A'dan Z'ye Felsefe



Yüklə 1,64 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə12/77
tarix20.01.2022
ölçüsü1,64 Mb.
#83020
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   77
A\'dan Z\'ye Felsefe - Alexander Moseley ( PDFDrive )

Dünyevi kent ebediyete kalmayacaktır ... dünyevi kent,
beraberinde ölüm getiren ya da en iyisinden ölüme mahkûm
olan uyuşmazlıklar, harpler, muharebeler, zafer
arayışları temelinde kendi içinde bölünmüştür. (Augustinus,
City of God, XV.4)
Sonuç olarak, ebedi hayat ile karşılaştırıldığında bir kentin
hayatının ne önemi vardır? Bir kent hangi politikaları
sürdürürse sürdürsün, bunları yeryüzündeki hayatın sonsuz
küçük ölçekteki kısalığı bağlamında düşünmek gerekir.
Birçok bakımdan, Aııgustinus’un teolojisi Hıristiyanların
zihinlerini göğe doğru çevirmelerine yol açtı. Gelmekte olan
Karanlık Çağ’da entelektüel çevrelerin odak noktası, hiç
kuşku yok ki, dünyevi ve bilimsel olandan öteki dünyaya
yönelecektir.
BEN


“Ben” “biz”den ayrıldığı zaman ben felsefesi başlar,
beraberinde de eğlence. Ben kimim? Ben neyim? “Ben”
görülebilir miyim? “Ben” kayda geçebilir miyim, ampirik
olarak doğrulanabilir miyim? “Ben” hayal gücünün bir ürünü,
bir aracı, tanrıların zalim bir oyunu muyum? Ben’e ilişkin
açıklamalar felsefenin çok geniş bir alanında sonuçlar
doğurur. Özellikle etik alanında, çünkü eğer iyi yaşamayı
amaçlamam gerekiyorsa, bu işi yapacak “ben” nedir?
Kimileri egonun “biz”den hiçbir biçimde ayrıştırılmayacağım
iddia edebilir. İnsanın aynada kendisine bakmasına dayanan
en aşikâr itiraz bu önermeyi karşılamaz. James gibileri
egonun kendi tikel varlığını aşarak hepimizin içinden türediği
büyük tini hissedebileceğine dair bir Hindu inancına
bağlanmışlardır. Buna göre, sahici davranış kişinin kendi
çıkarını aşarak evrensel tinin daha büyük iyiliği için çaba
göstermesidir.
İndirgemeci çubuğu ele alırsak, felsefi meseleler doğmaya
devam edecektir. Bir zihin = beyin olarak ben’in merkezinde
ego vardır: Bütün kişisel deneyimlerin (yani bu tikel birey
tarafından hissedilmiş her şeyin) depolandığı, iç dileklerin,
fikirlerin, arzuların, korkuların, duyguların ve fiillerin
oluştuğu yer. Ama ben’in ne olduğunu belirlemek, aynen
“şimdf’yi zaman içinde yakalamak gibi, hâlâ insanı çileden
çıkaracak bir oyun olarak kalır. Dünkü ben ile aynı ben
miyim? Beni daha önceki (veya gelecekteki) benlerime ne
bağlıyor? Sadece nöron yolları mı? Her ne kadar bazı beyin
nöronları uzıın süre yaşarsa da, bazıları da ölür ve yeni
birtakım nöronlar gelişir; peki bu durumda “ben”e ne olur?
Kimin bu sorunlarla uğraştığı konusunda kaygılanmaktan


vazgeçip kendimi ne olursa olsun yeniden hayatın
kollarına atmalı mıyım? Ama bu pek de felsefi bir tavır
olmazdı - düşünmeye devam! Peki, düşünen kim?!
Hume değişmeyen bir ben’in varlığını yadsıyor, bir kişiliğe
sahip olduğunun söylenebileceğini kabul etmekle birlikte,
ben’in yalnızca sürekli ve anlık algılardan oluşan bir bohça
olduğu ve bu algıların (aynı bedende) birlikteliklerinin beni
oluşturduğu ölçüde ben’in aldatıcı olduğunu ileri sürüyordu.
Kimileri bundan dolayı ben’in, ^ittgenstein’ın dilin oynanan
özgül oyuna bağlı olarak değiştiğini söylediği gibi, bağlama
göre değiştiğini düşünebilirler: Bu benim akademik benim, bu
baba olarak benim, bu eş olarak benim, bu öğretmen olarak
benim. Ne var ki, eğer ben yalnızca uçup giden bir akım ise
ve dünden farklı ise, bugünkü “ben”i dünkü “ben” ile
birbirine bağlayan nedir? Zaman içinde kendi varlığımı,
aynen başkalarının yaptığı gibi, kabul ederim. Peki düşlerin
üzerinde yükseldiği bu bencil anakaya nedir? Başka insanlara,
hatta kendime bile gösterdiğim tutumu değiştirebilir miyim,
bir yerde neşeli, bir yerde ciddi, bir yerde sorgulayan, bir
yerde içi kan ağlayan. Her bir seferinde işlemekte olan bir
“ben” vardır, duyumları, fantezileri, düşünceleri ve daha geniş
deneyimleri biriktiren ve kendisi de bu karmaşıklık tarafından
yönetilen. Belki de ben, devasa ve eklektik bir
müzik koleksiyonu gibidir: Hepsi farklı ama hepsi müzik.

Yüklə 1,64 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   77




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə