Türkiye Basın Özgürlüğü İndeksi’nde 154. Sıraya geriledi
RSF: Gerilemede TMK ve Paranoya etkili
Uluslar arası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, son yayımladığı 2013 Dünya Basın
Özgürlüğü Sıralaması’nda Türkiye’ye 179 ülke içerisinde 154. Sırada yer verdi.
Sıralamasını bugün (30 Ocak) Paris’ten “Baharlardan Sonra Umutlar Kırık” başlığıyla duyuran RSF,
“Yakışıksız bölgesel modeller” başlığı altında sunduğu Türkiye tespitlerinde, “Türkiye hedeflediği
‘bölgesel model’ rolüne yakışmayan bir konumda kök saldı” dedi.
Türkiye 2005’ten beri geriye gidiyor
RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire, sıralamada kıstas olarak doğrudan ülkelerdeki rejimlerin
niteliğinin dikkate alınmadığını, buna karşın çalışmayla, demokratik ülkelerin insan haklarını ihlal eden
ülkelere göre haber üretme ve yayma özgürlüğünü daha etkin şekilde koruduklarının ortaya çıktığını
açıkladı.
“Diktatörlüklerde, haberin aktörleri aileleriyle birlikte acımasız baskılara maruz bırakılıyor. Birçok
demokratik ülkedeyse haberciler, basının ekonomik krizi ve çıkar çatışmalarıyla karşı karşıya. Tüm bu
şartlar birbiriyle kıyaslanamayacak olsa da, ister şiddete isterse yayın kısıtlamalarına karşı olsun,
baskılara karşı direnenleri anıyoruz.”
Dokuz yılda 98’den 154’e
Sıralamadaki yeri itibariyle 2012’ye göre 6 sıra birden gerileyen Türkiye’de basın özgürlüğündeki kan
kaybı, 2005 yılından beri sürüyor. Türkiye, 2012 yılında da 179 ülke içerisinde 148. Sırada
gösterilmişti.
Sıralamadaki yeri 2005’te 98, 2006’da 100, 2007’de 101, 2008’de 103, 2009’da 123 ve 2010’da da
138. Sıra oldu.
RSF: Türkiye’de güvenlik paranoyası var
Basın özgürlüğü için mücadele eden kuruluş, “Terörle mücadele adına, Türkiye demokrasisi bugün
gazeteciler için dünyanın en büyük hapishanesi haline geldi. Her eleştiriyi çeşitli yasadışı örgütlerin
komplosu olarak değerlendiren devletin güvenlikçi paranoyası, Kürt Sorunu’nun tekrar tırmanışa
geçtiği son bir yıl içerisinde yeniden belirginleşti. Acaba, Terörle Mücadele Kanunu’nda onca kes vaat
edilen fakat ertelenen reformlar, yetkililerle PKK arasındaki müzakerelerin yeniden başlaması, gerçek
bir yaklaşım değişikliği doğurabilecek mi?” tespitine de yer verdi.
2013 sıralamasına göre, “statükonun birçok ülkesine hakim göründüğü” Avrupa Birliği’ne üye
Macaristan ve Yunanistan büyük gerileme içinde; birçok Doğu Avrupa ülkesinde özgürlük karşıtı tutum
kökleşme gösterdi. Buna göre, AB üyelerinden 16’sı, halen sıralamada ilk 30 sırada yer alıyor.
11 AB ülkesinde durum kaygı verici
RSF, Avrupa açısından sıralamanın, ilk bakışta, “yeni tutarsızlıklarla karşı karşıya kaldığı için bir
Avrupa modelinin yavaş yavaş aşınmasına ve kaygı verici durumların yaşandığı 11 üyesinin 80.
Sıraya kadar gerilediğine” işaret ettiğini açıkladı.
RSF, İtalya’da iftira suçlarının ceza hukukundan çıkarılması ve “susturucu yasaların” kurumlarca
tehlikeli şekilde araçsallaştırılmasına çare bulunamadığını, Romanya’nın (42) “haber dengesi”
bahanesiyle getirdiği denetimlerin yürürlükte olduğunu, yeni Fransa (37) hükümetinden de
gazetecilerin haber kaynaklarının güvence altına alınmasına dönük sözlerin yerine getirmesini
beklediklerini bildirdi.
Yunanistan 84, Bulgaristan 87. sırada
Türkiye’nin komşularından Yunanistan 84. Sırada (14 sıra geriledi), Bulgaristan ise 87. Sırada (7 sıra
geriledi) kendisine yer buldu. Sıralamada Gürcistan 100. (4 sıra ilerledi), Ermenistan 74. (3 sıra
ilerledi), Azerbaycan 156. (6 sıra ilerledi), İran 174. (1 sıra ilerledi), Irak 150. (2 sıra ilerledi), Suriye ise
176. Sırada (aynı yerde) gösterildi. Türkiye’nin önünde Meksiko, arkasında Swaziland bulunuyor.
Finlandiya, üst üste üçüncü kez basın özgürlüğüne en saygılı ülke seçilirken, onu Hollanda ve Norveç
takip etti. Sıralama Andora (5) ve Liechtenstein’ın (7) konumları da dikkat çekiyor.
Bu yıl, sıralamanın en gerisindeki ülkeler de geçen yıla göre değişmedi: Türkmenistan, Kuzey Kore ve
Eritre.
RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire, sıralamada kıstas olarak doğrudan ülkelerdeki rejimlerin
niteliğinin dikkate alınmadığını, buna karşın çalışmayla, demokratik ülkelerin insan haklarını ihlal eden
ülkelere göre haber üretme ve yayma özgürlüğünü daha etkin şekilde koruduklarının ortaya çıktığını
açıkladı.
“Diktatörlüklerde, haberin aktörleri aileleriyle birlikte acımasız baskılara maruz bırakılıyorlar. Birçok
demokratik ülkedeyse haberciler, basının ekonomik krizi ve çıkar çatışmalarıyla karşı karşıyalar. Tüm
bu şartlar birbiriyle kıyaslanamayacak nitelikte olmasa da, ister şiddete karşı olsun, isterse de yayın
kısıtlamalarına karşı olsun, baskılara direnenleri anıyoruz.”
RSF, sıralama yoluyla kıtaları da basın özgürlüğüne saygı anlamında puanlandırdı. Buna göre, Avrupa
100 üzerinden 17,5, Amerika kıtası 30, Asya Pasifik ülkeleri 42,2, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler
Birliği (SSCB) ülkeleri 45,3 puan aldı. Arap Baharı’na rağmen Mağrip ve Kuzey Afrika bölgesi 48,5
puanla son sırada kaldı.
2012 yılında, uzun yıllara kıyasla rekor sayıda gazeteci cinayetinin yaşandığı ülkelerin sıralamadaki
konumları da, doğal olarak belirgin şekilde etkilendi. Somali 175. Sırada (11 sıra geriledi), Suriye 176.
Sırada, Meksika 153. Sırada (4 sıra geriledi), Pakistan 159. Sırada (8 sıra geriledi) kaldı.
RSF, bir ilk olarak, basın özgürlüğünü gösteren yıllık bir dizin de yayımladı. Bu gösterge sayesinde
RSF elinde, haber verme özgürlüğünün durumunu ölçmek için, devletlerin genel performansına dair
analitik bir araç bulunduruyor. Küresel ölçekte bir ölçüm olmadan bilgi üretim ve yayma özgürlüğünü
gerçek anlamda değerlendirme imkanı olmazdı.
RSF’nin 2011 Dünya Basın Özgürlüğü Sıralaması ve bu sıralamaya ilişkin Rapora erişmek için:
•
İngilizce:
http://en.rsf.org/press-freedom-index-2013,1054.html
•
Fransızca:
http://fr.rsf.org/press-freedom-index-2013,1054.html