130
Y
akın
D
oğu
Ü
nİversİtesİ
İ
lahİYat
F
akÜltesİ
D
ergİsİ
bazı hanımlarının yanına gittiğini sandım’ diye cevap verdim. Bunun
üzerine Rasûlüllah “Şaban ayının yarısı olunca Allah Azze ve Celle’nin
rahmeti dünya semasına iner. Bu gecede Allah, Kelb kabilesinin ko-
yunlarının tüylerinin sayısından daha fazla kişiyi bağışlar.”
83
Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzeri bazı âyet ve hadisler-
de geçen ifade ve sayılar çokluktan kinaye olarak zikredilmiştir. Bun-
larda olduğu gibi Kur’ân’ın “Yedi Harf” üzere indirildiğini ifade eden
hadislerde geçen “es-seb’a” (yedi) kelimesi çokluktan kinaye olabilir.
Kesin olmamakla birlikte kanaatimizce bu görüşün de kayda değer bir
yönünün bulunduğu göz ardı edilmemelidir.
Peygamber (s.a.v)’in bazı hadislerinde sayılar geçmektedir. Ancak
Peygamber (sa.v.), bunları şıklar halinde belirtmiştir. Hz. Peygamber,
“
İslam beş temel üzerine kurulmuştur”
84
buyurarak bunları izah etmiş-
tir. “
Müslüman’ın Müslüman üzerinde altı hakkı vardır”
85
buyurmuş,
bunları açıklamıştır. “
Yedi sınıf insan vardır ki, hiçbir gölgenin olmadığı
kıyamet gününde Allah onları, gölgesinde gölgelendirecektir
”
86
diyerek
bunları beyan etmiştir. Ancak Kur’ân’ın Yedi Harf üzerine indirildiği-
ni belirttiği hadiste geçen yedi harfin mahiyeti ile ilgili bir açıklaması
bulunmamaktadır.
Abdurrahman Çetin, hadiste geçen yedi lafzının çokluktan kinaye
olduğunu belirterek bu konuda şu değerlendirmede bulunmaktadır.
“Ancak Peygamberimiz “Kur’ân Yedi Harf üzere indirilmiştir” buyur-
muş fakat bunları teker teker saymamış ve bunların neler olduğu hak-
kında malumat vermemiştir. Bu yüzden sahâbe de bu hadisteki yedi
rakamını “genişlik, çokluk, kolaylık, ruhsat” olarak anlamış olacak ki,
birisi gidip de: “Ya Rasûlallah! Bu yedi harf nedir, bize bunu sayar mı-
sınız, açıklar mısınız?” deme ihtiyacını duymamıştır. Herhalde onlar
da, “yedi Harfi” ayılacak yedi madde olarak görmemişlerdir. Eğer böy-
le değerlendirmemiş olsalardı, Kur’ân gibi üzerinde titredikleri önemli
bir konuda mutlaka Peygamberimiz’den bir açıklama isterlerdi.”
87
Çetin, Süyûtî’nin ve Suphi Salihi’n bu görüşe katılmadığını ifade
ederek onların getirdiği delilleri analiz ettikten sonra şu değerlendir-
meyi yapar: “Yedi Harf, Müslümanlara Kur’ân okumada kolaylık ve
genişlik sağlamak için verilmiş bir ruhsattır. Anacak illâ yediyi bul-
mak için zorlamanın bir faydası da yoktur. Bütün bunlardan sonra
Yedi Harf’in; yedi ile sınırlı olmayan ve Kur’ân’ın bir an önce benimse-
yip yayılabilmesi gayesi ile getirilmiş bir “kolaylık, genişlik ve çokluk”
83 Tirmizî, Savm, 38; İbn Mâce, İkâmet, 191; Nesâî, Cenâiz, 103; Ahmed b. Hanbel, VI, 221.
84 Buharî, İman, 1, Müslim, Îman, 19.
85 Buhârî, Cenâiz, 2; Müslim, Selâm, 4.
86 Buhârî, Ezân, 36; Tirmizî, Zühd, 53.
87 Çetin,
Abdurrahman,
a.g.e., s. 137-138.