9
vazgeçilmesi ile swap piyasalarının gelişimi sabit kur sisteminin yıkılışına kadar
ertelenmiş oldu
29
.
Özellikle para swaplarının kökenini oluşturan paralel kredilerin ortaya çıkışı
1970’li yıllara rastlamaktadır. Amerika Birleşik Devletleri ve ngiltere’de, sermaye
hareketlerine getirilen kısıtlamaları ve döviz cinsinden borçlanma maliyetlerini son
derece yüksek tutan kambiyo kontrollerini aşmak amacıyla kullanılan paralel
krediler, farklı ülkelerde bulunan iki şirketin, birbirlerinin ülkesinde bulunan yavru
ş
irketler aracılığıyla belirli bir süre için birbirlerine borçlanmalarını ifade eder.
Merkezleri iki farklı ülkede yer alan iki çok uluslu şirket, cari döviz kurları üzerinden
birbirlerine kendi ülkelerinin para birimi cinsinden borç vermekte ve bu borçlar
kararlaştırılan vade sonunda geri ödenmektedir. Sözleşme gereğince borçların vadesi
eşit ve faiz ödemelerinin zamanı aynı olmalıdır. Faiz oranları genellikle sabit ve her
bir ülkedeki benzer borçlar için kabul edilebilir cari oranlar üzerinden oluşturulur.
Anaparalar ise vade sonunda yine başta kararlaştırılmış olan kur üzerinden diğer
tarafa ödenir
30
.
Paralel kredilerin karmaşık yapısı pek çok probleme sebep olmuştur. Paralel
kredide dört ilgili taraf ve birbirinden bağımsız iki ayrı kredi sözleşmesi bulunur.
Ana şirketler arasında doğrudan akdi ilişki yoktur. Kredi işlemi iki ayrı kredi
sözleşmesine dayalıdır. Bu sebeple taraflardan her biri, bu kredi sözleşmelerinden
birinde karşı taraf ifadan kaçınsa dahi, ikinci kredi sözleşmesinde kendi edimini ifa
ile yükümlüdür
31
.
29
SOMER, 386; LORETAN, 17.
30
LORETAN, 18; HAPPE, 9; PETERS, 5; JENTZSCH, 18.
31
PETERS, 7; GIBSON, 380.
10
Karşılıklı kredilerde kredi sözleşmesi, paralel kredilerden farklı olarak, yavru
ş
irketler değil ana şirketler arasında yapılır
32
. Bu yapıda sözleşmeden doğan
taleplerin karşılıklı olmayışından kaynaklanan problemler çözülmüştür; ancak burada
da, farklı para birimlerinden borçların takas edilmesi hususu tereddüt
yaratmaktaydı
33
.
Paralel kredilerin ve karşılıklı kredilerin beraberlerinde getirdikleri
sakıncalar, özellikle karşılıklı kredilerin fonksiyonlarını yerine getirebilecek, fakat
aynı tereddütlere mahal vermeyecek yeni bir yapı oluşturulmasının yolunu açmıştır.
Bu yeni yapı için klasik döviz swapı işlemi ile karşılıklı kredilerin bazı özelliklerinin
bir araya getirilmesi ve bu suretle her iki işlemdeki istenmeyen unsurların bertaraf
edilmesi fikri ortaya atılmıştır. Böylece klasik döviz swapının karakteristik özelliğini
teşkil eden “para değiş-tokuşu” unsuru ile karşılıklı kredilerdeki “karşılıklı faiz
ödenmesi” unsuru birleştirilerek “para swapı” şeklinde isimlendirilen yeni ve
müstakil bir para değiş-tokuş anlaşması geliştirilmiştir
34
.
lk para swap işlemi 1976 yılında örtülü olarak gerçekleştirilmiştir
35
. Swap
işlemlerinin kullanımını yaygınlaştıran ve gelişimini hızlandıran en önemli swap
anlaşması ise 1981 yılında Dünya Bankası ile IBM firması arasında, Salomon
Brothers firması aracılığıyla yapılmıştır. Bu anlaşma ile Dünya Bankası sviçre
Frankı ve Alman Markı cinsinden kaynak bulmak istediği halde, Avrupa piyasalarına
32
Paralel kredide “A” Amerikan ana şirketi, Fransız şirketinin Amerika Birleşik Devletleri’ndeki
yavru şirketi “b”ye Amerikan Doları (USD) cinsinden borç verir. Buna karşılık Fransız ana şirketi “B”
de Amerikan şirketinin Fransa’daki yavru şirketi “a”ya Fransız Frankı (FFR) cinsinden kredi sağlar.
Karşılıklı kredide ise “A” Amerikan ana şirketi, Fransa’daki “B” Fransız ana şirketine USD cinsinden
borç vermekte, buna karşılık Fransız ana şirketi de Amerikan ana şirketine FFR cinsinden kredi temin
etmektedir (AMMANN, 11; PETERS, 8; JENTZSCH, 22).
33
WATKINS, 54.
34
PETERS, 9; LORETAN, 20.
35
Bos Kalis Westminster Grubu ile ICI Finance Ltd. arasında yapılan swap anlaşmasının aleni
yapılmayışına gerekçe olarak işleme katılan işletmelerin ticari sırlarını korumak istemeleri
gösterilmiştir (LORETAN, 20).
11
göre daha ucuza fon temin edebileceği Amerikan piyasasından Amerikan Doları
borçlanarak IBM firmasına vermiş ve IBM firmasının çıkardığı sviçre Frankı ve
Alman Markı tahvillerinden gelen parayı almıştır. Böylece sabit faizli Alman Markı
ve sviçre Frankı borçları, Dünya Bankası’ndan sağlanan Amerikan Doları borcu ile
swap edilmiştir
36
.
Faiz oranı swap işlemleri, para swapının gelişiminin tabii bir sonucu olarak
ortaya çıkmıştır. Para swapı farklı para ve sermaye piyasalarıyla ilgilidir ve bu
anlamda uluslararası nitelik taşır. Faiz oranı swapında ise bütün ödemeler aynı para
birimi ile gerçekleştirilir ve işlem tek bir para ya da sermaye piyasası ile sınırlıdır
37
.
Bilinen ilk faiz oranı swap anlaşması, 1982 yılında “Deutsche Bank
Luxembourg” ile “Merrill Lynch&Credit Suisse First Boston” arasında yapılmış ve
Deutsche Bank tarafından sabit faiz oranlı Euro-tahvil ihracı gerçekleştirilmiştir
38
.
Swap piyasalarının günümüzdeki gelişimi iki farklı yönde gerçekleşmektedir.
Bir yandan mevcut swap türlerinin standartlaştırılması, sözleşmenin kuruluşunun
basitleştirilip tasfiyesinin hızlandırılması çalışmaları sürerken, diğer yandan
piyasaların ihtiyaçlarına cevap verebilecek yeni swap türleri oluşturulmaktadır
39
.
Özellikle 1987 yılında kurulan Uluslararası Swap ve Türev Araçlar Birliğinin
çalışmaları sonucunda, mevcut swap türlerinin standardizasyonunun büyük ölçüde
sağlanmış olduğu söylenebilir. şlemlerin tasfiyesi ve dokümantasyonuna yönelik
çerçeve sözleşmelerin oluşturulması bu gelişme üzerinde etkili olmuştur. 1990’lı
yıllarda ticari bankalar swap departmanları kurmaya başlarken, belirli swap
36
KOPP, 22; KUPRIANOV, 67; SOMER, 386; HU, Swaps, 363; CHAMBERS, 132.
37
LORETAN, 22; HAPPE, 17; JENTZSCH, 44.
38
HU, Swaps, 363; LORETAN, 22; JENTZSCH, 44; CEYLAN, 239.
39
LORETAN, 23; HU, Swaps, 337.
Dostları ilə paylaş: |