8
kontrol problemlerinin değiĢik sıralanıĢı, çeĢitli biyolojik mücadele stratejilerinin
gerekliliğini ortaya koymaktadır. Eklembacaklılar, yabancı otlar veya bitki
patojenleri ile mücadelede çalıĢan bilim insanlarının tarih boyunca kuĢkusuz her bir
alt disipline ait araĢtırma sonuçları ile bağlantıları olsa da bilgi değiĢimi için çok az
fırsatları olmuĢtur. Böylece, farklı alt disiplinler kendi tanımlamaları ve uygulamaları
ile geliĢmiĢlerdir.
Çok yakın yıllarda, biyolojik mücadelenin bu farklı alanlarında çalıĢan uygulayıcılar
arasındaki iletiĢimin geliĢmesini destekleyen giriĢimler olmaktadır. Açıkçası, son 15-
20 yıl içinde türdeĢ çalıĢma alanında bazı ortak kitaplar yayınlanmıĢtır (Lumsden &
Vaughn, 1993; Hokkanen & Lynch, 1995; Van Driesche & Bellows, 1996; Bellows &
Fisher, 1999; Gurr & Wratten, 2000). Uluslararası Biyolojik Mücadele Örgütü‟nün
Bio-Control (daha önce Entomophaga) adlı bilimsel dergisinin hedefi biyolojik
mücadelenin bütün farklı dallarından bilimsel araĢtırmaları yayınlamaktır. Ġki yeni
dergi 1991‟de, Biological Control: Theory and Application in Pest Management and
Biocontrol Science and Technology, bir uçtan bir uca her türden biyolojik mücadele
araĢtırmalarının sonuçlarını özellikle yayınlamaya baĢlamıĢtır. Farklı alt disiplinlerin
bağımsız geliĢiminden dolayı, her birinin özel geçmiĢi ayrı olarak tanıtılacaktır.
1.6. Türkiye’de Biyolojik Mücadelenin GeliĢimi
Ülkemizde ilk biyolojik mücade (BM) çalıĢmaları 1912 yılında Süreyya ÖZEK
tarafından Fransa‟dan Ġstanbul civarına Elma pamuklu bitine karĢı Aphelinus mali
(Hold.)‟nin ve Mersin‟e TorbalıkoĢnil‟e karĢı Rodolia cardinalis (Muls.)‟in
getirilmesiyle baĢlamıĢtır. Ġtalya‟dan Bursa‟ya 1913, 1918, 1934 yıllarında dut
koĢnili‟ne karĢı Encarsia berlesei (Huw.) ve 1934 yılında Almanya‟dan Ġzmir‟e incir
kurdu Ephestia cautella Zell.‟ya karĢı Bracon herbetor Say. getirilmiĢtir. Ülkemizde
yoğun BM çalıĢmaları 1965 yılında Antalya‟da Biyolojik Mücadele Ġstasyonu
kurulması ile baĢlamıĢtır. Bu istasyon sonradan Enstitü haline dönüĢtürülmüĢse de
1987 yılında kapatılarak Narenciye AraĢtırma Enstitüsü ile birleĢtirilmiĢtir.
Ülkemizde BM çalıĢmaları Osmanlı dönemine kadar uzanmaktadır. Bu dönemde
daha çok faydalı böceklerin yurt dıĢından getirilerek sorun yaĢanan yerlere
salınması Ģeklinde çalıĢmalar yapılmıĢtır. Ġlk olarak 1910 yılında narenciye
bahçelerinde ve bazı meyvelerde zararlı olan Torbalı koĢnil (Iceria purchasi) ile
mücadele maksadıyla o tarihte Osmanlı Ġmparatorluğuna bağlı olan Sakız Adası‟a
Rodolia cardinalis isimli avcı gelin böceği getirtilerek turunçgil bahçelerine
salınmıĢtır. Torbalı koĢnil sorununun çözümü için diğer bir pretadör böcek olan
9
Chilocorus bipustulatus ise 1920‟de yine yurt dıĢından getirilerek kullanılmıĢtır.
Daha sonra bu sorunun çözümü için 1922 yılında Fransa‟dan Rodolia cardinalis
getirtilerek Ġstanbul da bulunan Halkalı Ziraat Mektebinde üretilmiĢ ve gerekli
yerlerde kullanılmıĢtır. Bu çalıĢmaların diğer bir örneği ise Elma pamuklubiti‟ne karĢı
kullanılmak üzere Fransa‟dan getirtilip, Kuzeybatı Anadolu‟da bazı yörelere salınmıĢ
bir parazitoid olan Aphelinus mali.‟dir.
Bu amaçla 1931 yılında Ege bölgesinde incirlerde zararlı Ġncir kurduna karĢı Bracon
hebetor adlı parazitoid getirtilerek incir alanlarına salınmıĢ ve günümüze kadar
baĢarılı bir Ģekilde ekosistemde yerleĢmesi sağlanmıĢtır. Yine daha önce ithal
edilmiĢ olan Aphelinus mali 1931 ve 1934 yıllarında Ġsrail‟den getirtilerek bazı elma
bölgelerimize salınmıĢtır. Yine daha önce Osmanlı döneminde getirtilmiĢ olan
R.cardinalis‟in yurtdıĢından üçüncü defa ithali ise 1932 veya 1933 yılında Mısır‟dan
yapılmıĢ olup, Bornova Zirai Mücadele AraĢtırma Enstitüsüne verilen böcekler
burada üretime alınmıĢ ve salımı yapılmıĢtır. Daha sonra, Çukurova Bölgesine
gönderilerek buraya yerleĢmesi sağlanmıĢtır. Bu dönemde yine 1933 yılında Dut
kabuklu bitine karĢı Prospaltella berlesei ithal edilerek ülkemize yerleĢmesi
sağlanmıĢtır. Uzun yıllar bu Ģekilde giden çalıĢmalar sonucunda BM‟nin önemi fark
edilmiĢ ve 1965 yılında Antalya‟da “Biyolojik Mücadele AraĢtırma Ġstasyonu”
kurulmuĢtur. Bu araĢtırma istasyonun ilk çalıĢmalarından biri turunçgil alanlarında
sorun olan Unlubitin mücadelesinde kullanılmak üzere 1970‟li yılların baĢında
ABD‟den Cryptolaemus montrouzieri ve Leptomastix dactylopii getirilerek üretimi
yapılmıĢ ve sorun olan alanlara salınarak mücadelede kullanılmıĢtır. Antalya
Biyolojik Mücadele AraĢtırma Ġstasyonu 1982 yılında “AraĢtırma Enstitüsü”
hüviyetine kavuĢmuĢ, ayrıca 1987 yılındaki Bakanlık reorganizasyonu sırasında Zirai
Mücadele AraĢtırma Enstitüleri bünyesinde “Biyolojik Mücadele” bölümleri açılmıĢtır.
Bu dönemde yapılan önemli çalıĢmalardan biri de Doğu Akdeniz Bölgesi‟nde 1990‟lı
yıllarda önemli bir sorun haline gelen Turunçgil beyazsineği (Dialeurodes citri
(Ashm.))‟nin BM‟si amacıyla Türkiye‟de ilk defa Doğu Karadeniz Bölgesi‟nde tespit
edilen avcı böcek Serangium parcesetosum Siccard. Doğu Akdeniz Bölgesine
getirilerek yerleĢtirilmesidir. AraĢtırma ve yayım çalıĢmalarına paralel olarak farklı
faydalı böceklerin üretim ve salım çalıĢmalarına devam edilmiĢ ve 1994 yılında
Adana Zirai Mücadele AraĢtırma Enstitüsü Müdürlüğünde polifag bir parazitoid olan
Trichogramma spp. üretilmiĢtir. Bu parazitoid baĢta Mısırkurdu Ostrinia nubilalis ve
elma içkurdu Cydia pomonella için baĢarılı bir Ģekilde kullanılmıĢtır. Devam eden
çalıĢmalar neticesinde ülkemizde uzun yıllardır sorun olan süne için 2001 yılından
Dostları ilə paylaş: |