “Марксизм и 

вопросы языкознания / Marksizm i voprosı yazıkoznaniya 

/ Marksizm ve Dilbilim Sorunları” adlı çalışmasıyla, gaze-

tenin Haziran, Temmuz ve Ağustos sayılarında süregiden 

polemiğe katılır. Stalin, Çikobava’nın danışmanlığı altın-

da yeni dil öğretisine ağır eleştirilerde bulunmuş, öğretinin 

savlarının bilimsel olmayışına ve Marksist ideoloji ile ta-

mamen mekanik bir bağlantısı olduğuna dikkat çekmiştir. 

Bu eleştiriden sonra tüm dilbilim çalışmalarının mecburen 

kaynak olarak gösterdiği Stalin’in yazısı, Marrizm’i resmen 

bilim  dışı  ilan  etmiş  ve  akademi  sahnesiden  indirmiştir. 

Stalin’e göre Marr’ın Marksizm’i mantığına ağır basmakta-

dır ve yaratıcı gücü sınırlıdır.

Dilbilimci  V.  M.  Alpatov’a  göre  ise  Marr  gerçeklere 

genel bir nitelik kazandıramamış ve bunları tezleriyle ka-

nıtlayamamıştır. Bu yöndeki birçok denemesi ise yüzeysel 

kalmıştır. Eski Almancanın Hint-Avrupa dil ailesiyle de-

ğil de Svanca ile bağı olduğu ya da Fransızca, İngilizce ve 

Almancanın dilin gelişim süreci bakımından Latinceden 

daha eskiye dayandığı varsayımları bunlar arasındadır.

**

*  “Nikolai Marr and His Excavations at Ani”, (Çevrimiçi), http://



www.virtualani.org/marr/index.htm, 12 Ekim 2015.

**  V. M. Alpatov, Aktual’no li uçenie Marra, Moskva, Voprosı yazıkoz-

naniya, No: 4, 2006.



16

Marr’ın devlet destekli çalışmaları, her ne kadar Stalin 

ve  beraberindeki  bilim  insanları  tarafından  karalansa  da 

tarihçi  B.  S.  İlizarov  ve  V.  A.  Mihankova,  bu  tutumun 

doğru olmadığı görüşündedir. İlizarov’a göre Stalin’in dil-

bilim  üzerine  çalışmaları  geçerli  olarak  kabul  edilmesine 

rağmen bilimsel bir incelemeye tabi tutulmamıştır.

*

 V. A. 



Mihankova’ya  göre  ise  Stalin’in  yayımlanmış  dilbilimsel 

makaleleri bilimsel bakış açısından uzaktır. 

Stalin, 1950’lerdeki dilbilim tartışmalarında Marrizm’i 

yenilgiye uğratsa da, Marr’ın 1931 yılında Stalin’le olan ve 

görüşme talep ettiği yazışmalarından, ikilinin bir zamanlar 

birbirlerine karşı dostane hisler beslediği anlaşılmaktadır. 

Marr’ın Stalin’e hitaben kaleme aldığı ilk mektup günü-

müze ulaşmamış olsa da Stalin’in Marr’a cevabı ve Marr’ın 

teşekkür mektubu arşivlerde yerini korur. 

Yoldaş Marr,

Ricanızı an itibariyle karşılıksız bırakacağım için kusuru-

ma bakmayın çok saygıdeğer Nikolay Yakovleviç. Yaklaş-

makta olan Parti Kongresi’ne hazırlık tüm vaktimi alıyor 

ve diğer işlerle ilgilenemiyorum. Konferanstan sonra size 

tabii ki yaklaşık 40-50 dakika ayırabilirim. Bu süre sizin 

için  de  uygunsa  memnuniyetle  sohbet  etmek  isterim. 

Görüş kabulü hakkında sizi konferanstan aşağı yukarı iki 

gün sonra bilgilendireceğim.

Hizmetinize amade, J. Stalin. 20.01.1932

Marr’ın Stalin’e cevabı ise şu şekildedir:

Çok saygıdeğer J. Vissarionoviç!

Cevabınıza müteşekkirim. Teklifiniz gayet makul. Bekle-

yeceğim. İlkel toplumlardaki gibi gece ile gündüzü ayıra-

*  Aktaran Drujinin, age.




17

madığım, zaman kavramını kaybettiğim bu günlerde her 

dakikanın sizin için ne kadar değerli olabileceğini tahmin 

edebiliyorum. Lakin sizin zamanınızı devlet işleri alırken, 

benimki komisyonlar ve toplantılarda yapılan konuşma-

lar ve bilimsel çalışmalarla geçiyor.

Daimi hürmetim ve yoldaş selamımla,

Marr.


Mihankova’nın aktardığına göre Stalin’in Marr’a hita-

ben kullandığı “çok saygıdeğer” ifadesine, Stalin’in diğer 

yazışmalarında pek rastlanmaz. Mektuplardaki samimiyete 

ve içtenliğe rağmen, bilinmeyen bir nedenden ötürü arala-

rında resmi bir buluşma gerçekleşmez.

*

V.  A.  Mihankova’nın  Marr’ın  bilimsel  çalışmaları  ve 



yaşamına dair notları ve 1920-1930 yılları arasında Marr 

ile ortaklaşa çalışan Sovyet filologu ve kültürologu Olga 

Mihailovna Frejdenberg’in Marr hakkında anımsadıkları-

nı kaleme aldığı arşiv niteliğindeki yazıları

**

 dışında Marr 



hakkında pek bilgi bulunmamaktadır. Onunla ilgili güncel 

dilbilimsel çalışmalar, Marr’ın eserlerine yönelik ciddi eleş-

tiriler  ya  da  büyük  övgüler  barındırmaz.  1933-37  yılları 

arasında yayımlanan beş ciltlik seçilmiş eserlerinden sonra 

çalışmalarının basımı durdurulmuştur. 1980’lerin sonun-

da Rusya’da Stalin ve Stalinizm daha ciddi bir şekilde eleş-

tirilmeye  başlandığında  ise,  Marr’ın  öğretileri  hakkında 

hiçbir şey bilmeyenler de dahil birçok kişi Stalin’in Marr’ı 

eleştirdiğini hatırlamıştır. Doğal olarak, Marr’ı savunan ve 

onun tiranın suçsuz kurbanı olduğunu ilan eden yayınlar 

ortaya çıkmıştır. 

*  Mihankova, age, s. 46.

**  Bkz.  O.  M.  Frejdenberg,  Vospominaniya  o  Marre, Vostok-Zapad: 

İssledovaniya. Perevodı. Publikatsii, Moskva, Nauka, 1988.



Lazistan’a Yolculuk / Nikolay Marr F: 2

Yüklə 72,77 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə