Uluslararasi sempozyumu



Yüklə 26,8 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə84/307
tarix11.09.2018
ölçüsü26,8 Mb.
#67808
1   ...   80   81   82   83   84   85   86   87   ...   307

233

Bülent BAYRAM

çevirir. Bir ev ziyafeti verilir. Eşkel halkı bütün Çuvaşların adına Ulıp’a hayır 

duası eder, ona hediyeler verir (Hivetiri 1996;: 226-233). 

21. Yirmi Birinci Türkü (Ulĭp Mayrus’un Büyüsünü Yok Eder): Mayrus, 

Maşuk ustayı Çuvaşların ümidini vermedi diye hapseder. Bu ustanın hapiste 

yattığını sadece iki kişi bilir. Bu nedenle Mayrus onları büyüleyerek sakatlar, 

onlar birbirlerini anlamazlar. Ulıp türkü söyler ve onun türküsünün yardımıy-

la sakatlar birbirini anlamaya başlar ve konuşurlar (Hivetiri 1996: 234-245). 

22.  Yirmi  İkinci  Türkü  (Ulĭp’ın  Maşik Amcayı  Zindandan  Kurtarması): 

Ulıp’la Ahplat bahadır birlikte Mayrus’un değirmen bendini, değirmenini yı-

karlar. Elpine’yi kurtarırlar (Hivetiri 1996: 246-263). 

23. Yirmi Üçüncü Türkü (Asamat Ulıp İçin Mızrakla Aybalta Hazırlar): 

Ulıp cehennem iyesini arabaya koşunca Timir Dağ’a demirci Asamat atını 

götürür. Timir Dağ’ı dövünce önce oradan para saçan cüzdan, ölçülemeyen 

orak, hayvanları öldüren mızrak yapar. Bunlar Ulıp’ın hiç hoşuna gitmez ve 

onların hepsini ateşe atar. Sadece mızrakla aybaltayı alır (Hivetiri 264-279). 

24. Yirmi Dördüncü Türkü (Ulĭp Altırkuş’u ‘Tepegöz’ü’ Yener): Ulıp Şavla 

deniz tarafından Sive kıyısına döner, elbisesinin tozlarını çırpar, çevredeki 

çalıya koyar. Puşı Tepesi çevresine Sive akarsuyunu çevirir, yetişmiş ormanı 

bir yerden başka bir yere diker, bir avuç toprakla düşmanı yer altına sokar. Al-

tırkuş Ulıp’la dalga geçer ve ona çobanlık teklif eder. Ulıp onu uzun başıyla 

cezalandırır (Hivetiri 1996: 280-296). 



25. Yirmi Beşinci Türkü (Senteley’in Ulıp’a Babasının Ateş Kılıcıyla Yel-

kanat’ını  Aramasını  Önermesi):  Ulıp,  Menteley’le  Senteley’den  babasının 

yetiştirdiği Yelkanat adlı argımakının olduğunu, Asamat’ın yaptığı ateş kı-

lıcının olduğunu öğrenir. Bunlara bunları bulmayı teklif eder (Hivetiri 1996: 

297-310). 



26. Yirmi Altıncı Türkü (Tuptil’in Ulıp’a Annesi ve Babası Hakkında Bah-

setmesi): Uslati, yer anasının küçük kızını insan önünde öptüğü için ayıp elbi-

sesini giymesinden kurtarmak amacıyla iyi bir iş yapar. Dünya kapısını dışa-

rıdan eve koyar. Gelecek kıyamet gününü uzaklaştırır. Tıtamas güneşi kaldırır 

ve yere ışık gelmez. Uslati Tıtamas’ı vurur dağıtır ve Atıl bahadır adını alır 

(Hivetiri 1996: 310-329). 

27. Yirmi Yedinci Türkü (Tanrıların Toplantısı): Tanrılar toplanırlar. Çuvaş 

ülkesine Ulıp’la birlikte halka çok zarar geldi, halk günaha girdi diye ayıplar-

lar. Ahplat’la Ulıp’ı yürekleri donana kadar dondururlar. Bahar Tanrısı onun 

yanına girer ve soğuğu Ahplat’tan kovar (Hivetiri 1996: 330-341). 




234 Çuvaş “Ulıp Destanı’nın Kahraman Modelı̇ Üzerı̇ne Bı̇r İnceleme 

28. Yirmi Sekizinci Türkü (Ulĭp Çuvaşların Büyük Kurban Başı): Çuvaş 

ülkesinde  büyük  danışman,  büyük  kurban  başı  ölür.  Padişahla  Sarine  halk 

arasında dolaşan kinayeli konuşmalar duyarlar. Ustaların toplantısında bu ki-

nayeleri anlamaya çalışırlar. Ancak beceremezler. Ulıp toplantıdaki kinayele-

ri açar ve büyük danışman olur (Hivetiri 1996: 342-354). 

29. Yirmi Dokuzuncu Türkü (Ulĭp’ın Terpit Han’ı Yenmesi): Yaşlı kadın 

Ulıp’tan güneş ve ay aracılığıyla soyu kölelikten kurtarmasını rica eder. Ter-

pit  Han’ın  yüreği  kendisiyle  birlikte  olmasa  da  Ulıp  onu  bulur  ve  öldürür 

(Hivetiri 1996: 355-377). 



30. Otuzuncu Türkü (Ulĭp’ın Kalay Han’a Boyun Eğdirmesi): Ulıp, Kalay 

Han’a doğru yönelir. Dede, Kalay Han’ı nasıl alt edebileceğini Ulıp’a öğretir. 

Kalay Han’ın güç suyuyla ölü suyu hazırlamasını durdurur, onu öldürür. Ulıp 

bitkin düşen insanlara anavatanlarına ulaşmak, güç-kuvvet vermek için kendi 

kanını içirir (Hivetiri 1996: 378-398). 

31.  Otuz  Birinci  Türkü  (Ulĭp’ın  Ulenke’yi Azaptan  Kurtarması):  Aslati 

Tanrı, Ulenke başbuğu zincirler. Ulenke, azap görür, kıvranır. Ulıp, Ulenke’yi 

ayağa kaldırır. Elpine kartal olup Ulenke’yi Çuvaş ülkesiyle tanıştırır, onu 

sevindirir (Hivetiri 1996: 399-416). 



32. Otuz İkinci Türkü (Ulĭp Şutkun Ülkesinde): Şutkun ülkesindeki zen-

ginlik güçlenir. Fakirlik biter, halk kardeşçe yaşar. Ninel padişah, Ulıp’a ül-

kedeki düzeni yaymasını öğretir. Ulıp gerekli sözleri unutmamak gerekir di-

yerek, eve gidene kadar hiçbir şekilde uyumaz. Vupır kediye dönüşüp Ulıp’ı 

uyutur ve gerekli kelimeyi unutturur (Hivetiri 1996: 417-441). 

33.  Otuz  Üçüncü  Türkü  (Ulĭp’ın  Yedi  Kötülüğü  Yenmesi):  Ulıp  babası-

nın yadigârını arayarak yedi kötülüğü yener. Merçen, eğer onunla evlenir ve 

onunla birlikte Merçen’in ülkesinde yaşamak isterse yedi kötülük yerine yedi 

baht göstermek ister. Ulıp babasının Şilşunat atına binip ateş kılıcıyla birlikte 

Çuvaş ülkesine geri döner (Hivetiri 1996: 442-460). 

34. Otuz Dördüncü Türkü (Ulĭp’ın Macar Halkını Sıkıntıdan Kurtarması): 

Sikpırşa Arpat padişahın damadıdır. Macar halkı düşmanın azabına direnir. 

Ulıp, Şirpü bahadır ve küçük insanlar, Sikpırşa ile Katrin’i baba soyunu azap-

tan kurtarırlar. Macar padişahı Arpat damadına soyunun tılsımını verir (Hive-

tiri 1996: 461-475). 

35. Otuz Beşinci Türkü (Ulĭp’ın Kirişmet’i Yok Etmesi): Ulıp Çuvaşların 

bahtını kurtarmak için Kirişmet’in yanına gider. Şıpatan’la Vupır, Çuvaş ba-

hadırlarının yolunu kesmek ister. Ulıp, Şirpü bahadır ve Sikpırşa ile birlikte 



Yüklə 26,8 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   80   81   82   83   84   85   86   87   ...   307




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə