Benim yöntemimde bile başarısızlığın en büyük nedeni çağrışım anında gösterilen tepkidir. Sigarayı
bırakmış kişi sigarayı kimyasal etkisi olmayan bir ilaç olarak görmeye başlar. “Sigaranın bana yararlı
olmadığını biliyorum ama kendimi buna inandırırsam bazı durumlarda yardımcı olabilir.” diye
düşünür.
Kimyasal etkisi olmayan bir ilaç anlık sıkıntıları gerçekten ortadan kaldırdığı için psikolojik açıdan
çok etkilidir. Fakat sigara bir ilaç değildir. Önce izleri yaratır sonra onları yok eder ve bir süre sonra
bu izleri tam olarak bile yok edemez. Batı toplumundaki bir numaralı ölüm nedeni olduğunu bir tarafa
bıraksak bile kendisi hastalık üreten bir şeydir.
Sigara içmeyenlerin veya sigarayı yıllar önce bırakmış kişilerle ilgili bir örnek vereyim. Kocasını
yitirmiş bir kadını ele alalım. Böyle durumlarda tiryakiler çoğunlukla bütün iyi niyetleriyle bir sigara
uzatıp: “İç bir tane, rahatlarsın.” derler. Kadın sigarayı kabul ederse bağımlı olmadığı ve özlem
duymadığı için rahatlamaz.
Sigara ancak psikolojik açıdan geçici bir destek olabilir o kadar. Bittiğinde trajedi hâlâ devam
etmektedir. Aslında artık durum daha da kötüdür. Çünkü kadın nikotin özlemi duymaya başlamıştır.
Bu özleme dayanmakla bir sigara daha içip özlemi gidermek arasında kalır ve kısır döngü ortaya
çıkar. Sigara bir an için psikolojik desek sağlamaktan başka bir işe yaramamıştır. Aynı etkiyi avutucu
sözler yada bir içki de yaratabilirdi. Sigara içmeyen yada sigarayı bırakmış
birçok kişi bu tür
durumlar yüzünden sigaraya başlamışlardır.
Yanlış inançlara daha başlangıçta karşı koymak gerekir. Şunu artık aklınıza yerleştirin: Sigaraya
muhtaç değilsiniz ve sigarayı bir tür yardım yada destek olarak görmeyi sürdürdükçe kendinize eziyet
çektirmiş olursunuz. Kendinizi perişan etmeye hiç gerek yok. Sigara, restoranda yenen bir yemeği
yada arkadaş toplantılarını çekici bir hale getirmektense bozar. Tiryakilerin restoranlarda zevkten
değil zorunluluktan dolayı sigara içtiklerini unutmayın. Bağımlı oldukları için uyuşturucuları olmadan
ne yemekten ne de yaşamdan zevk alabilirler.
Kendinizi sigaranın aslında keyif veren bir şey olduğu düşüncesinden arındırın.
Birçok tiryaki “Keşke zararsız sigara olsa” diye düşünür. İçinde yalnızca ot olan zararsız sigaralar
vardır ama deneyen herkes kısa bir süre sonra vazgeçer. Sigara içmenizin tek nedeninin vücudunuza
nikotin sağlamak olduğunu anlayın artık. Nikotin arzunuz yok olduğunda
sigaraya fazla gereksinim
duymazsınız.
Sizde sigara arzusunu sigara özleminin mi (o boşluk duygusu) yoksa çağrışım mekanizmasının mı
uyandırdığına aldırmadan varlığını kabul edin. Fiziksel bir ağrı olmadığına göre doğru bir mantıkla
yola çıkarsanız sigara sorununuz kalmaz.
Sigarasızlığın yarattığı duygudan endişelenmeyin. O kadar kötü değildir, asıl sorun o can atılan ama
yasak olan sigarayla yapılan çağrışımlardır.
Bu yüzden bunalıma gireceğinize kendinize şöyle deyin. “Bunun ne olduğunu biliyorum. Nikotin
eksikliğinin yarattığı duygudur bu. Tiryakiler bunu yaşam boyu çekerler bağımlılıkları da bu yüzden
devam eder zaten. Sigara içmeyenlerin böyle bir sorunu yoktur. Bu sigaranın birçok dezavantajından
yalnızca bir tanesidir. Vücudumu bu kötü şeyden tamamen kurtarmam ne güzel değil mi?”
Diğer bir deyişle vücudunuz gelecek üç hafta içinde hafif bir sarsıntı geçirecek ama bu süre içinde
bütün yaşamınız boyunca sürecek çok güzel bir şey olacak. İğrenç bir hastalıktan kurtulacaksınız. Bu
sigaranın eksikliğini duymaktan zevk bile alacaksınız. Size bir eğlence doğacak.
Olayı heyecanlı bir oyuna dönüştürün. Nikotin canavarına midenizdeki bir tür kurt olarak bakın. Siz
onu üç hafta boyunca yemeksiz bırakmaya çalışırken o yaşamını sürdürebilmek için bütün
taktikleriyle size sigara içirtmeye çalışacaktır. Bazen moralinizi bozmaya çalışacaktır. Bazen
hazırlıksız olacaksınız, biri size sigara verecek ve siz belki sigarayı bıraktığınızı unutacaksınız.
Unutmazsanız hafif bir özlem duyacaksınız. Bu tür durumlara önceden hazırlanmanız gerekir. Size
sigara isteten şey ne olursa olsun buna bedeninizdeki küçük canavarın neden olduğunu ve bu
durumlarda sigara içmemekle canavara bir darbe daha indirdiğinizi düşünün.
Sakın sigarayı unutmaya çalışmayın. Sigarayı “irade yöntemi” ile bırakmaya çalışan tiryakilerin
depresyonlara girmelerine neden budur. Bütün gün oturup sigarayı unutmayı beklerler.
Bu uyku tutturamamaya benzer. Düşündükçe uykunuz kaçar.
Ne olursa olsun unutamayacaksınız. İlk birkaç gün küçük canavar size sürekli anımsatacaktır, buna
engel olamayacaksınız. Çevrenizde tiryakiler ve sigara reklamları oldukça sigarayı anımsamaya
devam edeceksiniz. Sigarayı unutmak zorunda değilsiniz zaten. Kötü değil çok güzel bir şey olmakta.
GÜNDE BİN KEZ DE DÜŞÜNSENİZ TADINI ÇIKARIN.
ÖZGÜR OLMANIN NE KADAR
GÜZEL OLDUĞUNU KENDİNİZE SÜREKLİ
ANIMSATIN. KENDİNİZİ ZEHİRLEMEK ZORUNDA OLMAMANIN MUTLULUĞUNU
DÜŞÜNÜN.
Bir süre sonra sigara özlemi eğlenceye dönüşecek ve siz sigaranın aklınızdan ne kadar çabuk
çıktığına şaşıracaksınız.
Ne yaparsanız yapın AMA KARARINIZDAN KUŞKU DUYMAYIN. Kuşku duymaya başladığınız an
yakınmaya da başlarsınız ve her şey daha kötü olur. Onun yerine o anı yeni bir şevk arayarak
değerlendirin. Kuşku duymanızın nedeni bir depresyonsa sizi bu duruma
düşürenin sigara olduğunu
anımsayın. Bir arkadaşınız sigara uzattığında gururla
“Ne mutlu bana ki artık gereksinim duymuyorum” deyin. Buna önce biraz bozulur ama sigarasızlığın
sizi etkilemediğini görünce onun da aklı yatmaya başlar.
Sizi bu karara çok önemli nedenlerin ittiğini unutmayın. Bir tek sigaranın size mal olacağı binlerce
lirayı düşünün ve kendinize bu korkunç hastalıklardan birine yakalanma riskine girmek isteyip
istemediğinizi sorun. Özellikle de bu duygunun yakında geçeceğini ve her dakikanın sizi amacınıza
yakınlaştıracağını düşünün.
Bazı tiryakiler yaşamlarının geri kalan bölümünü “otomatik uyarıcıları” tersine çevirerek
geçireceklerinden korkarlar. Diğer bir deyişle psikolojik oyunlar yardımıyla
kendilerini sigaraya