Descartes şöyle düşünüyor; şöyle diyordu
:
-”İnsanın amacı mutluluğa ulaşmaktır. Bunun için aklımızı
kullanmalıyız. Fakat aklımız dağınıktır. Aristoteles mantığı onu
gereği gibi çalıştırmamıza yetmiyor hatta engelliyor. Aklımızı
çalıştırmak için yeni bir yöntem bulmalıyız. Bu yöntem,
matematik yöntem olmalıdır. Bir düşünceyi bu yöntemle bölüp
parçalayarak düşünceyi oluşturan ana düşünceleri bulup
ayırmak, sonra bu ana düşünceleri birleştirerek, o düşünceyi
yeniden kurmak... Bir düşünceyi doğuran başka bir düşüncedir.
Şu halde sırayı titizlikle takip edersem, doğru olmayan bir
düşünceyi doğru sanmaktan sakınabilirsem, yani düşünce
zincirinin arasına yanlış bir düşünce karıştırmazsam, ne kadar
gizli olursa olsun, sonunda bulamayacağım hiç bir bilgi
kalmayacaktır.”
32
Bir fikri bütünden ayırıp parçalar haline getirdikten
sonra her bir parçanın ona özgü içeriğini inceleyerek
bunun hakkında bilgiler edinmek ve özelliklerini
araştırmak işine bilimde
ANALİZ
denilmektedir.
Keza parçalar halinde incelenmiş ve her bir parçası
hakkında yeterli bilgi edinilmiş bir bütün, bu
parçalardan oluşmuşsa buna bilim dilinde
SENTEZ
denilmektedir.
İşte yukarıdaki açıklamalarıyla bu büyük deha, yaşam
felsefesine Analiz ve Sentez yöntemlerini nasıl
uygulayabileceğimizi çok açık ve gayet basit bir
mantıksal çıkarım ile ifade etmiştir.
33
Descartes, artık düşünceyi matematikleştirmek gibi o
güne kadar duyulmamış, görülmemiş bir kavramı insanlık
ve bilim dünyasına sunuyordu. Descartes, o zaman için
düşüncede bir devrim niteliğinde olan açıklamaları ve
ortaya attığı felsefesiyle,
bir kesimin hayranlığını
uyandırırken, bazı kesimleri de rahatsız etmektedir.
O güne kadar yapılmış açıklamalar, tam insanlar
tarafından kabul edilmişken, şimdi başka türlü
düşünelim diyerek, insanların aklını karıştırmak
nedendi. Başta bazı bilim çevreleri ve kilise olmak
üzere bu akıma karşı olan bir gurup oluşmuştur.
34
Ancak hassas ve asker kişiliğinin verdiği bazı
nitelikler, onun çok dikkatli ve politik davranmasını
sağlıyordu. Böylece başına bir şey gelmeden, yaşamını
devam ettirmeyi başardı.
Belki de bütün birikimine
karşın uzun yıllar yazılı bir eser veremeyişi
bundandır.
Ayrıca Mersenne ve Cardinal de Richelieu
gibi dostları, kendisine arka çıkanları vardı. Nitekim
bu gücünü kaybettiği anda ve ölümünden hemen sonra
eserlerinin okunması yasaklanmıştı.
35
Bu çağda artık bilim, almış başını gitmekteydi. Ancak
düşünce sistemleri öylesine karmaşık bir durum
gösteriyordu ki, mutlak olarak yeni bir mantığa
ihtiyaç vardı. Bu ihtiyacı ortaya koyan Bacon'dı.
Ancak buna cevap veren Descartes oldu. Bu cevap,
METEDOLOJİ
olarak adlandırılan,
YÖNTEM BİLİMİ
olarak da ifade ettiğimiz bir sistem olarak
sunulmuştur.
36
Descartes bu yöntemini dört kuralla açıklamaktadır.
1. Apaçıklık Kuralı:
Doğruluğu apaçık meydanda
olmayan hiç bir fikri gerçek diye kabul etmemek...
Bu şüphecilik kuralı diye adlandırılır.
2. Analiz Kuralı:
Güçlüklerin her birini daha iyi ve
kolay çözülebilmeleri için, daha küçük parçalara
ayırarak incelemek.
3. Sentez Kuralı:
Basit ve tanınması en kolay
fikirlerden başlayarak daha karmaşık fikirlere
doğru yönelmek.
4. Kontrol Kuralı:
Hiç bir şeyin savsaklanmadığına
emin olmak için, kontroller yapmak.
37
Bugünün bilim anlayışında, klâsik bilim konularındaki
yaklaşımlar halâ bu yöntemlerle incelenmektedir. Bu
nedenle yeni mantık ve bilim düzenlemelerine uygun
bilim dallarını ayırt edebilmek için, özel adların yanı
sıra
Modern
ya da
Çağdaş
gibi sıfatlar kullanılmaktadır.
Örneğin, Modern Fizik; Çağdaş Bilim gibi.
Aristoteles mantığının rafa kaldırılmasıyla ortaya çıkan
boşluk; yaklaşık 200 yıl süreyle, metedolojinin
kullanılmasını ve Descartes'in ortaya attığı fikirlere
göre bilimin yönlendirilmesini zorunlu kılmıştır. Bu
bilimsel düşüncenin zaferidir.
38
Descartes, Analitik Geometri'yi kuran kişidir.
Geometriyi üreten temel öğe'nin
nokta
olduğu göz
önüne alınırsa, düzlemde noktayı tanımlamaya
kalkmak için yapılan tanım, beraberinde
Koordinat
Sistemi
kavramını gündeme getirmekte ve bu da
hemen sonra, diğer koordinat sistemlerinin ortaya
çıkmasına neden olmaktadır.
39
x
y
Kartezyen (Dik) Koordinat Sistemi
de
bunlardan biridir. Yatay Eksen olarak
P(x
1
,y
1
)
adlandırdığımız
Apsis Ekseni;
Dikey
Eksen olarak adlandırdığımız doğruya ise
Ordinat Ekseni
denilmektedir.
Bu yolla artık geometri,
Noktaların
Geometrik Yeri
olarak ele alınmakta ve
işe cebirsel işlemler katılmak suretiyle,
geometriye yepyeni bir boyut
kazandırılmaktadır.
40
Dostları ilə paylaş: |