Qazax xalq qəhrəmanlıq dastanı



Yüklə 2,91 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə62/66
tarix15.03.2018
ölçüsü2,91 Kb.
#32507
1   ...   58   59   60   61   62   63   64   65   66

 
293 
lardakı tirada birləşmələrinin bacarıqlı tətbiqi onu qazax etnik-
milli epik düşüncə tərzinin mühüm nümunəsi kimi qiymətlən-
dirməyə əsas  verir. Elə  buna görə də  «Koblandı-batır»  dastanı 
qazax  şifahi  söz  sənətinin  nəzərəçarpacaq  zənginliyini  təmin 
etməklə,  xalqın  mənəvi  varlığını  yüksək  şəkildə  təcəssüm 
etdirən örnək kimi təbliğ olunmağa layiqdir.  
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 


 
294 
 
Kazak Halk Kahramanlık Destanı “Koblandı Batır” 
Özet 
 
Kazak  halkının  en  popüler  epik  örneklerinden  olan 
“Koblandı  Batır”  destanında  yüksek  manevi-ahlaki  nitelikleri 
ile seçilen batırların vatanseverlikleri, öz yurtlarını zeka, güç ve 
cesaretleri ile işgalcilerden kurtarmaları anlatımıştır. 
Kazak halkının manevi hayatının önemli bir parçası olan 
destan yaratıcılığı kökleri itibari ile çok eski dönemlere uzanır. 
Belirtelim  ki,  8.  yüzyıla  ait  Orhun-Yenisey  Yazıtları’nda  dahi 
Türk  batırlarının  kahramanlıkları  taşlar  üzerine  yazılmıştır. 
Kesin olarak Kazak kahramanlık destanlarının en eski geçmişi 
ataerkil-feodal  ilişkilerin  yok  olmaya  başladığı  8-10.  asırları 
kapsamaktadır.  Kazak  destanlarının  esasını  kabilelerin  etnik 
biçimlenmesi,  kabşleler  arası  savaşlar  ve  göç  gibi  konular 
oluşturmaktadır. Bu destanların epik üslubu Koblandı, Kamber, 
Alpamış gibi muhteşem kahramanların şahsiyetlerinin etrafında 
teşekkül etmiş ve gelişmiştir.  
15. ve 16.  yüzyıllarda çok sık  yaşanan kabileler arası iç 
çekişmeler  Altın  Orda  devletinin  yıkılmasına  yol  açtı.  İşte  bu 
dönemden sonra Kazakların milletleşme ve devletleşme süreci 
başladı.  Çok  geçmeden,  yani  17.  ve  18.  yüzyıllarda  Cungar-
Kalmuk  hanları  Kazak  toprakları  üzerine  işgâl  maksadı  ile 
seferler düzenlediler. İşte bu dönemde yaşanan tarihî hadiseler 
Kazak  destanlarının  tam  olarak  biçimlenip  ortaya  çıkmasını 
sağladı.  Cungar-Kalmuklar  ile  Kazaklar  arasında  yaşanan  bu 
hadiseler  Yer-Targın,  Yer  Kokşe,  Karabey,  Utegen  Batır, 
Arkalık  Batır,  Urak Mamay, Şora  Batır  gibi eserlerde kendini 
göstermiştir.  
Kazak  halkının  destan  örnekleri  arasında  çeşitli 
kaynaklarda  altı  binden  dokuz  bine  kadar  mısradan  oluşan 
Koblandı  Batır  destanı  önemli  yer  tutmaktadır.  Eserin 
başlangıcında  Türk  destanlarının  ortak  motiflerinden  olan 


 
295 
kahramanın  olağanüstü  şekilde  dünyaya  gelişi  anlatılmaktadır. 
Ahıl  yaşlarında  Toktarbey  ile  Analık’ın,  Koblandı  ve  kız 
kardeşi  Karlıga’nın  ikizler  olarak  dünyaya  gelmesi  hadisesi 
anlatılır. Koblandı destan kahramanlarına özgü bir hızla büyür; 
cesur, hızlı, sağlam, dayanıklı oluşu ile dikkati çeker. Henüz 6 
yaşına  geldiğinde  o,  doru  atını  eğerleyip  babasının  yılkısının 
seyisi  Yestemis’in  yanına  gider  ve  ondan  ok  atmayı,  at 
binmeyi, kahramanlığı, keskin nişancılığı öğrenir. 
Koblandının  âşık  olması,  sevdiği  güzel  ile  evlenmesi, 
batır atının büyütülmesi gibi epizotlar kahramanlık destanlarına 
özgü  gelenek  çerçevesinde  anlatılmıştır.  Kahramanın  sevdiği 
güzel  için  müsabakaya  katılması  onun  ilk  şecaati  olarak 
anlatılır.  Yarışta  zafer  elde  etmekle  o,  güzel  Kurtga’yı  kendi 
ana yurduna götürür. Bundan sonra Koblandı’nın kahramanlık 
destanında bu güzel ve akıllı Kurtga önemli roller ifa eder.  
Koblandı’nın birbiri ardınca pek çok sefer ve savaşlarda 
işgalcilere  -Kızılbaşlara  ve  Kalmuklara-  karşı  verdiği 
mücadelelerde  gösterdiği  kahramanlıklar  destanın  esas 
unsurunu  teşkil  eder.  Onun  ilk  büyük  savaşı  Kızılbaş  hanı 
Kazan’a karşıdır.  
Diğer  Türk  ve  dünya  halklarının  epik  destanlarında 
olduğu gibi Koblandı Batır’ın konusunun dikkat çeken başlıca 
unsuru  kahramanın  mücadelesinin  şahsî  değil  millî  bir  özellik 
taşımasıdır.  Çünkü  Kızılbaşlar  ve  Kalmuklar,  Kıpçak 
topraklarına  saldırdıklarında  Koblandı,  Kazan  Han’a  ve 
Alşagir’e karşı amansız mücadele yapmakla kendi ana vatanın 
bütünlüğüne,  halkın  güvenliğina  ne  kadar  değer  verdiğini 
göstermiştir. Destanda, Koblandı bütün karakteristik özellikleri 
ile  bir  destan  kahramanını  yansıtmaktadır.  Onun  tüm  faaliyeti 
halkı içindir. İşte bu yüzden de o, daima bütün hareketlerinde, 
askeri  kabiliyetinde,  batırlık  keyfiyetinde  diğerlerinden 
üstündür.  Koblandı  savaşa  girdiği  zaman  kaşları  karla, 
kirpikleri buzla kaplanır, kendisi dövülmüş demire benzer, kar 
fırtınası  gibi  coşmaktadır.  Onun  kahramanlığı  o  kadar  eşsiz, 


 
296 
gücü bitip tükenmez olarak tarif edilir ki, 40 bin kişilik düşman 
ordusu  kahramanın  gözünde  40  kişi  gibi  görünür.  Narasından 
savaş sırasında yer lerzeye gelir, kayalar-taşlar yerinden oynar. 
Koblandı’nın üstün kahramanlığı ona diğer batırlara göre daha 
büyük bir mevki kazandırır.  
Eserde Türk halk destanlarına özgü bedii tasvirlerden de 
önemli  derecede  istifade  edilmiştir.  Özellikle  Koblandı’nın 
mübalağalı  tasviri  destanın  anlatımına  canlılık  kazandırmıştır. 
Bu  tip  tasvirler  sırasında  Batır’ı  vahşi  hayvanlara  ve  kuşlara 
benzeten  eski  imgeler  eserde  daha  çok  dikkat  çekmektedir. 
Koblandı aslana, kaplana, kurda, şahine benzetilmektedir.  
Koblandı  Batır’a  bütün  elin-obanın  sevgisi  sonsuzdur. 
Aynı zamanda o, kendi ana ve babasının da gözlerinin ışığıdır. 
Koblandı halkın, elin-obanın bilge kişisi, şahinidir. Hanımının 
gözünde  cesur,  sevimli,  becerikli  hükümdardır,  anasından  taş 
gibi sağlam doğmuş bir batırdır. 
Koblandının  Tayburıl  adlı  atının  tasvirinde  de  özellikle 
savaşlar  ve  at  yarışları  sırasında  mübalağalara  sıkça 
başvurulmuştur. Buradaki geleneksel karşılaştırma ve epithetler 
kahramanın kendisi ile beraber, hem de onun atının güzelliğini 
ve üstün özelliklerini göstermektedir. Örneğin, Tayburıl’ın alnı 
ay gibi parlar, kulakları kamış gibi dik durur, hızına gelince o 
ceylandan, saygadan daha hızlı koşar vs… 
Koblandı’nın  savaş  arkadaşları  ve  yakınları  da  destan 
üslubuna  uygun  olarak  tarif  edilir.  Bu  karakterler  destanda 
mümkün  olduğunca  umumileştirilerek  bir  batır  için  mutlaka 
gerekli  olan  özelliklerin  okuyucuya  veya  dinleyiciye  açılması 
sağlanır.  Bu  kahramanlarla  beraber  Koblandı’nın  oğlu 
Bokenbay’ın  ve  Koblandı’nın  arkadaşı  olan  Karaman'ın 
karakteri  daha  dikkat  çekici  tasvir  edilir.  Bokenbay  eserde 
babası gibi aslana benzetilir. 
Yestemis  ise  her  şeyden  önce,  Türk  destanları  için 
geleneksel olan hanın hizmetkârı, seyisi ve batırın küçüklükten 
itibaren  terbiyecisi  olarak  takdim  edilir.  Yestemis’in  fiziksel 


Yüklə 2,91 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   58   59   60   61   62   63   64   65   66




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə