21
özellikle çocuklarda hipoglisemi sık görülür. Hipogliseminin düzeltilmesi için i.v.
hipertonik glukoz solüsyonu verilmesi gerekir (Vural, 2000; Oğuz, 2006).
1.6.1.3. Orijin ve Ölüm Mekanizması
Akut alkol entoksikasyonlarında orijin genellikle kişinin kendi isteği ile gelişen kazai
ölümler şeklinde karşımıza çıkar. Yetişkin bir kişinin zorla alkol içirtilerek
öldürülmesi kabul edilemez bir durumdur. Ancak çocuklarda bu tür ölümlerin
olabileceği düşünülebilir. Bazen, özellikle kronik alkolikler bir tür intihar
denilebilecek şekilde yoğun alkol almak sureti ile ölebilmektedirler. Yine çok açıktır
ki alkollü kişiler normal kişilere göre daha sık oranda travmalara maruz kalmakta ve
ölmektedirler (Soysal ve Çakalır, 1999).
Akut alkol entoksikasyonunda başka herhangi bir etken ya da ortak mekanizma
yoksa, ölümün letal doza bağlı olduğu düşünülmelidir. Letal doz değişken olmakla
birlikte 300-350 mg/dl’den yüksek kan alkol değerinde ölümün gerçekleşeceği kabul
edilmektedir (Kayaalp, 2002; Ege ve Öner, 1986).
Ayrıca merkezi sinir sistemine etil alkol ile aynı yönde etki yapan maddeler
birlikte alındığında düşük miktarlardaki kan alkol seviyelerinde dahi ölüm meydana
gelebilir. Hipnotikler ve MSS depresanı diğer maddelerle alındığında kandaki 150-
200 mg/dl’lik etil alkol değeri letal doz olarak kabul edilebilir (Oğuz, 2006).
Kronik alkoliklerde alkole karşı tolerans geliştiğinden ve yaşamsal merkezlerde
dokuların duyarlılığı azaldığından ölüm daha yüksek dozlarda meydana gelir (Soysal
ve Çakalır, 1999; Ege ve Öner, 1986).
Akut alkol entoksikasyonu sonucu letal doza bağlı ölümlerde aşağıdaki
mekanizmalar rol oynar;
22
1-Solunum depresyonu
2-Myokard depresyonu
3-Alkolik ketoasidoz
4-Hipoglisemik konvülsiyonlar ve koma
5-Hipotermi
Letal doza bağlı olarak ölüme yol açan temel mekanizma solunum merkezinin
depresyonudur. Etil alkol metabolizması sonucu oluşan asetaldehit, yüksek
miktarlarda oluştuğunda solunumu deprese eder (Soysal ve Çakalır, 1999; Aykaç,
1987; Kayaalp, 2002; Soysal ve ark., 1999; Balseven, 2002).
Çocuklarda ve aç karnına alkol alan kişilerde hipoglisemik konvülsiyonlar ve
koma görülebilir. Hipotermi, akut akciğer ödemi, bradipne, apne, kollaps, şok
gelişmesine ve sonuçta ölüme yol açabilir. Alkol entoksikasyonunda başta
kardiyovasküler hastalıklar olmak üzere vücutta bulunan hastalıklar daha kolay
ölüme sebep olabilir (Soysal ve Çakalır, 1999).
Alkol entoksikasyonuna bağlı olarak gelişen sekonder patolojiler ölüme yol
açarlar. Gıda aspirasyonu bunun en sık karşılaşılan tipik örneğidir. Yoğun kusmuk
aspirasyonunda ise dikkat edilmediğinde ve diğer patolojik nedenlerin yokluğunda
ölüm sebebi yanlış yorumlanabilir. Ancak ölüme neden olabilecek başka bir olay
bulunmaması, aspirasyonun yoğun olması ve diğer çevresel özelliklerin de
desteklemesi halinde ölüm nedeninin bu olduğuna karar verilebilir. Aynı şekilde
alkol entoksikasyonunun etkilerine bağlı olarak gelişen ağır akciğer ödemi, pnömoni,
beyin ödemi gibi komplikasyonlar da ölüme yol açabilir. Yine sekonder sebepler
arasında maruz kalınan travmalar ölüm nedenleri arasında önemli yer tutar. Bu tip
olgularda alkol doğrudan ölüm sebebi değil, travmanın oluşmasına yardımcı
faktördür (Soysal ve Çakalır, 1999; Knight, 1995).
Alkoliklerde trafik kazaları, düşme, saldırı olayları, suda boğulma, elektrik
çarpması ve yanıklar gibi ölümcül olaylar sık görülür. Ayrıca cinayet ve intihar
23
olaylarında da alkolün tartışılmaz bir rolü vardır (Soysal ve Çakalır, 1999; Knight,
1995; Balseven, 2002).
1.6.1.4. Otopsi Bulguları
Akut alkol entoksikasyonlarında otopsi bulguları nonspesifiktir. Genel olarak iç
organlarda özellikle akciğer ve beyinde ödem, konjesyon, hiperemi gibi spesifik
olmayan bulgular vardır. Kronik alkoliklerde iç organlarda spesifik olmamakla
birlikte önemli patolojik bulgular saptanabilir. Kesin tanı ise ancak toksikolojik
incelemeler sonucunda konulabilir (Soysal ve Çakalır, 1999; Elmas ve Yılmaz,
1999).
1.6.2. Kronik Etil Alkol Entoksikasyonu (Alkolizm)
Alkolün organ ve dokulardaki zararı en belirgin olarak kronik alkoliklerde görülür.
Alkolün uzun süreli kullanımına bağlı olarak merkezi sinir sistemi etkilerine karşı
tolerans ve bağımlılık gelişir. Alkolik terimi genel olarak kronik alkol alan, alkol
bağımlısı kişiler için kullanılır. Dünya Sağlık Örgütü “alkolik” kişi için şu çarpıcı
tanımlamayı kullanmaktadır: “Alkolik, alkolün işine değil, işinin alkol almasına
engel olduğunu düşünen kişidir” (Soysal ve Çakalır,1999).
Alkolizm Sürecinin Gelişimi:
Sosyal faaliyetlerde içme
Haftada bir
Yanındakilerden daha hızlı içme
Yanındakilerden daha fazla içme
Duble içkiler
Hafıza duraklamaları
Yanındakilerden fazla içme } Đleri Düzey