Akademik Tarih ve Düşünce Dergisi
Academıc Journal of History and Idea Cilt:IV
CiltIV/Sayı:XIII /Aralık /MMXVII ISSN:2148-2292. Volume:IV /Number:XII /December/MMXVII
АКАДЕМИЧЕСКАЯ ИСТОРИЯ И МЫСЛЬ
Karagözoğlu /atdd / 0000-0001-7867-4724
Makale Başv. Tarihi:08/09/2017
Makale Y. Kabul Tarihi:20/12/2017
96
Hinduizm ve İslâm Tasavvufuna Yaklaşımı ile
Hindistan’ın Ünlü Türk Bilgini Şehzade Dârâ Şükûh
1
Berna Karagözoğlu
2
ORCİD / 0000-0001-7867-4724
Öz
17. Yüzyılda hoşgörülü yaklaşımı ile tanınan Babürlü padişah Celaleddin Ekber
(1556-1605), Agra’yı başkent yapmıştır. O dönemde beş yüz bin nüfuslu Hindistan’ın en
büyük şehirlerinden birisi olan Agra’da ulema, din bilgini ve filozoflar, Ekber’in önderliğinde
bir araya toplanarak araştırmalar yapmışlardır. Bu araştırmalar neticesinde Hindistan’da
var olan Hindu, İslâm, Zerdüşt, Hıristiyanlık ve Sikh gibi dinler arasında uzlaşma noktası
bulmaya çalışılmıştır.
Sufi hareketi ise on dördüncü ile on altıncı yüzyılın sosyo-din
hareketidir. Tasavvufun manevî misyonu, öncelikle Hindistan'da, Müslüman yöneticilere
politik hakimiyetlerinde yardımcı olmak ve İslam'ın yayılmasını sağlamaktır. Bu sebeple
mutasavvıflar
Müslümanlara fetihleri sırasında eşlik etmişlerdir. Mutasavvıfların
öğretilerinin özü sevgiyle ve bağlılıkla insan ruhunun Allah ile birleşmesidir. Vedantik felsefe
ve Hint Budizmi üzerine yoğun çalışmalara sahip olan Müslüman din adamları, çeşitli dini
metinde buluşmuş, Hindistan'ın büyük bilgeleri ile temas kurmuş ve Hint dinini çok yakından
idrak edebilmişlerdir.
Ekber, uzun saltanatı boyunca Hint alt kıtasının tüm şehirlerinde barış ve refahı
sağlayabilmek için dinlerin bileşiminden “İlahi Din” adı ile adlandırdığı yeni bir dinî ortaya
çıkarmaya çalışmıştır. Ekber’in ortaya koyduğu bu çalışma İmam Rabbani gibi pek çok İslâm
bilgininin tepkisine yol açtığı gibi padişahlardan Şah Cihan ve Evrengzib de Ekber’in bu
1
“Ünlü Türk Bilgini Dara Şükuh” III. Uluslararsı Türk Dünyası Araştırmaları Sempozyumu, Bakü, Azerbaycan
25-27 Mayıs 2016,’da sunulmuş yeni ilâvelerle makale haline dönüştürülmüştür.
2
Yrd.Doç. Dr.,Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi, brnkrgzgl@gmail.com
Akademik Tarih ve Düşünce Dergisi
Academıc Journal of History and Idea Cilt:IV
CiltIV/Sayı:XIII /Aralık /MMXVII ISSN:2148-2292. Volume:IV /Number:XII /December/MMXVII
АКАДЕМИЧЕСКАЯ ИСТОРИЯ И МЫСЛЬ
Karagözoğlu /atdd / 0000-0001-7867-4724
Makale Başv. Tarihi:08/09/2017
Makale Y. Kabul Tarihi:20/12/2017
97
fikrine karşı çıkmıştır. Ancak Şah Cihan’ın oğlu Dârâ Şükûh (1615-1659) Ekber’in din ve ilim
konusundaki düşüncelerini benimsemiş, padişah Ekber’den devraldığı bu mirası babasının
tepkisine rağmen yaşatmaya çalışmıştır.
Görüldüğü gibi Hindistan, tüm dinleri eşit gören Ekber, Cihangir, Dârâ Şükûh gibi
hoşgörülü Müslüman yöneticileri tarafından idare edildiği gibi uzun soluklu bu yönetim
sürecinde Evrengzib (Âlemgir) ya da Şah Cihan gibi radikal düşünceye sahip, Sünni
yöneticiler tarafından da yönetilmiştir.
Dârâ Şükûh’un çalışmaları iki kısımda sınıflandırılmıştır. Birinci kısım Azizler ve
Mistisizm konulu çalışmalar başlığında toplanırken ikinci kısım ise Hinduizm ve
Sanskritçeden Çeviriler başlığında toplanmıştır. Azizler ve Mistisizm ile ilgili çalışmalarını
Sefînetü’l–Evliyâ, Sekînetü’l-Evliyâ, Risâle-i Haknûma, Tarikâtü’l-Hakikât, Hasanatü’l-
Ârifîn, İksir-i Â’zam (Divan-ı Dârâ Şükûh) isimli kitaplarla ele almış, Hinduizme dair
görüşlerini Mecmau’l-Bahreyn ve Mukâleme-i Baba Lâl ve Dârâ Şükûh isimli kitaplarında
toplamış, Yoga Vasista, Sırr-ı Ekber (Upanişadlar), Bhagwat Gita gibi aslı Sanskritçe olan
eserleri ise Farsçaya çevirmiştir.
Çalışmamızda Türk bilgin Dârâ Şükûh’un şahsiyeti, ismi zikredilen eserleri ve
tasavvufa olan bakış açısı anlatılacaktır.
Anahtar kelimeler: Dârâ Şükûh, Hinduizm, Hindistan’da dini inançlar, Hindistan,
Farsça eserler.
Dostları ilə paylaş: |