29
Korku Filmleri Seçkisi
Nosferatu
Yönetmen:
F.W.Murnau
Senaryo:
Henrik Galeen
Oyuncular:
Max Schreck (Graf Orlok), Greta Schröder (Ellen Hurter)
1922 / Almanya / Almanca / 94’
14 Temmuz Perşembe 19:00
Nosferatu, Bir Dehşet Senfonisi, sinema tarihinde hem türü hem de temsilciliğini yap� ğı akım
i� bariyle devrim niteliği taşıyan bir fi lm. Eser, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya’nın ilk defa
demokrasiyle tanış� ğı Weimar Cumhuriye� döneminin meyvesi olarak görebileceğimiz Alman
Dışavurumculuğu akımının en önemli örneklerinden biri. F.W. Murnau, Bram Stoker’ın Dracula
(1897) romanından sinemaya uyarladığı fi lmde hikâye üzerinde küçük değişiklikler yapmış olmasına
rağmen beyaz perdede esere ayrı bir ruh kazandırıyor.
Hu� er, Bremen’de Wisburg adlı küçük bir kasabada karısı Ellen ile yaşamaktadır. Hu� er, bir
emlak anlaşması için Transilvanya’dan Bremen’e taşınmak isteyen varlıklı Kont Orlok’a yardımcı
olmak üzere yola çıkar. Hu� er’ın Kont Orlok’un şatoya yaklaşmasıyla birlikte esrarengiz olaylar gelişir.
Hu� er, Kont Orlok’u gördüğünde dehşete kapılır. Kont Orlok, yarasayı andıran kulakları, upuzun
� rnakları ve fareyi anımsatan dişleriyle etra� na dehşet saçan bir insan-yara� k görünümündedir.
Orlok şatoda yalnız başına yaşamakta ve geceleri görünmektedir. Hu� er parmağı kanadığında
Orlok’ın kanı emmesi ve şatoda Orlok’a ait Vampirlerin Kitabı isimli kitabı görmesi üzerine Orlok’un
‘nosferatu’ yani bir vampir olduğunu anlar. Fakat o an daha da tehlikeli olan şey, Orlok’un Ellen’ı
bulmak üzere yola çıkmış olmasıdır. Orlok, Ellen’a âşık olmuştur.
Karanlığın ve kontras� n hakim olduğu, fi lmin atmosferiyle ton değiş� ren sıra dışı dekoru,
karakterlerin karanlık yönünü güçlendiren abar� lı makyajlarıyla Nosferatu, daha sonra yerini korku
fi lmlerine ve kara fi lme devredecek Alman dışavurumculuğunun en belirgin özelliklerini taşıyor.
Bunun yanında akım içerisinde stüdyoyu dış mekâna taşıyan ilk fi lm olması açısından da yeniliklere
kapı açıyor.
Nosferatu’yu gelmiş geçmiş en iyi korku fi lmlerinden biri yapan bir diğer önemli özelliği, oyuncu
Max Schreck’in Kont Orlok karakteriyle yara� ğı karakterin gücünde olduğunu söyleyebiliriz.
Kitaptaki karizma� k soylunun aksine, Nosferatu’da Kont Orlok, ürper� uyandıran doğa ötesi bir
yara� ğı andırmaktadır. Bugün fi lmi izleyen izlemeyen herkesin aşina olduğu sahnelerin ölümsüzlüğü,
belki de Max Schreck’in tüm metafi zik öğeleri karakterine kolayca yedirmiş olmasında ya� yor.
Orlok, insanlarının kanını emmesinin yanı sıra, gi� ği her yere yanında fareleriyle birlikte
veba taşımaktadır. Orlok’un veba yayan bir fareyi sembolize etmesi, an� semi� zme açık vurgu
yapılmamasına rağmen, ilerleyen yıllarda Nazist propaganda fi lmlerinin sıkça kullanacağı fare-
Yahudi çağrışımını akla ge� riyor.
Orlok’a sürekli keskin hatlı, ürper� ci nesnelerin eşlik e� ği, Ellen’ın Hu� er’ın geri dönüşünü
beklerken yaşadığı umutsuzluğun arka plandaki mezarlarla aktarıldığı sahneler fi lmde mizansenin
tek başına bir karakter olduğunu kanıtlıyor. Filmin tekinsiz atmosferini daha da belirgin hale ge� ren
müzikler, sessiz fi lmin aktarabileceği tüm duyguları yara� yor.
Ekspresyonist resimleri andıran dekorlara sahip dışavurumcu fi lmlerin aksine, Nosferatu’nun
sinema� k özellikleri ağır basıyor. Dış mekân kullanımı, Bremen’in savaş sonrası görünümünü
beyaz perdede belgelemesinin yanında, savaş sonrası ülkedeki terörü ve çöküşü ‘korku’ nosyonu
üzerinden güçlü bir şekilde resmediyor. Nosferatu, korku fi lmi janrının takipçilerinin başucu eseri
olarak barındırması gereken çok önemli bir fi lm.
Raye Askın